@kireina
|
GÖRSEL: KUZEY KUZEY SAÇLARINI ŞEKİLLENDİRMİŞ👑 Zühalin canı sıkılmıştı, Sarı şekeri hastaydı ve sabah gelemeyeceğini söylediği mesaj haricinde başka mesajda atmamıştı. Yüzünü buruşturup etrafına bakarken Emre'nin, İremle gülüşerek sohbet ettiklerini gördü canı sıkılmıştı, Emre okula geldiğinden beri sanki aralarında hiçbir şey yaşanmamış gibi davranıyordu ama garip bir şekilde Zühal ile hiç tanışmamışlar sanki Zühalin varlığı silinmiş gibi davranıyordu. Zoruna gitmişti Zühal yanından geçerken en azından her gün konuşmasa da başını eğerek selam verirdi ama bugün sadece geçip gitmişti hiç yokmuş gibi ve şimdide İremin götünden ayrılmıyor diye sinirle onları izliyordu. Kuzey, sınıfa girdiğinde kızların gülüşmeleri ile o tarafa baktığında. Kuzey hocanında sınıfta birini aradığını görmüştü ama anlaşılan aradığını bulamamıştı sonra gözleri kesiştiğinde kızlar etrafını sarmıştı. Zühal ayağa kalkarak sınıftan çıkmaya çalıştı, zaten sinirliydi bir de bu aptal ergenlerin sesine tahammül edemiyordu. "Zühal!" Kuzey hocanın sesi ile durdu Zühal. "Efendim hocam" "Benimle öğretmenler odasına gelir misin fotokopi vereceğim arkadaşlarına dağıt." Zühal sessizce başı ile onaylarken sınıftaki kızlara da gıcık bir şekilde baktı. Kuzey hoca sınıftan çıktığında arkadasından çıkmadan önce üzüntü ile Kuzey hocaya bakan kızlara döndü. "Hepiniz abaza gibi atlamayın hocanın üstüne, görende mart kedileri sanır sizi." Zühalin kendisine yetişmesini beklerken Kuzey çabuk bir bahane üretmeye çalıştı. Her zaman saniyesinde çalışan zihni Kardeleni merak etmesinden ötürü durmuş gibiydi sadece ona odaklanmış bir haldeydi. Zühal ile beraber merdivenleri inerken konuşmadılar dünkü yaptığı hatayı yapmak istemiyordu. Zühalin kendisine olan davranışları normaldi demek ki en yakın arkadaşına kendi ile aralarında geçeni anlatmamıştı ya da Zühal duygularını çok iyi gizliyordu ama hayır olamazdı. Üç ay önce Kardeleni de Zühali de araştırmıştı. Duygularını asla gizleyen biri değildi. Eğer kardelen kendi hakkında kötü bir şey söylese kesinlikle Zühal bunu belli ederdi diye düşünüyordu. Zühal ile öğretmenler odasına girdiler fotokopi makinesine yaklaşırken Zühal birinin kendisine baktığını hissetti. Etrafina baktığında karşısındaki koltukta kendilerini dikkatle seyreden Betül hocayı gördü. Kardelen gibi değildi başını dikleştirip aynı şekilde bakmaya başladı ama kuzey hocanın sesi ile tekrar ona döndü. "Sen de eşit ağırlık sınıfındasın ileride ne okumak istiyorsun Zühal?" Zühal omuz silkti canı sıkıldı bu soru ile arkadaşı ile beraber veterinerlik okuyacaklardı ama artık bu hayal bile çok uzakta görünüyordu. "Veteriner olmak istiyordum önceden arkadaşımla ama şimdi bilmiyorum." Kuzey o an Kardelenin de veteriner olmak istediğini hatırladı sonunda aradığı fırsatı bulmuştu. Telefonunda indirdiği ve ikinci donem için olan soruları hiç kontrol etmeden fotokopi makinesinde çıkartmaya başlarken sanki bir tesadüfmüş gibi gözlerini fotokopilerden ayırmadan sorusunu sordu. "Aaa geçen yanında oturan arkadaşında