Heloooo bebiklerim kurgunun giriş bölümünü paylaşıyorum, ilgiye göre diğer bölümleri de atacağım.

İlgiden kastım oy ve yorum oluo

Not: bu bölümde geçen olay gerçek hayattan alınmıştır.

[|━|]

Bulunduğumuz mekanda sözleri anlaşılmayan hoş bir şarkı dönüyordu. Kafamı eğip göz ucuyla karşımda oturan bestime baktığımda sözsüz bir konuşma geçmişti aramızda.

Benden daha atılgan olduğu ve şuan utandığım için elini kaldırıp garsona seslendi. "Bakar mısınız?"

Kumral kıvırcık kız hemen yanımıza geldiğinde "Hoşgeldiniz, ne alırsınız?" diye sordu kibar bir üslupla.

Asil arkasındaki kolçağa yaslanırken "Biz nargile alacağız." diye söyledi.

Ve işte beklediğimiz cevap. "Peki, ben size bilen birini yolluyorum hemen."

Her garson nargile servis edemezdi elbette. İstediğimiz ürünü hazırlayıp bize servis etmek için bir nargile ustası vardı.

Kızın ardından heyecanla arkadaşıma baktığımda bir anda tek kaşını kaldırmasıyla mesajı almıştım. Normal davran, geliyor.

Birden panikle çantamı masadan alıp yanıma koyacağım sıra tuzluk devrildi. Hayvansı bir 'hiii' sesiyle masada yuvarlanan tuzluğu yakalamak isterken tersine elimle tekme atmıştım sanki. Kanka çaktırmadan bak dendiğinde etrafında tur atmış olsam bu kadar dikkat çekmezdim sanırım.

Yere düşeceğini anlayarak pes edip utançla ellerimi yüzüme kapattım. Lakin bir kırılma yoktu. Onun yerine "Hoop, yakaladım!" diye kulağımın dibinden yukarıya bir ses yükseldi.

Parmaklarımı aralayarak yüzümü kaldırdığımda onu görmüştüm. Simsiyah dolgun saçları, çekici, sakalsız yüz hatları ve en sevdiğim gözleri... Hafif çekik göz hatlarının içine yerleşmiş bir çift çimen yeşili irisleri.

Bakışlarım giydiği tişörtü dolduran yapılı vüducuna ineceği sıra Asil'in öksürüğüyle kendime gelerek "Teşekkürler" diye geveledim ağzımda.

Sorun yok diyen bir ifadeyle gülümsediğinde konuya girdi. "Ne tür bir şey istersiniz? Yani nasıl bir aroma arıyorsunuz?"

Ben bir marinette aptallığıyla onu seyrederken benden iş çıkmayacağını anlayan Asil "İlk defa tadacağız." diye konuşmaya katıldı.

Bende "Hıhı" diyerek onu onaylamıştım.

Badem gözlü baklavalı çöreğim hiç düşünmeden seçenekleri bize sunmaya başladı. "Hafif bir şeyler?"

"Hıhım"

"Tatlı?"

"Hıhıım"

"Ve ferahlatıcı?"

"Hııı" diye ona daldığımda bacağıma yediğim tekmeyle gözlerim açıldı. "Evet yani. Tam istediklerim. En sevdiğim. Nargile yani."

Sıralı sıralı söylediğim cümlelerin saçmalığıyla ıssız bir yavaşlıkla Asile döndüm. Bakışları batırdığımı haykırıyordu.

Lakin baklavalı çöreğimden gelen bastırılmış bir gülüş sesi ikimizi de şaşırtmıştı."Hemen hazırlıyorum efenim." dediğinden sonra hızlıca mutfak kısmına gitti.

Aram'ın gidişinin üstünden geçen dakikalarda Asil ile ne denli rezil olduğumu konuşmuştuk.

Ama Asil'in arkama ulaşan bakışları ansızın değiştiğinde masaüstünden elime uzanıp hızlıca tembihledi beni. "Bak bu kez sakın konuşma, sadece dursan bile aşık olunasısın zaten sen."

Geliyor muydu? Hassiktir. Bu en heyecanlı kısımdı.

Ağır ağır masamızın önünde beliren heybetli beden ondan başkasına ait olamazdı. İki eliyle taşıdığı nargile setini ortaya koyduğunda dumanı içine çekmeye yarayan o boruyu tuttu. Açmak için kendi sipsisini dudakları arasına aldığında derin bir nefes çekti içine. Geri çekildiğinde ağzından çıkan dumanı yüzünü sağa çevirip kenara üfledi.

Hayran hayran o çekici duruşuna bakarken kalbimin çarpıntısına hakim olamıyordum.

Biçimli elleriyle sipsiyi çıkarıp aldığında "Afiyet olsun" diyerek uzaklaşmıştı.

O dumanı senin dudaklarından çeksem içime ancak afiyet olurdu bana aslında ama, şimdilik bununla idare edeceğiz.

[|━|]

Evet ilk bölümü nasıl buldunuz?

Devamı gelsin mi?

Fitnesscıdan konu buraya nasıl geldi diyeceksiniz ama benimde bir olay örgüsü yapmam gerekiyordu.

İkinci bölümden itibaren textler başlayacak.

Asil(erkek) peki nasıl biri sizce??

Ve Aram?

(Bu isminin espirisini elbette yapacağız;)))