Merhabaaalaarrr efeniiimm 

Bendenizzz ilaydaaaa

Bir kitapla karşınızdayımmm

Bu benim ilk kitabım 

Umarım beğenirsinizzz 

İkinci kitabım olan Komşu Kızına bir göz atarsanızzz çook seviniriim

Veee üçüncü kitabım olan Ay Işığı adlı kitabımada bakabilirsiniz. Askeri bir kurgudur.

İyi okumalaarrr

~

Ben Merve Delipek
Ben çok küçükken ailem paramparça edilmiş ve birtek hayatta ben kalmışım

Bir korumamızın beni büyütmesiyle büyümüştüm. Ben tek başıma herşeye göğüs gererek gelmiştim bu hayata. Şimdi ise holdinglerim ve sayısız iş yerim var. Paranın belini kırmıştım anlıyacağınız ve Türkiyenin sayılı zenginlerindendim asıl hikaye şöyle başlamıştı:

Bir gün oturma odamda otururken sağ kolum gelmişti

-Senden bir şey isteyebilirmiyim patron

Merakla ona döndüm

-Tabiki 

-Nasıl söyliyeceğimi bilmiyorum ama benim kardeşim biliyorsunuz ki sinem düğünü var bu hafta sonu sizden hem izin istiyecektim hem...

-Hem?

-Kardeşim ve annem sizinde gelmenizi çok istedi gelebilirmisiniz diyecektim işleri Bora beye bırakabilirsiniz

-Burdaki işleri aksatmak benim için çok büyük bir zarara uğratır biliyorsun değilmi

-Biliyorum efendim ama biraz olsa bana izin verseniz,annem ve kardeşimi kırmasanız hem rıhayı tanımak istemezmisiniz orayı öğrenmek istemeyen yoktur

-Peki gidelim görelim bakalım şu rıhayı(şanlıurfa)

3 SAAT SONRA

Düğün hafta sonu olduğu için sağ kolum serhat erken gitmişti bir yardım olursa diye. Bense bir gün önce yola çıkar ve giderdim. Ama borayı aramayı unutmuştum. Hemen telefonumu çıkararak borayı aradım. Bir kaç çalmadan sonra açıldı

-Efendim mervecim

- Bora senden birşey istemem lazım

-Sizin her bir isteğiniz benim için bir emirdir efendim

-Zevzek zevzek konuşmayı bırakıp benimi dinlesen acaba

-Sendeyim mervecim

-Benim şanlıurfaya gitmem gerekiyor

-O niyeymiş?

Olan biteni anlattım. Onun şirketin başında bir haftacık durursa herhangi bir sıkıntı olmıyacağını dile getirdim. Biraz kendini naza çeksede kabul etmişti bora bey. Tabiki şimdi sırada ne giyeceğim ne yapacağıma gelmiştik ama onu yarın erken kalkar ve hallederdim. Şimdi şirketin işlerini halletmem gerekiyordu. Masanın başına oturarak daldım şirket işlerine...

Sandalyede gerinerek saate baktım. Tam tamına saat 18.30 da başlamış ve şimdiki saate baktığımda bir çelişki kuramıyordum , saat tam tamına 01.42 idi bu kadardır masanın başında oturduğumun farkında bile değildim. Kalktığımda ise acıktığımı hissettim ve mutfağa indim. Kendime aparatif birşeyler hazırladım. Dişlerimi fırçalayıp geceliklerimi giydim daha sonrasında yatağa attım kendimi...

Sabah telefonumun çalmasıyla kalkmıştım. Baktığımda ise bilinmeyen numara vardı açtım ve karşı taraftan ses gelmesini bekledim ama gelmedi gelmeyince ben konuşmaya karar verdim

-Alo kimsiniz?

-Ben serhatın annesiyim kızım

Sanki kadın görücek gibi yatağımda toparlandım

-Buyrun efendim herhangi birşeymi vardı

-Var kızım var senin bugün buraya gelmeni ve bizimle kaynaşmanı istiyorum uygunmudur?

-Biliyorsunuz efendim benim işlerim var

-Biliyorum kızım biliyorum ama seninde burda bulunmanı yabancı gibi durmanı istemiyorum ben seni ikinci kızım belledim bu yüzden seninde bugün gelmeni istiyorum işlerini başka birilerine de yaptırabilirsin

-Peki efendim denerim 

-Deneme kızım gel ben senide görmek isterim haydi tutmayayım ben seni görüşürüz kızım

-Görüşürüz efendim

Deyip kapadığımda işler iyice çığrından çıkmıştı. Planlarımın hiçbiri birbirlerine uymuyor aksine daha karma karışık oluyordu. Hemen yataktan kalktım ve elimi yüzümü yıkadım. Daha sonrasında giyinip yarım saatlik bir koşuya çıktım. Koşudan sonra eve gelip ılık bir duş aldım. Bu aradada kahvaltı ettim daha sonrasında tekrar borayı aradım ve ilk çalışında açıldı

-Efendim prenses

-Bora benim şirket işlerini biraz erkene çeksek nolur ya halledebilirmisin?

-Hallederimde olay ne?

