@kitapkolik948
|
Düzenlendi*
Linda'dan~ Kaçtım.Her zamanki gibi.Sorunlarımdan kaçtım.Geçmişimden kaçtım.Ailemden kaçtım.Sevdiğim adamdan kaçtım.Ben zaten sadece kaçmayı biliyordum.Şimdi ise bir uçurumun kenarında oturuyordum.Telefonumdan yankılanan müzik bana iyi geliyordu.Müzik ve uyku benim kaçış yollarımdı.Hava kararalı biraz olmuştu.Berkay ne durumdaydı bilmiyordum.Belkide annesi haklıydı.Benim için çok uzun süredir uğraşıyordu.Ama son olanlar bana fazla gelmişti.Emindim ki o da bunun farkındaydı.Telefonumu uçak moduna almıştım.Saatler su misali akıp gidiyordu.Ben ise çaresizce bekliyordum.Yapabileceğim bir şey yoktu.Hastaneye gidemiyordum.Eve de gidemezdim.Yüzleşmek istemiyordum.Öğrenmelerini hiç istememiştim.Bu benim en karanlık sırrımdı.Sırlar ortaya çıkmak için vardı.Saat gece yarısına geliyordu. "Linda!"Bana seslenen birini duyduğumda kalbim korkuyla çarptı.Ardından gelen beni sım sıkı sardı sarmaladı.Rüzgar.Ayrıldığımızda gözleri doldu.Benimleyken ne kadar çok ağlıyordu.İnsanlara zarar verdiğindendir. "Çok korktum."Dediğinde sesi titriyordu.Kendimi kasıyordum.Bunu fark etti. "Lütfen kendini bırak Linda."Daha çok kasılırken kafamı iki yana salladım. "Yapamam.Bu sefer toparlanamam."Sesim titriyordu.Dolu gözlerinden yaşlar aktı. "Yemin ederim gizlerim seni herkesten.Düştüğünde seninle düşerim ama kapatırım seni.Herkes yine ben düştüm sanar.Sen ayağa kalkmak isteyene kadar saklanırız."Ve bu sözlerden sonra kendimi kasmayı bıraktım.Ağlamaya başladım.Rüzgar bana bakmaya devam etti. "Artık seni kimsenin üzmesine izin vermeyeceğim."Hıçkırdım. "Berkay nasıl?"İçi gidiyormuş gibi baktı bana.Saçlarımı sevdi yine.Aklıma gelenler ile kendimi tutamadım. "Sen saçlarımı seviyorsun.Eskiden saçlarımdan nefret ediyordum.Kimse sevmezdi.Çekerlerdi.Acırdı.Canım çok acırdı Rüzgar."Gözlerini kapattı.Dayanamıyordu.Beni göğüsüne çekti. "Seni burada saklayacağım."Gözlerimi kapatıp kendimi ona bıraktığımda beni sakince kucakladı.Arabasına bıraktığında günün yorgunluğu üzerime çöktü.Yarım yamalak açık tuttuğum gözlerime baktı.Gülümsedi. "Uyu abim ben taşırım seni."Gözlerimi kapattım.
Yazardan~ Rüzgar arabayı olması gerekenden de yavaş sürüyordu.Linda'nın uyanmasını istemiyordu.Bugün gerçekten hepsi için zor bir gündü.Ailesine mesaj atmış Linda'yı bulduğunu söylemişti.O sırada Berkay'ın hayati tehlikesi devam ediyordu.Rüzgar eve geldiğinde Linda'yı kucağına alıp kapıya yöneldi.Banu hemen kapıyı açtığında kızının huzur içinde uyuyor olduğunu görmek onu rahatlattı.Rüzgar Linda'yı odasına bıraktığında istemeye istemeye salona indi.Onun için Aile diye bir şey yoktu.Onun sadece Linda'sı vardı.İçeri girdiğinde bütün gözler ona döndü ama o kimseye bakmadı. "Buldum,aldım,getirdim.Hepsi bu."Kestirip attığında arkasını döndü ama duyduğu ses salondan çıkmasına izin vermedi. "Abi yaralarını gördün mü?"Titreyen ses Mert'e aitti.Rüzgar yavaşça o tarafa döndü.Kardeşine baktı.Kafasını iki yana salladı. "Rüzgar."Duyduğu gür ses Kıvanç'ın sesiyken Rüzgar şaşırıp kaldı.Kıvanç yanındaki boşluğu gösterdiğinde oraya ilerledi ve oturdu.Kimseye bakmamakta ısrarcıydı.Diken üstünde oturuyordu.İleride olan kıpırtı ile hızla dikleşti ve o tarafa baktı.Poyraz sadece esnemişti.Bu onları o kadar şoka sokmuştu ki ağızları açıktı. "Rüzgar,kardeşiz biz."Diyen Poyraz şaşkınlıktan zor konuşmuştu.Rüzgar kendi kendine söylendi. "Ne kardeşlik ama."Ardından ayaklandı ve odayı terk etti. Berkay'ın hayati dehlikesi sona ermişti.Normal odaya alınmıştı.Toprak,Çağrı ve Araz hala onun yanındaydı.Tabii Sevgi de.Berkay'ın olduğu odanın koltuklarına oturmuşlardı.