Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1. Bölüm

@kitap_kurdu0925

Hayat devam ediyor tüm olanlara rağmen . Birtek insan bilir içinde yaşadığı yangını. Oysa ne umutlarla başlar herkes dünyaya adım atarken . Kim bilebilir ki daha sonbahar gelmeden yapraklarınının dağılıp gideceğini dallarının kırılacağını.

O da bilmiyordu ... Elleriyle su verdiği güllerin solup gideceğini, bir fırtınanın bahçesini talan edeceğini.

Acı da insan içindi , sevinç de, gözyaşı da , kahkaha da...

Avuçlarının altındaki toprağı okşadı usulca . Özlem insan ruhuna en ağır gelen şeydi vesselam . O hayatında hiç hasretlik bilmezdi ama hayat şimdi yüreğini kanata kanata öğretiyordu. Meğer içtiğin bir yudum su bile boğazında kalırmış , gülüşler yarım kalır geceler uykusuz geçermiş.

'' Söylesene hiç düşünmedin mi giderken ? Ben sensiz nasıl yaşanılır bilmiyorum ki... Ben hiç sensiz kalmadım ki ... Bir hafata oldu sen benden gideli. Önceden zaman hızlı geçiyor diye söylenirdim ya hani meğer ben seninle zamanın nasıl geçtiğini anlamıyormuşum . Meğer sensiz dakikalar geçmek bilmiyormuş. '' Bir gecede büyür müydü insan ? Büyüyormuş ...

Usulca ayağa kalktı ve üzerindeki toprağı temizledi. '' Uzunca baktı , baktı, baktı... Gözünden akan yaşlara aldırmadan gülümsedi. ''Yarın tekrar geleceğim merak etme.''

Önceden mezarlıklar içinde ürperti bırakırdı . Meğer sevdiği birini kaybetmen gerekiyormuş mezarlıktan korkmamak için. Bunu da acı bir şekilde öğrenmişti. Kim bilir daha neler öğrenecekti , yaşayıp öğrenecekti.

Eve gitmesi belki bir saaati bulurdu hoş artık bu satten sonra şehiriçi de gelmezdi ya mecbur yürüyecekti. Evden çıkmadan önce telefonunu da şarjda unutmuştu. Kim bilir kız kardeşi ne kadar telaşlanmıştı? Havanın soğuk olmasına aldırmadan öylece yürüdü. İçindeki yangını söndürecek bir serinlik yoktu henüz . Günden güne içinde büyüyen bu ateşle tüm şehir ısınırdı.

Mahalleye geldiğinde ortalıkta kimse yoktu. Zeten garibanın bu saatte dışarıda ne işi olur diye düşündü . İnsanlar erkenden evine çekiliyor sabah erkenden yola koyuluyor hayat gailesinin peşinde koşuyorlardı. Eve geldiğinde kız kardeşini salondaki koltukta iki büklüm bir şekilde uyurken gördü. Onunla da ilgilenememişti son günlerde .En büyük haksızlığı kardeşine yapıyordu belkide .

Usulca kucağına aldı kardeşini tam yatağına yatıracaktı ki duyduğu sesle durdu '' Abi...'' Yavaşca bıraktı kardeşini yatağa. Hiç cevap vermeden odadan ayrılmaya yeltendi ki kaedeşinin konuşmasıyla durdu.

'' Şimdi sıra sende mi? Sen de mi yalnız bırakacaksın ? Günlerdir yüzünü göremiyorum ,arıyorum açmıyorsun, eve geç saatte geliyorsun . Şimdi sıra sende mi abi yaşarken mi kendinden mahrum bırakacaksın .'' Ne diyeceğini bilmiyordu haklıydı . Krdeşinin arkasından sarılmasıyla içinde tufanlar kopmuştu. '' Benim senden başka kimsem kalmadı abi sende bana sırtını dönersen ben dağılırım ,yıkılırım .Bana sırtını dönme .'' Arkasını dönerek kardeşine baktı.

'' Ben sana nasıl sırt çevirebilirim ki.''

Kardeşini gözyaşalrını silip küçük bir buse kondurdu yanaklarına . '' Abin kurban olsun seni yaratana . Dökme incilerini hadi bak saat çok geç oldu git uyu sabah konuşuruz.''

Abisinin kollarından sıyrılıp başını salladı . '' Tamam ''

''İyi geceler abim''


Odanın kapısını ardından yavaşca kapıyı kapatarak balkona çıktı. Cbinden çıkardiğı isgara paketinden bir dal sigara alarak dudaklarına götürdü . Birkaç kez çakmak ile yakmaya çalıştıktan sonra sigarayı yakmış titrekçe bir nefes alarak havaya bırakmıştı. Düşünceler içinde boğuluyordu . Bundan sonra ne olacaktı , ne yapacaktı, kardeşine nasıl bakacaktı?'' Abisini kaybettiğ gün hiç ağlamamıştı . İnsanlar ona kınayan gözlerle baksada o kız kardeşi için dik durmaya çalışmiştı. Başarmış mıydı bilinmez ama en azından denemişti dik durmayı . O Emir Aygündü. Hikayesi hiç kolay başlamamıştı. Hoş herkesin kendince zordu hikayesi ama onun hikayesi biraz daha farklıydı. Küçük yaşta kaybetmişlerdi annelerini babaları onları babaannelerine bırakıp Almanyaya çalışmaya gitmişti birkaç ay babalarından haber almışlar fakat daha sonra ses seda kesilmişti . Sonradan öğrenmişlerdi ki babaları orada yeni bir hayat kurmuş evlenmişti hatta bir kardeşleri dahi vardı.Hiç görmemişti onu belki kardeşinin de ondan hiç haberi yoktu. Babaannesi öldükten onra başıboş kalmışlardı. Abisi fedakarlık etmişti her konuda onları yetiştirmek için sonunda o da dayanamamış amansız hatalığın pençesine yakalanmıştıı genç yaşta. Annesi ile aynı kaderi yaşamıştı . Bir an olsun pe etmemişti abisi . Aldığı ilaçlar halsiz düşürüyor olsa bile daima gülümser bir an olsun canının yandığını çaktırmazdı onlara ama o ve kız kardeşi bilirdi . Bir sene dayanabilmişti abisi o hastalıkla savaşına . Sanki abisi varken küçük bir çocuktu da o gidince büyümüştü, tüm sorumluluklar yüklenmişti sırtına . Şimdi abisi olsa koşar sorardı ne yapması gerektiğini . Bilirdi abisi arkasındaki dağ gibiydi. O baba ne demek bilmezdi ama abisi onlara hem abilik yapmış hem babalık yapmıştı . Küçük bir çocukken bile kimseye muhtaç etmemişti kardeşlerini. Derince bir nefes vererek ağzından süzülen sigara dumanına baktı '' Şimdi burada olsan ne çok kızardın abi sigara içmeme '' Elindeki izmariti södürdükten sonra balkondaki çöp kutusuna atarak içeri girip odasına geçti. Yatağına uzanıp uzunca tavana baktı. Yarın yeni bir gündü ne getireceğini hep birlikte göreceklerdi .


Tek dileği uyandığı zaman yaşanılan herşeyin bir kabus olmasıydı. Gerçekleşmeyeceğini bile bile diledi ve kapattı gözlerini . Uyku herşeyin ilacıydı belki uyursa geçerdi.


Loading...
0%