1.BÖLÜM
Kayra herzamanki gibi son ses müzik ve spor kombiniyle sabah yürüyüşüne çıkmıştı ne kadar fit bi vücududa sahip olsada asla spor yapmadan güne başlamazdı.Yaklaşık iki saat yürüdükten sonra yorulduğunu fark etmişti ve koşmayı bırakıp sakin adımlarla bir parka gidip herhangi bir salıncağa oturmuştu..
Kayra fazlasıyla sinirli sanki bir canlı bombaydı.Yetimhanede büyüdüğü için çocukları çok sever hergün onların ziyaretini yapardı,içindeki çocukluğu ise sevdiklerinin yanında tek gösterirdi.Fazlasıyla sakar ve hiçbiryere zamanında ulaşamazdı.Ama Lara onun tam tersiydi çok sevecen ve işkolikti.İkiside birbirini dengeliyor,güç alıyor ve ayakta tutuyordu...
Hafif rüzgar sayesinde sarıncakta bir ileri bir arkaya giden Kayra kendisini rüzgara bırakmıştı.Gözlerini yumarak gözlerini dinlendiriyordu ki arkasından bir adam "Hey!" diye ona seslenmişti fakat kulaklıktaki müziğin ses seviyesi o kadar yüksektiki Kayra onu hiçbir şekilde duymuyordu.Adam çok çabuk sinirlendiğinden dolayı salıncaktaki zincirden tutarak kızı kendine çekmişti fakat adamın boyu çok uzun olduğu için kızın kafası karnına çarpmıştı Kayra bir yandan kulaklığını boynuna koyup bir yandanda kafasını öfeliyerek bir küfür savurdu.Bu adamın hoşuna gitsede hiçbir tepki vermeden öylece kızın yüzüne bakıyordu."Hangi yaratığın karnı bu kadar sert olurki"derken bir yandanda çalan telefonuna cevap vermek istiyordu kafasını yukarıya kaldırarak"Artık çekilsen diyorum!"diyerek kafasını adamın yüzüne doğru çevirdi ve gördüğü manzarayla tekrar bir küfür savurdu."Adam fazlasıyla iyiydi"
Adam artık dayanamayıp"Küfürden başka söz bilmezmisin sen" diyerek yüzünü Kayrayla aynı hizada tuttu ve "Aç artık şu telefonu!"dedi herzamanki sesinden daha kalın bir sesle tabiki Kayra bu yakınlıkla telefonunu unutmuştu hemen adamdan ayrılarak telefonuna baktı herzamanki gibi yine Laraydı...
"Offf yine spordamısın aşk kuşum canım sıkılıyo benim gel artıkk" dedi sıkılmış bir sesle Kayra ona asla kıyamıyordu "Geliyorum zaten 15 dakikaya yanındayım lulum"dedi sanki iki adımlık yolu varmış gibi "Oleyy be seni seviyorum kuşumm" dedi Lara mutlu bebek sesi çıkararak. Kayra hala nereye kadar geldiğinin farkında değili birkaç kez etrafına baktıktan sonra "Allah kahretmesin nerdeyim ben!" "Bende sana onu sordum zaten nerdesin sen"dedi arkada kollarını birleştirmiş bir şekilde duran Adam Kayra korkudan bir çığlık atarak adama döndü"Sen hala burdamısın yaa ödüm koptu" dedi korkulu bir sesle "hala soruma cevap alamadım neden burdasın?"dedi Kayraya yaklaşarak "Ne biliyim ben yürüyüşe çıkmıştım bu kadar yürüdüğümü farketmemişim"dedi açıklama yaparak
"Peki nasıl gideceğini biliyormusun çünkü arkadaşına 2 dakikaya yanında olacağını söyledin"dedi adam sanki kendisi götürmek istiyormuşçasına Kayra ne yapacağını bilimiyordu arkasına dönüp telefondaki saate bakınca saatin 8 olduğunu görmüştü ve kafesi 8:30 açılıyordu yine bir küfür savurarak adama doğru döndü ama sakarlığı herzamanki gibi ortaya giriş yapmıştı hala nereye düştüğünün farkında değildi"Off sakarlığımın zamanına ben"dedi sesiz bir şekilde kendisine kızarak...Resmen 10 dakikadır adamın üzerindeydi artık adam dahanamayıp Kayrayı altına alarak"İstersen seni ben eve bırakayım hem arkadaşınada çabuk kavuşursun"dedi cazip bir sesle Kayra hemen adamın altından çıkarak "olur ama yarım saate yetişmiş olmam lazım