@ladyasel
|
Midem açlıktan süzülürken salona doğru ilerledim.Ömer,okuldan geldikten sonra kendini salonun koltuğuna atmış daha da kalkmamıştı.Ölü balık gibi oturan Ömer'in arkasından sessizce ilerledim.Kafasını önüne eğmiş telefonuna bakıyordu.Arkasına sessizce geldim ve ensesine bir şaplak yapıştırdım. "YA ABLAAAAA!" Diye bağırarak yakında. Bu çocuk açken daha da sinirli oluyordu. Neyse ki benim gibi,onu sinirlendirmeyi seven bir ablası vardı.
"Naber yıkık ergen?"
"Abla konuşturma beni gözünü seveyim midem acıyor."
"Öyle geçen seneki gibi Allah sabrını veriyor deyip,bütün gün uyumak yok Ömer efendi."
"Hatırlattığınız için sağolun Afitap hanım."
"Ömer bak ne diyeceğim?"
"Ne diyeceksin abla?"deyip,gözlerini devirdi.
"Diyorum ki şöyle tavayı alacaksın,sonra eti bir güzel yağda kavuracaksın.Kokusu burnuna gelecek falan.Sonra soğan doğrayıp kavuracaksın.Ekmeğin arasına eti güzelce koyacaksın,soğan kavurmayı da üstüne serpeceksin.Offf varya."
"Ya da şey şöyle çıtır bir lahmacun düşün-"derken,ağzı açık bir şekilde bana bakan Ömer'in,ağzının suyu eşofmanına aktı.
"Ömer ağzını topla evladım ahahhahahh."
"Ya abla sen ne çeşit bir psikopatsın ya?"
Koltuktan kalkıp saçlarıma yapıştı.
Ben ise onun boyuna yetişemediğim için karnına yumruk atıyordum.
"Ya sen bir elli beş boyunla,boyunu aşan işlere kalkışıyorsun bücür."deyince,sinirlenip daha hızlı yumruk attım. Çelik zırh falan mı giymişti bu?
Annemin seslenmesiyle mutfağa ilerledim.
"Kızım hadi fırına git,hem kuyruk uzun olur şimdi.Git de sıraya gir.Dünkü gibi elin boş dönme,"dediğinde büyük bir aydınlanma yaşadım.
Hırsız!Pidelerimi ve ekmeklerimi getirecekti.Bir anlığına çok gerilmiştim.Niyeydi bu panik?Sakin ol Afitap, stop!
"Tamam anne,ben hazırlanmaya gideyim."deyip,yukarı çıktım.
Hızlıca saate baktım yarım saat vardı.Geç bile kalmıştım.Hızlıca üzerimi giyinip,şalımı bağladım.Telefonuma gelen bildirime tıklayıp gelen mesajı okudum.
Kamer:Cadı
Afitap:Hırsız?
Kamer:Fırına geldin mi?
Afitap:Hayır daha yeni evden çıkıcam.
Kamer:Kuyruk çok uzun,hızlı ol bence.
Afitap:Miden ne durumda?
Kamer:İflasa sürükleniyor midem.
Afitap:Benim pidelerin acısını çekiyorsundur :)
Kamer:Aman ne pideymiş ya vereyim de kurtulayım.
Afitap:İple çekiyorum senden kurtulmayı.
Kamer:Bunu benden çok isteyen yoktur emin ol.
Afitap:Oyalama beni kapkaççı.
Kamer:Bir dakika dur.
Kamer:Kapkaççılığı ne zaman yaptım?
Afitap:Senden bunu da beklerim hırsız penguen.
Kamer:Tamam uzatma gel de al ekmeklerini.
Kamer:Cadı seni.
Kamer:Birtek süpürgen eksik.
Yazdıklarını umursamayıp aşağı indim.Bugün miss gibi sıcak pide yiyebilecektik.Bir daha aynı olayı yaşarsam,evdekiler beni ramazan topu niyetine patlatabilirdi.
Hızlıca yürümeye devam ederken telefonum çaldı.
Eyvah!Zeynep'i almayı unutmuştum.
"Alo zeynep"
"....................."
