Yarım saat yatağın üstünde yeni aldığım kitabın girişini yapmıştım, saat sekize gelirken kalkıp yüzüme su çarptım. İyi gelmişti.

Üstimü düzelterek indim aşağı, sekizi biraz geçmişti saat ve herkes oturma odasında oturmuş bekliyordu, daha düzenliydiler.

Sekizi buçuğa doğru kapı çaldı herkes ayaklandı, önemli biriydi sanırım gelen. Bende ayaklandım onlarla. Kapının yanına , yavuzun sağına, yerleştim Esma hanım kapıyı güler yüzle açtı.

Aynur Abla GELMİŞTİ.

Esma hanıma sarıldıktan sonra önüne resmen atladım kocaman sarıldım ona, Salih abi geldi arkasından oda sarıldı kafamı göğsüne gömdü başımı okşadı, gülümseyip göz kırptı.

' banada yok mu hoşgeldin?'

Gelen sesle etrafa bakındım, hayal mi rüyamıydı bu, hani bugün gelmeyecekti benim sevgilim?!?!?

Hızla açık kollarına girdim, sıkıca sardı beni. Çok özlemiştim çok.

Ayrıldığımız da elinde ki çiçeği uzattı bana, yüzümden silemediğim gülümsememle aldım elime. Esma hanıma baktığımda oda elinde çiçek ve koca bir kutuyla duruyordu yan tarafımızda, selim bey ve diğerleri de öyle. Utançtan yüzüm kıpkırmızı kesildi adeta. Onların önünde öyle davranmamalıydım, daha ömerle aramızdaki ilişkiyi bilmiyorlardı bile, yanlış anlaşılabilirdim. Ben Esma hanımın arkasından mutfağa geçerken Ömer Yahyalarla tanışıyordu.

' damadımın iyi bir zevki varmış doğrusu' Esma hanımın dediği şeye ne diyeceğimi bilemedim. DAMADIM DEMİŞTİ. NERDEN BİLİYORDU??

' Şaşırma öyle kızım, babanda biliyor o söyledi bana da. Çok yakışıyorsunuz inan.'

' t-teşekür ederim ' içten bir tebessüm ettim ona çiçeğini vazoya koymuştu, kendiminkileri masanın üzerine bıraktım. Esma hanımın masayı hazırlamalarını söylemesiyle içeri geçtik.

Salon kocamandı ve her yer doluydu Aynur abla ve Esma hanım yan yana olan üçlü koltuklara oturmuşlardı, Aynur ablanın alt tarafında Ömer oturuyordu, karşı tarafta ki koltuka Yahya yavuz ve nur vardı diğer üçlüde ise acar Aras Güner ve bora sığışmıştı adeta. Selim bey ve nail abide tekli koltuklar oturmuşlardı.

Ömer'in yanına oturdum yavaşça. İçeri girdiğimden beri üstümde olan bakışları daha da koyulaştı. Kolunu omzuma atarak göğsüne yasladı beni. O an selim beyle göz göze geldik. Hafifçe güldü bana, sorun yok demekti bu sanırım.

Esma hanım Aynur abla ve Salih abiyi tanıttı diğerlerine, birde Ömer'i. Yani detaya inmemişti. İyi olmuştu. Ardından yemeğe geçtik. Yanıma Ömer'in oturmasını istemiştim lakin mümkün olmamıştı. Bir yanımda yavuz oturuyordu diğer yanımda ise yahya! Fazlasıyla gerici bir ortamdı.

Sanırım Ömerden hoşlanmamışlardı.

Ve sanırım Ömer'i bir tek Esma hanım ve Selim bey biliyordu.

Nurun geldiklerinden beri tek kelime etmemesi garibime gitmişti. Her türlü yerde konuşacak birine benziyordu, hele ki böyle yerde hiç susmayacağını düşünmüştüm.

Karşımda oturuyordu gözleri masada değildi. Odağını bulduğum yer karşımda oturan Ömer'di. Tanıyor muydu ?

Ömer yemeğini yerken ayağını ileri geri sallayarak ayağıma değiyordu. Göz göze geldiğimizde hafifçe güldü.

Ya Yahyanın ya da yavuzun üzerine yığılacaktım şimdi. Ayyyh!!.

Büyüklerin konuşmasıyla yemek faslını hızlıca atlatmıştık, tekrar salona geçtik, çaylarımız ve Ömer'in aldığı tatlılar servis edildi.

Salih abi selim bey Yahya ve yavuz iş konuşuyor arada ise gözleri Ömer'in yanında oturan bana değiyordu

- sen nasılsın Ömer

Ömer yanımda olduğu yerde dikleşti, selim beyle göz göze geldiler. O kadar gerildim ki hakkında kötü birşey düşünmesinden.

- iyiyim Selim bey. Siz nasılsınız?

- çok iyiyim oğlum. Tüm çocuklarım yanımda nasıl kötü olayım.

Ömer hafifce gülümsedi bu dediğine.

- okuyormusun?

- evet. Mühendislik üçüncü sınıfım. İşlerle de ilgileniyorum.

