Yeni Üyelik
19.
Bölüm

18. Bölüm Geçmişi seren Rüzgar

@kitapkolik948

Linda'dan~

Uyku mahmurluğuyla hafif araladım gözlerimi.Rüzgar'ın göğüsüne iyice yattığımda yüzümde huzurlu bir tebessüm vardı.Diğerlerinde olmayan bir şey vardı ve bu beni daha mutlu hissettiyordu.Rüzgar'ın eli saçlarımı okşuyordu.Bir anda gözlerim kocaman açıldığında Rüzgar'ın uyanık olduğunu gördüm.Yüzündeki gülümseme ile saçlarımı seviyordu.Ancak halimi görünce her şeyin bittiğini anlamış gibi gülümsemesi soldu.Hızla yataktan kalktığımda yanaklarım kıp kırmızıydı.Rüzgar bu halime kıkırdarken koşarak aşağı kata inmeye başladım.O da arkamdan geliyordu.Tabii kıkırtısı kahkahaya dönüşmüştü.Bütün evde yankılanıyordu.Salona girdiğimde herkes şok olmuştu.Kendine gelen Efe:

"Kahkaha atan Rüzgar abim mi?"diye sorduğunda Rüzgar salona girmişti.Hala gülüyordu.Kimseye bakmadan bana baktığında yanaklarım kırmızılıktan mora dönecekti.Bakışlarımı ondan kaçırıp hızla koltuğun arkasına saklandım.Nasıl bana bu kadar şey yapan biriyle uyumuştum ki.Ama o dün yanımda olan tek kişiydi.Koltuğun arkasında düşünürken Rüzgar beni bir anda sırtına attığında çığlık attım.Sırıtarak beni koltuğun arkasından çıkardığındında diğerleri de şaşkındı.Rüzgar önüne çıkan ilk koltuğa oturmuş beni de kucağına oturtmuştu.Ağzımın ve gözlerimin sonuna kadar açık olduğuna emindim.Kendime gelip kalkmaya çalıştığımda beni bırakmadı.Tek baktığı kişi bendim ve çekiniyordum.Barlas önümüze gelerek beni kucağına çekmeye çalıştığında Rüzgar bırakmadı.Barlas en sonunda beni öyle bir çekti ki Rüzgar bile sırtını koltuğa çarpmıştı.Kendine gelen Rüzgar öfkeli göslerini Barlas'a çevirdi.Gözleri bana kayınca kendini sakinleştirmeye çalıştı ama ayağa fırladığında başaramadığını anladım.

"Bana şöyle bakmayı kesin!"Bağırdığında kimsenin yüzü değişmedi.

"Bakmaya devam edeceğiz.Onları bir haltlar etmeden önce düşünseydin."Diyen alaylı sesin sahibi Poyraz'dı.Rüzgar iyice çığırından çıkıyordu.

"Yanımda olsaydınız lan o zaman!Yanımda olsaydınız!Bana doğruyu yanlışı öğretseydiniz!Ben sanki ailem yokmuş gibi her şeyi kendi kendime öğrenmeye çalıştım."Gözleri arada bana kayıyordu.Sakinleşmeye çalışıyordu.

"Ama siz beni hep ikinci plana attınız.Küçücüktüm lan ben!Çevrem beni etkisi altına almaya başladığında daha yedi yaşındaydım.Benim sizin gibi her şeyimi anlatacak ailem yoktu ki.Siz beni ailenin istenmeyen çocuğu ilan etmiştiniz."Sol gözünden yaşlar akmaya başladı.

"Ben ilk defa aşık olduğum zaman kimseye anlatamadım.Neden?!Çükü hepiniz beni başınızdan savdınız!"Salonda oturanları işaret ediyordu.

"Bu yüzden çocuk aklımla defter tutmaya başladım.Her sayfasında kızı yazdım.Sonra defteri kaybettim.Çok korktum.Okuldan bulup defteri kıza vermişler."Dediğinde acı çekiyordu.

"Kız da benim bu saf halimi görmüş bunun arkasında kimsesi yok demiş benimle oynamaya karar vermiş!"Gözleri bana kaydığında artık ağlıyordu.Barlas'ın kucağından inmeye çalıştım ama beni bırakmadı.Ne yaparsam yapayım bırakmadığında en son çığlık attım.Beni şaşkınlıkla yere bıraktığında Rüzgar'ın tam önündeydim.Bana bakarak konuşmaya başladı.

"O videoda gördüğün kız."Dediğinde her şey yerine oturuyordu.Ağlıyordu.

