-Acı Hikayeler-

(Ayaz'ın anlatımı)

"Abi bir sakin ol Allah aşkına ."

"Nasıl sakin olayım, kız yanıyor !"

"Ayaz sakin olman gerek. İlaç verdi Aras birazdan düşer!" Sevdiğim kız ateşler içinde yanıyor ama ben sakin olmalıydım öyle mi? Herkes bir siktirsin ordan!

"Lavin sen karışma lütfen." Lavin bu dediğime alınmış olacak ki yüzünde kırgın bir ifade oluştu.

"39 derece olmuş." Aras, elinde ateş ölçerle yanımıza geldi.

"Hay sikeyim! Nasıl hasta oldu bu kız!" Kanapeye oturup kafamı iki elimin arasına aldım. Neden hasta olmuştu ? Yemesi gayet iyiydi. Evde sıcaktı. Yağmura da çık... Dur bir dakika . Yağmur !

"Ayaz istersen ılık bir duşa sok ." Ellerimi başımdan aşağı indirdip Aras'a döndüm. O da bunun son çare olduğunu biliyordu.

"Başka seçenek kalmadı kardeşim ."

"Gece utangaç biri . Kıyafetleri ile soksam sorun olur mu ?" Gece'yi ürkütmek istemiyordum ya da kafasında sapık imajı oluşturmak.

"Olur ." Aras onay verdikten sonra kalkıp Gece'nin odasına gittim. Ne güzel uyuyordu benim biricik sevgilim.

Yavaşca yanına oturup saçlarını okşadım.

"Gece ?" Gece yerinde hafif kıpırdandı ama uyanmadı. Kızarmış yüzünü avuçlarım arasına alıp yanağını okşadım.

"Uyanma vakti uykucu kuş ." Gece gözlerini aralayıp bana baktı . İlk defa bana bir canavar değilmişim gibi bakmıştı. İlk defa, Gece bana ilk defa bende insanmışim gibi bakmıştı.

"Ayaz ?" Sesi oldukça bitkindi. Bir süre etrafına baktı daha sonra bana baktı. Güzel gözlüm benim.

"Neden uyandırdın beni ?" Şimdi gelelim fasulyenin faydalarına.

"Birazcık ateşin var minik kuşum. Ilık bir duşa sokacağım seni ."

"Tamam ." Hiç reddetmemisi gerçekten işime gelecekti.

Gece yataktan kalkıyordu ki bacaklarından tutup kucağıma aldım.

"Yürüyebilirim..." Sesi o kadar bitkin ve yorgun geliyordu ki kalbimin acıdığını hisettim.

"Hayır, yürüyemezsin ."

"Neden ?"

"Çünkü minik kuşları yuvaları korur."

Banyayo girdiğimizde suyu ayarlayıp Gece'yi duşa kabine soktum.

"Soğuk ." Gece neredeyse ağlayacaktı. Bu haliyle onu gormek beni cidden üzüyordu. Kalbime saplanan bir hançerden farkı yoktu. Aşık bir adamın en çok canını yakan şey sevdiği kadını üzgün ve acı içinde görmekti.

"Birazdan geçecek minik kuşum güçlü ol."

Ateşini düşürmek için duşa girmişti ama şampuanı almış Gece'nin saçlarını yıkıyordum.

"Sesin çok güzel biliyor musun ?" Ani gelen iltifatla durdum. Gece bana iltifat etmişti. Gece, bana, sesin çok güzel, demişti !

"Bana bir hikaye anlatır mısın ?"

"Anlatırsam uyursun . Yatınca anlatırım miniğim ."

Saçlarını durulamıştım. Bedenini havluya sarmıştım . Gece gözlerime baktı bir şey arıyor gibiydi. Bende olmayan bir şey.

"Ben iyiyim çıkabililirsin ." Kaşlarımı çatıp kafamı hayır anlamında salladım.

"Çık, dedim." Gece üstüme yürüyordu ama ben geri gitmiyordum bende ona doğru yürümeye başladım. Yol güzeldi çünkü. Gece ile aramızda sadece bir adımlık mesafe kalmıştı ki o adımı ben doldurdum.

"Çık dışarı."

"Hayır."

"Üstümü degistireceğim gerizekalı !" Hasiktir. Doğru.

"Tamam bekle sana kıyafet alıp geliyorum ."

Banyodan çıkıp alt kata indim. Aras mutfakta kanepeye oturmuş kucağında yatan Lavin'in saçlarını okşuyordu.

"Kusura bakmayın aşkınızı bölmek istemem ama kıyafet lazım ."

"Yan odada dolabın içinde var ." Lavin sorumu yanıtlarken Aras sinsi sinsi gülüyordu. Bu gülüşün mânasını çok iyi biliyordum ben.

"Lavin benim yerime vur şu piçe." Aras kahkalarla gülerken ben yan odaya geçtim.

