Yüzleşmeler hep bana mı döner?...

Alp koluma iyice yapışmıştı.

“Abi kolum abi bir kolum bir elim derdin ne?”dedim

“Gerildim fazlasıyla...”dedi

Kenan abi ile eski eşi el sıkıştı.

“Barıştınız mı?!”dedim ayağa kalkarak

“Yavuz!”dedi Kenan abi

Geri oturdum. Alp’e baktım. Garson geldi ve ne istersiniz diye sordu.

“Masayı donat kardeşim”dedi Kenan abi

“Vay Kenan abi ne bu cömertlik”dedim

“Hayatında yaptığı ilk cömertlik “dedi eski eşi

“Abla adı neydi?”dedim

“Nur evladım”dedi nur abla

“Bize nur değil şeytan şeytan ”dedi Kenan abi

“Sen çok meleksin sanki “dedi Nur abla

“Hala aynı bu kadın”dedi Kenan abi başka tarafa bakarak.

“Sende hala aynısın Kenan bey”dedi Nur abla

“Nur hanım gel barışalım ben atışmalarımızı bile özledim “dedi Kenan abi

Biz şok ,Nur abla daha bir şok olmuş halde cevap veremedi. Garson geldi ve masaya üstü kapalı bir tabak bıraktı. Kenan abi kapağı açtı ve bir buket çiçek bizi karşıladı. Kenan abi çiçeği Nur ablaya uzattı ve diz çöktü. Garsonlar konfeti patlattı.

“Benimle tekrar evlenir misin Nur hanım?”dedi Kenan abi

“Evet evlenirim”dedi Nur abla sevinçle ve yüzüğü parmağına taktı.

“Oha”dedik üçümüz birden

“Ne hızlı oldu bu iş böyle “dedi Seren

“Biz zaten konuşuyorduk kızım sizden gizli barışmaya düşünüyorduk “dedi Kenan abi

Biz bir daha şok geçirdik.

“Abi senin yüzünden tescilli çiçek satıcısı rolüne büründüm bugün ya”dedim

Alp nerdeyse sevinçten bayılıyordu. Gerçi bir ara eli ayağı tutmadı ama olsun.

“Çok güzel yaptın oğlum gerçi”dedi Nur abla

“Sağol ablam çok sağol “dedim ve masadaki çiçekten bir gül aldım .

Kenan abinin yanına gittim.

“A be abim bir çiçek almaz mısın şu güzel yengeme”dedim.

Kenan abi elime yirmi lira tutuşturdu.

“Abi be bu nedir ya su parası bile etmiyor ne bu cimrilik “dedim

“Al lan eşşek sıpası”dedi ve elime 200 lira uzattı.

Seren’e gittim .

“Hayattım gelecekteki evimize yaptıracağımız kütüphanenin ilk kitap parası babandan geldi “dedim gülerek

Alp elini ağzına koydu.

“Aha şimdi ortalık karışacak “dedi Alp

“Bugün değil ama yarın elbet karışacak “dedi Kenan abi

“Bugün mutlu bir gün bugün sorun etmez Abim”dedim

Garson yavaş yavaş masayı donatmayı başladı. Yavaştan yemeğe başlanmıştı. Çatal ve bıçağa baktım. Şimdi bu nasıl tutuluyordu... Kafamı yana çevirip Alp’e baktım. Oda bıçağı düz ete batırmış kesmeye çalışıyordu. Bende aynı şekilde denedim. Ee bu et sert niye kesilmiyor. Her gün evde et yediğimi hatta bulunca bıçakla yediğimi düşünebilmeleri ne kadar güzel ben pek et sever biri değilim açıkçası özellikle restorantta et yiyen birisi değilim. Şöyle bir lahmacun olucak oh kıvırcan ağzına atıcan...

Kafamı çevirip Alp’e baktım. Oda en son bıçağı bırakmış salatadan yiyordu. Seren ise gayet iyi kesiyordu ve yiyordu.

“Bizim etler pişmemiş abi galiba”dedim kulağına eğilerek

“Bencede pişmemiş aç kaldık biz napsakki ?”dedi salatadan bir kaşık daha alırken

Dönüp durup en son bir tabak salatayı Alp ile beraber yemiştik. Canım kader ortağım aç kalmıştık.

“Etleri niye yemediniz çocuklar?”dedi Kenan abi sırıtarak

“Abi pişmemiş sanırım”dedim

“İki ite anca bu kadar pişmiş yeter gayet büyümüşsünüz yeter size”dedi Kenan abi

“Ya baba Allah aşkına ne alaka ya”dedi Alp

“Oğlum bu it benim kızımla sevgili sende bunu benden gizliyorsun daha nolsun?”dedi.

Kenan abi ve intikamı bizi aç bırakmak olmuştu. Telefonu çıkardım ve alttan mesaj attım.

Ben:Abi Allah rızası için kalkalım sırayla bi yemeğe gidip gelelim ya

Alp:Olur sen önden git ben arkadan gelirim

Telefonu cebime koydum.

“Yüksek müsadeniz ile ben eve geçeyim artık “dedim

“İyi akşamlar oğlum babana selam söyle”dedi Kenan abi

“Aleykümselam abicim”dedim ve çıktım.

Restoranın önünde Alp’i beklemeye başladım. Bir sağa bir sola yürüyordum. En sonunda koşarak geldi ve koluma yapıştı.

