“Erdal bey” adam tanınmıcak haldeydi “SENİN BURADA NE İŞİN VAR” ona cevap vermeden polisi aradım “alo bir ihbarda bulunacaktım” Barış telefonumu aldı kabakttı sonra agazıma bir bez koydular bilincimi kaybetmiştim uyandıgımda bir depodaydım ellerim yukarıdan zincirle baglanmıştı bagırdım “KİMSE YOKMU HEYY BARIŞ!” içeri girdi “aç ellerimi” dişlerini sıkarak bana emir verme” “O ZAMAN SENDE ELLERİMİ ÇÖZ” “ben sana bu davadan vaz geç canın yanar dedim” “ben senin kadar CANİ birini görmedim” oldugum yerde bir masa vardı üstünde aletler vardı tam görünmüyordu “eyer biraz daha konuşmaya devam edersen CANİ kimmiş göstericem sana” gözlerimi devirdim buraya gelmeden canlı konumu buseye göndermiştim eyer benden haber alamazsa diye “buradan çıkacağı biliyorsun demi” “kim söylemiş” “arkadaşıma gönderdiğim canlı konum”