“kendine fazla güveniyorsun küçük hanım” bir şey demedim bileklerim acıyordu belli etmedim. “şimdi konumu gönderdiğin arkadaşını arıyorsun iyi oldugunu söylüyorsun ben sildim canlı konumu” “bunu neden yapıyım” “ece için” “ne Ecenin yaşamasını istiyorsan yap” eceyi çok seviyorum “Allah belanı versin” “amin” dedi telefonumu aldı buseyi aradı

Buse=alo Defne iyimisin

Defne=evet iyiyim

Buse =canlı konumu silince bende bir şey oldu sandım

Çok şey oldu be be buse

Defne=neyse kabatıyorum sonra konuşalım.

“iyi yalan söylüyorsun be avukat” gözlerimi devirdim “ne zaman bırakacaksın beni” “canım ne zaman isterse ama ondan önce birdaha işlerime karışmıcaksın DUYDUNMU beni” “ha şu mesele Erdal bey ölmemiş” “BAŞLATMA ERDAL BEYİNE BUNDAN SONRA İŞLERİME KARIŞMICAKSIN DUYDUNMU” “bana bagırmadan” ikimizde susmuştuk barışın telefonu çaldı (arayana x diyelim)

X=Barış nebıyon kardeşim

Barış biraz uzaklaştı

Barış= iyiyim kardeşim sen nabıyon

X=iyidir yarınki partiye geliyor demi bide tüm mafyalar eşi ve sevgilileriyle geliyormuş birini bulsan iyi olur.

Barış =geliyorum neyse kardeşim ben kabatalım sonra konuşuruz

Yanıma geldi “yarın benimlemafyaların oldugu partiye geliyorsun bilgin olsun” “hayır” “seçenek sundugumu hatırlamıyorum ayrıca sana meraklı değilim birini bulmamız lazımdı buldum” “senle oraya gelmicem duydunnu” “geliceksin” dedi ve gitti iki adam geldi ellerimi çözdü yukarı çıkarttılar Barış oturuyordu orada kabı karşımdaydı kanıya yöneldiginm zaman Barış belimi kavradı “biraz misafirimsin küçük hanım” dedi ve tek eliyle kaldırdı beni belimdem bıraktı “gidicem bırak beni” deymamış gibi yaptı ve gitti oturdu yukarıdan bir tane abla indi 50li yaşlardaydı bana baktı sonra nukfaga geldi salonla mutfak birleşikti “YA DUYMUYOR MUSUN BENİ” abla bana baktı bende barışın yanına gittim “cevap ver” gene cevap vermedi bu sefer ayagımı kalktı ve yukarı çıktı telefonu kolkugun üzerindeydi abla arkasını dönmüştü telefonu elime aldım direk ayarlara girdim telefon sesini İsmail yk=bas gaza yaptım ve direk bıraktım beni dinlememek neymiş görsün aşagıya indi telefonu aldı“ Hatice sultan ben şirkete gidiyorum” dedi adı Hatice olan abla güldü “iyi işler oglum” ben direk peşine gittim “eve bırak lütfen” “Hatice abla bu deliye dikkat et” dedi oh iyiki de degiştirmilim inşallah öyle biterse çalarki şok geçirirsin diye düşündüm ve ayaklarımı yere vura vura kolkufa geçtim

Barıştan

Şirkete geldim aslı “Barış ver bu gün toplantınız vardı” “tamam aslı topla herkezi” toplantının ortasında telefonum çaldı hemen hemen tüm şirket oradaydı “kabatın şu telefonunuzu” dedim (bu arada ece ile onur shiplenmiyo hatta onur diye biri yok barışın yakın arkadaşı Ege var onun sevgilisi şirketten selin) Ege kulağıma eyildi “kardeşim senden geliyor” telefonu çıkartım kabattım “toplantı bitmiştir” herkes çıktı Ege ve selin vardı hayla onlar biliyordu her şeyi emir güldü “şu avukat idolum oldu” selinde gülüyordu bende direk Hatice abla mesaj attım defneye göstermesi için “kaçıçak delik arasan iyi olur defne”

Sıçmışko Hatice abla mesaji gösterir göstermez Bi tırsmadım değil daha dorusu önemli biyerde telefonun çaldığını anladım. Şirketten çıkarken Ege ve selinde defneyi merak ettikleri için gelmek istediler Ege hayla gülüyordu eve vardık kabıyı çaldım. Yukarıdan iniyordum merdivenin sonunda barışla göz göze geldik yanında 2 kişi vardı direk koştum “Defne sen iyimisin o siktiğimin telefonunu nerede çaldı haberin varmı” ben koltugun Bi tarafında oda diger tarafındaydı iki kişi gülüyordu üstümde yeşil crop beyaz pantolon vardı “sana az bile oldu” “LAN TÜM ŞİRKETİN ÖNÜDE ÇALDI” gene koşuyorduk “hayatına renk kattım şu yaptıgını bak” bir yaklaşınca beraber geldikleri kızın arkasına geçtim “Defne gel buraya” “oldu başka emrin hep koskoca adam olmuşsun yaptıgını bak ayıp ayıp” dedim kapı açık diye direk bahçeye kaçtım dışarıdaki adamlar şaşkınlıkla bize bakiyordum havuzun bir tarafın Barış bir tarafında ben vardım “nefes nefese Barış dur” dedim karşımda yoktu arkamdaydı bileğinden tuktu eve soktu eve beraber geldikleri çoçuk direk elini uzattı gülüyordu “selam emir ben” “digeride elini uzattı “selin bende” biranda elim kurtarmaya Çalışıyorum biyandan “gülümseyip Defne bende” dedim “aa Barış elimi” “Sen beni tüm şirtekin önünde rezil ettin farkındamısın” koltuğa oturttu sonra kendi ve digerleri de oturdu Barış bana döndü “evet Defne hanım şimdi hukuk borusuna gidiyoruz ve sen tüm gün boyunca o şarkıyı söylüyorsun” “bence çok saçma” “hadi gidiyoruz” dedi kaldırdı beni emir ve selinde geliyordu “aa bu arada kimseye bir şey çaktırma” içeri girdik onlar kabında bekliyordu ben içeri girdim eyer yapmasam Barış bu sefer agazıma açardı tam kabında buse yanım geldi “hoş geldin” Barış bana bakıyordu “ 0 kilometreye yeni araba alırım mahallede kızlara bir hava atarım sag çek sola çek bir cephe atarım gözlüğümü takar birden gaza basarım” dedim bide üstüne yanagından makas aldım oda şoka girmişti garipim tabi söylemeye devam ediyorum “diresyonu çeviyorum bir sag bir sola ” en çoşkulu sesimle “bas gaza aşkım bas gaza kim tutar seni bas gaza” herkes bana bakıyordu bide üstüne borodan Ege yi gördüm yanıma geldi “naber Defne” cevapım neydi sizce “bır fıstık görsen frene basarım çaktırmadan güzelmi bakarım üf güzelmişsin cicim hadi gel 2 tur atalım” çoçuk şok oldu ap Allahım al canımı yarappı Barış gülüyordu 2 saat boyunca böyle gezdim tam gidiyordum ki asya hanımı gördüm “Defne canım nasılsın neredesin dün göremedim seni” çok düşünmedim cevap için “banane banane şimdi durucam banane banane şimdi öpücem sende istiyorsun biliyorum” asya hanım şaşkınlıkla baktı “Kızım iyi misin git kafanı topla öyle gel”