Yeni Üyelik
49.
Bölüm

31. Bölüm

@lavinakara_

Merhaba buraları çok özledim ya.... uzun bir aradan sonra yendin buralardayım uzun bir bölüm yazmaya çalıştım, size keyifli okumalar 🤗

yorum ve yıldızları unutmayın ✨✨✨✨

Yazardan

Halenin içi içini yiyordu minik meleğinin o hali gözlerinin önünden gitmiyordu kendini bu kadar çaresiz hissetmemişti ahunun ateşini nasıl düşürememişti ki emanet edilen bir çoçuğa bile sahip çıkmamıştı...nasıl bu kadar dikkatsiz olabilirdi anlamıyordu...yanakları kırmızı olduğunda ve halsiz olduğunda fark etmişti daha önceden fark edebilirdi...

O sırada yağız ve aslan mutfağa girdiler yağız karısının perişan haline baktı hiç hoşuna gitmedi bu durum "güzelim"

Hale ona seslenen kocasına baktı, aslanda yanındaydı...

Aslan bir iki adım atıp halenin yanın gitti "hale" hale Aslanın konuşmasına izin vermeden "Aslan çok özür dilerim Zamanında seni aramalıydım çok özür dilerim!" bir hıçkırık koptu dudaklarından yağız dayanamayıp gelip sarıldı karsına...

"şşş güzelim sakin ol"

Aslan "hale özür dilemene gerek yok ahu daha çoçuk tabikide hastalabilir" sakinleştirmeye çalıştı hale başını sağa sola salladı...

"onu bana emanet ettin daha iyi bakmalıydım yemin ederim! çoçukları dışarda oynasınlar diye çıkarmıştım hava hafif serindi ahunun hastalanıcağını düşünemedim suçluyum biliyorum seni daha önce arayabilirdim ama ateşi düşer sandım olmadı!"

Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu aslan bu durumu düzeltmeliydi halenin bir sucu yoktu ki" hale gel Bi otur şuraya "hale aslanı dinleyip sandalyeye oturdu aslan karşısına yağız yanına oturdu...Aslan haleye bakıp konuşmaya başladı

" hale senin hiç bir suçun yok seni suçlamak benim haddim bile değil aylardır ahuya sen bakıyorsun gözünden sakınıyorsun hastalandı diye seni suçluyacağımı düşünüyorsan yanılıyorsun senin bir suçun yok" hale dayanamayıp lafa girdi...

"seni hemen arayabilirdim hastaneye daha önce götürürdük böyle olmazdı!Bu kadar düşüncesizce davranmamalıydım! "Aslan başını sağa sola salladı...

" Bak sana şöyle söyleyeyim sabah uyandığımda camı açık unutğumu gördüm ahuda asla geceleri üstündeki örtüyle uyumaz hep atar o zaman anlamıştım zaten üşüteceğini ama bu kadar çabuk beklemiyordum izin alıp hastaneye götürücektim zaten sadece ahu hanım benden önce davrandı..

Bide Arasla Ahunun bünyesi bir değil ahu doğmadan bir ay önce sağlık sorunları yaşadık ahu normal çocuklara rağmen daha hızlı hastalanabiliyor bünyesi çok zayıf o yüzden ateşini düşürememişsin...

Evde ne yaparsak yapalım ahunun ateşi düşmez zaten genelikle hastaneye gidip düşürdük anladın mı beni? Kendini boşuna suçlama hata bende sabah sana bırakırken söylemeliydim kendini suçlamaktan vazgeç "

Hale hiç Aslanın lafını kesmeden dinledi ahunun bünyesini bu kadar mı zayıftı yoksa aslan onu sakinleştirmek için mi? Böyle söylüyordu, sonra aklına bir arkadaşının kızda sağlık sorunları yüzünden böyleydi... Taşlar yavaş yavaş yerine oturuyordu...bakışlarını yerden çekip aslana baktı..

