Uyandığımda Kaan yanımda yoktu komidinin üzerindeki saate baktığımda saat 10 geliyordu işe gitmiştir diye düşündüm kalkıp baynoya girip işlerimi halledip çıktım giyinme odasına girip keten krem renginde bir şort takım giydim altına sadece çorap giydim saçımı at kuyruğu yapıp aşağıya indim masanın üzerine kahvaltılar vardı oturup kahvaltı yapmya başladım

" Günaydın efendim bende sizi uyandırmaya geliyordum şimdi

" Teşekkür ederim ben geldim zaten sende bana eşlik etsene

" Yok size afiyet olsun ben yeni yaptım teşekürler

" Peki işin varsa gide bilirsin

" Birşey lazım olursa seslenmeniz yeterli

" Tamam sağol" kahvaltımı yapıp salona geçtim televizyon açtım ama birşey yaramadı netflix'te güzel bir filim açtım tam başlatıcaken kapı çaldı çağla kapıyı açmaya gitti ben de hafif koltukta dönüp gelen kişiye baktım kapıdaki korumalardan biriydi

" Noldu Mâlik birşey mi var

" Var Çağlam abi yengeyi şirkete götürmemi istedi söyle hazırlansın

" Peki " diyip kapıyı kapatı sesler zaten bana gelmişti o yüzden kalkıp yukarı odaya doğru yürüdüm

" Duydum çağla " odaya geçip beyaz spor ayakkabılarımı giydim yok denilecek kadar hafif bir makyaj yapıp aşağıya indim çanta almama gerek yoktu çünkü telefonum da yoktu o yüzden kapıyı açıp arabaya yaşlanan Maliğin yanına yürüdüm arka kapıyı açıp oturduktan sonra kapıyı kapatı önden dolaşıp arabaya bindi 1 saat sonra büyük bir binanın yanında durduk Mâlik kapımı açmak için indiğinde ondan önce davranıp açıp indim kapıyı kapatıp Maliğin takip ettim içeri girer girmez herkes bana baktı asansör binip onuncu kata bastı asansör durduğunda önce ben sonra Mâlik indi geldiğimiz kat fazla kalabalık değildi hata nerdeyse geçtiğimiz koridor boştu siyah bir kapının yanında durup bana döndü

" Buyur yenge abi seni bekliyor ben artık gidiyorum

" Sağ ol " Mâlik gittikten sonra kapıyı çalmadan içeri girdim Kaan başını kaldırmadan söyledin

" Kapıyı niye çalmadan giriyorsun lavin" başını kaldırıp benim olduğumu görünce elindeki dosyayı masaya bırakıp yanıma geldi

" Sen mi geldin yawrum

" Evet kızacağını bilseydim çalıp girerdim

" Ben asistanım zanettim yawrum seninle alakalı değil neyse geç otur hadi " belimden tutup masanın önündeki iki tekli kahve koltuklardan birine oturtu oda karşıma geçip oturdu

" Ne içersin

" Soğuk su sadece

" Su mu

" Evet şuan başka birşey içmek istemiyorum

" Peki " kalkıp duvara yapışık bir dolabı açtı içinde küçük içecek dolabı vardı iki su alıp tekrar kapatı birini bana uzatıp diğerinde oturur oturmaz yarısını içti resmen

" Beni niye çağırdın

" Çağırmadım sadece seni görmek istedim

" Eve gelicektin sonuçta akşam o zaman görürdün

" Eve gelmiyecem güzelim Londra'da halletmem gerek bir sıkıntı var oraya gitmem lazım

" Anladım kaç gün kalıcaksın

" Kalıcaz " ne der gibi baktım yüzüne

" Kalıcaz derken bende mi gekiyorum

" Evet hadi kalk gidiyoruz elimi tutup kaldırdı asansöre en üst katta bastı asansör durdu inip bir merdiven çıkıp binanın en üst çıktık bizi bekleyen özel bir uçak vardı Kaan'dan elimi kurtarıp durdurdum onu

