
Öncellikle hepinize merhaba canlarım. Bölümün geç geldiğinin farkındayım ve bundan dolayı özür diliyorum her birinizden. Bundan sonra daha düzenli şekilde bölüm yayınlayacağım. Allah izin verirse her hafta Cuma bölüm yayınlayacağım. Her neyse çok fazla vaktinizi almayayım. İyi okumalar diliyorum.
_____________________________________
Gözlerimi açtığımda bir yatakta uzanıyordum. Etrafıma baktığımda kimse yoktu. Ayağa kalkıp kapıya doğru yürümeye çalıştım. Vücudumda dehşet şekilde bir ağrı vardı. Karnım acıkmıştı. Bir şeyler yemem lazımdı.
Kapıyı açıp etrafa biraz bakındım. Sol tarafımda az ileride olan odadan gülüş sesleri geliyordu. Odaya doğru ilerlemeye başladım. Kapının ağzından hafifçe başıma içeri uzattıp etrafa baktım. Ayaz, Aras ve Lavin masaya oturmuş kağıt oyunu oynamaktalardı.
"Lan hile yapıyorsunuz !"
"Hiçte bile kardeşim !"
Ayaz, Lavinlere isyan ediyor ve buna gülüyorlardı. Normalde olanları bilmesem normal insanlar derdim. Ciddiyim.
"Minik kuş uyanmış." Minik kuď becersin seni !
"Yanımıza gelsene Gece." Aras'ın teklifini geri çevirmeyip yanlarına gittim. Ayaz yanındaki sandalyeyi işaret etti. Sandalyeyi çekip oturdum.
"Sende bizimle oynasana." Lavin kartalrı göstererek göz kırparak beni ikna etmeye çabalıyordu. Açıkcası daha iyi bir işim yoktu ama nasıl oynayacağım hakkında da fikrim yoktu.
"Hayır, teşekkürler." Gülümseyerek Lavin'in teklifini kibarca reddettim.
"Ben öğretirim sana oyna." Ayaz bilmediğimi anlamıştı ama kendimi ele vermeyip yalan söyliyecektim. Bu akıl hastası, orangutan suratlı, henüz insanlıktan nasibini alamamış kişiye mahcup olamazdım.
"Zaten biliyorum oynamayı. Seninle oynamam. Benim için fazla kolaysın Ayaz." Ayaz kocaman bir kahkaha patlatıp gülerek bana baktı. Aras ve Lavin'nin kıkırtılarını duyunca bir terslik olduğunu anladım.
"Komik olan bir şey mi var? Banada diyin bende güleyim." Acaba bilmediğim çok mu belli?
"Açıkcasi beni hile yapmadan yenemezsin minik kuş." Ayaz sandalyede geriye yatmış bacak bacak üstüne atmıştı. Egoist deli. Aslında onu hilesiz yenip egosunu ayaklar altına almak çok hoş bir his olabilirdi.Lavin bana bu konuda yardım edebilirdi. Ufak bir yardım iyi olabilirdi.
"İlk lavaboya gideceğim sonra gelip seni yeneceğim Ayaz Kara, bekle." Aras ve Lavin'nin bana şoke olmuş gözlerle bakmasına aldırış etmeden kapıya dogru ilerledim. Ayaz'ın benim bu halimden zevk alır gibi bir tavrı vardı.
"Lavinciğim rica etsem lavaboyu gösterir misin ?" Lavin gözlerini kırpıştırarak şoktan çıkıp tamam anlamında başını sallayıp ayağa kalktı.
Tuvaletin kapısına gelmiştik
"Lavin yardıma ihtiyacım var." Lavin tek kaşını kaldırmış "ne oldu ?" der gibi bakıyordu.
"Bu kağıt oyununda cidden Ayaz'ı yenmek çok istiyorum. Nasıl oynandığı hakkında en ufak fikrim yok nasıl oynandığını anlatır mısın ?" Lavin biraz kıkırdayıp cidiyetine geri döndü.
"Bu kağıt oyunundan basit ne var ki? Ayaz'ın attığı kağıttaki sayının veya resmin aynısını atacaksın." Cidden bu kadar mıydi? E bu cok basitti.
"Cidden kolaymış." Lavin gülümseyip başını evet anlamında salladı.
"Hadi ben içeri geçiyimde anlamasınlar."
İçeri girdiğimde Ayaz şarkı açmış mırıldanıyordu. Aras ise kağıtları dağıtmaya başlamıştı bile. İstemedende olsa biraz tedirgin olmuştum.
"Hoşgeldin minik kuşum."
"Dikkat et de pençemle gözünü çıkartmayayım."
"Sorun değil bebeğim. Zaten gözlerimi senden ayıramıyorum." Ayaz'ın bu dediğien gözlerimi devirip sandalyeme oturdum.
