‘’HADİ KALKMA VAKTİ SENİN YAŞINDA Kİ BİRİ BU KADAR UYUMAMALI.’’
Biraz susar mısın lütfen uyumak istiyorum saat şuan 03.30 ve bu çok erken bir saat benim daha uyanmak için iki saatim var.

‘’ Bu kadar uyumak doğru değil hem ben senin ustanım ve sende benim himayemde olduğun sürece bu kadar uyuyamazsın kalk şimdi.’’

Seni ustam olarak kabul ettiğimi hatırlamıyorum. Hem bugün hazırlanıp gitmem gerekiyor. O yüzden izin ver uyuyayım nolur gözlerim açılmıyor.

‘’ Kalk sana birini göstermeme izin ver, doktorun çalışma odasına git ve bak ne yapıyor eğer odasında çalışmıyorsa gelip yatağına yatabilirsin ve sana karışmam ancak çalışıyorsa sende beni ustan olarak kabul edeceksin anlaştık mı?’’

Of sende en az benim kadar konuşuyorsun bende bunu söylemişmiydim. Yataktan hızla çıktım doktorun odasına doğru gittim bir an önce geri dönüp uyumak istiyorum. Kapıyı yavaşça araladım içeriye bakınca doktorun takım elbiseli bir vaziyette masasında oturduğunu ve önünde ki dosyalara baktığını görmek beni oldukça şaşırttı. Kim bu saatte kalkar ki bu çok saçma, benim uyuma planları da böylelikle suya düştü. Zihnimde uzun süren bir kahkaha duymamla sinirim bozuldu.

‘’ Artık ustan olduğumu kabul et.’’ Çok sinir bozucu bir tonda söylemişti, kazanmanın keyfini çıkarıyordu. Ses çıkarmamaya çalışarak odama geçtim, yatağımı toparlayıp kıyafetlerimi giyeceğim anda ‘’ Rahat bir şeyler giy dışarı çıkacağız.’’ Bu sözler kalbimi hızlandırmıştı. Ben çıkamam dedim hızlıca ‘’ Karanlıktan korktuğunu biliyorum, ama bu korkunu yendiğinde bana teşekkür edeceksin’’

Üzerime rahat bir şeyler giyip tekrar yatağa oturdum. Saat dört sularıydı. ‘’ öncelikle sana kıdemli diyeceğim ve sana bir teklifim var.’’

‘’ Söyle bakalım evlat nedir.’’

‘’ seninle daha dün tanıştık kim olduğunu bilmiyorum, zihnimde ne işinin olduğunu da bilmiyorum, bana ne yapmaya çalıştığını da bilmiyorum. İyi misin kötü mü, en basiti daha ismini bile bilmiyorum bana açıklama yapmadan da yerimden kıpırdamıyorum.’’ Bu söylediklerimi aklımdan geçirdim, çünkü odada ki arkadaşlarımın benim bir kaçık olduğumu düşünmesini istemiyorum, ayrıca uyanmaları şuan son isteyeceğim şey. Bir süre sessiz kalan zihnimde ki ses tekrar konuşmaya başladı.

‘’ Seni bu dünyada yenilemez biri haline getirmem gerekiyor, bir süre benimle kalman lazım, zaman yaklaşıyor, ne kadar sürer ya da ne zaman olur inan bende bilmiyorum. İyi biri olduğuma inanmanı istemekten başka çarem yok evlat ve ben eski yaşantımda hekimdim hem de önemli ve bilinen biriydim, yaptığım bir suçun bedelini ödemem gerekiyor. Şimdilik bu kadar devamını zamanı geldiğinde öğreneceksin. Şimdi seçim senin ne diyorsun?’’

Bir süre düşündüm sesi sonlara doğru hüzünlü çıkmıştı, hem sadece bir süre dedi en fazla ne kadar sürebilir ki.

‘’ bedelini ödemene yardım edeceğim kıdemlim.’’

‘’ karşına çıkacağım ama beni şimdilik beyaz bir sis olarak göreceksin sana vermem gereken bir şey var.’’

Kısa bir süre sonra dediği gibi karşımda beyaz bir sis vardı. ‘’ Elini uzat evlat. Evet böyle şimdi gözlerini kapat.’’

Elimde fazlasıyla sıcak bir madde vardı. ‘’ Gözlerini açabilirsin.’’

Gözlerimi açtığımda beyaz sis dağılmıştı. Elimi açtığımda ışıl ışıl parlayan metal bir yüzük ve üzerinde uzun birbirine dolanmış iki yılan işlemesi vardı. ‘’ Nedir bu kıdemlim.’’

‘’ Bu elinde ki depolama yüzüğü, bu devirde bunu bulamazsın ki zaten sizde böyle bir şeyde yoktur. Bunu son dönemlerimde yapmıştım, bu yüzüğün amacı içine her şeyi sığdırabilirsin istersen içine bu koca araziyi al her şeyi kabul edebilir ancak yaşayan hiçbir canlıyı içine koyamazsın.’’

‘’ Çok güzelmiş ama bana neden verdin ki .’’

‘’ Zamanı gelince sana yardımcı olacaktır. Şimdi parmağına tak o sana göre uyum sağlayacaktır.’’

Parmağıma takınca kocaman olan yüzük iyice küçüldü ve parmağıma tam oldu.

‘’ Sen istemediğin sürece kimse parmağından çıkaramaz artık sana itaat ediyor. Evet şimdi geç olmadan bahçeye çık.’’

Daha fazla soru sormamam gerektiğinin farkındaydım ama dayanamadım ‘’ Kıdemlim bunlar sizin zamanınızda normal şeyler miydi, çünkü benim için doğaüstü bir şey ve çok saçma geliyor.’’

‘’ Bizim devrimizde de normal sayılmaz ancak benim için normaldi, bunu kimseye anlatmaman lazım her şey seninle benim aramda. O zaman yüzüğünü demene zamanı dolabına git kapağını aç.’’

Dediklerini yaptım, kapağı açtım ‘’ şimdi yüzüğünü eşyalarının üzerine tut ve yüzüğün içine girdiklerini hayal et şu kelimeyi söyle ‘’ topla’’ emrini vermen lazım eğer yüzük senin ondan alt olduğunu düşünürse sana itaat etmez.’’

Hayal ettim ve topla emrini verdim eşyalarım birden küçülüp yüzüğüme doldu. Ağzım açık olanlara bakarken. ‘’ Toparlanma derdinden kurtardım seni, hahaha bu kadar şaşırma evlat daha neler olacak.’’

Bahçeye çıktığımda hava çoktan aydınlanmıştı. Uzun bir yürüyüşten sonra geri döneceğimiz sırada yüzükte bir sıcaklık hissettim. ‘’ TOPRAK KAÇMAN LAZIM KOŞ NE KADAR HIZLI KOŞABİLİYORSAN KOŞ EVLAT HAYDİ.’’