" Gelmek istemiyorum dedim

" Sana gelicek misin diye sormadım Lara hadi

" Kaan

" Lara yorma boşuna kendini hadi " elimi tutup beni resmen kendiyle beraber sürükledi uçağa bindik Kaan beni oturtup karşımdaki koltuğa geçti

" Kemerini tak

" Takmıyorum " kalkıp yanıma geldi kemerimi bağlayıp yerine oturdu kendi kemerini bağladıktan sonra uçak havalandı korktuğum için bir nanda istemsizce çığlık atım ellerimle serçe koltuğa tutunmuştum gözlerim kaplıydı

" Yanımda bir nefes hissettim

" Tamam aç gözünü sakin ol " gözlerimi açıp Kaan' a baktım

" Senin yüzünden

" Yawrum ben naptım

" Beni zorla getirtin daha önce uçağa binmedim ve korkmama neden oldun

" Lara sende her şeyden korkuyorsun ne kızım " tekrar yerine oturup alaycı gözlerle baktı tabi alay ederdi benim ne yaşadığımı bilmiyor o el bebek gül bebek büyütüldüğü için çektiğim acıların ve niye bu kadar herşeyden korktuğumu bilmiyor kemerimi çıkarıp ayağa kalktım

" SENDE NEFRET EDİYORUM NE YAŞADIĞIMI BİLMİYORSUN BİLE" bağırıp arkadaki koltuklardan birini oturdum Kaan yanıma gelmedi zaten onu görmekte istemiyordum 3 saat geçen bir yolculuktan sonra uçak iniş için hareket etti kemerimi takıp inmeyi bekledim 5 dk sonra uçak indi kemerimi çıkartım Kaan benden önce inmişti bende indim ve mecburen yanına yürüdüm tek kelime ettmeden arabaya bindik yarın saatlik bir yolculuktan sonra bir evin önünde durdu şoför önce Kaan'ın kapısını açtı evdeki korumalardan biride benim kapımı indikten sonra arkama bakmadan eve yürüdüm kapının yanında durup kapıyı çaldım kapıyı genç bir kız açtı

" Hoş geldiniz efendim

" Hoş bulduk içeri geçip salona daki koltuklardan birine oturdum kapı kamanmadan Kaan da girdi içeri yanıma gelip oturdu

" Senin derdin ne

" Benim derdim yok beni niye buraya getirdin

" Seni yanımda istiyorum

" Ben seni istemiyorum sen sen eski sevgilini getirseydin ayağa kalkıp konuştu

" Lara kes konuşmayı

" Noldu ondan bahsedince zoruna mı gitti " bende kalkıp tam karşısında durdum

" NE SAÇMALIYORSUN SEN

" SEN NEYDEN BAHSETTİĞİMİ GAYET İYİ BİKİYORSUN " yüzüme yediğim tokatla ağzımın içine kan doldu başım yana düşmüştü başımı kaldırıp gözünün içine bakıp konuştum

" SANA KES SESİNİ DEDİM

SENDEN NEFRET EDİYORUM PİSLİK" koşarak rastgele bir odaya girdim baynoya girip kapıyı kilitledim aynadan kendime baktığımda dudağım patlamıştı ve ağzımdan kan geliyordu göz yaşlarımla ağzımı yıkayıp havluyla kuruladım kapıya yaslanıp dizlerimin üzerine çöktüm

" Baba bana bir kere vurmadın bile ama senin güzle kızım dediğin kızını mahvediyolar " ağlayarak zar zor kalkıp odaya geçtim yatağa uzanıp örtüyü yüzüme çektim ve uykum olmadığı halde kendimi zorladım eğer uyumasam o pisliğin yüzünü görmeye mecbur kalacaktım bunları düşünürken odanın kapısı açıldı gelen Kaan dı emindim ama uyuyor numarası yaptım uyuduğumu anlayıp kapıyı kapatı çıktı ve bende gerçekten kendimi uykuya teslim ettim

​

Yazım yanlış varsa kusura bakmayın lütfen oy kullanmayı unutmayın

​​​