"Gerçekten çok sevdim.O videodan çok kısa bir süre önce gerçekleri öğrendim.Ama öyle seviyordum ki.Gerçek çok ağır geldi.Senin geldiğin ilk günlerdi.Hayatıma aldığım tek kızdı.Ve ben herkesin onun gibi olduğunu düşünüp seni sürekli kırdım.Biliyorum çok çocukca ama ben hiç çocuk olmadım ki."Omuzunu silkti çocuk gibi.Benimde gözlerim dolduğunda ona doğru iyice yaklaştım.

"Bana öğretecek kimsem olmadı."Dediğinde sesi neredeyse duyulamayacak kadar azdı.Kafasını yerden kaldırdığında ona hızla sarıldım.Evet,kırgınlıklarımı bir yana bıraktım ve ona sıkıca sarıldım.Sarıldığım an bunu bekliyormuş gibi bana sarıldı.O ve ben aynıydık.Çocukluğunu yaşamamış,hayatı kendi başına öğrenmeye çalışıp doğruyu yanlışı kendine göre öğrenmiş iki çocuktuk aslında.Neler yaşadığını bilmiyordum.Tıpkı onun benim neler yaşadığımı bilmediği gibi.Ona olan kırıklığım geçmemişti.Ama onun telafi edeceğini biliyordum.Sarılmamız hala devam ederken beni bir anda kucağına aldı.Sesimi çıkarmadım.Gözlerimi kapatım göğüsüne kafamı koydum.Bizi salonda çıkarıp odasına götürdü.Kapıyı arkamızdan kitlerken ne istediğini anladım.Yatağa yatıp elimi yanıma vurduğumda yüzündeki tebessümle yanıma geldi,Dünki gibi yattığımızda bana bakarak bir şeyler mırıldanmaya başladı.

"Anlamam nedenini,üzmüşler bebeğimi."Gözlerimin içine bakarak şarkı söylüyordu.Göğüsüne iyice yattığımda kolları sıkıca beni sarıp sarmaladı.

"Tam yüzüne dalmışken,çizmiş kendi resmini."

"N'olursun kaç kurtar kendini bu diyardan."Sonra burnumun ucuna vurdu.

"Güneşi ararken peşini bırakmaz Ay."Gülüştüğümüzde artık ona nefretle bakmadığımı fark etti.İçimde kendimden bile gizlediğim o derin sevgi gün yüzüne çıkmıştı.Bunu görmek onu mutlu etmişti.Kafamın üzerini öptüğünde kollarımı daha da sıkılaştırdım.Birbirimizi cidden seviyorduk.

 

Berkay'dan~

Issız sokaklardaki sekiz yüz yedinci turum bittiğinde bir yenisine daha başladım.Dün yaşanılanlar aklımdan gitmiyordu.Linda'yı bir kere yalnız bıraktığımda olan olmuştu bu yüzden tekrar onu bulamadığımda çok korkmuştum.Üstelik bulduğumda Ateş ile birlikteydi ve onun omuzunda uyuyordu.Ateş'in bazı şeyleri söylememesi gerekiyordu.Linda öğrenirse çok üzülürdü.Eski ailesinden şiddet gördüğünü biliyordum.Bir çok kere ihbar etmiş evlerine polis göndermiştim ama o adam bir şekilde sıyrılıp durmuştu.Ve Linda...Benim yüzümden daha çok acı çekmişti.Ona yardım edeyim derken işleri batırmıştım.Eskiden Ateş de bizden biriydi.Ama bir yerde yollarımızı ayırmıştık.O an hem Linda'yı bulamadığım hemde Ateş ile bulduğum için çok sinirliydim.Ve öfke problemlerim olduğu için kendimi durduramamıştım.Bu beni asla haklı yapmazdı.Zaten haklılığımı da savunmuyordum.Linda benden ayrılmıştı.Haklıydı.Suçlu olduğumu biliyordum.Ama barışmam gerekiyordu.Ne yapacağımı bilmiyordum.Çok büyük bir şey yapmıştım.Her şeyi mahvediyorum.Berbat bir insandım.Ne olursa olsun onu geri kazanacaktım.Bir insan nefes almadan yaşamayazdı.Ben de Linda'sız.Kendime sinirim tavan yaparken hızla evimin önüne gidip motorumu aldım.Hız hiç bir şey değildi.Hırsımı hızıma kattım.Yol boş olduğu için hızımı daha da arttırdım.Öyle ki önümü göremez oldum.Önümde gördüğüm beyaz ışıkla motoru kenara kırdığımda yuvarlandım.Gözlerim kararırken bile gözümün önünde sadece minik sevgilim vardı.

