Sabah erken uyandım çünkü OKUL vardı. Hızlıca altıma kot pantolon üstüme kırmızı bluzumu aldım hava güneşliydi ama soğuktu. Çantamı alıp evden çıktım, okulu bulmaya gidiyordum SEMT ÜNİVERSİTESİ bulmuştum. Hızla içeri girdim hiç tanımadığım insanlar vardı hızlıca sınıfımı buldum sırama geçtim anneme okula geldim diye bir mesaj attım. Annem İstanbuldaydi tekti bense İzmirdeydim hapishane gibi olaylardan dolayı İstanbula gidememiştim. Zil çaldı hızlıca ders eşyalarımı topladım bekle Mete ile aynı sınıfta mıyız? Beni görünce "Selam" dedi bende "merhaba aynı sınıfta olduğumuzu bilmiyordum" dedim "bende tahmin etmemiştim" diye gülümsedi. Ders boyu Hilal diye bir kız sürekli meteyi süzdü sinir olmuştum. Öğlen arasında yemekhaneye gittim Kuru fasulye vardı açıkçası ev yemeklerini dışarda yeməyi sevmiyorum tost aldım. Kantinde bir köşeye oturdum tostumu bitirdikten sonra bahçeye indim Mete ve arkadaşları sanırım isimleri Fatih ve Boraydı yanlarında 2 kız vardı. Kitabımın kapağını açtım onlara bakacak pozisyonda oturdum Hilal denen kız ve arkadaşı Umaymış yanlarında olan kızlar Hilal metenin az kalsın ağzına girecekti Bir ses "Defne" dedi bu ses metenindi "Buraya gelsene" dedi. Göz göze geldik ve o tarafa doğru yürümeye başladım geldiğimde Hilal "Bu mu hoşlandığın kız Mete?" dedi Mete ben mi şaka felan heralde "Ne alaka arkadaşım" dedi Mete ardından Umay denen kız "Hilal daha güzel bu kızdan"dedi beni küçümsemesi hoşuma gitmemişti Arakadan bir ses 'Hilalde fizik mi var balina yavrusu" dedi Bora denen çocuk aslında hoşuma gitmişti ama birinin küçük düşürmek iyi bir şey değildi Başımı Hilale çevirince beni oldurcek gibi bakıyordu ama benim kaderimi bilmiyordu hapishanede boş bir sebep için yatsamda anlamıştım duygusuz olmayı çok kafama takmıyordum bu yüzden Okul bitmişti notlarımı tutmuştum şimdi ise hapishanenin kapısının onundeydim birini ziyarete gelmiştim bana hapishane hayatım boyu yardım edən arkadaşım İremin yanına....

Devam edecek...