Yeni Üyelik
4.
Bölüm

3. Bölüm

@lalexlibrary

Her ne kadar korksam da derin bir nefes alıp verdim ve bir hışımla geri dönüp bir iki adım geriledim fakat görmeyi beklemediğim bir yüz ile karşılaştım yani kırk kat yabancıyı görsem bu kadar şaşırmazdım ama karşımda kanlı canlı Batu vardı.

Batu: özür dilerim korkutmak istemedim evden birden çıkınca bu saatte tek gitmeni istemedim yani istersen beraber yürüyelim, istersen konuşmak istersen konuşalım, hava almak istiyorsan da ben seni rahatsız etmem sen istediğin gibi yürü ben yakınında olurum

Aylin : ben kendim dolaşabilirim konuşacak veya korunacak bir durum yok. Korunmaya ihtiyacım da yok.

Batu : öyle sen çok güçlüsün ama ülkenin durumu ortada başına bişey gelir üstüne de ince bir hırka alıp çıkmışsın zaten al şunu

Diyip montunu çıkartıp bana verdi istemiyorum desem de zorla montunu bana giydirmişti. Ama bu ne yahu adam kaslı falandı da bu ne ya benden üç tane sığardı bu monta.

Aylin : ya bu mont neden bu kadar büyük be benden 2 tane daha sığar buna

Gür bir kahkaha attı bu kadar komik olan neydi acaba diye düşündüm

Batu : kaç kilosun kızım sen 40 falan mı.

Tam ona cevap verecekken arkadan nefes nefese koşarak bartu geldi hemen sarıldı.sarılınca farkettim kalbi çok hızlı çarpıyordu. Korkmuş muydu benim için, onu panik etmek istememiştim aslında. Sakinlemesi için bende sarıldım bir süre sonra geri çekildi ;

Bartu : ah be güzelim neden haber vermiyorsun aklım çıktı bişey olucak diye

Aylin : merak etme iyiyim zaten batu da arkamdan gelmiş.

Bartu : ah be abi mâdem çıktığını gördün neden haber vermiyorsun

Batu : oğlum ne bileyim odadan çıkarken Aylin'in merdivenlerden indiğini görünce peşinden gittim haber vermek aklıma gelmedi.

Aylin : konuşmanız bittiyse ben gidiyorum

Batu - Bartu : nereye

Aylin : nereye olucak abime ben o katil kılıklı herifin olduğu eve dönmem

Durumun ciddiyetini bilseler de çınar için böyle dememe dayanamayıp gülüp hemen kendilerini toparladılar.

Bartu: güzelim kaçarak işler çözülmez. Ben seni korurum senin gitmen onun işine yarar gel dönelim eve hadi

Aylin : ne kaçıcam be şuan o evdeki kaoslu ortama gitmek istemiyorum gidicem abimin evine oh mis sessiz ve güvenilir

Batu : sen orasını merak etme babamlar ile konuşurum bu konu bu gecelik kapanır çınar da sana bişey yapamaz biz koruruz bizim evde sessiz ve güvenilir

Aylin : ay sen ne komiksin Batu çok sessiz çok güvenilir gerçekten yani

Bartu : tamam bu gecelik nasıl istersen öyle olsun zor bir gece atlattın ama izin ver seni ben bırakıyım aklım kalır lütfen

Batu: lan oğlum bilerek mi yapıyorsun ben görünmez miyim ben korurum, ben götürürüm bende buradayım

Aylin : biz seni biricik kardeşinin yanına gidersin diye düşünmüştük. Mâlum kardeşinin burnu kanıyordu en son ben çıkarken.

Batu : sen merak etme hak eden hak ettiğini yaşadığında kim olursa olsun üzülmem ben şimdi hadi gidelim.

Kafamı salladım bir yanıma Batu bir yanıma bartu geçmişti bu saatte yürüyerek gitmeyelim diye eve kadar geri dönüp Batu'nun arabası ile abime doğru yola çıktık ön tarafa doğru eğilip ikisine de baktım :

Aylin: bana bakın abime bu olanları anlatmak yok ben özledim ve geldim. Benlik sorun yok ama abim eğer çınar'ın söylediklerini ve yaptıklarını öğrenirse çınar için hiç iyi olmaz ben bile tutmam daha doğrusu tutmak için çaba bile göstermem.

Onların cevap vermesini beklemeden arkama yaslanıp camdan dışarıyı izlemeye başladım. 15 dakikanın sonunda eve geldik Batu arabayı park ettikten sonra beraber araçtan indik.

Aylin : bari içeri gelin kahve ikram edeyim bu saatte benim için geldiniz buraya kadar.

Bartu : yusuf uyuyorsa rahatsızlık vermeyelim biz gidelim.

