Sonra da yerde üzerine americano döktüğüm adama baktı;

''Ne oldu burada, buna ne oldu?''

Deyince bütün adamlar bana döndü. Bu yüzden bu uzun boylu yakışıklı adam da bana baktı.

''Ne yani? Hepsini sadece bu kız mı yaptı? Hah cidden mi? Hiç güleceğim yoktu, koskoca adamı mı yere düşürüp, üzerine americano mu fırlatacak?''

Resmen benimle dalga geçiyordu, ona da aynısını yapayım da görsün, ayrıca artık ona yakışıklı demeyeceğim. Demek Nisa'nın yüzüne americano fırlatan adamın patronu ha? O zaman benim de düşmanımdır. Sonra da adamlardan biri;

''Gerçekten patron, bizde inanmak istemezdik ama o yaptı.''
''Gerçekten mi?''
''Gerçekten.''

Şaşkın bir suratı vardı ama hemen sanki imajını korumak için suratını değiştirmeye çalıştı;

''Aaah! Her neyse hadi americano mu verin de toplantıya geç kalmayalım.'' dedi.

Kollarını sıvayıp saatine baktı. Kolunu sıvarken orada bir kılıç dövmesi görmüştüm. Aklıma Bora abimin beni kurtaran kıza şu dediği geldi;

''Ha ayrıca mafya olduğunu da biliyorum. O kılıç dövmen kollarını sıvadığında gözükmüyor mu zannediyorsun?''

Ne! O zaman bu adam da bir mafyaydı. Abimle Nisa da lavabodan geldiler. Abimin yanına gittim ve kulağına şöyle dedim;

''Abi! Bu adam bir mafya! Kolunda kılıç dövmesi var''

Deyince Nisa'nın biraz daha suratına koymak için getirdiği elindeki buz aşağı düştü. Abim kendi kendine şöyle dedi;

''A-ama nasıl olur? 18 yıl önceki olayda arkama kim ateş ediyor diye bakarken birinin kolunda daha kılıç dövmesi görmüştüm.''

Diyerek sinirli bir suratla mafyanın suratına baktı.

''O değilmiş ama gözleri aynı bakıyor. Onla bir alakası olmalı.'' dedi. Mafya da abime;

''Garson, bana bir tane americano getir.''

Abimi 18 yıl önce bu kadar sinirlendiren olay neydi acaba? Bana çocukluğu hakkında hiçbir şey anlatmıyordu. Neyse, o adam bir mafyaydı ve bu kadar rahat gezinmesine izin veremezdim. Ayrıca yanında silah taşıyordu. Bu madde 21'e göre suçtu! Hemen arkamdan Bora abi;

''Madde 11'' dedi.

Bende korktum ilk başta! Sinsi sinsi gelip beni korkutuyordu! Bir hayvan olsa sinsilik konusunda kesinlikle yılan olurdu. Ayrıca böyle dememin başka bir yanıda suç deyinde hemen orada beliriyor! Bora abi;

''Ee kim suçluymuş madde 11'e göre?''

Fısıldayarak ''Şu adam.''dedim. Kolundaki kılıç dövmesini gördü ve hemen silahını çıkarttı;

''Teşekkürler Gece! Hey seni mafya! Tutuklusun çok aranan bir suçluyu yakalamak çok kolay oldu.''

Deyince, mafya hemen bana döndü ve kızgınca bana baktı. Bana silahını doğrulttu;

''Bana zarar verirsen kızı vururum.'' dedi.

Aslında yakışıklı yanı sadece iyi yanı olabilirdi. Ondan nefret ediyordum. Bir insan nasıl bu kadar cani olabilir? Kim bilir kaç insan öldürmüştü ki, aranan suçlu olmuştu. Umarım Bora abi onu yakalar da müebbet cezası alır.