@kitapkolik948
|
Yazardan~ Berkay ameliyathaneden çıkarıldıktan sonra Linda'yı yoğun bakımda tutumaya başlamışlardı.Camın ardından asla ayrılmamışlardı.Saatlerdir bekledikleri doktor geldiğinde Berkay heyecandan neredeyse doktorun üstüne atlayacaktı. "Nasıl?Sevgilim iyi mi?"Doktor heyecanına güldü ardından etrafında toplanan topluluğa bakarak konuşmaya başladı. "Merak etmeyin,endişelenecek bir şey yok.Ancak eğer bir dakika bile geç kalsaydınız..."Boğazını temizledi ve dağıttığı topluluğa tekrar baktı. "Bu geceyi atlatırsak bir problem yok.Bu gece bizim için çok önemli."Ardından aileyi tek başına bırakmak adına gitti.Abi tayfası gözleri dolu şekilde yere çökmüşken farkında olmadan zeminde bir daire oluşturmuşlardı. "Çok geç kaldım."Barlas'ın sesini duyanlar kafasını kaldırıp ona baktı.Bu konuda en az ağlayan oydu ama şimdi herkesin önünde ağlıyordu. "Ne olursa olsun daha erken gelmeliydim."Bir diğer ses Kerim'den geldi. "Ona hiç uzak olmadım,ama yakın da olmadım."Bu sefer konuşan Koray'dı. "Ona kötü şeyler yaptım,iğrenç bir abiyim."Burun çekme sesi ile bütün bakışlar tek bir isime döndü.Rüzgar'a. "En büyük suç benim.Ona en kötü davranan da benim.Hepinizin ondan uzak kalma sebebi de benim.Ağlamasının sebebi de benim.Şu an burada olmasının da..."Kafasını yerden kaldırmadan kurduğu cümleler hepsinin kalbinde bir ağırlık oluşturmuştu. "Suçlu olduğumu biliyorum ama biraz da olsa sizin de suçunuz yok mu?"Kafasını az biraz yerden kaldırdı. "Beni sevmediniz.Kendim öğrendim,yapmaya çalıştım.Öğrenemediğim şeyler oldu,"Gözlerini Kıvanç'a kitledi. "Neden sevmediniz ki beni?"Kıvanç konuşmak için ağzını açacakken Rüzgar devam etti. "Kirli olduğum için sevmediğinizi düşündüm.O yüzden her saat başı duş alırdım.Yemek yediğim için olduğunu sanırdım.O yüzden az ama öz yemeye başladım.Konuştuğum için sevmiyorsunuz sandım.O yüzden sustum.Ama siz zaten direkt bütün olan beni sevmiyormuşsunuz."Başka bir şey söylemedi.Uzaklaşmak istedi,gitmek istedi.Kardeşini bırakamadı.Kalan saatler su misali geçti gitti.Linda geceyi sağlam atlatmıştı.Ertesi gün normal odaya alınmıştı.Hala uyuyordu ama ailesi onu çoktan görmüştü.Saatler birbirini kovalarken doktorlar Linda'nın bir süre uyumasının iyi olacağını söylemişlerdi.İlerleyen saatlerde de uyumuştu. Linda'dan~ Yorgunlukla gözlerimi kırpıştırdım.Karşılaştığım beyaz tavan ile kısa bir bakışmanın ardından kendime gelmiştim.Son olanları hatırladım an hızla yatakta doğruldum.Karşımda bana şaşkınlıkla bakan ailemi umursamadım.Kolumdaki seruma giden elimi Kerim tutmuştu. "Dur ne yapıyorsun?!"Gözlerime oturan çaresizlikle sağa sola bakındım.Burada yoktu.Kerim'in dikkati saniyeliğine dağıldığında serumu kolumdan söküp attım.Başım dönüyordu ama hızla ayağa kalkıp odadan çıkmayı başardım.Duvara tutunup kendime gelmeye çalıştığımda ileride bu tarafa doğru gelen Rüzgar ile göz göze geldik.Koşmaya başladığımda şaşıp kalmıştı.Ona ulaştığımda kırık koluma rağmen sağlam kolumla sarılmıştım.Ellerini hemen bedenime sarmıştı.Şaşkın sesini duydum. "Sen ne zaman-"O tamamlayamadan adımı bağıran Koray'ın sesi onu böldü. "Linda!"Ben kolumu ona daha sıkı sardım.Rüzgar kollarını sıkılaştırırken beni dikkatlice kucağına aldı.O an her şeyi boşverdim.Olanları unuttum.Dudaklarımı oynattım. "Abi."Rüzgar kaldı.Hareket etmedi.Gözleri dolarken kafasını iki yana salladı. "Sen ciddi misin?"Kafamı kıkırdayarak aşağı yukarı salladım.Eğilip yüzüme sayısız öpücük kondurdu.Kıkırdamaya devam ettim.O şekilde bizi odaya soktuğunda ikimizde o an için diğerlerini görmezden geldik.Beni dikkatlice yatağa bıraktığında diğerlerinden ses çıkmadı.Mutluluğu gözlerinden okunuyordu ama o yalandan kaşlarını çattı ve kanayan kolumu işaret etti. "Bu nedir küçük hanım?"Tavana bakmaya başlamıştım.Rüzgar gülmemek için kendini kasarken ona bakmamı sağladı. "Bana gelmek için?"Kafamı salladığımda gözlerine yerleşen sevgi çok fazlaydı.Odaya dalan Berkay'a döndüğümde koşarak sıkıca bana sarılmıştı.Kollarımı ona sararken kalp atışlarını duyuyordum. "Linda'm,sevgilim."Kafamın üstüne öpücükler kondurmaya başladı. "Aşkım."Kalbim hızlandı.Saçlarımı okşamaya başladığında yüzlerimizi aynı hizaya getirdi.Gözleri doluydu.Yanağımı ve burnumun ucunu da öpmüştü. "Seni çok seviyorum.Çok aşığım sana."Tekrar sarıldığında benim de gözlerim dolmuştu.Biraz uzaklaştı. "Çok korktun mu?"Sadece baktım.Dolu gözlerimden öptüğünde kapatıp kendimi ona bıraktım.Yanıma uzanıp beni göğüsüne yatırmıştı.Etraftaki sesler buğulanmaya başlarken en son bir hemşirenin koluma serum taktığını anlayabilmiştim. "İlaçlar çok uyku yapar,bilginiz olsun."