Yahyanın onun için velet dediğini seziyordum kendimce.

Konu tekrar bizden döndüğünde iyice gerilmiştim. Diğerlerinin bakışları geriyordu. Ömer yanımda oturuyordu ama konuşmamıştıkta daha. Beraber yukarı çıksaydık ayıp olurmuydu ki?

- kızım isterseniz çıkabilirsiniz.

Esma hanımın anlamış olmasına şükrettim.

- teşekkürler. Sey yukarı çıkabilir miyiz?

- tabi kızım-

- dışarı mı çıksak beraber. gençler olarak takılırız.

Yukarı çıkacağımızı söylesek ayıp mı olurdu. Yanımda ayaklanmış Ömer'e baktım, o ise karşıda ki Boraya bakıyordu.

- siz çıkın, iremin odasını görmek istiyorum sonra katılırız size. Hadi güzelim.

Başımın üstünü okşadı, diğerlerini arkamızda bırakarak merdivenleri çıktık. Odaya gelene kadar çıt çıkmadı. Aşağıdakiler sinirli gözüküyordu, umarım ters giden birşey olmazdı.

Kapıyı yavaş hareketlerle açtım içeri girerek kenara çekildim geçmesi için. Ömer arkasında kalan kapıyı kapattı. Hızla kollarını sardı bedenime, beklemeden karşılık verdim. Onu özlemiştim onu çok özlemiştim.

Onunla sarılmam tetikleyici olmuştu sanki. Gözlerim yandı, kafamı omzuna gömdüm.

- Ömer...çok özledim seni.

Daha da sıkılaştırdı kollarını, başımı öptü.

- bebeğim benim. Bir daha gitmeyeceğim öyle.

Hala ayakta beklerken kucağında buldum kendimi yatağıma ilerledi yere oturduk sarılmaya devam ettik.

- İrem sakinleş güzelim. Hadi anlat bana neler oldu. Eğer memnun değilsen şuan alır giderim seni.

Çenemden tutup kaldırdı başımı, göz göze geldik. Kahveleri öyle bir baktı ki içim eridi.

- benim burada olmamdan rahatsızlar. Onlarda haklılar ailelerine aniden biri daha dahil oluyor. Ama-

- haklı falan değiller. Öz kardeşlerinden rahatsız oluyorlarsa asıl rahatsız onlardır. Sana birşey mi dediler, hadi anlat bana hm?

- b- biz bugün dışarı çıktık üçüzlerle. Normalde gitmeyecektim, odaya çıkacaktım. Esma hanım diyince kıramadım. Gittiğimiz yerde ilk yarım saat beraberdik, mağazalara girdik, nurun alacakları varmış onlara baktık. Hatta Gratis e bile girdik biliyormusun? Günerle Acar nur için birşeyler seçtiler, çok şaşırmıştım.

Yüzünde bir tebessüm belirdi.

- işte sonra biz nurla oturuyorduk. Acar ve Güner bir şeye bakmaya gitmişlerdi. S-sonra nur onların yanında sıkıldığımı, kendim takılabileceğimi söyledi. Altıya doğru buluşup eve geçeceğim izi söyledi, gitti. Tek başıma kaldım kocaman yerde. Bir yere de gidemedim, karşılaşırsak hoş olmaz diye. Kafede oturdum birde kitap aldım. Beraber okuyalım.

Kendini benden ayırarak yüzüme baktı. Sinirliydi. Lakin olanları kendi kendime halletmeye çalışamam ve duygularımı kendim çözümleyemezdim.

Bizim için sorun olan, bizi üzen sevindiren şeyleri birbirimize anlatırdık.

Acı paylaştıkça azalır, sevgi paylaştıkça çoğalırdı.

- İrem. Şuan seni içime saklayıp kaçırmak istiyorum. Onları da boşver güzelim. Onlarla yapmak istediğin şeyleri ben yaparım seninle. Senin herşeyin olurum. Biliyorsun onlara ihtiyacın yok. Bugün evimize gitsekmi?

- izin verirler mi ki?

- ben konuşurum selim beyle. şimdi abinlerin yanına inelim. Fazlasıyla merak ediyor olmalılar ne yaptığımızı.

Kendiyle birlikte ayağa kaldırdı beni, yüzümü avcunun içine alarak her yerine küçük buseler kondurdu. aynisini parmak uçlarımda yükselerek yaptım bende.

Diğerleri gelirken gördüğüm o büyük kamelya tarzı yerde oturuyorlardı, dış kapıyı orttugumde fark ettiler bizi.

- teşrif edebildiniz sonunda!

Yavaş adimlarla çıktım bir kaç basamağı ayağıma geçirdiğim terlikleri kenara çıkartarak Acarın yanındaki boş yere oturdum, Ömer de yanıma geldi, diğer tarafında bora oturuyordu. Sevmemişti sanırım onu.

Kimseden cıt çıkmazken nur Ömer'e bakarak konuştu,

- kaç yaşındasın Ömer?