" doğru söylüyorsun dimi aslan? "

" yemin ederim doğru söylüyorum"

Yağız hala inanmayan karısına baktı "kendini suçlama artık bugun ahu değilde arasta olabilirdi bu gibi durumlarda kendini suçlamayı bırakmalısın ne olursa olsun onlar çoçuk" hale kocasına baktı gözümden bir damla yaş düştü genç adam yavaşca göz yaşını silip saçlarımdan öptü hale kocasını dinleyip başını salladı bir kaç dakika sesiz kaldılar...

Hale hemen toparlandı hasta olduğu zaman bir şey yapamamıştı ama şimdi miniğin daha iyi bakabilirdi, "tamam o zaman siz içeri girin bende kızları çağırayım sofrayı kuralım ahu bir şey yemedi midesine sıcak bir şeyler girsin hadi"

İki adam onu dinleyip mutfaktan çıkıp salona yöneldirler halenin azda olsa içi rahatlamıştı...saçlarını geriye doğru itip yaptığı yemeklere baktı o sırada kızlarda gelip yardım etmeye başladılar dakikalar sonra sofra hazırdı herkes gelip yerleşmişti ahu sofra kurulurken gelip halenin bacağına sarılıp başını koymuştu... Halenin içi gitmişti bu haline hasta olduğunu ilk defa görüyordu o kadar masumdu ki annesizlik bu miniğe çok zor geliyordu, gözleri doldu bir iki yaş aktı ağlamasını durdurup ahuya eğildi kucağına alıp üstünü değiştirmek için odaya yürüdü, hem değiştirip hemde dakikalarca öpüp sarıp sarmalamıştı...minik kuşunu...çok seviyordu ahuyu kendi çoçuklarından asla ayırmıyordu, onu ilk gördüğünde yüreğinde bir kıpırtı olmuştu... İyiki aslan onu buraya getirmişti iyki... Düşüncelerden çıkıp ahuya baktı...

"minik kuşum benim, benim minik balım şimdi sen acıkmışsındır gidip yemek yiyelim mi?" Ahu başını kaldırıp karşısındaki hale teyzesine baktı çok seviyordu bu kadını gülümseyip başını salladı....

Hale kucağındaki Ahuyla oturduğu yerden kalkıp beraber sofraya geçti herkes yerine geçmişti halenin bakışları kızını aradı kocasının kucağındayım yüzünde bir tebessüm oldu kocasının kızına olan aşkı başkaydı... Daha sonra Arasa baktı kendi sandalyesinde çorbasını içiyordu...onları izlemeye bırakıp...

Kaşığı alıp Önündeki tabağa uzanıp ahuya içirtmeye başladı ahu hiç itiraz etmeden hale teyzesinin verdiği tüm çorbayı içiti.....

Yarım saat sonra Yemekler bitmişti erkekler içeri geçmişti kadınlarda bir kaç dakika sonra onlarda gelip oturmuştu ahu babasını kucağında uzanmış Melek uyumuş, serkanda Arasla oynuyordu, aslan kızının dinlenmesi için artık kendi evine gitmeliyidi... Yağıza ve haleye baktı...yerinden doğruldu...

"ben artık kalkayım ahu biraz dinlensin"

Yağız başını salladı hale hemen anne yüreği ile "Aslan ateşi falan çıkarsa ara olurmu? Bak saat kaç olursa olsun ara! aklım kalır sizde" Aslan yavaşca yerinden kalkıp haleye baktı...

"için rahat olsun bir şey olursa ararım" timde ayaklandı saat geç olmuştu artık herkes evine gidebilirdi...

"komutanım bizde kalkalım geç oldu" Alp

"tamam çoçuklar"yağız

"yenge ellerine sağlık yemekler çok iyidi" Serkan

Halenin yüzünde tebessüm oldu "afiyet olsun yine yaparım bu sefer bahçede yeriz!" herkes tebessüm edip başını salladı...

