Hala çatıda oturuyordu ve bu sefer ben ona ismini sordum "peki senin ismin ne" "Bora" baya iyi isimde bence. Bibirimizi tanımak için sorular sormaya başladık ilk ben sordum "yapmayı en çok sevdiğin şey ne" ondan hiç beklemediğim bir cevap verdi " sokak hayvanlarıyla oynamak" bu adam sokak hayvanlarına sevgi mi gösteriyordu! ölsem inanmam "sen ve hayvanları sevmek" diye kaçırdım ağzımdan.Güldü çok utanç verici bir andı"ne oldu beklemiyor muydun" diye sordu "yani ne biliyim mafyasın ya garip geldi" diye cevap verdim "sen ne yapmaktan hoşlanırsın" diye sordu

Tabiki insan öldürmek demeyecektim "bisiklet ve motor sürmek ayrıca film izlemeye bayılırım" diye cevap verdim sorusuna daha sonra yaşımı sordu "kaç yaşındasın" daha yaşımı bilmiyormuydu! Doğru ya bende onun yaşını bilmiyordum "26" dedim "peki ya senin yaşın kaç" diye sordum sırıttı

Niye sırıtmıştı "29" diye cevap verdi.Bence birbirimizi yeterince tanımıştık "saat çok geç oldu evime gidiyorum" diyerek kalktım.Kalktığım gibi kolumu tuttu "nereye" diye sordu

Nasıl nereye mal mıydı bu "evime nereye olucak?" dedim. Yüzünde kocaman bir sırıtış oluştu "Baban söylemedi sanırım

bize ev tuttular beraber kalıcaz artık" NE?!

Beraber dedi "Nasıl beraber!? Hayır ben

kabul etmiyorum bırak evime gidicem!"

dive bağırdım sırıtışı daha çok büyüdüdiye bağırdım

"sakin olun küçük hanım" Küçük hanım mı! Göstericem şimdi küçük hanımı "küçük hanım babandır!" Kahkaha attı "üzgünüm ama benimle gelmek zorundasın baban seni takip ettiriyor evine gidersen ne olur biliyor musun?" dedi "Ne olur?!" Diye devam ettim hala bağırıyordum "Artık bir evin olmaz ayrıca anahtarın var mı ki evine giriceksin" ah kahretsin evet anahtarım yoktu "çilingir çağırırım" dedim "bu saate geliceklerini mi sanıyorsun küçük hanım" hala küçük hanım diyordu ama o da haklıydı bu saate gelmezlerdi "tamam geliyorum ama sadece bu gecelik" "bakarız" diye Cevap verdi "öyle olucak " diye direttim.Büs büyük bir limuzin geldi bizi almaya bindik ve yola koyulduk