YILDIZLAR HER ZAMAN PARLASIN.

Isabelle'in gözleriyle karşılaştığım an, içimde bir kıvılcım çaktı, kontrol edemediğim bir dürtü her şeyin önüne geçti. Onun bakışlarında karmaşık bir ifade vardı; korku, meydan okuma ve daha derin bir şey... Bu kız sıradan değildi. Onun üzerinde büyüyen sahiplik hissi, beklediğimden daha güçlüydü. Ama bu sadece fiziksel bir çekim değildi. Isabelle’in özgürlüğe olan tutkusu, güçlü iradesi, beni ona çekiyordu. Evet, benden korkuyordu, fakat ben de ona karşı koyamıyordum. Bu, bir savaştı. Zaferin hangi tarafın olacağını bilmiyordum, ama ilk kez biri beni bu kadar derinden etkiliyordu. Sadece bedenim değil, zihnim de ona kilitlenmişti. — Luca De Santis

Luca De Santis... Bir adam bu kadar tehlikeli görünüp aynı zamanda bu kadar çekici olabilir miydi? Onunla karşılaştığım ilk andan itibaren, içimdeki korkuyu bastırmaya çalıştım, ama gözlerindeki karanlık beni içine çekiyordu. Sözleri, bakışları, dokunuşu... Hepsi içimde saklı bir şeyi uyandırıyordu. Luca’nın benden ne beklediğini bilmiyordum, ama bu anlaşmanın sadece bir başlangıç olduğuna emindim. Onun gözlerinde, beni ele geçirmek isteyen bir adamın arzusu değil, daha fazlası vardı. Kendimi sadece bir piyon olarak göremiyordum. Güçlüydüm, ama bu kadar karanlık bir güce karşı koyabilecek miydim? Gözlerimde bir cevap arıyordum, ama bulduğum sadece daha fazla gizemdi. — Isabelle Rose Moretti