Aylin : yok ya uyumaz daha o ayrıca uyuyorsa da uyansın bitanecik kardeşi gelmiş.

Dedim ve beraber bahçeye girdik zile basmadan bartu'ya döndüm ;

Aylin : boynumda kızarıklık var mı belli oluyor mu

Dediğimde ikisi de yumruklarını sıkmıştı. Daha sonra bartu crobumun yakasını düzeltip biraz yukarı doğru düzeltti ve daha sonra saçlarımı da önüme doğru çekti. Daha sonra zile bastım abim kapıyı açtı açtığında yüzü asıktı beni görünce gözlerinin içi gülmüştü.

Aylin: güzelim

Diyip hemen sarılmıştı sıkı sıkı daha sonra ise geri çekilip abimlere kısa bi an baksa da el tokalaştılar içeri geçtik montumu ve ayakkabılarımı çıkartıp hemen ezbere bildiğim salona girdim koltuğa oturdum yusuf abimde gelip hemen yanıma oturup beni kendine çekip sıkı sıkı sarıldı, Batu ve bartu da gelip karşımıza oturdu. Bizi izlemeye başladılar.

Yusuf: oy canımın canı ne çok özlemişim seni

Aylin : abi daha 5-6 saat önce beraberdik ne ara özledin.

Yusuf : öyle demesi kolay tabi alışmışım kızım şu evde olmana sen yokken uyku girmiyor gözüme

Aylin : öyle ya bende geldim işte bu gece buradayım

Yusuf : bi sorun olmadı yani eminiz

Aylin : yok abi ne olucak özledim geldim işte ne var bunda istemiyorsan gelmem bir daha

Yusuf : aylin hemen acıtasyon yapma be güzelim burası senin evin gel istediğin zaman da ne bileyim aman neyse bak ne diyeceğim

Diyip beni kendinden uzaklaştırdı.

Yusuf: sen gittin ama yine de belki gelirsin diye geceleri tatlı yemeye sürekli kalktığın için yeni almıştım istersen sen kahve ve tatlı koy bize olur mu

Aylin : ay bir tanesin sen abi tamam o zaman ben hemen geliyorum.

Diyip ayağa kalktım mutfağa geçip kahveleri yapmaya başladım kahveler olurken dolaba baktım ve beni şuan en mutlu edicek şeyi gördüm tiramisu...

Yusuf'un ağzından devam ;

Aylin mutfağa gidince eski ciddi halimi aldım ve Batu ve bartu'ya döndüm onlarda önce birbirine baktı daha sonra tekrar bana döndüler.

Yusuf : ne oldu da geldi aylin daha bir kaç saat önce beraberdik bişey olmuş belli

Bartu : yoo yok bişey olmadı kendi de dedi zaten özledim deyince bizde bu saatte yalnız gelmesin diye bırakmak istedik.

Yusuf : yok kardeşim ben anlarım Aylin'in gözlerinde hüzün var bişey olmuş ama bana anlatmıyor normalde benden bişey gizlemez eğer gizliyorsa da kendi ile alakalı bir olay olmuştur ben sinirlenmiyim diye anlatmaz

Batu: evde ailevi bir sorun oldu da aylin de o yüzden evde durmak istemedi ailevi bir problem yani sorun yok

Yusuf : sizin ailevi probleminiz beni ilgilendirmez ama benim ailem aylin ve eğer sizin evinizde ki problemin ucu ayline dokunursa işte o zaman bende dahil olurum olaya sizde mâdem anlatmıyorsunuz merak etmeyin ben alkan beyden öğrenirim.

Tam Batu cevap verecekken salona Aylin'in girmesi ile herkes susmuştu. Aylin ise herkesin tatlısını ve kahvesini önüne servis ettikten sonra yine yanıma gelip kolumun altına girmişti.

Aylin'in ağzından devam ;

Niye hepiniz bi somurttunuz

Bartu : hiiiç yorgunluk çöktü amcamlar da geldi ya yorulduk ondan

Bartu : aynen biz kahvelerimizi içelim kalkalım

Batu : aynen evde işim vardı benimde

Evde işim var derken çınardan bahsediyordu ona gram acımıyordum ama yine de onların başını belaya sokmasını istemiyordum.

Aylin: saat geç oldu isterseniz burada kalın

Abime baktığım da benim dediğim lafları sorgulamaz gibi tabağındaki tatlısını yiyordu.

Bartu ; yok abicim sağol ama biz gidelim sende istersen ben seni sabah alırım annem kahvaltıya bekler olur mu?

Yusuf : eğer yarın sabah gelmek isterse gelmene gerek yok ben getiririm zaten alkan bey ile konuşmam gereken bir konu var.

