Yeni Üyelik
1.
Bölüm

İlk tanışma

@kitapkurdinho

İstanbul'un kalabalık sokaklarında, 21 yaşındaki genç bir kadın, Luna, günlük rutinini sürdürüyordu. Renkli gözleri ve kumral saçlarıyla dikkat çeken Luna, duygularını hep içinde yaşayan sessiz bir gençti. Her gün işine gider, akşamları ise küçük dairesine dönüp yalnızlığını arkadaşlarıyla doldurmaya çalışırdı. Hayatında büyük bir heyecan ya da macera arayışı yoktu.

Ta ki o gün, her şey değişene kadar.

Bir akşamüstü, işten eve dönerken, Luna bir kafede oturup kitap okumaya karar verdi. Masasına oturup kitabını açtığı sırada, masanın diğer ucunda oturan bir adam dikkatini çekti. Yakışıklı ve uzun boylu bir adam, genç birine benziyordu. Sarışın saçları ve kahverengi gözleriyle oldukça dikkat çekiciydi. Luna, adamın bakışlarını hissetti ve bir an için kalbi hızlı attı. O da Luna'ya bakıyordu, ama bir anlık bakışmanın ardından adam hemen bakışlarını kitabına çevirdi.

"Kendini bulunmaz. Hint kumaşı mı zannediyor ne?" diye geçirdi içinden

Luna yinede merakını gizleyemedi adama bakmaya devam etti ve kafede sadece ikisinin olduğunu fark etti. Adam garsona bir şeyler söyledi, garson ise adama küçük bir paket verdi ve gizlice eliyle bir işaret yaptı. Luna merakı daha da artmıştı. Acaba bu adam kimdi ne yapıyordu en önemlisi de o pakette ne vardı?


"illegal birine benziyor" diye söylenip güldü kendi kendine.

Ertesi gün, Luna yine aynı kafeye gitti. Bir umutla etrafına bakındı, ve onu yine gördü.


"Edin!"

bir önceki gün ona paket veren adam şuan da ona böyle sesleniyordu

"sanki bir önceki gün farklı bir şey mi demişti ne" diye geçirdi içinden

aynı masada oturuyordu. Luna, cesaretini toplayıp onun masasına yaklaştı.

"Merhaba,"

dedi, özgüvenli bir şekilde.

"Ben Luna. Sizi dün görmüştüm de, merak ettim, burada sık sık mı oturursunuz?"

Edin, biraz şaşkınlıkla başını kaldırdı. Güzel bir gülümsemeyle, "Merhaba Luna. hayır, buraya daha yeni geldim . Sizinle tanıştığıma memnun oldum." dedi

Luna "bende tanıştığıma memnun oldum peki nereden geldin buraya"

diye sorar muhabbet etmeye çalışır.

Edin "yurtdışından geldim hanımefendi buralı değilim ben. Bozuk Türkçem ile de belli olmalı diye düşünüyordum açıkçası"

Luna "garsonlar ile de samimi olunca buralı sanmıştım"

diyip gülümser. Edin bu samimiyetten hoşnut kalmaz o çünkü firari,cezaevinde insanlık mı görmüş?

Edin "samimi olmak hoşuma gidiyor buyurun lütfen size de bir kahve ısmarlayayım"

Luna, her gün Edin'i görmek için kafeye gitmeye başladı. İkisi de yalnızdılar ve birbirlerine iyi geliyorlardı.
En azından Edin için ilk defa kendisine bu kadar iyi davranılıyordu ailesinde sevgi görmemiş biriydi çünkü

EDİN'İN ÇOCUKLUĞU

Edin "baba bu akşam parka gidemez miyiz?"

babası "ne parkından bahsediyorsun biz öleceğiz hâlâ park diyorsun" der sinirli bir şekilde

annesi adamlarına ithafen "iki tane parça eşyayı nasıl sokamadınız içeri anlam veremiyorum size aptal adamlar sizi" der ve adamlardan birini vurur

edin her şeye şahittir

babası "oğlum sakın ağlayayım deme çık buradan git dışarıya ve sakın unutma sadakatsizlikler cezalandırılır"

ölen adamın çocuğu kendisinin çok sevdiği bir arkadaşıdır bunu gören edin korkuyla arkadaşına gider ve tüm gün ona destek olmak için yanında durur

ŞİMDİ

Edin, Luna'ya nazik ve dikkatli davranıyordu. Ona hayatıyla ilgili sorular soruyor, fakat kendisine sorulmasına izin vermiyordu.

Luna okul için İstanbul'a taşınmıştı her tatilde ise ailesini görmeye aydın'a gidiyordu. Çok mutlu bir aile gibi gözükmelerde Luna'nın ailesi aldatılmıştı fakat kızı için bilmemezlikten geliyordu

Luna "öyle işte babam annemi aldattıktan sonra ben de şehir dışında okumaya karar verdim. Belki annem kafasını toplar diye"

Edin "nasıl yani annen babana hiçbir şey yapmadı mı sadakatsizlikler cezalandırılmıyor mu?"

Luna, Edin'in bu görüşünü garipsedi ama umursamadı

Luna Edin'e İstanbul'u gezdirmeye başladı. Birlikte Boğaz'da yürüyüşler yaptılar, tarihi yerleri gezdiler, ve her gezi sonunda birlikte kahve içip sohbet ettiler. Luna, hayatında ilk kez bu kadar mutlu ve heyecanlı hissediyordu. Edin ise ilk defa sevildiğini hissetmişti

Telefon çalar

Luna "ah Edin yine kim bunlar aşkımız devre arasına giriyor"

Edin yalandan gülerek "merak etme devre arası uzun sürmez"

der ve telefonla konuşmaya gider

Edin "yine ne istiyorsunuz?"


Arayan "Edin seni babamın hayrına çıkarmadım o cezaevinden"

Edin "halledicem sabredin"

kapatır

Luna, Edin için endişelidir ama ondan korktuğu içinde hiçbir şey demez ve gezmeye devam ederler fakat bu kaç gündür arayan yabancılar kimlerdi. Edin neden bu kadar strese giriyordu. Telefon görüşmesi sonrası neden Luna'nın elini bu kadar sıkıyordu sorun neydi?

Luna dayanamaz ve sorar

Luna "Edin neler oluyor elimi sıkıyorsun"

Edin stres olduğunda her zaman bir şeyleri sıkma eğilimine sahip bir çocuk olmuştur belki de geçmişte yaşadıkları buna sebebiyet veriyordur

EDİN'İN ÇOCUKLUĞU

Edin "ıvan lütfen sakin ol ben senin yanındayım"

Ivan "babamı sen mi öldürdün Edin"

Edin stres olmustu yanındaki yastığı sıkarak üzgün bir şekilde bunu yapmadığını söylesede İvan çok üzgün ve sinirlidir buna karşılık der ki

Ivan "tetiği kimin çektiği ne farkeder sessiz kalarak babamı sen öldürdün Edin!"

sinirine rağmen nazik bir şekilde Edin'i evden kovar

Edin evine dönünce annesi karşılar onu ve der ki

Annesi "işte insanoğlu böyledir annecim bencil"

der altını çizerek

Annesi "kuru ekmek yiyen insanlardı bunlar biz onları kurtardık ama ne yaptılar bizi sattılar bu kötü insanlar her şeyi hakediyorlar bunlara her şey mübah"

der tekrardan altını çizerek

Edin "ben ona yemek verdim sevgi verdim ama o kötü babası için beni suçluyor"

Annesi "evet annecim üzülme sen haydi odana"

Edin'in içinde ki sevgi yok olmaya başlıyordu.

 

Loading...
0%