@koparan
|
Güneşin sıcaklığını yüzümde hissediyordum. Göz kapaklarım kapalı olmasına rağmen ışığı görebiliyordum sanki. Göz kapaklarımı yavaşça aralarken karşımda gördüğüm manzaraya hayran kalmıştım. İki dağın arasından doğan pas parlak güneş ve bulutlara yansıyan turuncumsu gök yüzü, mükemmel! Bu hayranlığın verdiği şaşkınlıktan kurtulduktan sonra sol tarafım da gece boyu arabayı kullanan babamın yorgun ve uykulu haline dönerek "günaydın baba" diye seslendim, babamda bana bakarak gülümsedi ve "günaydın aslanım" dedi. Sabah sabah mutlu olmuştum. Ne kadar yolumuz kaldığını merak ediyordum, tâki kasaba tabelasını göresiye kadar. Larps' a hoşgeldiniz. Kasabaya geldikten sonra bir tane fırında durup kahvaltı yaptık ve sonrasında otele geçtik. Otelin adı Moon Hotel di, otelin dışı çok eski görünüyordu. İçeri girer girmez ortamdaki mayhoş koku burnumun direğini sızlatıyordu. Ama ucuzdu ve yapıcak bir şey yoktu babam burayı seçmişti ve ev bulasıya kadar burada kalkcaktık. Yirmi iki numara, odaya çıktıktan sonra kıyafetleri dolabına yerleştirdim ve havlumu kapıp banyoya yöneldim. Babamda o sırada ev bakmaya gideceğini söyleyip dışarıya çıktı. Hemen baba evi bul ve otelden kurtulalım. Banyodan çıktıktan sonra tv nin başına geçtim ve biraz oyalanmak istedim. Tv de izleyecek bir şeyler ararken üzerimi giyindim ve saçımı kuruttum. Televizyon da bir şey bulamayınca, bu dünyadaki en çok zevk aldığım şeyi yani kitaplara gömülmeyi ve saatlerin akıp gitmesini istiyordum. Ben bir kitap kurduydum. Annemden bana kalan şeylerden birisi de kitaplarıydı. Annem sarı saçlı, mavi gözlü ve çilli bir kadınmış babam dan annemin her ayrıntısını on bin defa dinlemişimdir. Bana anneme benzediğimi söylüyor. Ama amcalarım da dahil tüm akrabalarım babama benzediğimi, anneme gram benzemediğimi söylüyorlar. Gözlerim anneme çekmiş mavi mavi. Saçlarım ve boyum babama benzemiş. Simsiyah ve uzun boyum var. Yani yaşıma göre uzun olduğumu söylüyorlar. Babam sülale de çok sevilen birisidir. Ancak annemin akrabalarıyla hiç tanışmadım. Babam onların başka ülke de olduğunu söyledi. Çok uzakmış, oraya gidemezmişiz. Büyüyünce gidicem ama sonuçta onlarda benim ailem. Ben kitaplarla hayal havuzumda yüzerken anahtarın kapıya girme sesiyle irkildim. Babam gelmişti! Kapı açıldı ve babamla amcam içeriye girdi. Ne, büyük amca jo mu? - Amca... Dedim ve boynuna sarıldım. - Yeğenim benim, ne kadarda büyümüşsün. Dedi ve beni yukarıya attı. Düşüne biliyor musunuz on yaşındayım ve beni küçük bir bebek gibi yukarıya attı. - Aslanım hadi kıyafetlerini topla. - Nereye baba. - Evimize. Bu kadar çabuk ev bulduğuna çok sevinmiştim ve hemen kıyafetlerimi, kitaplarımı ve eşyalarımı toplamak için içeriye koştum. Amcamla babamda arkamdan geldi ve diğer eşyaları topladılar. Hep beraber otelden çıkışımızı aldıktan sonra arabaya atladık. Evi de amcam tutmuş ve içine eşya bile almış. Eve geldiğimizde çok şaşırdım. İki katlı ve yanında garaj var. Neden bu kadar büyük bir ev tuttuğumuzu anlamamıştım ama babam büyük istemiş. Akrabalarımızın sık sık ziyaretlerinde sıkışık bir şekilde kalmayalım diye. Çok mantıklı ve düşünceli aslan babam benim. Eve yerleştikten hemen sonrada babam okuluma kayıt yaptırmaya gideceğimizi söyledi. Evet sonunda geldim herşeyin başladığı noktaya. Okulların açılmasına 1 hafta var. Hemen kayıt oldum ve sınıfımın yerini öğrendim. Tanrıya dua ediyorum, lütfen düzgün arkadaşl arım olsun. |
0% |