İçtiğim kahvenin duyduğum şey ile boğazımda kalması ile öksürmeye başlamıştım. Abim önce yavaş yavaş sırtıma vurmuş daha sonra su vermişti. Tabiki de ben boğazımda kalan kahve yüzünden cebelleşirken abim nefes alayım diye saçlarımı geri çektiğinde parmak izlerinin olduğu boynumu görmüştü bi an için nefesinin kesildiğini hissettim sanki.

Yusuf : aylin... Bu parmak izleri morluklar ne

Deyip elini boynuma götürüp acıtmamaya dikkat ederek bakmaya çalıştı

Aylin : abi sakın ol önemli birşey yok

Yusuf: kim yaptı bunu sana

Aylin : kimse yapmadı abi kolyem sanırım tahriş etti

Yusuf : aylin yalan söyleyemiyorsun ki zaten bana yalan söyleme, tabi ya bu saatte geldiniz Batu ve bartu'ya soruyorum cevap vermiyor hepinizin suratı asık söyle hemen aylin kim yaptı tekrar sormayacağım.

Söylemek ile söylememek arasında kaldım ta ki o an bartu çınar diyene kadar

Abim bir hışımla hızlı hızlı evden çıktı peşinden koşsam da yetişememiştim Batu'nun arabasına binip yola çıktık. Bartu alkan beyi ararken bende alper amcamı aramıştım. Şuan çok korkuyordum asla çınar için değil abim başını belaya sokar diye korkuyordum şuan çok hızlı sürüyordu arabayı.

Aylin : ya bartu sen neden söylüyorsun ben bi şekilde konuyu kapatırdım neden dedin şimdi iyi mi oldu

Bartu : kusura bakma ama aylin ben senin abinden korkuyorum ayrıca o ibne yaptığının bedelini ödesin umrumda değil.

Yusuf'un ağzından devam ;

Aylin'in boğazındaki morluk ve parmak izlerini görmemle sanki nefesim kesilmişti hemen ayaklandım aylin ise geçiştirmeye çalışmıştı tam o sırada bartu'dan duyduğum isimle kan beynime fırladı hemen salondan çıkıp botlarımı giyip araba anahtarımı alıp evden çıktım bir hışımla, aylin ve diğerleri arkamdan geliyordu ama beklemedim ve dinlemedim arabaya atlayıp alkan beyin evine son gaz sürmeye başladım bi kadına el kaldıran o karaktersiz bide gelip bana vursun bakalım diyip sürmeye devam ettim batu'lar arkamdan takip ediyordu ama pek de yetişemiyorlardı. Kısa bir süre sonra telefonum ısrarla çalmaya başladı baktığımda alper amcaydı aylin muhtemelen onu aramıştı. Ama ne olduğunu söylememişti muhtemelen çünkü söylese alper amca böyle beni aramaz o da gider o çınarı eşşek sudan gelene kadar döverdi. 5 dakika sonra evin önüne geldiğimde hızla bahçeye girip kapıyı yumrukladım kapıyı aysima hanım açtı ağlıyordu beni sakinleştirmeye çalışıyordu ama kafasını kaldırmıyordu biliyordu tabi oğlunun kabahatini utanıyordu onu dinlemedim ve içeri geçtim salona girdim direkt orada oturuyordu burnunda ve dudağının kenarında kan vardı demek ki benden önce biri daha hesap sormuştu ama beni ilgilendirmiyordu beni görünce biraz geriledi korktuğu çokça belli oluyordu alkan beye baktım ama hiç birşey yapmıyordu o da aysima hanım gibi yere bakıyordu çünkü oğulları kızlarına şiddet uygulamıştı bir kadına , benim kardeşime.

Daha fazla dayanamadım üstüne yürüyüp yakasından tutup ayağa kaldırdım ve kafamı yüzüne gömdüm yere düşmüştü üstüne doğru çömelip yumruk atmaya devam ettim.

" Ulan şerefsiz o kız size Allah'ın bir emaneti, bir kadın ona mı yetiyor lan gücün karşılık versene lan hadi buradayım sıksana lan benim boğazımı da hadi lan bekliyorum hadi "

O sırada tanıdık olduğum o ses kulaklarıma doldu aylin'di "abi dur" diye bağırıp hemen kollarını belime dolayıp beni geri çekmeye çalışmıştı ama bu yaptığı hiç bir işe yaramıyordu. Çünkü beni yerimden bir adım bile oynatamamıştı. O sırada onun kolları belimden çekildi bu sefer başkası çekmeye çalıştı kim olduğunu bilmiyordum şuan gözüm dönmüş bir vaziyetteydim ve tek ayırt edebildiğim ses Aylin'in sesiydi en sonunda diğer koluma da biri girip beni aynı anda çektiler bende geri çekildim beni çeken kişiye baktığımda bunun alper amcam ve Batu olduğunu fark ettim etrafa bakarken köşede ağlayan aylin'i o an fark etmiştim hemen yanına gidip sıkıca sarıldım o da bana sarılınca biraz öyle durduk.