-Sabah serhatın annesi aradı ve benide kızı gibi sahiplendiği bugün orda olmam gerektiğini işlerin bekleyebileceğini söyledi

-Kadın haklı erkekler iş iş diye kafayı yer sende tam tersi

-Sus bora daha konuşupta cinlerimi tepeme çıkarma benim

Deyip yüzüne kapadım daha sonrasında şimdi giyebileceğim kıyafetlerimi çıkardım



Giyindikten sonra sıra bavulumu hazırlamaya gelmişti orda ne giyilir bilmediğim için ordan alacaktım. Şimdilik bavuluma kitap , şarj alet , bilgisayar , makyaj malzemelerim , parfümlerimi ve birkaç günlük giyebileceğim kıyafetlerimden koydum. Böylelikle bavulu halletmiş olmuştum

Onu aşağı indirdim ve geri yukarı çıktım. Heryeri topladım sonrasında üstüme ince bir ceket geçirdim ve arabanın anahtarını aldım.Yarım saat önce korumalarımın hepsine ön bahçede toplanmalarını istemiştim.
Bahçeye çıktığımda ise hepsi karşıma dizilmişlerdi

- Şimdi diyorsunuzdurki nereye gidiyor bu kadın ben şanlıurfaya gidiyorum ve yaklaşık 1 buçuk 2 haftaya yakın olmıyacağım buralar size emanet bora bey arada eve gidip gelebilir onun haricinde kimseyi içeri almıyorsunuz eğer herhangi riskli bir durum olursa hemen bana haber veriyorsunuz anlaşıldımı?

Hep bir ağızdan 

-Anlaşıldı efendim 

-Güzel tek başıma seyhat edicem ama arkada bir araba olsun sadece iki kişi istiyorum onlarda emir ve demir olucak hepinize şimdiden kolay gelsin

Deyip arabaya doğru ilerledim bagaja bavulumu koyup arabaya oturdum. Emniyet kemerini takarak yola başlamış oldum...

13 saat sonunda gelebilmiştim tabii ki gece geldiğim için bir otelde kalmıştım.
Sabah olduğunda ilk verilen adrese gitmiştim ve serhatın annesi çok güzel karşılamıştı bizi. Sofrada sadece kuş sütü eksikti ev yapımı börekler , baklavalar herşey. Hemen kahvaltı etmiştik. Ben yürüyüş yapabileceğim bir yer var mı diye sormuştum ve bana gösterilen yer gölbaşı parkıydı buranın oldukça güzel olduğunu farketmiştim

1 saat yürüyüş yaptıktan sonra eve geri dönüp hemen bir duş almıştım. Daha sonrasında korumalarıma birkaç görev vererek yollamış bana verilen oda yani yatakta yatıyordum ki kapı çalana kadar.

-Girin lütfen 

-Benim kızım müsade varmıdır?

-Buyrun efendim tabiki 

Yatakta biraz daha doğruldum 

-Az canım sıkkın banada bir iş vermiyorlar canım sıkıldı oralarda dedim iki çay kapayım kızımla içeriz

-Tabiki efendim iyi yapmışsınız

-Elbise işini ne yaptın kızım

-Herhangi bir elbise almadım efendim ne alsam diye düşündüm ama herhangi bir kanıya varamadım

-Ben yardımcı olurum kızım oluruz sen dert etme sen neler yapıyorsun onları anlar bakalım

-Biliyorsunuz bu işler bol rekabet ve bol tehlike içeriyor hepimizde bunun içindeyiz yani

-Anladım kızım serhatımın sonunun babası gibi olmasından korkarım ben

-Neden öyle bir şey dediniz şimdi?

-Hemen anlatayım kızım 

Çayından bir yudum aldı ve başladı anlatmaya

-Erkanım vardı eşim olur kendisi büyük bir iş adamının yanında koruma olarak çalışıyordu. Sağ kol olmuştu her yere o gider her işle o uğraşırdı. O sağ kol olduktan sonra iyice rakibi olmuştu ve düşmanları git gide artıyordu. Beni dinlemeyip bu işi bırakmıyordu. Bir gün eve hızla geldi beni yok biliyorsunuz dedi ve gitti. O zamanlar serhat bi 2 yaşında ha var ha yok ben yaşım 22 bilmiyorum. Evi bastılar erkanı sordular bulamayınca ortalığı dağıtıp gittiler. Bi 5 yıl ertandan haber alamadım tabi ozamanlar ben hamileymişim ve hamile olduğumu bilmiyormuşum 4 yaşında bir kızım vardı adını sinem koymuştum. Tabi hic kimsenin birbirinden haberi yok. Serhat 7 ben 27 sinemde 4 yaşlarındaydık artık çalışmam gerekiyordu ve bir iş bulup çalışmaya başlamıştım taa ki o güne kadar bir gün eve geldiğimde işten ertanı evin kapısının önünde cesedini görmem bir olmuştu...

~

Merhabaa bu benim ilk hikayem umarım beğenirsinizz.

Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayınnn.

Şimdilik sağlıkla kalın birdahakine görüşmek üzereee 🤎