yetiştirebilirmisin?"dedi bir yandan saçını tutup bir yandanda üzerini çırpmaya çalışarak adam Kayraya yaklaşıp dizinin üzerine çömelerek Kayrayın üzerini çırptı daha sonra ayağı kalkarak kendi dizini çırpıp"hız benim göbek adım"dedi havalı şekilde"araba hemen şurda acele et"diyerek Kayranın önünden geçti Kayra şaşkın bir şekilde adamın yaptıklarını izledikten sonra donup kalmıştı kendine geldiğinde 5 dakikadır hiç kıpırdamadığını anladığında çok geçti gözünü kapatarak arabaya doğru yürüyüp,arabaya bindi "umarım fazla bekletmemişimdir"diyerek kemerini takmaya çalışıyordu ama herzamanki gibi yine sakarlığı tutmuştu "off girsene be "diyerek kemere bağırıyordu Adamın hoşuna gitmiş olmalıydı ki Kayraya bakıp sırıtıyordu."Sırıtmasana adam bi centinmenlik yapta kemerimi takmaya yardım et"diyerek adama sitem etti.Adam aniden kemeri taktı fakat kemeri takmak için o kadar yakınlaşmıştı ki ikisininde nefesi birbirinin yüzüne çarpıyordu 10 dakikaya kadar bakıştıktan sonra adam sesizliği bozmuştu"fazla bekletmedin "dedi kendi kemerini takarak aniden "sıkı tutun"diyince Kayra vites kolundaki adamın elini tutmuştu.Adam ise hiç bozuntuya vermeden Kayranın dediği adrese doğru sürüyordu arabayı...
artık varmışlardı Kayra bi anda elinin nerde olduğunu anlayınca hemen çekti"ben özür dilerim bir anda öyle hızlı sürünce" diye açıklama yapmaya çalıştı adam ise "sorun değil bir açıklama yapmak zorunda değilsin" diyerek Kayranın açıklama yapmasını engelledi.Kayra "teşekür ederim beni getirdiğin için"diyerek arabadan inip kapıyı örtü ve açık olan pencereden;
-"bu arada ismin ne?"
-"Atlas ya senin?"
-"Kayra"dedi hafif gülümseyerek "memnun oldum ATLAS"...
Diyerek eve girdi pencereden baktığında Atlas çoktan gitmişti bu kadar hızlı araba sürmesi şaşırtıcıydı..." Aşk kuşum!" diye bağıran Lara sayesinde düşüncelerinden ayrılıp Laraya döndü "şunu yapmasan olmazmı yaaa"diyerek kanepeye kendini bıraktı"ilk olarak sende hep donup kalma,ikinci olarak yurda gittinmi?,son olarak kafenin açılma saati çoktan geldi bile" diyerek herzamanki sıralamasını yapmıştı.Lara herzaman sıralama yaparak konuşurdu Kayra nedenini sorsa ölen abisinin yaptığını söylerdi bu yüzden birçok huyunu geride bıraksada bunu asla bırakmazdı.
Kayra ağzından bir küfür savurarak "BEN NE YURDA GİTTİM NEDE KAFEYE OFFFFF"diye kendi kendine kızdı yine geç kalmıştı mecburen ilk kafeye gitmesi lazımdı hemen odasına giderek uzun kollu beyaz bir krop,altına yeşil paraşüt pantolon giydi. siyah saçını düzene koyduktan sonra kahve tonlarında gözlerine maskara göz bebeğine beyaz kalem çekti sonra ruj konbosunu yapıp odasından çıktı ve"LULUU BEN ÇIKIYORUM İŞİN BİTİNCE KAFEYE GEL!"diyerek Laraya haber verdi. Siyah kovboy çizmesini giydi ve tam kapıyı kapatacakken birisi kapıyı tutuyordu tabiki bu kişi Laraydı Kayranın b12'si Laraydı çünkü Kayra herşeyi unutuyordu.Lara "Ceketini unutun bu soğuk havada ceketsiz gideceğini söyleme sonra sana özel karışımımı hazırlayamam bak"diyerek Kayraya çeketini uzattı "Aşksın be aşkk" diyen Kayra Laraya bir öpücük kondurup arabasına bindi ve kafesine doğru ilerledi...
Kayrayla beraber kafede çalışan iki kişi vardı Tuğrult ve Dalya onları bir çalışanı gibi değilde kardeşi gibi görüyordu. Larada boş olduğu zaman kafeye yardıma giderdi. Kayranın Kafesi vardı,Lara ise avukattı.İkisininde işleri yerinde ve durumlarıda mükemmeldi.
