@kitsudaphne
|
YILDIZLAR HER ZAMAN PARLASIN.
"Her adımda sana daha çok bağlanıyorum, her nefesinle dünyam biraz daha aydınlanıyor." — Viktor Volkov (Vera) Hazırlandığımda, bir süre pencerenin önünde oturdum. Moskova’nın sabah manzarasını izlerken, Viktor’un beni aramasını bekledim. Zaman sanki yavaşlamıştı; her saniye daha uzun sürüyor gibiydi. Derken telefonum çaldı ve Viktor’un derin, tanıdık sesi, "Evin önündeyim güneşim, seni bekliyorum," dedi. İçimi tarifsiz bir heyecan kapladı. Bu heyecan her seferinde yeniden açığa çıkıyordu. Hemen montumu alıp çantamı topladım ve hızla merdivenlerden indim. Ekaterina mutfakta yemek hazırlığı yapıyordu. Beni görünce yüzünde sıcacık bir gülümseme belirdi. "Günaydın, Vera. Nereye gidiyorsun böyle erkenden?" "Günaydın, Ekaterina. Viktor beni kahvaltıya götürecekmiş," dedim sabırsızlıkla. "Dışarı çıkabilecek kadar iyi misin?" diye sordu, gözlerinde hafif bir endişe belirerek. "Merak etme, gayet iyiyim," diye yanıtladım. Onun endişesini dikkate alsam da, kendime güvenmeye çalışıyordum.
Kapıdan dışarı adım attığımda, gözlerim geniş bir gülümsemeyle Viktor’a takıldı. Parlak, gece mavisi bir Maserati’nin önünde beni bekliyordu. Viktor’un adamları, korumacı bir şekilde etrafımda dizildiklerinde gerildim. Her an tetikte olmaları, içimde belirsiz bir huzursuzluk yaratıyordu. Evin önünde bile bu kadar güvenliğe ihtiyaç var mıydı? Adımlarımı hızlandırarak araca doğru ilerledim ve Viktor’un yanında durduğumda, yüzümdeki karmaşayı saklayamadım. "Seni korumam gerektiği konusunda anlaşmıştık," dedi, gözleriyle beni süzerken kaşlarını hafifçe kaldırarak. "Evimin önündeyiz Viktor," dedim, hala bu kadar ciddiyetin nedenini anlamaya çalışıyordum. Viktor bir adım atıp beni belimden kavradı. Teninin sıcaklığı bana çarptı ve içimdeki tüm soru işaretleri bir anda dağıldı. "Bu tehlikeleri azaltmaz, güzelim," diye fısıldadı, bakışlarında yumuşak ama kararlı bir ifade vardı. "Bana güven." Onunla her şey farklıydı. Ona sarıldım, başımı omzuna yasladım ve nefesini tenimde hissettim. "Alışmam zor olacak ama... seni endişelendirmeyeceğim, Viktor. İstediğin gibi olsun," dedim usulca. Burnumun ucuna hafif bir öpücük kondurdu, ardından beni nazikçe arabaya doğru yönlendirdi. Kapıyı açtığında, içeriye girdim ve o da sürücü koltuğuna geçti. Ancak gözleri üzerimdeki siyah kadife elbiseye kilitlendiğinde, bakışları bir anda keskinleşti. "Elbiseni beğenmedim," dedi sert bir tonla. Şaşkınlıkla kaşlarımı kaldırdım. "Kıyafetlerime de karışmayacaksın, değil mi?" dedim, biraz meydan okuyarak. Viktor’un yüzünde hafif yaramaz bir gülümseme belirdi. "Elbette karışmayacağım, malysh," diye yanıtladı, ama sesindeki gizli eğlenceyi hissetmemek imkansızdı. Arabayı çalıştırdı, ancak bakışları tekrar bana döndü. Bir an durakladı, ardından hafif bir alayla konuştu: "Evimizde ne istersen giyebilirsin." "Bunu söylediğine inanamıyorum," dedim, gözlerim şaşkınlıkla büyürken. Mavi gri gözlerinde bariz bir kıskançlık ve eğlenir bir yan vardı. "Seni her yerde ve her şekilde şaşırtacağımdan eminim, malysh," dedi, arabayı hızlandırırken. Kalbim hızlanmıştı, sözleri zihnime ve kalbime aynı anda kazınırken bir şeyden emindim. Viktor’un tüm sevgisi bana aitti, ve benim sevgim de onun. Onun yanındayken, tüm dünya daha aydınlık ve anlamlı görünüyordu. Bakışlarımı dışarıya çevirdiğimde, onun varlığıyla dolup taşan huzur, içimde derin bir yankı buldu. Yeniden nefes alabilmek için gözlerimi kapattım, ama ruhumda yarattığı fırtına henüz dinmemişti. Her seferinde beni sarsan ve tekrar yaşamak istediğim bir fırtınaydı bu. Tanrım! Çoktan mahvolmuştum, değil mi? Viktor yola odaklanmış gibi görünse de, ara sıra bana dönüp bakmaktan kendini alamıyordu. Her bakışında, gözlerinde beni ele geçiren bir şefkat ve tutku ışıldıyordu. "Her adımda sana daha çok bağlanıyorum, her nefesinle dünyam biraz daha aydınlanıyor, Vera," diye fısıldadı aniden. Sözleri içime işledi. Yavaşça ona döndüm ve yüzünde gördüğüm derin sevgi karşısında kelimeler boğazımda düğümlendi. Viktor, dünyamdaki en karanlık geceleri bile aydınlatacak tek kişiydi. "Sadece yanımda olman yetiyor, Viktor," dedim, sesim zar zor duyulacak kadar hafifti. "Ne olursa olsun, seninle olmak her şeye değer." Yüzünde beliren yumuşak gülümseme, kalbimde tarifsiz bir sıcaklık yarattı. Elini direksiyondan çekip parmaklarını nazikçe benimkilerin üzerine yerleştirdi. "Ve ben de seni sonsuza kadar yanımda isteyeceğim, güneşim," dedi, sesi bir yemin gibi derindi. Gün yeni başlıyordu ama onun yanında geçirdiğim her an, sanki zamanın ötesindeymişiz gibi hissettiriyordu. Viktor, benim her şeyimdi. Ve onunla olmak... en güzel hayaldi. |
0% |