Alper : oğlum noluyor aylin aradı bişey de anlatmadı sadece acil gel dedi neye sinirlendin bu kadar niye dövdün çocuğu

O an geri çekilip bi çınar'a bi alper amcama baktım. Şuan ona açıklama yapacak durumda değildim. Ayline döndüm ;

yusuf : aylin şimdi hemen yukarı çıkıyorsun neyin varsa bütün eşyalarını toplayıp buraya geliyorsun buradan gidiyoruz ve bir daha bu eve adımını bile atmayacaksın

aylin : abi bi sakin ol sakince oturup konuşalım

yusuf : aylin bana lafımı ikiletme git ve eşyalarını toplayıp buraya gel

demiştim sesim istemsiz yüksek çıkmıştı aylin de kafasını sallayıp yukarı çıktı aysima hanım geldi hemen yanıma ;

aysima hanım: yusuf oğlum bak çok haklısın çınar yaptı bir hata ama gerçekten bundan sonra asla böyle bişey olmayacak sana söz veriyorum ben kızıma daha yeni alışıyorum daha yeni tanıyorum lütfen götürme onu.

Bartu : yusuf bak lütfen bende abimde annem babam bu durumun bir daha yaşanmayacağının garantisini veririz lütfen ben kardeşimden tekrar ayrılmak istemiyorum.

Aysima hanım: alkan sende bişey desene

Alkan : ne diyeyim aysima ne diyeyim ben babası olarak kızımı koruyamadım kendi öz kızımı korumanın yolu buysa bir süre en azından çınar adam olana kadar belki de en doğrusu bu ama asla kızımdan tekrar ayrılamam bırakmam onu.

Yusuf : ben ne zaman size tekrar güvenirsem o zaman tekrar getiririm tabi aylin de isterse ama kardeşim bana babamdan emanet ona bir daha zarar vermenize asla izin vermem.

Alper : oğlum bir sakin ol bak gel bir otur anlat söz hak verirsem tek kelime etmeyeceğim gitmenize

Diyip beni koltuğa oturmuştu aysima hanım da çınarı yerden kaldırmış pansuman yapıyordu amcam da karşıma oturunca anlatmaya başladım.

Yusuf : akşam aylin, Batu ve bartu geldi bana bende şans eseri farkettim boynunu gizliyordu. Sonra görünce sordum geçiştirdi kolye tahriş etti falan sonra ben bi şekilde öğrendim. Bu çınar boğazını sıkmış kızın boynunda morluk ve parmak izleri vardı amca biliyorsun bu kız benim değerlim. Saçının tek bir teline zarar gelse dünyaları yıkarım bunu da biliyorsun, o yüzden kardeşim benim yanımda güvende kalıcak "

Alper amcam da çokça sinirlenmişti bu her halinden belli oluyordu sakin kalmak için kendini sıkıyordu.

Alper : bak oğlum çok haklısın ne desen doğru ama bu yapmış bir aptallık sende affedici ol bak 2 gün sende kalsın 2 gün sonra göreve dönüyorsun. Aylin'in kaan şehit olduktan sonra yaşadığı durumu biliyorsun.sen göreve gittiğinde de sana bişey olur diye korkup eskileri hatırlayıp kötü olsun istemezsin dimi. Bak aylin bu 2 günde kalsın sende biraz vakit geçirin toparlansın sende iyice bir düşün söz ondan sonra istemezsen bişey demem.

Yusuf : he kardeşim kötü olmasın ben yokken diye burada onu öldürmeye teşebbüs eden biri ile aynı evde kalamaz.

Çınar : sadece beni sinirlendirdi gözüm döndü öldürmek için yapmadım

Yusuf : LAN SEN NEYİ SAVUNUYORSUN SAVUNABİLECECEĞİN BİR KONU MU BU APTAL

alper : ya oğlum bi sakin ol bak sen benim dediğimi yap siz orada konuşun toparlanın bizde konuşup bu hatayı düzelticez tamam mı

Yusuf : bilmiyorum amca hadi dediğin gibi olsun ama 2 gün sonra buraya gelicem göreve gitmeden eğer her şeyi aynı görürsem işte o zaman aylini alır İzmir'e götürürüm.

