Yeni Üyelik
3.
Bölüm

❤️‍🔥3.BÖLÜM❤️‍🔥

@kurnazz

Mekana geldikten sonra biraz konuşup,gülüşmüş ve birazda içmiştik.

Zeynep ve Uraz dans ediyorlardı. Ben, Melisa ve Alara masada oturuyorduk.

Melisa,"Neden herkesin sevgilisi var ya."dedi. Güldük bu sorusuna. "Bir bizim sevgilimiz yok."

Alara,"Gerçekten ya. Baksanıza herkes çift dans ediyor, biz burada üç kız mal mal oturuyoruz."

"Bulalım sana birisini Alara"dedim.

"Ondan önce bana bulalım."diye daldı Melisa.

Daha çok güldüm.

Alara,"Derya senin peşinde koşan bir sürü erkek var. Git birini kendine al işte."

Evet peşimde koşan erkekler vardı,ama o kadar fazla değil.

"Aralarında yakışıklı var ama hiçbiri benim için özel değil. Benim için özel olması lazım ve hiçbiri gerçekten aşık değil,para için koşuyorlar peşimde."dedim.

Hepsi ailem zengin diye peşimde,ve ben benim için özel olan biri ile birlikte olmak isterim.

"Birini bize ayarla o zaman. Sen istemiyorsan biz istiyoruz."dedi Melisa.

Alara'da hemen bu fikri onayladı."Evet ya. Bir tanesini ayarla."

Gülerek,"Bakarız"dedim.

Zeynep ve Uraz dans etmeyi bırakıp yanımıza geldi.

Uraz,"Napıyorsunuz bakım."dedi.

Anlamadığım ve hiçbir zaman anlamadığım birşey var oda bu Uraz'ın neden bu kadar kızın arasında tek erkek olması.

Bunu ilk kez dile getirerek,"Uraz, sen neden bu kadar kızın arasında tek erkeksin ya?"dudaklarımı bükerek sordum.

Kızların hepsi gülmeye başladı ama Uraz hiç eğlenmoyor gibiydi.

Çatık kaşları ile,"Her zaman geliyordum şimdi mi dikkatini çekti, hanımefendi?"dedi.

Bende güldüm."Her zaman aklımdaydı ama bugün sordum."

Melisa,"Gerçekten ya. Neden tek erkek sensin?"

Alara,"Hiç düşünmemiştim bak şimdi bir düşündüm de gerçekten merak ettim."

Zeynep,"Uğraşmayın sevgilimle ya."dedi ama oda baya bir gülüyordu.

Çatık kaşları ile,"Hiçbirinizin sevgilisi olmadığı için olabilir mi?"dedi. Hemen devam etti."Gidin Bir sevgili bulun kendinize. Salak salak tek gezmeyin.''

Güldük ama birşey demedik çünkü doğruydu.

Bir zaman daha konuştuk.

Bir süre sonra ben,"Az lavaboya gidip geliyorum"dedim ve masadan kalktım.

Lavaboya doğru ilerlemeye başladım ama tam lavaboların oraya gelmiştim ki birisine çarptım.

Ama bu nasıl biriyse burnum acıyordu çarpmamdan dolayı.

Adamın elleri refleksle düşmemem için belimden tuttu.

"Pardon"dedim ve kafamı kaldırıp kim olduğuna baktım.

Bakmaz olaydım çünkü çarptığım kişi Türkiye'nin sayılı zenginlerinden Alparslan Demir'di.

Birkaç kere üvey babamın zoruyla gittiğim yerlerde görmüştüm ama hiç yüz yüze gelmemiştim.

"Önemli değil."dedi.

Kollarının arasından çıkmak için bir hamle yaptım ama bırakmadı.Kaşlarımı çatıp ona baktım."Bırakır mısınız?"diye sordum sertçe.

"Yok bırakmam."dedi alayla ve kollarını daha çok sardı bana.

"Bırak"dedim ama adamdaki inat keçi inadı gibi birşey bırakmıyordu.