"Kartları ilk bitiren kazanır." Aras'ın kısa duyurusundan sonra kartlarımı almıştım.
"Kraliçeler önden." Ayaz'ın cümlesi karşısında kafamı hızla ona çevirip konuştum.
"Eyvallah ama ilk sen başla."
"Peki mahalle kraliçesi." Ayaz ilk kartı atmıştı.
"Bol şans diliyorum Gece." Aras çok teşekkür ederim ama şuan mucize lazım.
Ayaz kartlarına bakınca benimde bakmam gerektiğini hatırladım.
"Bunlar ne be!"
"Kartlar." Ne?
"Ne ?"
"Bunlar ne be, dedin ya kartlar işte." Dur içimden demiş olmam lazımdı ama.
Aras'ın kıkırdadığını duyunca ona ölümcül bakışlar attım. Aras korkmuş olacak ki susup yutkundu.
"Minik kuşum başlasan mı artık ?"
"Ha, tamam bi dakika." Ayaz'ın arttığı kart kalp sembolüyle ondu.
"Merak etme seni on rakamından daha çok seviyorum." Gözlerimi devirip kartlarıma baktım. O sembolden yoktu ama maça onum vardı. Kartımi yavaşca masaya koydum.
"Ama..."
"Güzel hamle !" Ayaz öküz gibi Aras'ın sözünü kesince tek kaşım havada Aras'a baktım.
"Hadi ama oyunu takip et biraz." Masaya baktığımda Ayaz'ın attığı kartta sembol olarak kalp, rakam olarak on vardı. Bende kalp yedi attım. Ayaz gülüp üç kart çekti.
Ben neden kart çektiğini anlamaya çalışırken Lavin kulağıma eğildi.
"Yedi hangi sembolde olursa olsunüç kart çektirir." Bunu öğrendiğim iyi olmuştu çünkü elimde iki tane daha yedi vardı.
Ayaz 4 sayısıyla kalp atmıştı. Bende yedilerimden birini attım. Bu oyunda muhteşemim.
Grurla başıma Lavin'e çevirdiğimde Lavin kaşları çatık bir şekilde Ayaz'a bakıyordu. Bir terslik mi var?
Ayaz kartımın üstüne yedi atmıştı.
"Eğer yine yedin varsa bunun üstüne atabilirsin böylelikle ben altı kart çekmiş olurum."
"Biliyorum." dedim tok bir sesle. Bilmiyordum sağol Ayaz Kara.
Kartlara bakınca maça yedim olduğunu gördüm. Yüzüme yapmacık bir üzüntü yerleştirerek kartı masaya koydum.
"Evet Ayazcık ne oldu?" Lavin ve Aras bu çocuğu nasıl yenemiyordu?
"İyi gidiyorsun minik kuşum" Eee ne sandın?
Ayaz bir süre gözlerimin içine baktı daha sonra maça sembolüyle sekiz attı. Üç kartım vardı ama maçam yoktu. Elimde J harfim vardı ne yazık ki onu attım.
"Evet minik kuş hangi sembol ?" Gece bu anlaşılan sembol değiştiriyor. Kartlarıma bakınca sadece sinek vardı elimde. Onun ismini de Teoman - Kupa kızı şarkısından biliyordum.
"Sinek." Ayaz kart çekti ve kafasını onaylamayarak salladı. Sekiz sayılı sinek kartımı attım ve elimdeki terk kartla arkama yaslandım.
"Tek kart Ayaz Kara." Ayaz tekrar kart çekti ve sinek iki attı.
Yüzümde kocaman bir gülümseme oluştu. Son kartımıda masaya koydum ve ayağa kalktım. Ayaz'a baktım.
"Yenildin."
"Yenildim."
"Ben yendim."
"Sen yendin güzelim."
"Bana yenildin Ayaz."
"Ben sana hep yeniliyorum Gece. Her baktığımda yeniliyorum sevgilim." Bir süre sessizlik oldu.
"Benim uykum geldi yatalım artık." Sessizliği bozan Lavin'nin yatma arzusu olmuştu.
"Sen yat prensesim bende gelcem yanına birazdan." Aras, Lavin'e yatmasını söyleyip Lavin'i odaya gönderdi.
"Bende yatsam iyi olur yenmek yoruyor insanı, iyi geceler." Ayaz kafasını öne eğip hafifçe kıkırdadı.
"Tamam, iyi geceler yenge."
"İyi geceler minik kuşum."
Uyandığım odaya gidip yatağa uzandım ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.
__________________○~○________________
Evet bölüm hakkındaki düşüncelerinizi alalım. Umarım beğenmişsinizidir. Haftaya Cuma görüşmek dileğiyle.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 2.15k Okunma |
138 Oy |
0 Takip |
25 Bölümlü Kitap |