 

Yazardan~

Linda bir anda sıçrayarak uyandığında Rüzgar gözlerini açıp ona baktı.Kabus görmüştü.Berkay'a bir şey olan bir kabus.Kesik soluklar alırken Rüzgar endişe ile kardeşine baktı.Linda'nın Berkay'ı görmesi gerekiyordu.Yataktan kalkıp aşağıya indi.Tüm ahali salona giren ve yüzü bem beyaz olmuş Linda ile korktular.Linda kimseyi takmadı.Telefonunu buldu,salonda olduğunu umursamadan Berkay'ın numarasını tuşladı.Telefonu kulağına koyduğunda açan olmadı.Bu onu daha da korkuturken hızla Çağrı'nın numarasını tuşladı.Odada dört dönüyordu.Rüzgar da aşağı geldiğinde herkes ne olduğunu anlamak için Linda'ya bakıyordu.Çağrı telefonun çaldığını gördüğünde yaslandığı hastane duvarından ayırdı sırtını.Ona söyleyemezdi.Berkay'ın annesi Linda'yı kırabilirdi ve kavga ettikleri için Linda kendini suçlardı.Sesini eğlenen tona soktu ve telefonu açtı.Sanki yanında diğerleri varmış da sesleniyormuş gibi yapmak çok zordu.Ses tonu eğlense bile gözlerinden yaşlar akıyordu.

"Bana da ayırın lan!Efendim en sevdiğim arkadaşım?"Linda derin bir nefes aldı.Eli kalbine gitti.Çağrı'nın keyifli sesi onu rahatlatmıştı.

"İyisiniz değil mi?"

"Tabii ki iyiyiz.Ne olacaktı ki?"Çağrı hıçkırmamak için çok zor duruyordu.

"Ha,iyi o zaman."Çağrı telefondan uzaklaştı.Biraz toparlanıp kendine geldi.Tam cevap verecekti ki arkadan gelen ses ikisini de dondurmuştu.

"Berkay'ın kalbi durdu!"Linda algılayamadı.Kocaman gözlerle karşısındaki duvarı izlerken ailesi daha da korkmuştu.Rüzgar kimseye izin vermeden Linda'nın karşısına geçti.Çağrı acele ile bağırıyor kıvırmaya çalışıyordu ama Linda'dan ses yoktu.Rüzgar telefonu elinden alıp kulağına koyduğunda bile kıpırdamadı.

"Alo?"

"Sen Rüzgar'sın sana asla söylemezdim ama Linda'nın yanında sen varsın sanırsam.Berkay kaza yaptı durumu kıritik.Hayal hastanesindeyiz."Rüzgar duydukları karşısında sertçe yutkundu.Telefonu kulağından indirirken Linda'nın dolu gözleri onu buldu.Rüzgar sarıdı kardeşine.

"Söz veriyorum seni ona yetiştireceğim."Ayrıldıklarında koşarak dışarı çıktılar ve arabaya binip hızla hastaneye sürerlerken Rüzgar konumu diğerlerine de atmıştı.Hastaneye yarı zamanla vardıklarında Linda dışarı fırladı.Rüzgar'da peşinden koştu.Danışmadan yeri öğrenip girdiklerinde Çağrı hemen Linda'ya sarıldı.Linda hıçkırırken Çağrı saçlarını okşadı.Berkay'ın annesi Sevim de oradaydı.Linda'yı fark ettiği an üzerine yürüyüp onu Çağrı'dan ayırdı.Linda kadına bakarken Sevim karşısındaki kıza nefretle bakıp tokat attığında koridorda olan Uraz ve Toprak da hızla Linda'ya doğru ilerlediler.Rüzgar kadının üzerine giderken:

"Siz kimsinizde benim kardeşime tokat atıyorsunuz?"Sevim bütün hastaneyi kaplayan bir çığlık attı.Nefret dolu gözlerinin tek hedefi Linda'ydı.

"Benim oğlum senin yüzünden içeride yaşam mücadelesi veriyor!"Linda'yı geriye doğru ittirdi.

"Senin yüzünden!Motor süreceğim dedi gitti!Bu çocuk senin yüzünden yıllarca ne çekti!Ama sana bir şey diyeyim mi!Küçükken gördüğün şiddetin daha fazlasını hak ediyordun!"Linda gözlerini yumdu.Uraz,Çağrı,Toprak oldukları yerde kalırken,Rüzgar ve tam koridora girmiş olan Korkmaz ailesi yerlerinde taş kesilmişti.Linda gözlerini açtı yavaşca.Karşısındaki kadına baktı uzun uzun.Sonra ise arkasını döndü ve oldukları yerden kıpırdayamayan ailesinin yanından geçip gitti.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Merhabaaaaaa!! Evet yine olayyy. Dayanamıyorum arkadaşlarr. Umarım beğenmişsinizdirrr.

Bölüm hakkında düşünceleriniz⭐🌊

İnstagram:kitapkolik948

 

 

Loading...
0%