veteriner olmak istiyorum demişti, gerçekten genelde önü daha açık memurluk gibi mesleklere yöneliyor bu okuldaki öğrenciler. Şaşırdımm" Yanaklarını ısırdı Zühalin hiçbir şeyden süphelenmemesi için normal davranmaya çalışıyordu ama gerginlikten bir ayağı sürekli sallanıyordu. "Evet, Kardelen ile beraber istediğimiz bölümdü" Dediğinde kuzey kradaki dü ekinden geçmiş zaman olduğunu anlamıştı. Merak ediyordu ama umursamıyormuş gibi davranıyordu. "Ama artık o istemiyor" dedi Zühal, kuzeyin düşüncelerini okuyarak. "Neden?" Kuzey artık merakına engel olamıyordu. Zühal söyleyip söylememek arasında kalmıştı. Arkadaşının ailesi onu okuyamayacak dese Kardelen çok üzülürdü ama sinirleniyordu ve sır saklama konusunda da yalan söylemeyi sevmezdi bunun yerine daha da yumuşatarak cevapladı. "Başka bölüm istiyor" kuzey yutkundu ama sessiz kaldı. Neden gelmediğini öğrenmek istiyordu konu kapanmıştı fotokopilerde bitmişti fazlasını çıkarıyordu Kuzey. "Arkadaşının matematiği baya iyi ama sınıfta göremedim ona Matematik ile ilgili kaynak önerecektim." Dedi kuzey yine engel olamadan önüne gelen bir bahane ile. "Bugün üşütmüş gelmedi" o an sonunda saatlerdir süren merakının cevabını almıştı. Kalbi sızladı dünkü yağmurda ıslanmıştı ve hasta olmuştu nasil akıl edememişti bunu. Yine kendine sinirleniyordu hasta olmasi bile kendinin suçuymuş gibi hisseddiyordu o an fotokopleri bitirip Zühalin eline verdi. Hiçbir dersi sevmediği için kağıtlara iğrenerek baktı. "Bunu arkadaşlarına dağıt ileri ki konular için ama şimdiden baksınlar." Dedi aceleyle. Zühal başını sallayıp odadan çıkarken Kuzey endişe içinde yerine oturdu Betül hoca kendisini seyrediyordu ama umurunda bile değildi zaten Kardelene yaptığı saygısızlık yüzünden o kadından nefret etmeye başlamıştı ama yaşı büyüse de aşık olubca bir çocuk gibi oluyordu. Betül hocayı eve bırakacaktı sadece bir rica sonucuydu, denk gelmişti ama Kardeleni o çocukla ilk gördüğünde beyninden vurulmuşa dönmüş bu yüzden de kafa dağıtmak için Betül hocanın yolda bir kavhe sorusunu kabul etmişti ama daha baştan hoşlanmamıştı kardelena olan tavrından. Kendisine olan ilgisini farj etse de küçüğüne attığı o kibirli bakışlarla boğmak istemişti Betül hocayı. Ertesi gün ise Kardelene yaptığı imalar yüzünden sinirden delirme noktasına gelmişti. Masumluğuna laf etmeye çalıştığı an son damlayı da taşırmıştı. O günden beri sadece selam veriyordu diğer hocalara olduğu gibi resmi bir şekilde ama Betül hoca her fırsatta özür dileyip yine Kendisine yaklaşmaya çalışıyordu. Umursamıyordu bu kalbim sahibine leke sürmeye çalışmıştı, kalbi sadece yeşil ve kahvenin birleşmiş olduğu kadına aitti. Küçüğüne. Gerekirse büyümesini bekelrdi sevmezse büyütürdü ama kendisine aitti. Bir cennet çiçeği iken Betül ve onu kıskanan diger kadınlar sadece çiçeğini kirletmeye çalışıyorlardı. Hasta olmuştu, kuzey okuldan çıkmak için saate baktı daha öğle olmak üzereydi. Sıkıntı ile saatleri saymaya başlarken Betul hoca ise bir saniye bile bakışlarını ayırmadan Kuzeyi seyrediyordu.
|
0% |