"Sakin ol Derya."dedi.

"İsmimi nerden biliyorsunuz?"diye sordum.

"Ümit'in kızısın farkındaysan. Neden bu kadar şaşırdın anlamıyorum."dedi.

"Tamam. Artık bırak Alparslan."dedim bende onun ismini o söylemeden söyleyerek.

"Bak sende benim ismimi biliyormuşun."dedi.Benim cevap vermeme izin vermeden hemen devam etti."Bir kez öpsem birşey olurmu?"dedi gözlerim büyüdü ve tam ağzımı açıp 'evet sorun olur' diyecektim ki yine cevap vermeme izin vermeden devam etti."Bence olmaz."dedi ve dudaklarıma yapıştı.

Ben başta hiçbir şey yapamadım.

Hemen kendime gelip onu ittim ve,"Ne yapıyorsun lan sen!"diye bağırdım.

Afalladı ama hemen kendine geldi."Ne oldu?"diye sordu sinirle.

Mal mı ne ya. Birde soruyor ne oldu diye.

"Salak mısın sen. Tanımadığın birisini öpüyorsun farkındaysan."sinirle güldüm."Tabi sen her tanımadığın birini öpüyorsan birşey diyemem ama ben tanımadığım birini öpmem."diye bağırdım.

Oda sinirle güldü,"Tanımadığım biri demek."dedi."Derya Baykal seni hayatında en iyi tanıyan kişilerden biriyim."diye bağıdı yüzüme doğru.

Korktum ve o benim kortuğumu fark edince derin bir nefes aldı.

"Nerden tanıyorsun ki beni hayatımda en iyi tanıyan kişilerden biri oluyorsun."dedim kısık bir sesle.

Korkmuştum çünkü bana beni öldürecek gibi bakıyordu.

Birden beni belimden kendine çekti ve kulağıma yaklaşarak,"Sen unutmuş olabilirsin ama ben hiç bir zaman unutmam ve unutmayacağım."dedi.

Yutkunup ona baktım."Neyi unuttum?"dedim onun gibi fısıldıyarak.

Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu ve inşallah kalbimin sesini o duymuyordur.

"Beni. Beni unuttun Derya."dedi ama sesinde anlamadığım bir hüzün vardı.

Gözlerinin içine baktım ama gözlerindeki duygu beni şaşırttı çünkü bana...özlemiş gibi bakıyordu.

​​​​​​"Ama ne olursa olsun seni bırakmam küçük kız."dedi.

Yeniden yutkundum. Bu hitap bana bir yerden tanıdık geldi ama nerden bilmiyorum.

"Bana bir yerden tanıdık geliyorsun ama nerden bilmiyorum."dedim

Dudağındaki buruk bir gülümseme ile baktı bana."Hatırlayacaksın herşeyi,inanıyorum. Bir gün herşeyi hatırlayacaksın."

Dudağıma küçük bir öpücük kondurdu ve geri çekildi.

"Seni babandan istediğimde herşeyi öğrenebilirsin."dedi.

Dediği şey yüzünden gözlerim yerinden fırladı.

"Ne-ne dedin sen"kekeleyerek konuşuyordum."Babandan isteyince mi?"

Güldü,"Evet babandan isteyince küçük kız."dedi. "Keşke Ahmet amca yaşasaydı da seni ondan isteseydim."dedi.

Bir şok daha uğradı bedenime. Babamı nerden tanıyorrrrr.

"Melisa'ya selam söyle görüşürüz"dedi.

Bir şok daha. Şoktan bayılmasam inşallah.

"Dediğim gibi sen unut ben unutmam"dedi ve gitti.

Ben şaşkınlıkla orada durdum.

Alparslan beni nerden tanıyor ve ben onu nerden hatırlıyorum?

Ve dudaklarımdan bir isim döküldü,"Alp"

 

 

​​​​​​

​​​​​

​​​​​

​​​​​​

 

 

​​​​​

​​​​​

​​​​​​

​​​​

 

Loading...
0%