Herkes vedalaşıp evden çıktı aslanla beraber alt kala indiler Fırat durup aslana baktı bu akşam aslanla kalmalıydı, bugun yaşadıkları ağırdı kardeşinin yanında olmalıydı....

" Aslan bu gece sizinle kalayım mı? Niye soruyorsam bu gece sizdeyim"Aslan fırata döndü yüzünde bir tebessüm oldu...

" sağol Fırat sen güneşi yanlız bırakama bir şey olursa ararım seni "Fırat ne kadar kabul etmek istemesede itiraz edemedi güneşin bu aralar ailesiyle ilgili bazı sorunları vardı... Fırat iki arada bir derede kaldı ne aslanı ne de güneşi yanlız bırakmak istemiyordu...

Aslan fıratın karasız olduğunu fark etti her başı dara düştüğünde Fırat yanındaydı, evet bugun kolay şeyler yaşamamıştı ama başa edebilirdi, düşünmesi gerken çok şey vardı o yüzden yanlız kalması daha iyiydi...

"sen güneşle git hadi" Fırat karşısındaki adama baktı "bir şey olursa hemen ara beni tamam mı? Aramazsan yeminle konuşmam senle bak!"

"tamam hadi git"

Fırat aslana yaklaştı ahuyu uyandırmadan saçlarından öpüp uzaklaştı, aslana selam verip diğerleriyle birlikte çıktılar...

Aslan arkasına dönüp dairenin kapısına yöneldi anahtarı çıkarıp içeri geçti ayakkabılarını çıkarıp ahuyu uyandırmadan odaya yöneldi, zaten üstünde gecenin hırkasından başka bir şey yoktu yavaşca yatağa bırakıp üstünü çıkartı hafif uyanır gibi olduğunda bir kaç saniye bekledi ahu sağa dönüp uykusuna devam etti...

Onun ateşini yükseltmiycek şeyler giydirip yatağa iyce yerleştirdi üstünü yarım bir şekilde örtüpı ateşini bakmak için anlından öptü ateşi yoktu rahatladı geriye çekilip dolaba yöneldi bugun yaşadıkları onu o kadar germiiti ki kasları taş gibi olmuştu duş alıp rahatlamalıydı..

Duştan çıktıktan sonra yeniden ahuya yöneldi ateşine baktığında bir sorun yoktu saçlarından öpüp mutfağa gitmek için odadan çıktı, mutfağa geçip ışığı yaktı kendine sert bir kahve hazırlamalıydı ona bu gece uyku haramdı...

Kahve malzemelerini çıkarıp hazırlamaya başladı bir kaç dakika sonra hazırdı fincanı alıp ışığı kapatı tam salona doğru gidicekti ki zil çaldı...

Kaşları çatıldı kim gelmişti? Bu saate elindeki kahveyi masaya bırakıp kapıya yöneldi, kapıyı açtığında karşısında badeyi gördü kaşları iyce çatıldı bu saate bu kadın burda ne arıyordu?

Bade her türlü yolu deniyordu ki denemeye devam edicekti bu adamı istiyordu sonucu ne olursa olsun elinden geleni ardına koymıycaktı, hep bir bahane bulup yanaşmaya çalışıyordu ama aslan her zaman duvar örüyordu aralarına tüm yolları kapatıyordu....

Bugun ise küçük bir fırsat daha yakalamıştı Aslanın kızı hasta olduğunu duymuştu bunu kaçıramazdı, kızında babası gibiydi herkese yanaşıyordu kendisine geldiğinde düşman kesiliyordu...küçük şeytan...

En azından bu gece hastalanıp bir işe yaramıştı, bir tas çorba yapıp soluğu Aslanın kapısında almıştı....

Aslan karşısındaki kadına baktı elinde bir tabak kendisine bakıyordu...

"bir şey mi oldu?"

