Yeni Üyelik
8.
Bölüm

7. Bölüm Özlem Duygusunun Keşfi

@kitapkolik948

100 okunmaaa🥹🥹Çok teşekkür ederimmm💗

 

Düzenlenmiştir*

...

Yazardan~

Korkmaz ailesi deliye dönmüş bir şekilde her yerde kızlarını arıyorlardı.Abileride dahil herkes onu aramaya çıkmıştı.Atlas ve Kıvanç sinirden ve endişeden yerlerinde duramıyorlardı.Linda ise bir sokak serserisinin kafasına vurup kaçması yüzden yerde kanlar içerisinde yatıyordu.Koray'da diğerleri gibi sokak sokak gezip kardeşini arıyordu.Hırsla sürüyor her ara sokakta durup etrafa baktıktan sonra devam ediyordu.Yine bir başka ara sokakta durduğunda kalbi ağrımaya başlamıştı.Ama hızlı adımlarla sokağa girdi.Yerde kanlar içinde yatan Linda'yı beklemiyordu.Yerine mıhlandı adeta.Bağırıp çağırdığı kız yerde baygın bir halde yatıyordu.Ölmesin dedi içinden.Kardeşinin nabzını ölçtü beceriksizce.Yok denecek kadar azdı.Gözleri korkuyla dolmuştu.Kaybetme korkusu.Kucağında kardeşiyle hastaneye sürüdü arabayı.O sırada diğerlerini arayıp haber vermişti.Duyanların gözlerinin önünden genç kızın olduğu anıları geçti.Atlas ve Kıvanç ise durmadan ağlıyorlardı.Kocaman adamlar sarsıla sarsıla ağlıyorlardı.Rüzgar hala duygusuz gözlerle bakıyordu.Koray kız kardeşi ile arabadan inince feryatlar yükselmişti.Sedyeye yatırılan kız ameliyathaneye girince asıl kıyamet kopmuştu.Kıvanç hızla diğerlerinin üzerine yürürken herkesin canını yakıp geçecek cümleler sarf ediyordu.

 

"Sizin yüzünüzden!Kızın size hiçbir zararı yoktu!Yok!Siz ne yaptınız?!Söyleyin!Daha ilk günden bana sarılan o küçücük kolları benden söküp aldınız!Neden?!Neden ya neden?!Yine alıyorsunuz onu benden!Yine gidiyor!Sizin yüzünüzden!Ama yemin ederim ki kız kardeşim,biriciğim uyanıp oradan çıkacak ve ben her göz yaşı için sizi mahvedeceğim!Anladınız mı beni?!"Tüm koridor titremişti adeta sesiyle.Tüm çocuklar başlarını yere eğmişken Atlas'da aynı çaresizlikle abisini tutmaya çalışıyordu.Karan Bey ve eşi ise bir kenarda ağlıyorlardı.Ama acısını en çok Atlas ve Kıvanç yaşıyordu...

 

Saatler sonra...

Saatler geçmişti.Ama kimse çıkmamıştı hala.Kıvanç sinir krizleri geçirmekten güçsüz düşmüştü.Ayağa kalktı tekrar.Kenarda ağlayan kardeşlerine baktı duygusuzca.Anne babaları yoktu.Gitmişlerdi.Anneleri Fenalaşmıştı.Kendi doktoruna gitmek zorunda kaldıkları için orada değillerdi.Birkaç adımda per perişan kardeşlerinin karşısında durdu.

 

"Ne oldu?Şimdi mi pişman oldunuz?Daha birkaç saate kadar neler diyordunuz."Alayla güldü Kıvanç ve devam etti acımasızca.Çünkü onlarda biriciğine acımamamışlardı.

 

"Son pişmanlığımız hiçbir işe yaramaz.Benim kardeşim sizi affetmeyecek.O affetse bile ben etmeyeceğim.Bunu sakın unutmayın."Dedi.Ardından tekrar Atlas'ın yanına oturdu.İşte o an doktor çıka geldi.Herkes ayaklandığında açıklamaya başladı:

 

"Sanırım Linda Korkmaz'ın ailesi sizsiniz.Başına sert bir darbe almış ve bu da çok kan kaybına sebep olmuştu-"doktor daha sözünü tamamlayamadan çok tiz bir ses duyuldu.Kalp monitörünün sesiydi bu.Kalp durduğunda ki zayıf ses çıkıyordu.Kıvanç şok olmuştu.Atlas ise dizlerinin üzerine düşmüştü.Doktor hızla geri dönerken arkasında yıkık bir aile bırakmıştı.Kıvanç algılayamadı.Kalbi mi durmuştu miniğinin?Kafasını iki yana salladı.Etrafına baktı gerçek mi diye.Perişan olmuş ailesini görünce ameliyathaneye girdi.Doktorlar hastanın geri dönmeyeceğini söylüyorlardı.Kıvanç onları umursamadı ve kız kardeşinin soluk yüzüne öpücükler kondurdu ağlarken.