Alper : tamam deli oğlan merak etme

Diyip bartu'ya dönmüştü ;

Oğlum hadi sen git ayline söyle boşu boşuna valiz hazırlamasın zaten onun orada da düzeni vardır eşyaları falan

Bartu : tamamdır amca

Diyip koşarak merdiveni koşarak çıkmıştı.

Bartu'nun ağzından devam ;

Koşarak üst kata çıkmıştım. Aylin'in odasına gelince kapı zaten açıktı direkt içeri girdim.

Bartu: aylin dur bekle toplama

Aylin : aman abi abim çok kararlı onu ben bile ikna edemem uğraşma boşu boşuna

Aylin : ya kızım amcam konuştu ikna etti iki gün orada kalıcaksın sonra geleceksin zaten orada eşyaların varsa bırak toplama.

Aylin : ya kafam çok karıştı bir anlat şunu ne olduysa hadi

bartu : ya kızım amcam konuştu işte boşver sonra anlatırım hadi inelim

diyip elini tutup beraber merdivenlerden inmeye başladık.

bartu : bak aylin bu sevincimi yanlış anlama yani temelli gitmek yerine en azından 2 gün yusuf ile kalmak, onunla beraber vakit geçirmen sana da iyi gelir hem komple gitmek yerine 2 güncük dayanırız. Seni biraz özleyeceğim ama neyse

aylin : istediğin zaman bize gelebilirsin

Aylin'in ağzından devam;

daha fazla konuşmadık beraber salona girdiğimizde bakışlarım herkesin üzerinde gezindi. Çınara pansuman yapan bir aysima hanım, halıyı ezberlemeye çalışan çınar ve Aybars, üzüntüsünden ve oğlunun yaptığı şeyden utandığı için kambur bir şekilde oturan alkan bey , sinirden bacağını sallayıp çınara kitlenmiş bir adet yusuf abim o sakinleşsin diye ona bi şeyler söyleyip duran amcam ve bizi izleyen bir Batu vardı. abim benim geldiğimi görünce güzelim diyip hemen ayağa kalkıp yanıma gelmişti onu duyan herkes de bakışlarını bana çevirmişti. Abim bana sarıldı sıkı sıkı daha sonra elimden tutup tam salondan çıkacakken aysima hanım yanımıza gelip abimin kolunu tutmuştu ;

Aysima hanım : bak oğlum lütfen iyi düşün ben kızımı yeni buldum kaybedemem. Lütfen kızımı ayırma benden.

Yusuf : bakın aysima hanım lütfen bir annesiniz bir kadınsınız sizi üzmek kırmak istemem ama aylin benim bu dünyadaki tek varlığım o bana babamın emaneti ben 2 gün sonra göreve dönüyorum yalan yok size güvenmiyordum bu olaydan sonra hala daha güvenmiyorum ben bir askerim ve belki de yarın bir gün şehit olucam ve arkamda kardeşimi güvenerek bırakabileceğim birileri olsun istiyorum ha kardeşim büyüdü kaç yaşına geldi kendine bakabilir ama yine de ben istiyorum ki bir ailesi olsun. Annem var ama annem babam şehit olduktan sonra pek iyi değil. Akli dengesi tam iyi değil bazen babamın şehit olduğunu unutur, bazen bizim burada yaşadığımızı unutur , yada evde yemek yaptığını unutur ocağı açık bırakır. Onunla yaşaması çok zor ama daha güvenilir sizinle konuştum iki gün bana bir müsâde verin ben bir düşüneyim"

Demişti abim ben ise çoktan sessiz sessiz gözyaşı dökmeye başlamıştım. Abim daha fazla dayanamadı ve salondan beraber çıktık. kapıya kadar geldik. Bizim ardımızdam aysima hanım, alkan bey, bartu, alper amcam, Batu gelmişti hepsiyle sıkı sıkı sarılıp abimin arabasına bindim. Fakat ağlamam hala dinmemişti. Sessiz sessiz ağlayarak yol öyle geçmişti. Eve gelince direkt odama geçmiş elimi yüzümü yıkayıp pijamalarımı giyip abimin odasına gidip ona sarılarak uyumuştum.

___________________________________

AYLİN GİTTİKTEN SONRA ALKAN BEYLERİN EVİNDEKİ DURUM ;

Alkan ; rahatladın mı oğlum oldu mu istediğin senin yüzünden aylin gitti senin yüzünden kızımızı tanıyamadan bizden uzaklaştı.

çınar: böyle olsun istemedim ki baba, ben konuşmaya gittim sonra beni sinirlendirdi benim de o an gözüm döndü ne yaptığımı kendim bile bilmeden yaptım.