Çağrı elindeki telefona bakıyordu.Saatlerdir aklı Linda'daydı.Sevim ise hiç bir şeyi umursamadan oğlunun yanına oturmuş yüzünü seviyordu.Derken saatler birbirini kovaladı.Berkay yerinde kıpırdandığında neredeyse uyuyacak olan üçlü hızla o tarafa fırladı.Berkay gözlerini araladı.Etrafına baktı.Yerinde dikleşmeye çalışırken: "Linda nerede?"diye sordu.Üçlü birbirlerine baktıklarında su almak için çıkmış Sevim odaya girdi.Oğlunun uyandığını görünce koşarak ona sarıldı.Berkay olanlardan habersiz annesine sarılırken üçlü ne söyleyeceklerini düşünüyordu.Berkay'ın kaşları çatıldı. "Linda nerede dedim."Bir kere daha tekrar ettiğinde Sevim çatık kaşlarla oğluna baktı. "Sanane el alemin kızından."Berkay annesine döndüğünde sinirlenmişti. "Ne diyorsun anne?"Sevim bakışlarını kaçırdı.O kızı hiç sevmiyordu.Oğluna zarar veriyordu.Ve yollarını ayırmak için elinden geleni yapacaktı.Bunu belli etmekten de çekinmedi. "Kovdum onu.Sen burada yaşam mücadelesi verirken hanımefendi yalandan ağlıyordu."Berkay iyivce sinirlenirken annesinin bir şey dediğini anladı.Çağrı'ya döndü. "Çağrı tek bir soru soracağım sende tek bir cevap vereceksin.Annem Linda'ya ne dedi?"Çağrı gözlerini yere çevirip cevapladı Berkay'ı. "Ailesi bilmiyordu."Berkay anlamsızca baktı. "Neyi?" "Annen senin Linda'yı kurtarmaya çalıştığın zamanları söyledi.Ve,"Berkay sinirden çatlayacak hale geldiğinde İyice dikleşti. "Ve?"Dedi sabırsızca. "Ve ona çocukken gördüğü şiddetten daha fazlasını hak ettiğini söyledi."O an bütün taşlar Berkay'ın zihninde yerine oturdu.Linda ailesine bahsetmemişti ve kendi annesi yüzünden herkes öğrenmişti.Berkay kolundaki bitmiş serumu söküp attığında annesi çığlık attı.Oğlunun koluna yapıştığında Berkay yan gözle baktı annesine. "Eğer şimdi bırakmasan da sonra kaçacağımı biliyorsun."Annesi mecburen bıraktı kolunu.Berkay hastane kıyafetlerinden kurtulup temiz kıyafetlere kavuşmadan hastane odasında yaralarına dikkat ederek duşunu da almıştı.Hastaneden çıktığı gibi Çağrı'nı arabasına atlayıp Linda'nın evine sürdü.Geldiğinde aynı hızla inip evin kapısını çaldı.Kapıyı açan Poyraz kocaman gözlerle baktı karşısındaki çocuğa. "Oğlum sen hastanede değil miydin lan?"Berkay bir an önce Linda'yı görmek için kafasını salladı. "Evet,orası uzun hikaye benim Linda'yı görmem lazım."Poyraz kapıyı açtığında Berkay ışık hızında salona girdi.Ordakilere hızlı bir selam verdiğinde hepsi Poyraz ile aynı durumu yaşıyorlardı.Berkay üst kata Linda'nın odasına çıkıp kapıyı açtı.Kızı yatağında küçücük kalmış şekilde uyurken bulmak gülümsetti onu.Yatağın kenarına oturdu.Saçlarını okşadı.Yüzüne öpücükler kondurdu.Linda kıkırdarken işine devam etti.Linda gülerek gözlerini açyığında karşınıdaki Berkay onu dondurdu.Dolu gözlerle inanamaz bir şekilde: "Berkay?"diye fısıldadığında Berkay: "Buradayım ay parçam."dedi.Linda Berkay'a sarıldığında Berkay saçlarını okşamaya başladı. "Çok korktum."Diye fısıldadı Linda.Berkay kafasının üzerini öperken cevap verdi. "Biliyorum.Her şeyi öğrendim."Linda ondan ayrılmadan Berkay'a baktı. "Ne olursa olsun seni bırakmayacağım."Berkay bunu söylerken annesinin bir şeyler yapacağını biliyordu.Asla izin vermeyecekti.Kalbi tek bir isim için atıyordu ve bu hep böyle kalacaktı. "Çok üzgünüm sevgilim." "Özrüm düzeltmeyecek ama inan telafi edeceğim.Suçlu olduğumu biliyorum.Hatanın en büyüğünü yaptığımı da biliyorum.Söz konusu sen iken kendi kontrolümü kayıp ediyorum bu bir bahane değil güzeller güzeli sevgilim.Sadece bilmeni istedim."Linda gülümsedi.O gün Berkay ile çok güzel vakit geçirdiler.Günün sonunda ise Berkay'ı zorla eve yollamıştı.O gün ikiside mutlu günlerin geldiğini sanıyorlardı.Oysa yeni düşmanları vardı.İkisini ayırmak isteyen iki düşman.Tabii kim bilirdi bu iki düşmanımızın planını bozacak birinin saf sevgiye sahip olduğunu.
