Yeni Üyelik
4.
Bölüm

Zorunlu Yol

@kitsudaphne

YILDIZLAR HER ZAMAN PARLASIN.

 

"Kaçmak, korkudan değil, hazırlıksız olmaktan doğar." — Umbra Sözü

 

"Duşa gir, sonra konuşuruz."

Bir süre duraksayıp ona baktım, hafif imalı bir gülümsemeyle.

"Söz veriyorum, kapıdan ayrılmayacağım."

Alt kata indik. Duşa girdim, üzerimdeki boya tamamen temizlenene kadar suyun altında kaldım. Chloe, yeni kıyafetler ve iç çamaşırları getirdi. Üzerimi giyip çıktım. Kapıdan adımımı atar atmaz, Chloe'nin suçluluk dolu bakışlarını fark ettim; gözlerini kaçırıyordu.

"Yemekhaneye geçelim mi? Bir şeyler atıştırırken konuşuruz," dedi, sesi sakin ama hafif tedirgindi.

"Peki," diye mırıldandım.

Onu takip ettim. Yemekhane, akademinin geri kalanı gibi büyük ve ihtişamlıydı. Sandviç ve salata barı bile vardı. Boş bir masaya oturduk. Chloe, gerginliğini saklamaya çalışarak ayağa kalktı.

"Sen otur, ben bir şeyler alırım."

Kısa bir süre sonra elinde sandviçler, kek ve iki portakal suyu ile döndü. Karnımın guruldamasıyla tereddüt etmeden sandviçlerden birine uzandım. Tam ısırmıştım ki Chloe derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı:

"Burası Umbra Akademisi, Uluslararası Umbra Örgütü’ne bağlı gizli bir yer ve bizler... casusuz."

Ağzımdaki sandviç dondu kaldı. Gözlerim büyüdü ama Chloe hız kesmeden devam etti: "Akademi, kimsesiz ve yetenekli çocukları bulup onları korkusuz casuslara dönüştürmek için var. Burada gördüğün herkes senin gibi kimsesiz; bizim ailemiz, diğer umbralar."

Sakin bir şekilde portakal suyundan bir yudum aldı.

"Örgütü kuran aileler, dünyadaki ağlarını yıllar içinde çok güçlü hale getirdiler. Başlarda yetişmiş casuslarla çalışıyorlardı ama görevler zorlaştıkça kendi casuslarını eğitme ihtiyacı doğdu. Akademi bu yüzden kuruldu. Gizlilik temel prensip olduğundan, sadece kimsesiz çocuklar alındı. Burada sadakat, saygınlık ve sessizlik her şeydir. Hepimiz, muhbirler tarafından keşfedildik. Gözcü umbralar, yetenek avcılarıdır ve muhbirlerin verdiği bilgilerle yeni yetenekleri bulurlar. Sen de onlar tarafından keşfedildin. 21 yaşına kadar burada eğitim alacak, sonra bir umbra olarak mezun olacaksın."

Chloe bir süre sustu. Şaşkınlığımı zor bastırarak konuştum:

"Bir dakika Chloe, bana bunları kimse sormadı. Ben katil değilim ve asla olmak istemiyorum."

Chloe’nin ifadesi değişmedi.

"Biz burada katil yetiştirmiyoruz, Lucia. Her görevin kendi zorluğu var ama her şey örgütün kuralları çerçevesinde yürüyor. Görevler gizlilik ve beceri gerektiriyor, hepsi bu."

Sandalye gıcırdadı, rahatsızca kıpırdandım.

"Bu şartları kabul edemem. Buradan gitmek istiyorum."

"Üzgünüm," dedi Chloe yumuşak ama kararlı bir sesle. "Buradan gitmenin bir yolu yok. Artık buraya aitsin."

Yutkunarak karşılık verdim.

"Beni burada zorla tutamazsınız."

Chloe başını hafifçe eğdi, gözlerime bakarken yüzünde garip bir kararlılık vardı.

"Aksine, kendi isteğinle kalacaksın."

"Bunu nasıl yapacağım?" dedim meydan okurcasına.

Chloe bir an duraksadı.

"Başka şansın var mı, Lucia? Geri dönebileceğin bir yer? Ya da paran? Buraya gelirken bunu kabul ettin çünkü başka çaren yoktu. Neden buraya bir şans vermiyorsun?"

Sözcükleri yüzüme bir tokat gibi çarptı. Elimi tutmaya çalıştı ama hızla geri çekildim.

"Söyledim, ben katil değilim!" Sesim daha sert çıkmıştı.

Chloe’nin yüzünde acı bir gülümseme belirdi.

"Sence ben bir katile mi benziyorum?"

