Yeni Üyelik
13.
Bölüm

Bölüm 13

@linda_

Sabah eylülün ağlayış sesine kalktım melise kötü bir şey oldu sanıp hemen yanına koştuğumda melisin uyandığını gördüm " Lale melis uyandı sonunda " dedi Eylül bende mutluluktan ağlarken meliste ağlamaya başladı biz baya sulu göz bir gruptuk uraza baktığımda telefonla konuştuğunu gördüm büyük ihtimalle kaanı aramıştı, Uraz telefonu kapatıp yanıma geldi saçımdan öpüp " kaan birazdan gelecek " dedi beni de haber etmek ister gibi tamam anlamında kafamı sallayıp uraza yasladım kendimi .

Kaan yaklaşık 15 dakika sonra gelmişti melisin yanına , melin kontrollerini yapıp yanımıza geldi "durumu iyi ağrıları olacak bir süre, birazdan normal odaya alacaklar o zaman görebilirsiniz geçmiş olsun " dedi ve urazla konuşmak için gittiler biz eylülle sevinçle birbirimize sarılırken meliste bize el sallıyordu .

Bir saatin ardından melis normal odaya alınmıştı hepimiz etrafında dört dönüyorduk , melisi ziyarete nilüfer anneler gelmişlerdi hep birlikte melisin yanında olup onun moralini düzeltmek için elimizden geleni yapıyorduk.

Refakatçı olarak ne kadar kalmak istesemde urazı ikna edememiştim bir türlü ve eve gitmek için arabalara doğru gidiyorduk " ya ne olurdu kalsaydım " dedin sitem ederek " kızım anlamıyor musun tehlikeli diyorum " sabahtan beri aynı şeyi söylüyordu papağan gibi " tehlikeliymiş peh" dedim alaylı bir şekilde buna sinirlenmiş olacak ki " Lale! Benim sinirlerimle oynama " demişti ben urazı delirterek intikam almış saydım kendimi ve bir zafer kazanmış gibi bindim arabaya.

Yaklaşık bir saatin ardından ege varmıştık mertle sarılma merasimini bitirdikten sonra odama çıkıp duşa girdim .

Duştan çıkıp rahat bir şeyler giyip direkt kendimi yatağa attım biraz telefonla oyalandiktan sonra uyuya kalmışım. Aşağıdan gelen bağırış sesleriyle uyandım 'gene ne oldu , yeter ya ' diye geçiriyordum içimden , yataktan kalkıp aşağıya inmeye başladım git gide sesler daha çok gelmeye başlıyordu salona geldiğimde annemin geldiğini gördüm " anne senin burda ne işin var " dememle herkes bana döndü "anne ya seni kahpe " diyerek saçıma sarıldı birden ben ne olduğunu daha anlayamadan annem tarafından dayak yiyordum nilüfer anneyle Nurcan abla bizi ayırmaya çalışırken urazın sesini duydum " noluyor burda!" Resmen kükremişti annem urazı hiç takmamış beni dövmeye devam ediyordu ki Uraz gelip beni çekene kadar " ne yaptığını sanıyorsun sen " dedi anneme " sen karışma benim kizim değil mi istediğimi yaparım " diye karşılık verdi annem " hayır yapamazsin Lale benim nişanlım ve ona dokunamazsın " dedi hala bağırarak konuşuyordu " Allah Allah buna sen karar veremezsin " hala annem uraza karşı çıkarken urazin sabrının sonuna geldiğini fark ettim " seni burada gebertmeden çık git burdan" dedi işin sonuna geliyorduk yavaş yavaş " bana bir şey yapamazsin ben onun annesiyim " diye devam etti annem bilmiyordu ki urazın nasıl biri olduğunu " anne yeter defol git iste ne istiyorsun benden ya bırak artık peşimi " diye bağırdım bende bıkmıştım ben onun tavırlarından " sen ne hakla bana karşı gelirsin seni ben doğurdum " hala konuşuyordu ve asla pes etmiyordu en sonunda nilüfer anne dayanamayıp " ee yeter be kadın istemiyor işte kızın seni " dedi ve annemin kolundan tutup ona söz hakkı tanımadan kapı dışarı etti bu hareketine hepimizin içinin yağlarını eritmişti .

Ben daha fazla dayanamayarak ağlamaya başladım annemin bu hareketleri ağrıma gidiyordu " özür dilerim böyle sorun çıkaracağını bilmiyordum " dedi mahcup bir şekilde " kızım senin ne suçun var böyle anne mi olur takma sen kafana " dedi nilüfer anne söyledikleri hem iyi gelip hem kötü hissettirmisti , uraza bakma gereği duyup baktığımda onun sinirli bir şekilde beni izlediğini fark ettim bana mı sinirliydi yoksa anneme mi bilemedim " Lale konuşmamız lazım " dedi Uraz birden ben sorar gözle bakarken uraz çoktan merdivenleri çıkmaya başlamıştı bende peşinden gittim hemen .