Yazardan (bir hafta sonra)~ Linda geçirdiği bir hafta sonunda daha da iyi duruma gelmişti.Uyandıktan üç gün sonra eve gelebilmişti.Eve geldiğinde karşılaştığı süpriz ise kalbini sıcacık etmişti.Karan Korkmaz evdeki bütün sadalyeleri atmış yerlerine yumuşak puflar almıştı.Evde bir tane bile sandalye yoktu.Evin keskin olan bütün köşelerine yumuşak parçalar taktırmıştı.Her yere halı serdirmişti.Kızına bir şey olma ihtimalini sıfırlamıştı.Bütün sevdikleri olarak Linda'nın yanında olmuşlardı.Linda hatırlamıyordu çünkü hatırlayacak zamanı yoktu.Sevdikleri hep yanında oluyordu.Ayrıca tekrar konuşabilmesi için abilerinin hepsi bir olup en iyi doktoru bulmuşlardı.Oraya gidiyordu ve gerçekten durumu iyiye gidiyordu.Konuşamasa bile kısık sesler çıkarabiliyordu.Bu onun için çok iyi bir şeydi.Ailesi ve sevdikleri onu çamurun içinden alıp denize bırakmamış,beraber girmişlerdi.Böyle bir şeydi işte sevgileri.Linda unutmuştu ancak bugün onun doğum günüydü.6 Ekim.Berkay çok heyecanlıydı.Sevdiği kadın bir yaşına daha giriyordu.İlişkilerini ve onu çok seviyordu.Henüz küçüktü ancak ciddi ilişki yüzüğü takabilirlerdi.Berkay özel eşyalar satan güzel bir yerden tam ikisine özel bir çift yüzük almıştı.Linda ise evde oturuyordu ve yanında abileri vardı. "Linda'm?"Linda bakışlarını huysuzca Kerim'e çevirdi.Şu an çorba içirmeye çalışıyordu ancak Linda kimsenin elinden içmiyordu.Kerim umutsuzlukla başını sallayıp sıradakine kaseyi verdi ve koltuğa oturdu.Kaseyi Atlas aldı.Sonuç değişmemişti.Salona giren Banu ile bütün gözler ona döndü.Banu ellerini beline koyarak: "Ne oluyor bakayım burada?"diye sordu.Kıvanç: "Ne olacak anne canımın içi çorbasını içmiyor."dediğinde Linda ona dönüp dil çıkarmıştı.Banu kızının bu haline tebessüm ederek ona doğru yürüdü.Çorba kasesini eline alarak kızına baktı. "Bir de ben deneyeyim,bakalım kızım benden içecek mi?"Salon kapısına yaslanmış onu ve kızını izleyen eşinden habersiz heyecanla kaşığa çorba doldurdu ve kızına uzattı.Linda bir kaşığa bir annesine bakarken herkes nefesini tutmuştu.Linda ona uzatılan kaşıktan içtiğinde kimse kıskanmamıştı.Aksine içtiği için mutlu olmuş koca koca adamlar zıplamaya başlamışlardı.Karan bu hallerine gülerek salondan içeri girmişti. "Sıpalar,tepinmeyi bırakın."Gelen sesle hepsi Karan'a dönmüştü.Karan oğullarını süzmüş ve karısının yanına gitmişti. "Ne yapıyormuş benim cennet çiçeklerim."İki kadın da utanarak bakışlarını kaçırdığında hepsi kahlaha atmıştı.Karan kendini frenleyip: "Gülmeyin benim güzellerime.Utanıyor bebeklerim."Banu,Linda gibi domates olmuş yanaklarıyla: "Karan."diye uyardığında salona sonradan gelen Efe ve Mert bile kahkaha atmıştı.Hızla Linda'nın yanına koşmuş sağına ve soluna geçmişlerdi. "Nasılmış bakalım ikizlerin bir tanesi?"Mert eğilip ikizinin yanağına kocaman bir öpücük bırakmıştı.Linda utanmasına rağmen küçük bir öpücük kondurup kafasını başka yere çevirdiğinde Mert eli yanağında kalakalmıştı.Efe onun bu haline kahkaha atarken: "Ablam abimin nevrini döndürdü."Evde kahkaha sesleri yükselirken Linda umursamadan televizyon izlemeye devam ediyordu.Odada diğerlerine göre uzak oturmuş Rüzgar'da arada onlara katılıyordu.Diğerleri sohbete devam ederken Rüzgar çalan