 

"Gitme kal."Diye fısıldadı.

 

"Yapma bana bunu abim yapma,yalvarırım yapma."doktorların umudu bitmiş Kıvanç'ı çekmeye çalışırken monitörden tekrar bir ses yükseldi.Bu sefer ki kalp atış sesleriydi.Linda yaşıyordu.Gitmemişti.Abisini bırakmamıştı...

 

Normal odada Linda'dan~

Gözlerimi zorlukla araladım.Çok yorgun hissediyordum.Etrafı taradı gözlerim.Bir yanımda Atlas diğer yanımda Kıvanç vardı.İkisininde gözleri hızla bana döndü.

 

"Linda'm,abim."Dedi Kıvanç.Ardından o bana sıkıca sarıldı,bende ona.Sıcacık olmuştu içim.Ayrılınca ağladığını gördüm ama kocaman gülümsedim.Sonra Atlas sarıldı bana sımsıkı.

 

"Canım kardeşim."Diye fısıldamıştı oda.Yine ısınmıştım.İkisi de benim için çok ayrıydı.Çok seviyordum onları.Sımsıkı sardık kollarımızı ve gülümsedim tekrar.Odada diğerleri de vardı ama onlara bakmadım.Kıvanç ve Atlas dışında gülümsemem yok oluyordu.Kıvanç'a döndüm.

 

"Ben iyiyim,eve gitmek istiyorum."Dolu gözleri içimi acıtırken sildim gözyaşlarını.

 

"Ağlama."Dedim.Tekrardan bana sarıldı.Kafasını salladı ardından bir şey demeden gitti.Gözlerim dolmuştu o böyle yapınca.Atlas hemen endişe ile yanaklarımı tuttu.

 

"Ne oldu canımın içi?İyi misin?"Dedi.

 

"Ben yanlış bir şey mi söyledim?"Odada onların olmasını umursamadan:

 

"Ben onunla konuşmak istiyorum.O susuyor."Dedim.Atlas bana sıkıca sarıldı.Bu gün çok sarılmıştık.Alışık değildim.Ama onlara sarılmak çok güzeldi.Ayrıldığımızda bir boğaz temizleme sesi duydum.Gözlerim boş bakan bir halde onlara döndü.Ses Koray'dan gelmişti.

 

"Bizde buradayız."Dedi umutla.

 

"Yani?"Dedim anlamayarak.Hepsinin gözleri dolmuştu.Koray yine anlam veremediğim bir ifade ile:

 

"Seni ben kurtardım."Dedi.Gözlerim yerinden çıkacak gibi büyüdü.

 

"Yani bunun için sana minnet mi duymalıyım?"Dedim.Endişe ile hızlıca kafasını iki yana salladı.Canım yanmıştı.Böyle söylememeliydi.Tam Koray söze başlayacaktı ki Kıvanç içeri girdi.

 

"Ne oluyor burada?"Dedi hiddetle.Koray dik duruşunu bozmadan cevap verdi.

 

"Seni ilgilendirmiyor."Kıvanç'ın sinirlendiği her halinden belli oluyordu.Sonra benimle göz göze geldi ve kaşları daha da çatıldı.

 

"Sen ağladın mı?"Sorusuyla kafamı Atlas'ın göğsüne gömdüm.Atlas sessizce bir şeyler söyleyip kollarını bana sardı.Ayrıldıktan sonra da kafamı çevirmedim.Ta ki Kıvanç arkamdan bana sarılana kadar.Ona doğru döndüğümde kısık sesiyle:

 

"Özür dilerim miniğim benim."dedi.Tabii ki bilmiyordu benim özürlerden nefret ettiğimi.Kaşlarımı çatıp yanıtladım onu.

 

"Özür dilenmesinden nefret ederim."Sesim istem dışı soğuk çıkmıştı çünkü bu konuda çok hassastım.Abim ve Barış yüzünden.Sonra kapı açılma sesi geldi,gözlerim oraya kaydığı zaman şok oldum.Gözlerim kocaman ona bakıyordum.Burada ne işi vardı?

 

"Sen..."Dedim sesimin titremesine engel olamayarak.

