Yeni Üyelik
17.
Bölüm

14.Bölüm(sevda yelleri🔞)

@kutuptayazmisalli

Işıklı geceden bir bölümdür gözlerin..

Dila ve Agir'den...

 

Berzan'ın, Dila'ya hakaretlerinden sonra deliye dönen Agir sakinleşmek bilmiyordu. Hatta onu sakinleşmesi için çabalayan güzeller güzeli karısını bile duymuyor ve görmüyordu.

 

Sürekli "Bir buraya gelsin bak ne yapıyorum " deyip duruyordu.

 

"Aaa! Yeter Agir valla başım döndü "

 

"Nasıl yeter yavrum, ne dediğini duymadın herhalde! "

 

Dila, Öfkeden gözü dönen kocasının yanına yaklaşıp, kollarını boynuna dolamış uzunca ve bir o kadar derince yanagını öpmüştü.

 

Geri çekiliyorken, Agir karısının belinden sertçe kendine çekmiş, kaçmasına izin vermeden dudaklarına dudaklarını hapsetmişti bile sanki tüm öfkesini karısının dudaklarından çıkarırcasına vakumluyordu. Dila bir süre bu hız ve sertliğe kendini çekmek istese de Agir'in çekilmeyecegini anlayınca o'da deli kocasına ayak uydurmuştu.

 

İki genç aşığın dudakları ayrılır ayrılmaz, derin nefesler eşliğinde birbirlerine bakıyorlardı.

 

Dila utanıp, kocasının belinden sarılıp başını boynuna gömdü. Agir ise utangaç karısını kendinden çekip, saçlarını koklayarak alnını derince öptü.

 

"Tek varlığımsın kadın!. "

 

Ez hej te dikim,bedewiya min"

 

(Seni seviyorum, benim güzelim)

 

"Bende Ez hej te dikim,padîşahê dilê min" demiştim.

 

(Seni seviyorum, kalbimin kralı.)

 

"Ya diyorum ki acaba bizde mi üresek!"

 

"Ohaa Ağir ağa, ohaaa. Üremek nedir ya? "

 

"İstersen göstereyim yavrum, bana hava hoş. "

 

"Tabi canım, tüm agrı acıyı ben çekeyim, sefasını sen sür off agir"

 

"Yavrum bir başlayalım, bak sende zevk alacaksın. Vermiyorsun ki 2 haftadır"

 

"Aa utanmaz, hala ne diyo bide saymış. "

 

"Ne yani karımdan mı? Utanıcam. Hiçte bile , tabi sayacağım kızım bende insanım ya hani hormonlar falan bide oranı buranı kapatmayan bez parçalarını giyip yanıma yatıyorsun. Tabi kalkacak ,günlerdir soğuk duş almaktan bıktım. "

 

"Bu gidişle hep kalkıp tekrar sönecek!

 

Öküz öküz! "

 

"Yavrum, yavrum diyorum nereye be, bak tamam bişey sorucam "

 

"Tamam sor"

 

"Şimdi hiçmi vermeyeceksin"

 

"AĞİR "

 

"Tamam ben soğuk duşa devam, hadi gülüm selametle. " diyip koşarak odadan çıkmıştı Agir.

 

Odada bir adet nevri dönmüş bir Dila bırakarak.

 

Agir, konağın avlusuna indiğinde Mirza ile karşılaştı.

 

Mirza sessiz bir çocuktu. Agir bilirdi, kardeşini bir şey olsa bile söylemez içine atardı. Ama asla kendini ezdirmezdi o Agir karahan'ın kardeşiydi.

 

Mutsuz ve derin düşüncelere dalmış kardeşinin yanına gitmişti.

 

sırtını sıvazlayarak ,

 

"Ne oldu, Aslanım? "

 

"Yok birşey abi" dedikten sonra iç çekmesinden anlayan Agir kesin bir şey oldu ve şuan söylemek istemeyen kardeşini zorlayarak yeniden sordu.

 

"Abim söyle ki geç olmadan, herşeyi yoluna koyalım. Hadi abisinin Aslanı"

 

"Abi ben, şey ben. Aslında neyse boşver abi "

 

dedikten sonra hızla kalkıp odasına gitmişti.

 

Agir kardeşinin bu hallerine akıl

 

sır erdiremiyordu..

 

Bir haller vardı ama ne?. Mirza hiç böyle yapmazdı hadi bakalım hayırlısı.

 

 

 

...

 

O sırada Mahne xanım çıktı mutfaktan.