- 20

- üç yaş var aramizda. Bora abimle yaşıtsin demek

Kafa sallamakla yetindi Ömer.

- kardeşimle yakın gibisiniz?

- gibi mi ? (Picgülüşü)

Selim bey ve Salih abi dışarı çıkmıştı bı sırada, göz göze geldiğimizde elini hafifçe salladı babam. Tebessüm ettim ona karşı.

Ömer geleceğini söyleyip ayaklandı hızla, selim beyden izin almaya gidiyordu.

Gözlerim üzerlerindeyken selim beyin bir anda bana dönmesiyle gerildim. Bakışlarımı kaçırıp ortada dönen sohbete verdim kulağımı.

- izleriz değil mi?

- izleriz nur bağırma kulağımın dibinde abim.

Gece yine film izleyeceklerdi sanırım.

- İrem sende geliyorsun, beraber film izleyeceğiz.

Acar mi istiyordu yanlarına gelmemi? geldiğimden beri benimle bir kere konuşmayan Acar?

- bu gece mi? İrem gelemez. Bizimle bugün.

Hızla Ömer'e döndüm, gerçekten izin vermişler mıydı

- Ömer selim bey izin verdimi?

- verdi güzelim

- ne demek sizinle? İrem evinde kalacak

- bir evi de orada zaten ve bugün o orada kalacak. Onu bir aydır göremiyordum ve ilk görüşümde de bilmediğim bir yerde bırakmaya niyetim yok.

- oğlum sen dalga mı geciyorsun. Kızın ailesinin evi burası, burada kalmayacak da nerede kalacak. Gitmiyor hiç bir yere!

Bu konuşmayı hiç birinden beklemiyordum, özellikle Bora dan. Varlığımdan rahatsız olan kendileri değilmiydi? Bıraksalar da bir günlük de olsa hasret giderseydim.

- oğlum ne bağırıyorsun?

- baba ne diyor bu? Kim nere gidiyor.

Tüm abi tayfası ayaklanmış sinirle bir Ömer'e bir selim beye bakıyorlardı.

Neden izin verdiğine anlam verememislerdi.

- ben izin verdim oğlum ne bu tantana? Kardeşiniz hep bizim yanımızda olacak zaten, bunda bir sorun göremiyorum.

- baba sorun bu kızın gitmesi falan değil! Sorun şu çocukla gitmesi. Nereye gidecek bunla?

- abim haklı hem kız kapalı , rahat edemez çocuğun yanında.

Ben onların sözleriyle şoka uğrarken Salih abi ve Ömer sadece gülüyorlardı. İstemedikleri şey gitmem değildi, sinir oldukları çocukla gitmemdi.

Hem bu nasıl bir savunma şekliydi böyle?? Hala o kız demeye devam ediyorlardı.

- o kız sizin yanınızda nasıl kapalı bir şekilde geziyorsa bizim yanimizda da gezebilir. Selim bey sanırım haberleri yok. Sizin söylemeniz daha iyi olur diye düşünüyorum.

Yavuzun hiddetle kalktığı yere geri oturtan esma hanım ve Aynur ablanın gelmesiydi. Ömer bileğimden tutarak Esma hanımın yanına adımladı bu kez.

- Esma hanım kızınızı bugünlük kaçırmak isterim müsaadeniz var ise.

- amanın kızımın rızası varsa neden olmasın oğlum. Ama yanlız bir günlük özlerim ben kızımı.

- teşekkürler efendim.

- ne demek oğlum. Kızım alınacak esyan varmı ? Birde telefonunu bir alabilir miyim?

Telefonu uzattım eline, ekranını açtığında şifremi sordu, olmadığını söyledim.

- ay olmax öyle buna bir şifre koyalım.

Onayladım onu başımla.

- şey teşekkür ederim.

- ben teşekkür ederim kızım. Dikkat edin sizde. Yaklaşarak sarıldı bana , bende hafifçe doladım kollarımı sırtına.

- o zaman bize müsaade, memnun oldum çocuklar, bizim eve de bekliyorum.

Salih abi diğerleriyle el sıkıştı. Sonra yanıma yaklaşarak dış kapıya yönlendirdi beni, Ömer de hafsa ablanın yanindaydi.

- kızım alacak birşeyin varmiydi?

Veya bir markete uğrayalım ister misin?

- yok yok evde zaten herşeyim

Ömer kendi arabasıyla gelmişti,belimden tutarak o tarafa çevirdi bedenimi

- babacığım müsaadeniz olursa karımı kendi arabama atmak isterim.

- sıpa nasıl konuşuyorsun sen öyle tch tch tch. Kızım boşver bunu sen gel beraber gidelim.

Kendimi hızla Ömer'in kucağında buldum. Arabanın ön koltuğuna oturttu beni, yanağımdan öperek kendi tarafına geçti. Bunları yaparken Salih abiyle atışmayı da kesmiyordu tabi.

***********************

BNE ÇOK SEVİYORUM ÖMERİ UAA

Oy verirseniz çok memnun olurum. Yorumlarınızı esirgemeyin bendennn