Batu: ne yaptı da ne dedi de böyle sinirlendin çınar

bartu: hiç bir şey ona böyle bişey yapmasına sebep olamaz da

dediğinde bartu, Batu yanındaki kardeşinin kafasına bir adet vurmuştu.

Batu: öyle zaten aptal ben ne oldu da böyle oldu diye soruyorum boş edebiyat yapma

bu olayda haksız olduğunu biliyordu çınar ailesinin daha çok kızacağını bilsede her dediğini aylinin söylediklerini tek tek anlatmıştı.

Batu : lan oğlum kız yalan mı söylemiş her dediği doğru

çınar : ne bileyim abi ne olursa olsun konu burçin olunca gözüm döndü

Bartu: başlayacağım senin burçinine

Aybars : yanlız çınar yusuf abi seni iyi benzetti

Dediğinde herkes gülmüştü bu konuşma üzerine herkes odalarına dağılmıştı. Ancak kimsenin gözüne uyku girmemişti evde ki kimse düşünmeyip uyusa da çınar uyuyamazdı. Düşünüyordu çınar aylin'e yaptığının vicdan yükümü daha çok canını acıtıyordu yoksa Yusuf'un vurduğu yerler mi daha çok acıyordu bilinmez. Adamın eli de ağırmış diye geçirdi içinden çınar adamın duruşundan korkuyordu bakışlarından korkuyordu . Böyle böyle kimse uyumadan sabah olmuştu bartu ise sabah saat dokuz olur olmaz hemen giyinip evden çıkmıştı arabaya binip kemerini takarken sağ koltuğun kapısı açıldı ve arabaya Batu bindi o da hiç birşey olmamış gibi kemerini takıyordu.

Bartu'nun ağzından devam;

bartu: ne yapıyorsun abi

Batu: ne ne yapıyorsun abi ben bilmiyorum sanki Aylin'in yanına gidiyorsun beni niye götürmüyorsun

bartu: ya sen çocuk musun beni niye götürmüyorsun ne niye geliyorsun sen ben kardeşime gidiyorum.

Batu: senin kardeşin de benim amca oğlum mu benim de kardeşim bende onun abisiyim

bartu : ben o abiliği pek göremedim ama neyse

Batu: beni deli etme sür şu arabayı gidelim hadi

dediğinde olayı daha da uzatmamak adına konuyu kapattım ve Yusuf'un evine doğru gitmeye başladım. Evin önüne gelince arabayı park ettim. Daha sonra aylin'i aradım ve 2 çalışta açtı.

📞 bartu : günaydın güzelim inşallah ben uyandırmadım seni.

📞 aylin : yok abi uyanmıştım noldu bişey mi oldu

📞 bartu: yok bişey olmadı biz seni merak ettik de

📞 aylin : ettik derken kim merak etti başka

📞 bartu : herkes merak etti bizde Batu abim ile seni görmeye geldik.

📞 aylin: Batu ile geldiniz Batu'yu zorla getirmiş olabilir misin?

📞 bartu : yok valla zorla getirmedim geldi kendi bindi arabama inmedi de zaten

📞 aylin : şaşırdım ama neyse nerdesiniz siz

📞 bartu : evin önünde

📞 aylin : ya niye evin önünde bekliyorsunuz gelsenize içeri

📞 bartu : yani şimdi bilemedim Yusuf'un siniri geçti mi allah korusun bi kaza daha olmasın ben canımı seviyorum.

📞 aylin : yok yok merak etme bana ne kadar belli etmemeye çalışsa da biraz sinirli ama size bişey yapmaz gelin hadi bende iniyorum aşağı

📞 bartu : tamam güzelim hadi görüşürüz.

diyip telefonu kapatıp arabadan indim benimle beraber abimde indi beraber evin bahçesine girip yavaş adımlarla kapıya doğru ilerledik zile tam basacakken aylin kapıyı açtı.

Aylin'in ağzından devam ;

kapıyı açtığımda ikisine de gülümsedim daha sonra bartu abime sarıldım yandan doğru Batu'ya baktığım da bi hüzünlü bakıyordu bartu abimden ayrılınca içimden gelen sesi dinledim ve pat diye Batu'ya da sarıldım 1-2 saniye öylece dursa da o da bana sarılmıştı sarıldığımda kafam kalbine denk geliyordu ve kalbi şuan çok hızlı atıyordu. Bir süre sonra geri çekildim ikisi de bana şaşkın şaşkın bakıp içeri geçtiler. Kapıyı açmadan abime söylediğim ve onu bişey demesin diye tembihlediğim için Batu ve Bartu için kahvaltıya servis açıyordu. Bekletmeden kahvaltıya geçtik. Batu ve bartu abimden çekindiği için genellikle sessiz geçmişti kahvaltı daha doğrusu abim eve geri dönmemi istemez diye yanlış bir laf söylememek için susmayı tercih ettiler diyebilirdik. Yusuf abime döndüğümde onun da bana bakıyor olduğunu gördüm ona gülümseyip hemen sorumu yönelttim.