 

Yazardan~

Genç kız karşısında abisini görmeyi beklemiyordu.Odadaki kimse bu duruma anlam vermemişti.Linda'nın gözleri dolarken kimseyi umursamadan ayağa kalktı.Soğuk,hiçbir duygu barındırmayan gözleri karşısındaki adama döndü.

 

"Ne işin var senin burda?"Dedi.Adam anlamıştı.Geç kalmıştı kardeşine.

 

"Geç kaldım öyle değil mi?"Diye sordu.Linda umursamazca:

 

"Sana bir soru sordum."dedi.Genç adamın gözlerinin içi kırıldı adeta.Ama haketmişti.Kardeşini hayatından çıkarmıştı.Hayatının en büyük hatasını yapmıştı.Dolu gözlerle odaya göz baktı.Bu adamlar kimdi ki kardeşinin yanında duruyorlardı?Cesaretini topladı ve:

 

"Bunlar kim?"dedi.

 

"Seni ilgilendirmiyor.Sadece neden geldiğini söyle ve git."Genç kız sinirleniyordu.Sinirden o kadar gözü dönmüştü ki titriyordu.Mert hızla kızın yanına gidip kollarını ona sardı.Ama Linda çırpınıyordu.

 

"Bırak beni!"Dedi.Mert kafasını iki yana salladı.

 

"Lütfen sakin ol.Ne olursun.Yeni ameliyat oldun.Kendini yormanı istemiyorum."Linda kimseyi dinlemiyordu.Sadece karşısındaki adama bakıyordu.Mert'i üzerinden silkeledi ve doğruca abisi Kaan'ın üzerine yürüdü.Yakalarını sıkıca kavramışken aynı zamanda bağırıyordu.

 

"Neden geldin?!Neden?Ben seni ararken,mesaj atarken neredeydin?!Söylesene!Susmasana!Ben şimdi tam hayatımı düzeltemeyen çalışırken,"Dedi tek solukta arkasında kalan kardeşleri de göstererek:

 

"Siz hepiniz benim hayatımı tekrar mahvediyorsunuz!Ben zaten hiç sevilmedim ki.Ben bir kez olsun sevilmek istedim.Bir kez olsun verdiğim sevginin karşılığını alayım istedim.Ama onu da bana çok gördünüz."dedi.Ardından kimseyi umursamadan odadan çıktı.Sonra da hastaneden.Boğuluyordu.Nefes almaya ihtiyacı vardı.Bir sahil kenarına gitti.Orada saatlerce oturdu,denizi izledi.Kafasında sargı,üzerinde hastane kıyafetleri vardı ama o bunu umursamadı.Herkes onu ararken Kıvanç onu bulmuştu bile.Hep bulurdu biriciğini.Koşarak kollarını ona sardı.

 

"Seni çok merak ettim güzel kızım."Dedi.Linda'nın gözleri yine dolmuştu.İyi değildi.Kafasını kaldırarak:

 

"Bana kızmayacak mısın?"Diye sordu.Kıvanç gülerek kızın yanağına bir buse bıraktı.Kafasını iki yana sallayarak:

 

"Hayır tabii ki.Sana kızmam sadece seni merak ettim benim küçük bebeğim.Sen bir şeyi yapmak istediğini söylesen beraber yapardık.Hem Atlas abin de seni çok merak etti."Dedi.Linda pişmanlıkla bakışlarını kaçırdı.Suçlu hissediyordu.Sonra hızla Kıvanç'ın boynuna atladı.

 

"Üzgünün sizi endişelendirdim.Ama bir daha yapmayacağım.Hadi eve gidelim Atlas daha fazla merak etmesin."Kıvanç minik kızını kucağına alarak arabaya doğru yürümeye başladı.Yol boyunca Linda uyumuştu.Kıvanç Linda'yı tekrar kucağına alarak eve taşıdı.Kapıyı Atlas açmıştı.Linda'yı uyurken görmek içini rahatlatmıştı.Kıvanç'tan zorla Linda'yı aldığı an Linda gözlerini araladı.

 

"Atlas."Dedi uykulu sesiyle.Atlas şok olmuştu.Beklemiyordu.Linda onun bu haline gülerek sıkıca ona sarılmıştı.Diğerlerinin onlara kıskançlık ve pişmanlık ile baktıklarını bilmeden.Bugünden sonra her şey değişecekti.Herkes pişman olduğu için kendini affettirmeye çalışacaktı...

 

~~~~~~~~~~~~~~~~~

Merhabaaaaa!!Nasılsınız??Umarım beğenmişsinizdirrr.Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınnn!!

 

İnstagram:kitapkolik948

 

Bölüm düşünceleriniz💗⭐️

 

İnstagram: Kitapkolik948

Loading...
0%