Kayra sonunda kafesine varmıştı ve yine heryer tıkabasaydı.Muhteşem enerjisiyle kendini heryerde belli ediyordu.içeri girip servis eden Dalyadan makas alıp servisi hazırlayan Tuğrultun herzamanki gibi saçıyla oynadı ve tezgaha yaslandı "tutu işler nasıl"...
Kayra sevdiklerine takma isim takmayı çok severdi her arkadaşının muhakak takma adı vardır ve hep onlarla seslenirdi mesela Tuğrulta-tutu,Dalyaya-dada,Larayada-lulu diye hitap eder ve sadece çok sinirlenince yada moreli bozuksa onlara gerçek ismiyle hitap ederdi...
"iyi iyi de şu saçımla oynama be kızım" diyen Tuğrult Kayraya sitemde bulundu"assla" diyen Kayra bu huyundan hiç vazgeçmiyeceğini bellirterek güldü o sırada Dalya sohbete girerek"hani sen bugünümü yetimhanede çocuklarla geçirecektin""nolduda buraya geldin" diyerek servis tebağını masaya koyup tuğrulta yardıma gitti o sırada Kayra "size bir bakıp çığacağım hemen bir şey eksikmi diye sormaya geldim" dedi o sırada telefonu çalmaya başladı.Telefonuna baktığında Ayla Hanım arıyordu.Ayla Hanım yetimhanenin müdürüydü ve Kayranın annesi gibiydi Kayra yetimhanede kaldığı zamanlarda onun için en iyi aileyi bulmaya çalışmıştı...
-"oo tombişim buyrun ne istemiştiniz?"
-"Rahatsız ediyorum ama ışıl senin için ağlıyor sen olmadığın için tek lokma birşey yemedi hasta olacak diye ödümüz kopuyo"
-"Tamam tombişim ben hemen geliyorum"
diyerek hemen Tuğrulta ve Dalyaya kısa bir açıklama yaparak arabasına bindi.
Kayra sadece bir gün gitmemesine rağmen herkes onu çok çok özlemişti özellikle ışıl.Işılın bazı hastalıkları vardı bu yüzden ailesi onu istemeyip daha 5 yaşındayken yetimhaneye bırakmışlardı.Ne kadar acizler daha kendi doğurdukları çocularına bile bakamıyolar kendilerine nasıl bakacaklar...
Kayra hemen arabasına binip yetimhaneye doğru ilerledi.Bir saatlik yolu vardı ve Kayra sürekli ışılı düşünmüştü çünkü eğer yemek yemesse ölme ihtimali vardı ve o Kayra olmassa yemek yemiyordu.Işılın 1 gün boyunca yemek yememesini hatırlayınca sürekli kendine kızıyordu...
sonunda varmıştı hemen arabasını girişe park ederek yetimhaneye girmişti ama hiç kimse yoktu bu yüzden endişelenmişti önce Aylanın odasına baktı ama orda yoktu sonra ışılın odasına girdi ve gördüğü manzarayla şok olmuştu Işıl baygın bir şekilde yerdeydi.Hemen ışılın yanına gidip gözleri dolmuş bir şekilde"maşam ben geldim hadi uyan " diye sürekli eline döktüğü kolanyayı koklatıyordu ama ışıl hiçbir şekilde hareket etmiyordu hemen kucağına alıp arabasına koyarak hasteneye doğru sürdü.
Kayra yolda sürekli Işıla sesleniyordu ama Işıl hiçbir şekilde hareket edemiyordu.Sonunda hasteneye varmışlardı Kayra hemen Işılı kucağına alarak hastaneye girdi ve arkasından Yetimhane müdürü Ayla Hanım...
Işılı yoğun bakıma almışlardı 1 gün boyunca yemek yemediği için güçten düşmüş ayrıca kalbindeki damarlar git gide tıkanıyordu buda nefes alışverişini yavaşlatıyordu ve bayılmasına neden olmuştu. Kayra,Yetimhane müdürü Ayla Hanım ve sonradan gelen Lara yoğun bakımın önünde Işılın çıkmasını bekliyordu.tamı tamına 1 saat geçmişti ve sonunda doktor çımıştı;
-"Hastanın yakınları!"
diye bağırınca Herkes bir adım öne çıktı ama herkesden daha yakın olan Kayra;
-"benim doktor bey durumu nasıl?"demişti
-"şuanlık durumu kritik birgün boyunca hastanede kalacak kalbi hasar gördüğü için yemek yemesi lazım ayrıca astım hastalığıda oluştu bu yüzden iyi bakılması lazım"diyerek gitti.Kayra kendini suçladığı için sürekli ağlıyordu.Bir anda dengesi bozulmuştu duvara elini yaslıyarak dengede durmaya çalışıyordu ama işe yaramamıştı tam düşecekken biri onu tutmuştu daha kim olduğunu göremeden bayılmıştı...