telefonunu cebinden çıkardı. "Efendim aslanım?"Berkay boğazını temizleyip konuşmaya başladı. "Nasılsın abi?"Rüzgar sırıttı.Berkay onun gerçekte nasıl biri olduğunu ve Linda'nın üzerine nasıl titrediğini gördüğünden beri böylelerdi. "İyiyim,iyiyim." "Allah iyilik versin abi de,"Rüzgar daha da keyiflenmişti. "Ne oğlum?"Berkay sıkıntılı bir nefes verdi. "Linda nasıl?"Rüzgar kaşlarını çattı. "Oğlum şu an kimle konuştuğunun farkında mısın?"Berkay anlamsıza cevapladı. "Evet."Rüzgar kızgın çıkan sesi ile: "Nerden geliyor lan bu cesaret?"Berkay rahatça cevabını verdi. "E benim sevgilim."Rüzgar koltuktan fırlamıştı.Evdekiler anlamsızca ona bakıyordu. "Lan!"Berkay kahkaha atmış telefonu yüzüne kapatmıştı.Rüzgar koltuğa oturmuş şakaklarını ovuyordu.Aynı zaman da da homurdanmayı ihmal etmedi. "Bu çocuk bir gün elimde kalacak."Linda kim olduğunu anladığında kıkırdamıştı.Rüzgar kısık bakışlarını ona çevirdi. "Gülme kız öldüreceğim onu."Linda telefonu indirdiği uygulamayı açtı.Klavyeden bir şeyler yazıyordu ve yazdığı telefondan sesli cevap olarak çıkıyordu. "Benim sevgilimi öldüremezsin."Rüzgar kaşlarını çattı. "Öldürürüm. "Yapamazsın." "Öldürürüm." "Yapamazsın." "Öldürürüm." "Yapamazsın." "Lan yeter!"Linda bu isyana gülmüştü.Rüzgar huysuzca homurdandı. "Az önce utançtan yerin dibine giren de nenemdi."Linda klavyeye bastı yeniden. "Farklı konular bunlar."Rüzgar ters ters bakmıştı.Linda gülmemek için zor durarak omuz silkti.Tekrar televizyona döndüğünde diğerleri birbirleriyle bakışmıştı.Linda'ya bir şey çaktırmadan evden çırakmaları gerekiyordu.Banu boğazını temizleyip heyecanla kızına döndü. "Bu akşam ailecek dışarı çıkalım diyorum ne dersiniz?"Linda hızla annesine döndü ve kafasını salladı.Poyraz onu denemek istercesine omuz silkti. "Ben istemem."Linda onun olduğu koltuğa geçip kolunun altına girdi.Alttan alttan ona bakmaya başlamıştı.Poyraz ona bakmıyordu.Linda kafasını abisinin göğsüne sürttüğünde bile bakmamıştı.Halbuki çok büyük bir savaş veriyordu.Linda telefonunu çıkardı ve klavyeye bir kaç kere bastı. "Abi gidemez miyiz?"Poyraz hızla kardeşine döndüğünde Linda tatlı tatlı baktı ona.Poyraz hipnoz olmuş gibi ayağa kalktı. "Kalkın gidiyoruz."Ardından merdivenlere yönelip yukarı odasına hazırlanmaya çıktı.Linda gülüp kendi odasına çıkarken diğerleri bu hallerine kafa sallıyordu.Linda odasına çıktığında Banu peşinden gitti.Kızını güzelce hazırlamıştı.Saçının kısalığına rağmen düzgün bir şekil vermişti.Sonra kendi odasına gidip hazırlanmaya başlamıştı.Linda odasında beklemek yerine aşağı kata inmeye başladı.Abi tayfası şık şeyler giymişti aşağıda annelerini ve kız kardeşlerini bekliyorlardı.Linda'nın topuklularının sesi ile merdivenlere dönmüşlerdi.Dönmeleri ve ağızlarının bir karış açılması bir olmuştu.Linda bakışlarını kaçırdığında büyülenmiş gibi bakıyorlardı.Annesi de geldiğinde sonunda arabalara binmişlerdi.Asıl süpriz işte şimdi başlıyordu. ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ Öncelikle bu bölümden pek emin değilim. Yine ben yine ben yine bennn!!!!Selamlarrr bugün bi iki bölüm falan yapmayı düşünüyorum.Ve yetişirse final.Malesef sona geldik🥺❤🩹 Bölüm hakkında düşüncelerinizzzz İnstagram:kitapkolik948
|
0% |