Aylin : abi bugün bir planın var mı?

Yusuf : bu iki günümü sana ayırdım sen ne dersen o seninle geçenlerde gittiğimiz filmin 2.si çıkmış ona bilet aldım saat 4 ' e istersen biraz erken gidip öğle yemeği yer ardından film'e gireriz sonra da akşam beraber yemek yapıp yeriz ne dersin?

Aylin : mükemmel olur derim

Dediğimde yanağımı sıkıp çayından bir yudum aldı o sırada Batu söze atladı

Batu: eee yusuf sen göreve dönünce karargahta mı kalıyorsun

Yusuf : değişiyor yani genellikle evde kalmaya çalışıyordum aylin için ama bazen acil göreve gitmemizi gerektirecek, üstler karargahtan çıkmamamız için emir verdiğinde çıkamıyoruz.

Bartu : peki aylin nerede kalıyor o zaman

Aylin : değişiyor bazen arkadaşında bazen albayın ailesi ile babam arkadaştı tanıdık onlarda kalıyor yada İzmir'e gidiyor çok uzun olursa.

Kahvaltı faslı abimin de onlarla konuşması ile bitmişti beraber kahve de içtikten sonra onlar gitmişti bende onlar gittikten sonra hemen mutfağa geçip mutfağı toparlayıp yukarı odama çıkmıştım . Makyaj masama oturup hemen hafif bir makyaj yapıp saçlarımı da maşa ile şekillendirdikten sonra dolabımın önüne gidip kombin yaptım zaten çoğu eşyam orada olduğu için yapabileceğim kombin seçenekleri az dı ama bugün etekli bir kombin yapmak istiyordum.

{Kombini}

Abim de hazırlandıktan sonra beraber dışarı çıkmıştık. Araba ile AVM'ye gidip önce öğlen yemeğini yedikten sonra sinema biletimizin saati gelince izlemiştik molaya girince dışarı çıkmamaya karar verdik abim bana doğru yaklaşıp kısık seste söylediği şey ile şok geçirmiştim.

Yusuf : bartu ve Batu evden çıktığımızdan beri bizi takip ediyorlar.Şimdi de 3 koltuk arkamızda sol çaprazımızda oturuyorlar sakın oraya bakma anlamasınlar

Aylin : emin misin onlar olduğuna

Yusuf : evet evden çıkınca farkettim zaten emin olamadım ama artık eminim bide gözlük falan takmışlar.

Aylin : niye takip ediyorlar ki?

Yusuf : ben sana anlatırken gözlerimin içine bakıp duruyorlardı davet etmemizi beklediler demek ki

Aylin : yahu davet etmediysek gelmeselerdi ne bu böyle takip

Yusuf : neyse boşver bize eğlence çıktı.

Dediğinde gülmüştüm bi 10 dakika sonra ara bitti herkes içeri girerken sanki giren insanlara bakıyormuş gibi etrafa bakarken onların olduğu tarafa dönünce ben görmeyeyim diye kendilerini saklama çabaları ile gülmek istesemde kendimi tuttum ve önüme döndüm daha sonra ise film devam etmişti fakat sonu beklediğim gibi mutlu son bitmemişti kadın kanserdi ve ölmüştü geriye ise eşi , bebeği ve köpeği kalmıştı, ben ise dayanamayıp ağlamaya başladım abim beni koltuğun arasında ki kol koyma alanının izin verdiği kadar kendine çekmiş saçlarımı okşuyordu muhtemelen şuan filme gelmeyi o önerdiği için kendine kızıyordu. Salonun ışıklarının açılacağını anladığı an ağladığım için de gözlerim yanmasın diye elini gözlerimin üstüne siper etti. Herkes çıkmıştı ben , Batu ,Bartu abim ve Yusuf abim hariç Ben de biraz daha Kendime gelince Abimle beraber çıktık onlar biz çıktıktan bir süre sonra anlamayalım diye çıkacağını anladığımız için onları da beklemeye karar verdik. Çıkışta Bizi görünce şaşırsalar da Geri dönmeye çalıştılar fakat Yusuf abim bartu abime seslenmişti. İkisi de durup önce birbirlerine baktılar daha sonra mağlup bir şekilde geriye dönüp yanımıza geldiler.

Aylin: sizin ne işiniz var burada bizi mi takip ediyorsunuz?

Batu: yoo yok öyle bişey

Aylin : abi yalan söyleme baş baya bizi takip ediyorsunuz işte

Dediğimde batu bartu'nun ensesine doğru vurmuştu.