İki gün sonra ~~ Haftasonundan çıkmıştık.Berkay daha iyiydi.Evdekiler yaşanılanları sorgulamamıştı.Soracaklarını biliyordum.Kafamı iki yana salladım.Berkay ile el ele okuldan içeri girdik.Sınıfımıza doğru el ele yürüyüp sıramıza oturduk.Zil çalıp dersin öğretmeni girdiğinde yanında iki kişi daha vardı.Otumamızı söylediğinde hala el eleydik.İki yeni öğrenciydi.Biri kız diğeri ise erkekti.Kız sarışın,mavi gözlü,güzel fizikliydi.Oğlan ise çok uzun,iyi vücutlu,kahve saçlı ve bal rengi gözlere sahipti.Kendilerini tanıtmaları istenince sırayla isimlerini söylediler. "Merhaba ben Eda."El sallayarak bütün sınıfa selam verdiğinde sınıf karşılık verdi.Oğlan bütün sınıfa göz gezdirdikten sonra tam gözlerimin içine bakarak: "Güney."dediğinde Berkay'ın eli yumruk olmuştu.Sınıf ona da selam verdikten sonra boş sıralara geçtiler ve ders başladı.Arada ders dinleyip arada Berkay'ın yaptığı şirinliklikleri izliyordum.Dersler birbirini kovaladığında yemek yemek için Berkay ileyine el ele kantine indik.Diğerleride geldiğinde oturup sohbet ederek yemeklerimizi yedik.Sohbetimiz devam ederken Eda ve Güney yanımıza geldi. "Şey,acaba oturabilir miyiz?"Eda'nın çekingen sesi ile Berkay tedirgin olmuştu.Ona döndüm.Elimi çenesine yerleştirirken: "Sevgilim?"diye seslendim.Berkay bana cevap verecekti ki Eda'nın sesi aramıza girdi. "Aa siz sevgili misiniz?"Kafamı sallayarak onayladığımda Berkay hala gergindi.Eda Berkay'a baktı uzun uzun.Bir süre sonra şaşkınlık nidaları döküldü ağızından. "Berkay!"Kaşlarım çatıldı. "Sen Sevim teyzenin oğlu Berkay'sın!Görüşmeyeli ne kadar oldu?"Berkay 'a döndüm Eda'ya bakıyordu.Tanışıyorlardı ve Berkay bana bunu söylememiş miydi? "Evet."Dedi Berkay sadece.Sonrasında Eda gurubumuza dahil olmaya çalıştı ve bu durum canımı çok sıktı.Sandalyemi itip ayağa kalktığımda gurubun gözleri bana döndü.Kantin çıkışına doğru ilerleyip bahçeye çıktım.Berkay peşimden gelmedi.Orada biraz vakit geçirdim.Nefes almaya çalıştım.İçimde çok kötü bir his vardı.Bu his beni boğuyordu.Okulun içine girdiğimde sınıfta uyumak istediğim için sınıfa doğru ilerledim.Kapıyı açtığımda olduğum yerde kalakaldım.Berkay ve Eda karşımda sarmaş dolaştı.Sarılıyorlardı.Berkay'ın kafası ise Eda'nın başının üzerindeydi. ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ Merhabaaaaa! Umarım beğenmişsinizdirrr. Ben yine duramadım sşdobsbwls. Bölüm hakkında düşünceleriniz⭐🌊 İnstagram:kitapkolik948
|
0% |