 

"Kara kuzum erken gelmişsin. Açsan hemen hazırlatıyım birşeyler Fatma'ya. "

 

"Yok ana sağol. Aç değilim, bav gelsin hep birlikte otururuz. "

 

"Tamam oğlum, geç otur hele şuraya sana diyeceklerim var"

 

"Hayırdır ana inşallah! "

 

"Hâyır, hâyır"

 

Annesinin bu denli heycanlanması genç adamı hayrete düşürmüştü.

 

Birlikte, konağın sedirine oturudular.

 

"Fatma, gel hele"

 

"Buyur hanımım"

 

"Hele git, güzel gelinim Dila'yı çağır. Daha sonra 3 tane sade kahve yap bize"

 

"Peki hanımım"

 

Kadın orayı terk eder etmez. Agir hala şaşkındı.

 

Bir süre sonra, hızla ve şaşkınca inen karısını gören Agir bıyık altı gülmeye başlamıştı. Eli ayağına dolaşan tatlı karısını o an içtahla yemek istiyordu.

 

"Geldim daye! Beni çagırmısın buyur.

 

" Gel güzel gelinim otur şöyle. "

 

Başını tamam dercesine salayıp, kocasının yanına oturdu.

 

Agır, sitresten elleriyle oynayan güzel karısının kulağına eğilerek,

 

"O nasıl tatlılıktır be kadın! valla annem olmasa var ya neyse." Karısının kulağına arsızca sözleri fısıldayan adamın karnına bir tane yumruk geçirmiş sessizce "Arsız"demişti.

 

Ama hiçbiri sessiz değildi. Mahne xanım duymamış gibi yaparak.

 

"Öhm öhm... " yalancı öksürük yaparak iki gencin odağı olmuştu.

 

"Neyse kuzularım, artık söyleyim de sizde rahat rahat konuşun. "

 

"Yok daye! Olur'mu hiç ne rahatsızlığı. Agir işte her zaman ki gibi"

 

"Ben mi? Hah kendine bak sen be! süslü pakize"

 

Genç kadın dişlerini sıkarak "Agir!" demiş ve kocasının kulağına eğilerek,

 

"Bak bu gece soğuk duşun ardından kanepe de yatmak ister misin? canım kocamm"demesi ile Ağir'in gözleri alev almıştı.

 

Hemen ardından,

 

"Dilimi ben, yok anam. Karım asla bekletmez hep saati saatine yapar herşeyi mesela makyaj yapar çok güzel, sonra yine bozulan makyajını temizler akşamda ruj yiyeceğiz zaten "

 

"Ağir, canım kocamm diyorum. "

 

Birbirine laf sokan iki genç, Mahne xanım'ın orda olduğunu unutmuştu bir anlığına.

 

"Bakın, bakıyım bana! "

 

Birbirlerine trip atan iki annelerine döndü.

 

İkisi de birden "Anne kusura bakma" demişti.

 

"Aslında ben sizi torun istemek için çağırdım."

 

Dila'nın " NE!"demesi ile Agir gülerek,

 

"Bende aman yani bizde bu konuyu bayadır konuşuyoruz. Ana merak etme"

 

"Ne zamandır tam olarak Agir ağam"demişti Dila şaşkınca.

 

"Bayadır canım benim, sürekli konu açıyosun ya bebeklerden ben inanıyorum çok güzel anne olcaksın"

 

"Tabi olur benim güzel gelinim!

 

Bak Asu'm ve Berzan'da çocukları olacak az kaldı. İnşallah sağ salim kucaklarına almayı nasip etsin Rabbim"

 

"Amin ana amin!" Berzanın adını duymaya tahammül edemiyordu ama annesine belli etmemek için pek fazla kurcalamadı.

 

Dila yerin dibine girmişti. Kıpkırmızı olan karısını daha fazla, bunaltmamak için konuyu kapatmış, birlikte kahvelerini içtikten sonra arka bahçeye yürümeye başlamıştı iki genç.

 

Kimseler yoktu etrafta, Ağir birden Dila'yı belinden çekip sımsıkı sarıldı.

 

Genç adam, avını yakalayan aslan gibi tutmuştu karısını. Arkadan saçını hem kokluyor hem öpüyordu. Tabi belinden kendine bastırmayı ihmal etmiyordu da.

 

Dila, belindeki sertlikle gözleri büyüdü.

 

Ellerini hızlıca, beline sarılan ellere götürdü ama nafile kaslı kollardan kurtulmak çok zordu. Hem de bir hamlede kırılacak ellerle. Evet biraz komikti. Dila, Agir'e göre çelimsizdi.