Batu : hep senin yüzünden o sahneye o kadar tepki gösterme duyacaklar dedim.

Yusuf : he siz sinemada fark edildiğinizi sanıyorsunuz yahu ben sizi evden çıktığımdan beri takip ettiğinizi biliyorum mesela batu'nun kırmızı ışıkta arabayı istop ettiren adamla kaçırıcaz şimdi diye kavga etmesi;

TRAFİKTE YUSUF'UN BAHSETTİĞİ OLAY YAZAR'IN AĞZINDAN ;

yusuf arkadan onları takip eden kardeşler ile kızsada onlar ile eğlenecek olması onu güldürmüştü. Işıklarda aralarında bir araç vardı yeşil ışık yanınca yusuf direkt geçmiş fakat bartular geçememiş kalmışlardı çünkü önlerindeki araç birden istop etmişti trafiğin yoğun olduğu bir yer olduğu için bir türlü geçememişlerdi.

Batu : ya abicim hadisene seni mi bekleyecek bu kadar insan akşama kadar

Bartu : of abi ya kaçırdık

Daha sonra adam aranayı çalıştırıp gitmişti Batu ise olabildiği kadar hızlı sürerek yetişmeye çalışıyordu bir süre sonra yetişti Batu kendince sevinmişti yetiştim diye havalara gitmişti fakat olay tam da öyle değildi yusuf onlar yetişsin diye yavaş gitmiş hatta yol kenarında bir markete girip şu bile almıştı çünkü merak ediyordu bu fantastik ikilinin neler yapacağını takip ile AVM'ye kadar girmiştiler.

TRAFİK SAHNESİ BİTTİ

yusuf: sonra yemek katında sırf siz rahatça girin diye kenar ve arka taraflardaki mesalara oturduk

YEMEK SAHNESİNDE YUSUF'UN BAHSETTİĞİ OLAY YAZAR'IN AĞZINDAN ;

AVM'ye önce yusuf ve aylin ardından Batu ve bartu girmişti. Yürüyen merdivenlerde yemek katına çıkarken aralarında sadece 5-6 basamak bırakmaları onların takip konusunda ne kadar berbat olduğunu gösteriyordu. Yemek katına gelince bir yapay ağaç süsünün arkasına saklanıp daha sonra ise onların nereye gittiğini izlemelerini gören yusuf kendini zor tutmuştu. Daha fazla ağaç süsünün arkasında kalmalarına gönlü el vermeyen yusuf bir kafeye girdi. Arkalardan ve kenardan bir masaya oturdu ki onlarda mekana girip yemek yesinler diye onlarda yemek yiyince yusuf ve aylin hesabı ödeyip kalkınca yusuf arkasına doğru baktı. Bartu batu'nun başında dikilmiş kalk diye söylenip duruyordu ve görünüşe göre Batu hamburgerinden ayrılamıyordu. Daha sonra sinemaya gittiklerinde yusuf onlarında onlara yakın bir bilet alacağını tahmin edip öyle almıştı.

SİNEMA SAHNESİ BİTTİ.

Yusuf : sonra o 1.aradaki sahneye o kadar tepki verip neredeyse bütün bakışları üstüne çekende sendin

YUSUF'UN ANLATTIĞI SİNEMA SAHNESİ YAZAR'IN AĞZINDAN ;

Yusuf ve aylin beraber keyifle filmi izliyorlardı yusuf sinemada oldukları için çok fazla onlara bakmıyordu anın tadını çıkarıyordu. Fakat bir korku sahnesinde bartunun haddinden fazla korkup bağırması ile salonum yarısı ona bakmıştı. Onların bu haline gülen yusuf bi yandan da korktu çünkü kız kardeşi bu kadar acemi bir şekilde onları takip eden ikiliyi asla fark etmemişti

SİNEMA SAHNESİ BİTTİ.

Yusuf: yani işin aslı şu ki ben zaten başından beri takip ettiğinizi biliyordum. Ayrıca çok acemisiniz bu konuda

Yusuf'un cümlesi biter bitmez Batu ve bartu gelip el sıkıştı ve dedikleri tek şey;

'' helal olsun kardeşim bizde buraya kadar nasıl geldik diyorduk '' bu dediklerine herkes gülmüştü bu gülmeyi yusufun telefonunun zil sesi bölmüştü yanlarından uzaklaşıp telefonu açtı kısa bir konuşmadan sonra kardeşine döndü aylin anlamıştı bu bakışı o an içine bir alev topu düşmüştü bile...

 

___________________________________

4136 kelime ile yeni bölüm sizlerle

 

 

 

 

Loading...
0%