KAYRA İNCİ;
-Gözümü açtığımda karşımda Atlas vardı.Hemen gözlerimi ovaladım ve bidaha baktığımda yine karşımdaydı uzandığım yataktan hemen kalktım ama o birdaha beni uzandırarak"Biraz dinlenmelisin yoksa yine bayılacaksın" demişti.Şuan olduğum durumu anlamaya çalışıyordum.Bi 5 dakika düşündükten sonra Işılı hatırlamıştım hemen doğrularak ayağımı yere doğru sarkıtım ama Atlas tekrar omuzumdan tutarak "nereye gidiyorsunuz hanımefendi"diyrek durdurdu ama benim Işılı görmem lazımdı hemen omuzumdaki kolunu çekerek kolumdaki serumu çıkardım kaşları kalkmış şekilde bana bakan Atlas ise beni durdurmaya çalışıyordu.Ağlamaklı bir sesle"Bak benim Işılı görmem lazım tamammı? lütfen beni durdurmaya çalışma yoksa kalbini kırabilirim"dedim ve yanından geçerek kapıyı açıp yoğun bakımın önüne gittim.Herkes oradaydı Ayla Hanım,Tuğrult,Dalya,Lara hatta Atlas bile ...
Kayra hemen Larayın yanına giderek"Nolur iyi bir haber ver"dedi.Lara"iyi iyi merak etme yarım saate çıkarırlar yoğun bakımda sabah saat 12 gibide çıkışını yapabilirmişiz"diyerek Kayrayı rahatlatı.Kayra hemen Tuğrultun yanına giderek"tutum"diyerek Tuğrulta sarıldı...
Sonunda Işıl yoğun bakımdan çıkmıştı ve odasına götürülmüştü doktor içeride muanesini yaparken herkes dışarıda bekliyordu.
Atlas,bakışlarını Kayra ve Tuğrultan hiç ayırmamıştı Kayra biraz şüphelenerek Tuğrulta dönüp"Ben şimdi geliyorum tutum"diyerek Tuğrultun kolundan çıktı ve Atlasa doğru ilerledi ve Atlasın tam önünde durdu aralarında iki adım ya vardı ya yoktu."Neden bize öyle bakıyorsun?"diyerek Atlasın gözlerinin içine baktı."Hiç öylesine"diyen Atlas ise her hareketiyle yalan söylediğini belli ediyordu ama Kayra uzatmak istemediği için"Neysede sen Işılı nereden tanıyorsun?"dediğinde Atlasın yüzü resmen gülmüştü ama Kayraya cevap vermemişi Kayra ise vazgeçerek tekrardan Tuğrultun yanına gitti ve sarıldı.Atlas yine gülüşü solarak tek kaşı havada bir şekilde Kayraları izliyordu...
10 dakika sonra doktor odadan çıkrak "Hastamız Kayra Hanımı çağırıyor"diyerek gülümsedi ve diğer hastalarının yanına gitti.Kayra hemen odaya girerek "Maşamm çok korkutun beni"diyerek hemen yatakta uzanan Işıla sarıldı.Işıl ise gülerek"Korkma maşa hiçbir zaman koca ayısını bırakmaz"diyerek Kayraya sımsıkı sarıldı.Işıl bir anda sarılmaya bırakarak Kayraya döndü ve "Birdaha beni bırakma olurmu ben sensiz bir hayat yaşamak istemiyorum hem senden başka kimsem yokki benim"diyerek okyanusu andıran mavi gözlerinden bir yaş düştü Kayra hemen minik Işılın göz yaşlarını silerek "Ben seni hiç bırakmadımki bırakmamda sen benim Maşamsın koca ayılar hiçbir zaman maşalarını bırakmaz"diyerek yanağından öptü ve "birdaha benim olmadığım zamanlarda yemek yemezsen sana küserim tammamı""Tamam özür dilerim"dedi ve son kez Kayraya sarıldı.Kayranın görüşme süresi bitmişti ve dışarıya çıkmıştı.Ayla hanım içeri girdi ve kapıyı kapattı.
Kayra hemen Larayın yanına giderek "Eğer birgün ben olmazsam Işıl sana emanet" dedi sanki geleceğini görüyordu."Öyle konuşma lütfen sen hep bizim yanımızda olacaksın" diyen Lara,Kayraya sarılarak sakinleştirdi.