"Ya zeynep kuşum kusuruma bakma ben acele bir şekilde çıktım evden ama fırına doğru gel orada görüşürüz."dedikten sonra telefonu kapattım. Zeynep benim çocukluk arkadaşımdı,karşı apartmanda oturuyordu. Fırının kuyruğuna gelmiştim.Nereydi acaba bu,yüzünü de tanımıyordum ki?Bir süre kuyruğun ucunda sırada beklemeye karar verdim.İki dakikanın ardından tam yanımda birisi belirdi. "Hanımefendi burası benim sıramdı."
"Ben geldiğimde sırada yoktunuz beyefendi."dedim,sinirli sesimle.
"İki dakikalığına şuraya gittim hanımefendi,izin verin de sırama geçeyim."
"Beyefendi ayrılmasaydınız sıranızdan,şimdi sizin yüzünüzden en arkaya mı geçeceğim?"
Bıkkın bir nefes verip konuştu. "Laf anlatamıyorum galiba-"dediği sırada ayağına gelen topa baktı.
Ufak çocuklardan birisi konuştu. "Kamer abi!Topu gönderebilir misin?" "Yakala bakalım ufaklık."deyip,topu gönderdi ve daha sonra bana döndü. Sinirden yüzüne bakmadığım adamın bu sefer kaşlarını çattığını görmüştüm.
"Hırsız?"dediğimde,kaşları havalandı.
"Yoksa meşhur cadı sen misin?"
"Ta kendisiyim."
"Doğru ya bu kadar inatçı oluşundan anlamalıydım."diyerek,imalı imalı baktı.
"Doğru ya ben de sıramı çalmaya çalışından anlamalıydım."diyerek şah ve mat yaptım.
Derin bur nefes alıp sabır çekti.O tam konuşacakken uzaktan Zeynep'in sesi geldi.
"Naber Kuzen?"deyip,bizim hırsızın koluna vurdu.
Ne oluyordu burada?
"Ne?"diye bir soru çıktı ağzımdan.
Zeynep,"Hani sana demiştim ya kuzenim tekrar bizim mahalleye taşınacak."
"O sümüklü sen misin?"diyerek,şaşkınlığımı dile getirdim.
Bahsettiği kuzeni bizim küçüklüğümüzde bizimle aynı mahallede oturan çocuktu.Bir süre sonra taşınmışlardı.İyi de o sümüklü çocuk evrime nasıl kafa atmıştı da böyle değişmişti?Bir an aklım maziye gitmişti.Yine bir ramazan günü pide kuyruğunda beklerken,bu sümüklünün ağladığını görüp pide kuyruğundan çıkmıştım.Yanına gittiğimde neden ağladığını sormuştum fakat,"sen ne anlarsın."deyip,beni kovmuştu.O günden bu güne değişmeyen tek şeyi öküzlüğü olmalıydı.
"Tam üzerine bastın."dedi,hafif tebessüm ederek.
Zeynep sıranın en arkasına geçip sırasını beklemeye koyulurken,bizse pide ve ekmekleri almak üzereydik. Bu sümüklü küçükken hep"asker olacağım,"derdi...Acaba olmuş muydu?İyi de asker olsa burada ne işi vardı sanki?Askeriyede olması gerekliydi veya görev yaptığı şehirde.Ya burada görev yapıyorsa.İki dakikada kurgulamıştım tüm olayı.
"Al bakalım ekmeklerin."deyip,ekmekleri uzattı.
Bir an elim almaya gitmemişti nedense ama bu saatten sonra almak zorundaydım.Ekmekleri ve pidemi alıp sıradan çıktım.
"Hayırlı iftarlar sümüklü hırsız."
"Sana da hayırlı iftarlar cadı."
Hikaye yeni mi başlıyordu?Yoksa bana mı öyle geliyordu?
(Not:Wattpaddeki ramazan kurgumdur, yani baya eski) Bölüm sonuuu💖 Herkese hayırlı iftarlar. Mideler ne durumda? İftar bölümünü beğendiniz mi? Sümüklü ile cadı xjdnskndkdj Bu bölümden sonra daha çok texting kısım olacak. Olayı anlamanız için bu bölümün böyle olması gerekiyordu. Hadi ben kaçtım.🌸💖
|
0% |