Sabahın neşesi ile uyanmıştım işimin ilk günü için çok heyecanlıydım. Hemen hızlıca kalkıp saçımı tarayıp şekillendirip yüzümü güzelce yıkadım hızlıca aşağı kata kahvaltımı yapmak için indim

Ben: günaydın.

Annem, babam, abim : günaydın.

Ben: Offf çok açım.

Annem: akşam yemeğini yeseydin acıkmazdın.

Ben: aman anne ne alakası var.

Abim: hadi hadi hızlıca kahvaltını yap.

Kahvaltımı hızlıca yapıp karnımı doyduktan sonra Selin'le buluştum ve abim bizi götürdü. Tabi arada da tıkır tıkır gülüşmezsek olmazdı. Yeni iş yerime gitmiştim biraz heyecanlıydım kabul ediyorum çok heyecanlıydım. Hemen Selin'le yerimize oturup çalıştık çok fazla odaklanıp çalışırken bir şey fark ettim şu müdürün şımarık oğlu bana parıldayan gözlerle bakıp bakıp duruyordubunlada kalmıyor bana gülümsüyordu neyse diyip çalışmaya devam ettim. Sonrasında ise boğazımın kuruduğunu fark ettim yavaşça mutfak gibi bir yere gittim.

tam su içecekken şımarık çocuğu gördüm yanıma geldi. Ve tatlı bir sesle "selam adın ne" dedi. İçimden İyi niyetinden yararlanıyordur bir zararı yok dedim. "adım Damla" dedim gülümseyerek. Saçını kaşıyarak "Güzel ismin var benimki Ege" dedi. Tam bir çocuk tanışması olmuştu. Sonra hızlıca işimin başına döndüm ama hala beni izlemeyi kesmemişti kankam Selin bu durumu gördü.

Selin: Ne konuştunuz?

Ben:Tanıştık iyi niyetli bir çocuk gibi görünüyor.

Selin: Kızım anla sana yakınlaşmak için yaptı.

Ben:aman yüz vermem ki.

Selin: Ne!? Kızım çocuk hem yakışıklı hem karizmatik hemde mafya tipi daha ne olsun?

Ben: ay kendini beğenmiş.

Selin: O çocuk bana baksaydı havaya uçmuştum.

Ben: aman neyse duyar filan işimizin başına dönelim.

Selin: Neyse tamam.

iş bitmişti tatlı bir yorgunlukla eve döndüm. Akşam yemeğini yedim odama çıkıp biraz telefonumu kurcaladım. Sonrasında Uykumun geldiğini fark edip uykumun beni esir almasına izin verdim. Bakalım yarın neler olucak