Mekanda yaşadığım olaydan sonra hemen masaya gidip çantamı almıştım. Hiç kimseyi umursamadan mekandan çıkıp bir taksi çağırıp eve gidip. Odama çıkmıştım.

Şuan yatakta uzanıl boş boş tavanı izliyordum. Bugün yaşanılan olaylar bana çok ağır gelmişti.

Alparslan beni nerden tanıyordu? Babamı ve Melis'i nereden tanıyor? En önemlisi benim neden aklıma Alp diye bir isim geldiii?!

Alp diye birini hayal meyal hatırlıyorum ama hiç emin değilim. Belki benim aklımın oyunudur.

Derin bir nefes verdim. Hemen yan taraftaki telefonu aldım.

Telefonu açar açmaz bir sürü bildirim düştü ekrana.

Melis 20 cevapsız arama.

​​​​​​Urazcık 6 cevapsız arama.

Zeyno 17 cevapsız arama.

Aloş 14 cevapsız arama.

Beni fazla merak etmişler galiba.

Güldüm boş yere. Gruba girip mesajlara baktım.

Melis:Deryaa nerdesinn?

Zeyno:Nereye gitti hiç biriniz bilmiyor musunuz?

Aloş:Hayır birden geldi çantayı aldı gitti.

Urazcık: Telefonu da açmıyor ki.

Melis:Ne olduki gitti bu şimdi birden?

Aloş:En son tuvalette gitmişti.

Aloş:Giderken birşey mi oldu ki?

Bu kızın bu kadar zeki olmaması lazım.

Melis:Ne olucak ki?

Kaşlarım çatıldı. Melisa normelde olsa böyle davranmaz fazla sinirli olurdu.

Ceydo:Ne oldu?

Ceydo:Derya'ya birşey mi olduuuuu!

Ceydo:Birgün gelmedim o günde ne oldu ya.

Ceyda'da liseden arkadaşım.

Urazcık:Ooooo neler olmadı kii.

Ceydo:Neler olduuuu! Hemen söyle!

Urazcık:Harbi ne oldu lan?

Urazcık:Derya birşey demeden gitti daha birşey olmadı.

Melis:Mal gerçekten mal.

Aloş: Zeynep sen bununla ne akılla sevgili oldum ya.

Zeyno:Sanane ya. Seviyorum ben sevgilimi.

Urazcık:Kıskanmayın gidin sizde bulun.

Aloş:Bulsak buluruz.

Melis:Karşımıza sanki doğru düzgün biri çıkıyor.

Ceydo:Derya'ya ne olduuuuuuuu!!

Ceydo:Derya'yı anlatın bana!

Melis:Nerde bu yaaaaaa!

Ben:Burdayım.

Aloş:Neden gittin sen birden ya.

Ben:Hiç öylesine.

Urazcık:Sen öyle birden gitmezsin.

Zeyno:Evet noldu da gittin?

Melis:Kızı darlamayın da anlatsın.

Ceydo:Nolduu bana detaylı anlatın.

Ben: Şimdi anlatamam yarın kafeye gider orada konuşuruz.

Aloş:Biri sana kötü birşey mi söyledi?

Ben:Hayır.

Ben: Öyle değil yarın anlatırım.

Melis:Tamam yarın kafede anlat.

Kaşlarım tekrar çatıldı. Melisa neden böyle davranıyor?

Alparslan'da ona selam söyle dedi bunlar nereden tanışıyor? Yada tanışıyorlar mı?

Rehbere girip hemen Melis'i aradım.

Telefon biraz çaldıktan sonra açıldı.

"Birşey mi oldu Derya?"dedi Melis.

"Hayır ama neden böyle davranıyorsun?"diye hemen sordum.

"Nasıl?"

"Umursamaz. Sen normelde böyle bir olayda beni herkesten daha çok darlarsın şimdi neden böyle davranıyorsun?"

Yutkunma sesi geldi. Birşey demedi bende hemen devam ettim.

"Alparslan'ı tanıyor musun?"

"Hangi Alparslan?"dedi masumu oynayarak.

Nedensizce sinirlenmeye başladım. Melisa neden böyle davranıyor ya?

"Sen çok iyi biliyorsun. Bugün tuvalete giderken karşılaştiğım kişi Alparslan'dı."

"Bunu ben söylemek istemiyorum Derya."

"Neden? Aranızda birşey mi var yoksa?"

"Hayır,hayır! Böyle bir şey yok. O benim abim gibi."

Güldüm. Ağzından kaçırmıştı. Tanışıyorlar demek ki.

"Tanıyorsun o zaman."

"Sikeyim Derya. Neden bana sorguya çeker gibi soru soruyorsun? Evet tanışıyoruz ama bundan ilerisini söylemek bana düşmez!"

Tek kaşım havalandı. Ne demek ilerisini söylemek bana düşmez?

"Tamam yarın konuşuruz. Görüşürüz."

"Görüşürüz."

Telefonu kapattım.

Beynim artık hiçbir şeyi anlamıyor.

Melisa ve Alparslan nasıl bu kadar yakın?

İlerisi ne?

Melisa neden bu kadar sinirlendi?

Bugün Alparslan'ın bana seni babandan isteyiceğim demişti doğru mu?

Beynim Fadime'nin düğününe dönmüştü.

Ofladım.

Uyumaya çalıstım ama uyuyamadım.

Saate baktım.

​​​​​​02:46

Daha çok ofladım.

Tekrar uyumaya çalıstım ve bu sefer başarılı oldum.

Yavaş yavaş karanlığa büründü.

Ve artık gözlerim kapandı.

​​​​​​

​​​​​​

​​​​​

​​​​​​

​​​​​​

​​​​​​​​​
​​​​​