Dolabın içinden kıyafet alıp odadan çıktım. Üst kata çıktığım zaman banyonun kapısının önünde durdum. Kapıyı tıkladım. Gece kapıyı hafif aralayıp bana baktı.

"Al bakalım minik kuş." Kıyafetleri uzattığım gibi elimden alıp kapıyı kilitledi.

Kapının önünde dikilimiş kafamı kapıya yasladım. Acıyan gözlerimi kapattım. Kapattığım gibi yüz üstü yere düştüm.

"ANNENİ SİKEYİM !" Sinirle kafamı kaldırıp gözlerimi açtım. Sinirle açtığım gözlerim aşkla büyüdü. Gece başımda durmuş bana bakıyordu. Pembe renkli, tavşan desenli pijama ona o kadar yakışmıştı ki. Mavi gözleri ve gecenin karanlığından olmuş siyah saçlarıyla muazzam görünüyordu. Dünyanın en güzel manzarası benim Gece'min güzelliği yanında bir hiçti.

"Cennete mi düştük acaba ?" Gece gözlerini devirip banyodan çıktı.

"Hayır yere düştün." Yattığım yerden kalkıp Gece'ye baktım.

"Yere mi düştüm yoksa cennete mi bilmem ama sana düştüğüm kesin."

"Ok Ayaz ." Gece'yi takip ederken bu sefer ben gözlerimi devirdim.

"Pekala minik kuş ."

Aşağı kata inmiştik. Odamızda Gece'yi yatağa yatırıp yanına oturdum. Yorganı, tekrar ateşlenme ihtimaline karşı göğüslerinin biraz aşağısına çektim.

"Hikaye."

"Peki peki . Bir varmış bir yokmuş. Bir zamanlar bir cocuk varmış. Çocuğun bu hayatta tutanabileceği hiçbir şeyi yokmuş. Bir tek babası varmış. Annesi bu küçük çocuğu hiç sevmezmiş. Çocuğu sevmediği gibi babasınıda sevmezmiş. Adam, kadına her seferinde sevgiyle, şefkatle yaklaşmasına rağmen kadın adama hep nefret ve kinle yaklaşırmış. Bir gece kadın evden gitmiş. Adam kadının yokluğunu çocuğa fark ettirmemek için elinden geleni yapmış. Aylar sonra kadın ağzı burnunda bir şekilde geri gelmiş. Adamın gözü aşktan kör olduğu için umursamayıp kadını eve geri almış. Kadının güzeller güzeli bir kızı olmuş. İsmini Deniz koymuşlar. Çünkü deniz gibi mavi gözleri varmış. Bir sabah kadın evden çıkmış ve akşam sarhoş gelmiş. Minik çocuk kardeşinin ağlama sesine kalkmış. Salandon geliyormuş sesler salano gittiği zaman adamın ilk defa kadına bağırdığını görür. Duvarda çok fazla kan varmış yere baktığında kardeşinin ölü bedenini görmüş. Hemen kardeşinin bedeninin olduğu yere gitmiş. O an arkadan adamın acı dolu bağrışını saniyelik duymuş. Adam yerde boğazı kesilmiş şekilde yatıyormuş. Kadın adamın başında durmuş gülümseyerek ağlıyormuş. Çocuk yerdeki bıçağı görünce bıçağı alıp kadına saplamış. Kadının her yerini kesmiş. Çocuk baştan sona kan olmuş ama sikine sallamamış. Evin her yerine kolanya, alkol, çakmak gazı, bulduğu her yanici maddeyi dökmüş daha sonra dışarı çıkıp çamakla evi aleve vermiş. Çocuk karakola gittiğinde çok güzel bir kız görmüş. Kızın güzelliği, masumluğu ve hırçınlığı çocuğu kendine aşık etmeye yetmiş..."

"Ayaz sus artık..." Gece'nin titrek sesiyle kafamı Gece'ye çevirdim, korku içinde gözlerim açıldı. Gece yatağın en uzak köşesine geçmiş ağlıyordu.

"Gece, ben çok özür dilerim ."

"Ayaz, beni yanlız bırak." Derin bir nefes aldım üstüne gitmiyecektim.

"İyi geceler Gece."

"Senin yüzünden hiçbir gece iyi değil Ayaz ." Yataktan kalktım arkamı döndüm ve odadan çıktım.

____________________________________

Evet, bölüm nasıldı? Beğendiniz mi? Yorumlarınızı muhakak bekliyorum. Biliyorum buraya tam 7 aydır bölüm atmıyorum. Burda hâlâ bölüm bekleyenler varmış. Aslına bakarsanız diğer uygulamalarda çoktan final yaptık ama burayı unuttuğum için yapmamışım. Artık her Xuma, bu Cuma da dahil, bölüm atacağım.

Sizlerle tekrardan bir araya gelmek çok güzel bir his 🥹. Hepinizi çok çok çok seviyorum! Dikkatle ve sevgiyle kalın, hoşça kalın!