Gözlerimle onu inceledim; hayır, görünüşü fazlasıyla masumdu. En kötüsü de söylediklerinin doğru olmasıydı. Gidecek bir yerim yoktu. Kendimi çaresiz hissettim. İçimde bir şey, buranın bana uygun olmadığını söylüyordu. İçgüdülerim, bu akademinin beni hırpalayacağını fısıldıyordu.

"Lucia," dedi Chloe yumuşak bir sesle, "yaralısın. Ama hepimiz aynı acıları yaşadık. Bana izin ver, sana yardım edeyim. Bu akademi, sandığın kadar kötü bir yer değil. Zamanla anlayacaksın. Ayrıca başarılı olacağına eminim. Ve her zaman yanında olacağım."

Ona ilk andan itibaren güvenmiştim. Şimdi de başka bir çıkış yolu olmadığından denemeye karar verdim.

"Peki Chloe," dedim derin bir nefes alarak, "beni eğitmene izin veriyorum."

Yüzünde ışıldayan bir gülümseme belirdi.

"Harika. Yalnız bir daha böyle bir duruma izin vermemeliydin," diye ekledim, sesimde hafif bir sitemle.

"Haklısın," dedi. "Ama yeni gelenlerin eğitime uygun olup olmadıklarını kanıtlamaları gerekiyor. Bu yüzden sana açıklama yapamadım."

Başımı salladım, konuyu şimdilik kapatmaya hazırdım.

"Eğitimle ilgili konuları daha sonra konuşuruz. Bugün fazlasıyla yoruldun, seni zorlamak istemem. Sadece mezuniyet için gereken iki sınavdan bahsedeyim. 19 ve 21 yaşlarında, karakter özelliklerine uygun olarak hazırlanmış sınavlara gireceksin. 21 yaşındaki sınav mezuniyet görevindir. Eğer başarırsan, akademiden mezun olacaksın."

"Anladım," dedim kısa ve net bir şekilde.

"Şimdilik bu kadar," dedi Chloe, son bir kez gülümseyerek. "Yemeğini bitir, seni odana götüreyim."

Sandviçimi ve portakal suyumu hızla bitirdim. Üçüncü kata çıktık. 313 numaralı odaya kartla girdik. Oda geniş, şık ve konforluydu; bir yatak, gardırop ve çalışma masası... En güzeli de penceresi okyanusa bakıyordu.

"Tuvalet ve banyon da var. Beğendin mi?" diye sordu Chloe.

"Evet," dedim kısık bir sesle.

Chloe çalışma masasına ilerledi, çekmeceyi açıp içinden bir telefon ile bilgisayar çıkardı.

"Bunlar senin. Şifreni sen belirleyeceksin. Teknolojimiz üst düzeydedir. Özel bir işletim sistemi ve ağ kullanıyoruz, her şey güvenli. Ama hattın dış aramalara kapalı. Bu ayrıcalık sadece danışmanlar ve yüksek rütbeli umbralara ait."

Sonra banyoyu işaret etti.

"Her şey aylık olarak yenileniyor. Odan haftada bir temizlenecek. Havlular ve çarşaflar da iki haftada bir değiştiriliyor."

Dolabı açtı. İçinde iç çamaşırlarından şık kıyafetlere, spor giysilerine kadar her şey vardı.

"İhtiyacın olan her şey alındı. Yine de eksik bir şey olursa akademinin mağazasından temin edebilirsin. Ayrıca çamaşırların senin sorumluluğunda. Akademinin arkasındaki çamaşırhaneyi kullanabilirsin. 7/24 açık."

"Tamam," diye mırıldandım.

"Zamanla alışacaksın."

Yorgunluk her hücreme işlemişti. Chloe bunu fark etti ve hafifçe gülümsedi.

"Yarın sabah 8’de buluşalım. Kahvaltı ederiz, sonra da ilk ders için evime geçeriz. Teorik dersler, danışmanların evinde yapılır."

Elimi tuttu.

"Düşündüğün kadar zor olmayacak, korkma. Ben hep yanında olacağım. Şimdi dinlen, güzelce uyu. Yarın sabah seni giriş katında bekliyor olacağım."

"Tamam," dedim gözlerim kapanırken.

"İyi akşamlar, Lucia."

"İyi akşamlar, Chloe."

Kapıdan çıkmadan önce son bir kez bana baktı.

"Kendini asla yalnız hissetme."

"Teşekkür ederim."

Chloe odadan çıkar çıkmaz yatağa uzandım. Anında uykuya daldım ama gecem kâbuslarla doluydu. Her seferinde uyanıp nefes nefese kaldım.Formun ÜstüFormun Altı

Loading...
0%