 

 

 

Daha sonra pes eden karısına karşı,

 

"Yavrum ben avımı bırakmam"

 

 

 

"Öküzsün Agir, asla değişmeyen bir öküz. "

 

 

 

"Yavrum, yine ne oldu ya! "

 

 

 

"Sence! bir de soruyor ya. Ya ben senin karınım Agir ağa, avın değil ve ayrıca lütfen terbiyenizi takının, aile ortamında bahçe deyiz her an biri gelebilir."

 

" Haa yani odada olur diyorsun! "

 

"Belki ,hem sen demiyor muydun?"

 

soğuk duş-" demeye kalmadan,

 

Karısının elinden tutup, hızlıca odalarına çıkmıştı, hata ardından durmasını söyleyen karısnı duymuyordu bile.

 

Odanın içine girer girmez, hızla kilitledi kapıyı Ağir.

 

Dila şaşkınca eli ayağına dolaşan kocasını izliyordu. Kapıyla işi biten genç adam hemen , karısının üzerine yürmeye başladı.

 

"Ne, gelme! Agir valla korkuyorum bak!"

 

"Kork, korkma diyemem bir aydır bekliyorum. Bak halime (küçük Agir'i işaret ederek) dedi.

 

" Agir bunun başka yolu yok mu? Bak bu çok fazla bana kıyma bana!"

 

"1 aydır soğuk duş almama sebep kim acaba? "

 

"Tamam işte ben ettim, sen etme "

 

Dese de, Ağir'in karısını kucağına alıp yatağa koyması bir oldu.

 

Kucağından iner inmez elini yanağına yerleştirip dudağını uzunca öpmeye başladı, çok nazik ve yavaş davranıyordu.. o da bu duruma bayağı alışmış gibi görünüyordu.

 

gülümseyip dudağına son bir öpücük bırakıp kafasını boynuna yerleştirdi şehvetle emmeye başladı.

 

Dila tahrik olmaya başlamıştı bile, her emdiğimde kesik kesik inlemeye başlamıştı ardından yavaşça konuşmaya başladı,

 

"ah.. b*cer beni, gün doğana kadar..."

 

"Sen işte yeter ki yavrum!"

 

Kafasını boynundan yavaşça kaldırıp, arkasını dönmesini sağladı. Zarifçe ellerini elbisesine getirip,

Yavaşça arka fermuarını açtı.

 

"Aşkım.. biraz hızlı mı davransak çok utanıyorum.."

 

"sen yeter ki iste birtanem."

 

Dila yavaşça yatağa yattı ve çırılçıplak olduğu için battaniyeyi üstüne çekti. Agir, gömleğinin düğmelerini hızla açıp kenarda duran koltuğun üzerine fırlattı.

 

Daha sonra ikiside çıplak kalmıştı, derin bir nefes alıp konuşmaya başladı Agir.

 

"Hazır mısın aşkım?"

 

"Ohh evet hazırım, bu arada canımı yakmayacağına söz ver!"

 

Nazikçe yatırıp, onu altına almıştı.

P*n*sinin şişliğini hissediyor olmalıydı ki, biraz gözlerini sıkmıştı. Ellerini Agir'in ,kalın simsiyah saçlarına daldırdı, bundan deli gibi tahrik olan Ağir kadınının kulağına fısıldadı.

 

"Güzelim, bu biraz canını yakabilir şimdiden özür dilerim."

 

Genç kadın birşey dememişti yutkundu.

 

Ağir, hızla iki parmağını alıp bir anda Dila'nın v@jinasına soktu, ağzından ufak bir inleme çıkmıştı ama hemen diğer eliyle ağzını kapattı.

 

Neredeyse 4-5 dakika parmaklarıyla gel-git'lerini sürdürdü ve sonra yanına yattı.

 

"sıra sende" ( p*n*sini göstererek.)

 

Dila, p*nisini ağzına alması ile, odaya derin bir inleme bırakmıştı Agir. Onu zevke getirmek istiyordu. Ona ağız becerilerini göstercekti..

 

Ağzına sığmayan yerlerini okşuyordu. Hem ağzı ile, hem de elleri ile zevke gelmesini istiyordu. Erkekliğinin başını öpüp, emiyordu. Ufaktansa ısırıklar sunuyordu.. Genç adam ise sadece inliyordu.

 

"Ahm! Hepsini Al!" demişti hırıltılı ve kalın çıkan sesi ile.