Bade aslana bakmaya o kadar dalımıltı ki hemen toparlandı, "Hayır bir şey olmadı, geçmiş olsuna gelmiştim ahunun hastalandığında duydum gelip bakayım dedim o arada elim boş gelmek istemedim çorba yaptım sıcak sıcak içer diye"

Aslan sert bir nefes aldı bu kadın laftan anlamıyordu hem ona ne ahudan?bide gecenin bu saatinde kapısında ne arıyordu?

"gerek yok hale zaten hazırlamıştı, içirdi o şuan durumu iyi bakmayı gerktiricek bir şey yok"

Bade baya bozulmuştu adam duvar gibiydi asla aşılmıyordu, planı yine elimde patlamıştı.. Yine denemek istedi...

"tamam o zaman çorbayı almıycak mısın?"

Genç adam reddettmekten usandı ama kadın arsızdı...

"çorba için sağol ama halleden başka kimsenin yemeklerini ahuya yedirmem " çünkü kimseye güvenmiyordu özelikle kızı söz konusuyken...

Bade baya bozulup yerinde küçüldü bu duruma düştüğüne inanmıyordu bu adam asla ağına düşmüyordu diğer erkekler gibi değildi, öfkeli gözlerle yeniden aslana baktı kendini dizginlemeye çalıştı....

"bunu bilmiyordum ama yinede sen al açsındır içersin"

Tam o sırada merdivenlerin başında hale gözüktü, kediyi unutmuşlardı normalde getirmiycrkti ama minik kelebeği yarın uyandığında yanında görürse daha mutlu olur diye getirmişti, alt katta indiğinde badeyi Aslanın kapısında beklemiyordu...

Bu kadında hoşlanmadığı bir şey vardı durmadan aslana yamanmaya çalışıyordu arsız kadın... Elindeki kaseye baktı, bu kadın ne kadar yüzsüzdü evet peri şuan olmayabilirdi ama her karısı yanında olmayan adama bu şekilde mi sulanırdı, ilk gördüğünde sevmemişti bunu aslana kafayı takmış gibiydi...

Kendinize belli etmek için "Aslan?"

Aslanın bakışları ona seslenene halaye döndü daha sonra elindeki ahunun kedisini gördü onu almayı unutmuştu...

"hale"

Hale yavaş adımlarla onlara yaklaştı elimdeki kediyi aslana uzattı "normalde getirmiycektim ama minik kuşumun yarın sabah onu karşısında görmesi daha iyi olur diye düşündüm"

Aslan ona uzatılan kediyi alıp tüylerini okşadı, halenin dedikleri doğruydu kızının her sabah kediyle yataka tırmanışları geldi aklına...

Halenin bu sefer bakışları badeye döndü "bade hayırdır?"

Bade karşısındaki kadın baktı bu time tek girebilen kişiydi herkesle arası çok iyidi, bu kadının suyuna gitmeliydi...

"ahunun hasta olduğunu duydum çorba yapıp getirdim içer diye"

Hale aslana baktı bu kadından ne kadar rahatsız olduğu yüzden belliydi onu bu durumdan kurtarmak için

"Aslan istersen içeri geç kapı açık kalmasın ceyran yapar minik kuşumuda öp benim için"

Aslan minnetle baktı karşısındaki kadına "iyi akşamlar size" arkasına dönüp kapıyı kapattı...

Halenin bakışları yeniden badeye döndü bu kadına biri dur demeliydi, bade yüzme bile bakmadan kapıyı kapatan adama öfkelendi arkasına döndü gitmek için hale kolundan tutuğu gibi kendine çevirdi....

"bade Aslanın senden rahatsız olduğunun farkında değilmisin? "

Bade ilk halenin yüzüne daha sonra tutuğu konulan baktı bakışları yeniden halenin yüne döndü hiç kendine toz kondurmadı "ne alaka hale nerden çıkarıyorsun bunları"

"görmüyorum mu sanıyorsun aslana yaklaşmak için her yolu deniyorsun bide çorba yapmışsın! Aslan güvenmediği hiç kimsenin elinden ne bir şey yer ne de kızına yedirir! Bu yoldan vazgeç! "

Bade sinirlenmeye başlıyordu,hala masum ayağını oynuyordu "yanlış anlamışsın hale"

Hale aptala bir kadın değildi daha fazla bu kadının iki yüzlülüğüne dayanamadı "seni ilk ve son defa uyarıyorum Aslandan ve ahu dan uzak dur!"