Çalışma odasına gelmiştik " şimdi sana iki seçenek sunacam ve birine karar vermek zorundasın " dedi ben anlamayan gözlerle ona bakarken uraz devam etti " ya anneni öldürecem ya da onu sana ulaşamayacağı bir yere gönderecem " dedi ben şaşkın bir şekilde bakmaya devam ederken " bak sana sürekli zarar veriyor ikisinden birine karar vermen lazım " diye devam etti " ben , ben ne diyeceğimi bilemiyorum " dedim bir an içimden ne kadar öldür demek istesemde bunu yapamazdım her ne kadar bana zarar verse de o benim annemdi " şu an karar vermen lazım " dedi her ne kadar ulaşamayacağım bir yere gonderecem dese de ona bir şey yapmadan bırakmayacağını biliyordum ama gene de onu secmeyi tercih ettim " onu burdan gönder " dedim sakince her ikisini de istemiyordum ama ben karar vermeseydim urazin en kötü kararı vereceğini biliyordum " tamam " dedi ve odadan çıktım ben nereye göndereceğini bile sormadan çıktım odama gidip ağlamam gerekiyordu şu an da öyle de yaptım.

 

Ben odamda ağlama seansımı gerçekleştirirken birden kapı açıldı içeri giren tabii ki mert afacanında başkası değildi yanıma gelip " anne , neden ağlıyorsun?" Diye sordu " hiç öyle ağlamak istedim " dedim sadece sonrasında bana daha da sırnaşıp sarıldı " ağlama" dedi minnoş kalbi vardı mertin " tamam" dedim bende sadece , biz sarılmaya devam ederken kapı tekrardan çaldı " gir " dedim bu sefer gelen kişi uraz dı " gelebilir miyim?" Dedi şefkatli bir şekilde " gel " dedim sadece o da yanımıza gelip uzandı ve beni de dahil ederek sardı bizi .

Öyle sarılı bir şekilde ne kadar durduk bilmiyordum ama gerçekten güzel hissettirmişti, ikisine baktığımda uyumuşlardı bile biraz hava almak için bahçeye çıkmaya karar verdim.

Mertin kollarından zorla sıyrılıp aşağıya indim mutfağa gidip kendime bir de rahatlamak için bitki çayı yaptım Nurcan abla ortalıkta görünmüyordu bugün , çayımı da alıp bahçeye çıktım saatte baktığımda ikindi vaktine geldiğini gördüm birazdan Nurcan abla yemek hazırlamaya gelirdi.

Biraz bahçede oyalandıktan sonra yemek yapmaya karar verdim mutfağa gittiğimde Nurcan ablayı görmemiştim oysaki şimdiye gelmesi gerekiyordu neden gelmediğini merak ederken önce yemek hazırlayıp arama işini sonraya bıraktım çünkü yukarı çıkmaya üşenmiştim.

Fırında tavuk , pilav , salata ve börek yapmıştım akşam için yemek yapmak moralimi daha da düzeltirken yukarı çıkıp bir gıcığı bir de tatlış bir küçük beyi uyandırdım çıkmışken telefonumu da almayı ihmal etmedim tabii .

Aşağıya inip sofraya en son salatayı koymuştum o sırada urazla mertte gelmişti " oo bunları sen mi yaptın?" Dedi Uraz bende gülerek " evet umarım begenirsiniz " dedim ve yemeğe başladık , yemek ortasında miraçla Çağrı gelmişti " abi afiyet olsun yemekten sonra konuşmamız lazım " demişti miraç ben hemen söze atılıp " sizde yemeğe katılın gelin " dedim hepsi şok bir şekilde bakarken " yok yenge sağol biz oturmayalım" dedi Çağrı " aa olur mu geçin geçin hemen tabak getiriyorum size " dedim ikisi de urazdan onay verip vermedigine baktılar ve " geçin " dedi Uraz ben ikisine de servislerini getirmiş yemeklerden koymuştum , herkes güzelce yemek yedikten sonra sırayla kalkmış salona geçmişlerdi bende onlara kahve hazırlamaya gitmiştim " eline sağlık yenge valla çok guzel olmuş her şey " dedi ikisi de uraz da yanıma gelip saçımdan öptü ve " eline sağlık güzelim çok güzeldi yemek " dedi " afiyet olsun , birazdan tatlı da getirecem " dedim kahveleri verirken ee güzel bir yemekten sonra tatlı olmazsa olmazdı.

Çayı ve yaptığım tatlıyı tepsiye koyup servis etmeye gittim hepsine çay ve tatlı verdikten sonra geri mutfağa gittim ve Nurcan ablaya aradım " Nurcan abla nerdesin " dedim direkt " kızım nilüfer annenle melisin yanına geldik akşam gelecektim yemek yapmaya ama Uraz senin yaptığını söyledi o yüzden gelmedim "dedi açıklama yaparak " Hıı selam söyle herkese melis nasıl " diye sordum " melis gayet iyi bomba gibi maşallah " dedi biz gülüşerek biraz daha konuştuktan sonra mutfağı toplayıp odama çıktım bugün gerçekten Yorulmuştum ve direkt uyudum .

 

 

Umarım beğenirsiniz canlarım 🫶

Loading...
0%