 

"Bu kadar büyük şeyi nasıl alabilirim ki? dedi Dila ama genç adam kendini kaybetmiş şekilde. Eli ile Dila'nın başına yön vermesi ile, iri erkekliğini boğazında hissetmişti genç kadın.

 

Midesi bulanıyordu. Boğazında bir acı oluşuyordu. Ama onu zevke getirmek de istiyordu. O yüzden ne yaparsa yapsın karşi çıkmadı.

 

"Daha fazla al! Daha fazla!"

 

Genç adam resmen zevkten kendini kaybediyordu. Bir süre sonra bacaklarının titremesi ile boşalmıştı.

 

"Yut onları bebeğim!"

 

Büyük bir iştahla yalayıp yutmuştu terler içinde kalan genç kadın.

 

Agir, genç kadının çenesinden sert bir şekilde tutup, dudaklarını dudakları ile buluşturmuştu. Vahşice öpüyordu. Öperken de, kendi tadına bakıyordu...

 

"Hım... sıra sende güzelim"

 

"İri erkekliğini istiyorum Ağir Ağa . Bana, kendini hissettir."

 

"Bitanem? Vakit geldi!"

 

" Lütfen daha fazla vakit kaybetme."

 

 

Ağir'den..

 

Onun bu cevabını alır almaz, p*nisimi v@jinasına konumladım.

 

"Bak çok acıyabilir, lütfen kendini rahat bırak. Bayadır yapmıyoruz."

 

yavaş- yavaş gelgit yapıyordum, o gel-git'lere alıştıktan sonra;

 

"Ah-hızla-aaa-hnm"

 

"Büyük bir zevkle yavrum."

 

Gelgit'lerini o kadar çok hızlandırmıştı ki, artık genç kadının v@jinası uyuşmaya başlamıştı.

 

"A..agir ,a-ah!. ç-çok acıyo-"

 

"sa-sabret güzelim,b-b-oo-"

 

lafını bitiremeden boşalmıştı ama bu sefer içine doğru boşalmıştı.

 

" Ahhhh ahh... "

 

küçük bir tebessüm ile yüzüne baktı karısının. Gülümsediğin de hayatının aşkı konuşmaya başlamıştı.

 

"Şimdi duşta devam edelim mi..?"

 

" Galiba soğuk duşların intikamı? Ama ben yürüyemem, gerçekten çok uyuştu aşkım."

 

"Yok canım ne duşu.

 

TAM 1 AY 6 GÜN 9 SAAT KADAR BİŞEY, neyse gel ben seni taşırım."

 

Dila kahakalara boğulmuştu.

 

" Ahh şapşik bide saymış"

 

"Tabi sayarım, senin yüzünden pişik oldum elimle çeke çeke, versen gir çık tamam "

 

"Arsızz valla arsız"

 

"Sadece sana yavrum"

 

konuşmama fırsat vermeden beni hızla kucağına almıştı, sadece onun gözlerinin içine bakıyordum. Duşa kabinin içine girer girmez sürgüyü çekti ona bakıyordum.

 

"Hayatım, son kez tekrarlasak olur mu? Sonra ben seni yıkarım söz."

 

Siyah gözlerini kocaman açmış gözlerimin içine odaklanmış bakıyordu tabiki de onu kıramadım.

 

Dudağına bir öpücük kondurup yavaşça ayrılmıştım, gülümsedim.

 

" Sen hayatımın anlamı ,evim yuvamsın be kadın "

 

Konuşmamın ardından tekrar içime girmişti, ilki kadar acımıyordu artık ama zevk vermeye devam ediyordu. Ağzımdan çıkan inlemeler onu daha da azdırmış olacak ki hemen suyu açtı ve boğuk inlemelerim suyun sesiyle birlikte kayboldu.

 

En sonunda Ağir'de yorulmuştu, nefes nefeseydi ona kıyamadım yanağını okşadım bir süre sonra içimden çıktı ve ikimizde birbirimizi yıkadık.

 

(Bir süre sonra)

 

Duştan çıkınca hemen çarşaflarımızı değiştirdim, Agir sıcak olduğu için üstsüz yatmıştı ve bende gelişi güzel bir gecelik almıştım üzerime...

 

Bedenlerimiz tekrar birbirine değmişti..

 

"iyi geceler ömrüm"

 

"İyi geceler erkeğim"

 

"Dila tekrar kalkmadan, uyu güzelim yoksa hiç iyi şeyler olmaz. "

 

"Tamam tamam"demiş iki gençte uykuya dalmıştı.

 

Devam edecek...

 

Oy ve yorumlarınızı kullanmayı unutmayın🦋🦋 lütfen

Loading...
0%