Bade daha fazla kendini tutamıycaktı"pardon da seni ne ilgilendiriyor?"

"Aslan benim kardeşim, aklından ne biçim oyunlar dönüyor bilmiyorum ama boşun açırpınma aslan karısına tapan bir adam dönüp sana mı? Bakıcağını düşünüyorsun?"

Bade yüzsüzce "herşeyin bir ilki vardır hale Bi baktın bana baktı!"

Hale şimdi gerçek yüzüyle ona bakan kadına baktı daha fazla bu kadına tahmül edemiycekti tutuğum kolu sıkarak "bir daha seni Aslanın ve ahunun yakınında görürse-"

Bade hiç halenin lafını bitirmesine izin vermeden lafa daldı"ne yapıcaksın?" halenin yüzüne gevşek gevşek bakıp gülüyordu...

Hale birazdaha yüzüne doğru eğilip "albaya gidip revirde yediğin haltları birer birer anlatırım o zaman elmi yaman belmi görürsün" tutuğum kolu sertçe itip bir iki adım geriledi...

Bade bunu beklemiyordu saniyeler içinde gülen yüzü soldu bunu nerden biliyordu? Tam ağzını açıp bir şey diyecekti ki hale onu beklemeden arkasına döndüğü gibi gitti...daha fazla bu kadına tahmül edemiycekti...

Bade bu riske giremezdi aylardır buraya gelmek için binbir türlü oyunlar yapmıştı sonunda gelebilmişmişti, aptalığına yandı nasıl bu kadar dikkatsiz olabilmişti ki kendi ayağına sıkmıştı, yaptıkları albayın ve teyzesinin kulağına giderse dakikasıyla postalardı onu burdan o yüzden geri adım attı... Bunu göze alamazdı, bu saaten sonra çok dikkatli olucaktı, deli gibi istediği aslanı sessiz ve sakin bir şekilde elde edicekti...


Bunuları düşünerek arkasına dönüp kendi dairesine yürümeye başladı, kendi kazdığı kuyuya düşmüştü....

 

Hale hızla kendi dairesine doğru yürüdü öfkeden deliye dönmüştü hızlıca kapıyı açıp içeri girdi direk salona yürüdü yağız karısının öfkeyle salona girmesiyle başını televizyondan çevirip Karısın baktı kaşları çatıldı ne olmuştu ki...

"Güzelim? "

Hale kocasına doğru yürüyüp yanına oturdu, öfkesi tazeydi...

"kediyi bırakmaya gittiğimde bade denilen kadın Aslanın kapısındaydı, eşimde bir tabak dikilmiş gerizekalı..."

Yağız anlamaya çalışıyordu karısını sinirlendiren neydi?

"sonra kediyi verip aslanı içeri gönderdim bu salakla konuştuk biraz öyle konuşuyor ki sinirlerimi hoplattı... Neymiş efendim aslan niye ona bakmasın bilem ne, kafasından kurmuş kendi kendine oynuyor"

Yağız şimdi anlamıştı zaten oda bu kadında bir şeylerin olduğunu hissetmişti, ellini karısının saçlarına götürüp okşadı... Halenin bakışları yeniden kocasına döndü...

"periyi biran önce bulun!" yağız sadece başını salladı, bugun olanları anlatmak istemedi herşey net değildi...

Karısının kendine çekip sarıldı, düşüncelere daldı tanıdığı aslan durmayacaktı ne olursa olsun onu ne ben neden albay durduramazdı...

Ne olursa olsun perinin yaşadığına inanıyordu...Aslan bu işin peşini bırakmıycaktı...

Diğer bölümde görüşürmek üzere.... 🍂

 

Loading...
0%