“Allah aşkına koş şu aşağı sokaktaki dürümcüye gidelim koş ya”dedi isyan edercesine

“Gidelim abi koş koş”dedim önden yokuşu koşarak.

Oda peşimden koşuyordu. O hızı alamayıp lokantaya girerken masalara çarparcasına oturduk. Garson geldi.

“Ne alırdınız efendim-“dedi

“İki dürüm iki tane büyük kocaman!”dedim parmağımla iki yapıyordum.

“Peki içecek-“dedi

“İki büyük ayran! İki tane hemen!”dedi Alp

Garson gitti. Biraz bekledik ve yemekler geldi. Kendimizi hiç durdurmadan hayvan gibi yiyorduk. Cidden hayvan gibi... Yemek bitince bize bir sakinlik bir huzur gelmişti.

“Bunun üstüne iki çay gider mi abi?”dedim

“Gider gider “dedi yerinde doğrularak ve elini kaldırdı.

“Garson abi bize bı iki çay getirir misin ya?”dedi

Bir süre sonra çaylar geldi . Sakin sakin çay içiyorduk. Birde ne görelim. Alp abinin araba lokantanın önüne yaklaştı yaklaştı ve durdu.

“Abi senin araba değil mi o?”dedim

Göz ucuyla arabaya baktı ve çayı yüzüme püskürttü. Elimle yüzümü sildim. Ve ayağa kalktım.

“Yürü abi içeri koş “dedim kolundan çekiştirerek .

Hızla içeri girdik. Girmişken bide hesap kavgasına tutuştuk. Ben öderim sen ödersin derken en son yarı yarıya böldük. Biraz içeride bekledikten sonra arabanın uzaklaştığını fark ettik. Kenan abi Alp’e mesaj atmış belli olacaktı ki Alp bana baktı.

“Noldu Abi?”dedim

“Babam yazdı nerdesin diye işim var geç gelirim dedim “dedi.

“Abi benim motor sizin evin önünde ama”dedim

“Ay Allah seni ne etmeye koş taksi çevir “dedi koşarken.

Lokantanın önüne çıktık. İlk geçen taksiyi çevirdik. Ve bindik .

“Abi bizi 5 cadde öteye atar mısın hızlıca”dedim

“Tabi kardeşim “dedi Abi

Biz gergin gergin gidiyorduk. Kenan abilerden önce motoru almalıydım.Taksi sonunda yolu yarılamıştı ve bir mesaj aldım.

Valide Sultan:Oğlum biz Kenan abinin eski eşinin evindeyiz benim üniversiteden arkadaşım çıktı onlarda barışmış ya sende oraya gel

Yazmıştı. Mesajı Alp’e gösterdim.

“Annelerimiz arkadaşmış bilader”dedim.

“Ha bı bu eksikti “dedi Alp

Sonunda taksi eve gelmişti. Parayı ödeyip o hızla ikimizde girmeye çalışınca kapıda çarpışıp düştüm.

“Senin kızla benim oğlanın arasında bişeyler-“dedi Annem

“Konu ne!”diye bağırdım yerden

“İyi misin oğlum?”dedi annem

“Valide sultan şuanlık iyiyim ama az sonra olamayabilirim?!”dedim

“Olamayabilir?!”dedi Alp kendini yere bırakarak.

“Yav kalk ya durum ciddi ciddi!”dedim Alp’i çekiştirerek.

“Siz beraber miydiniz?”dedi Kenan abi

“Yok yolda karşılaştık-“dedi Alp

“Yolda karşılaşıp bide yemek yiyelim dediniz değil mi?”dedi Kenan abi

“Görmüşler işte ya”dedim

“Yok evladım yanındaki ileri zeka oğlum benim kartı kullanmış yanlışlıkla “dedi Kenan abi

Dik dik Alp’e baktım.

“Aa babamın kartı bende kalmış “dedi Alp

“Aferin bilader”dedim omzuna vurarak

Ve ayağa kalktım. Onuda kaldırdım.

“Ee bizim kızla bizim oğlan diyodunuz Valide sultan”dedim annemin yanına oturarak

“Hiç oğlum”dedi annem

“Ya evladım bizim kızın eski sevgilisi var Alkan diye çok severiz biz ailecek onunla barıştırcazda senin annende sanırım benim oğlanla sevgililer dedi onu konuşuyorduk aslında ben yemeğe çağırmıştım onu ama artık geç oldu diye bir çaya uğrarım dedi”dedi Nur abla

Ayağa kalktım.

“Kim lan bu Alkan!”dedim hızımı alamayarak

Herkes bana bakınca oturup Alp’e döndüm.

“Kim bu Alkan denen şahıs “dedim

Ve kapı çaldı.

“Şimdi görürsün Alkan kimmiş kardeşim “dedi pek memnun olmamış gibi görünsede bir yandanda sevinmiş gibi görünen Alp

“Beni satmak yok o eski herife “dedim duygulu duygulu

“Satmam kardeşim”dedi bana sarılarak Alp

Ve parmağını göz yaşını siler gibi yaptı.

“Hem onu dövemiyorum gücüm yetmiyor gibi bişey benden büyük bir yaş “dedi Alp

“Ney olamaz olamazz!”dedim

ve kapıya baktım. İçimi bir sıkıntı kaplamıştı. Başkası olamazdı. Seren'i başkasına hayatta kaptıramazdım.

İçeri giren çocukta maşallah denirdi yani şimdi cesaret ve yüzleşme zamanıydı. Seren’i kaptıramazdım. En azından bu sefer destekçim Alp vardı...