Yeni Üyelik
16.
Bölüm

Bölüm 16

@linda_

Olayın üstünden bir hafta geçmişti , Lale hala yoğun bakımdaydı kaan şu an psikolojik olarak kendini korumaya aldığı için uyanmadigini söyledi o yüzden Lale kendini ne zaman bırakırsa o zaman uyanacaktı , bizde laleyi öylece beklemek zorunda kalıyorduk .

Gene lalenin yanına girecekken mertte benimle girmek istedi bu isteğini kırmayıp merti we hazirladiktan sonra içeri girdik beraber , ben sandalyeye oturdum merti de kucağıma aldıktan lalenin elini tuttum sonra konuşmaya başladım " Lale bak bu sefer yanımda küçük oğlumuzu getirdim uyandığında hep birlikte uzak yerlere gideriz gezmeye sen ne istersen onu yaparız şirkette çalışmana da izin veririm her şeye tamam derim artık uyan lütfen " dedim yalvarır bir şekilde ben elini bıraktıktan sonra mert tuttu lalenin elini " anne ben geldim uyandığında sana kocaman sarılacam seni seviyorum annecim " dedi mert benim gözlerim dolarken laleninde gözünden yaşlar aktı mert birden bana dönüp " baba annem elimi sıktı " dedi ben sevinçle yetimden kalkıp " oğlum sen burda bekle ben doktor amcayı çağırıp geliyorum tamam mı " dedim mertte kafasını tamam anlamında sallayınca hemen kaanı aradım yaklaşık 5 dakika sonra geldi ve laleyi kontrol etmeye başladı.

Kaan bir kaç test yaptıktan sonra " uyarılara tepki veriyor yavaştan kendini açıyor demek ki her an uyanabilir bugün normal odaya geçebilirsiniz gözünüz aydın " dedi kaan dışarı çıktıktan sonra biz mertle biraz daha lalenin yanında durduk .

Laleyi bir kaç saat sonra normal odaya aldılar miraça diğerlerine haber vermesini söyleyip lalenin yanına geri döndüm bugün uyanması için dua ediyordum sadece .

Bir saattin ardından herkes buraya toplanmıştı kaan herkesin konuşmasında fayda olacağını söyledi o yüzden sırayla laleyle konuşuyorduk ilk melis konuştuğunda lalenin gözlerinden tekrardan yaşlar aktı bizi tanıyor ona göre tepki veriyordu bazen ağlıyor bazen kaşları çatılıyor bazen sırıtıyordu ama hala tamamen uyanmıyordu , herkes laleyle konuşmuş onun uyanmasını beklerken mert lalenin yanına yatmak istedi ilk başta kabuk etmesemde sonrasında olumlu bir durum olur diye kabul ettim merti dikkatlice lalenin yanına yatırdık mertin sarılışı laleyi gene ağlatmıştı.

 

Lalenin ağzından

Kimin ne konuştuğunu duyabiliyordum herkes uyanmam için yalvariyordu resmen aile sevgisi görmeyen ben bu sevgi bana fazla gelmişti hala bir tarafım ablamla gitmek istiyordu bunun savaşını verirken mertin hareketleri karar vermeme sebep olmuştu merti her ne kadar ben dogurmamis olsam da kendi oğlummuş gibi seviyorum gerçektende anneymişim gibi hissettiriyordu bana uyanmak için son damla mertin bana sarılışı olmuştu.

 

Urazin ağzından devam

Biz hepimiz başımız eğik beklerken mert " anne " dedi ben bakışlarımı o yöne çevirirken lalenin uyandığını merte bakarak ağladığını gördüm " Lale " dedim şaşkın ve mutlulukla hemen yanına gidip elini tuttum ve saçına öpücükler kondurmaya başladım " çok şükür uyandın Allahim sana binlerce kez şükürler olsun " diyordum hepimiz ağlamaya başlamıştık resmen ağlamayan ben Lale ve mert için ağlayıp duruyordum ben biraz daha öylece dururken melis lafa atılıp " güzel aile tablonuzu bölüyorum ama laleyi bize de bırakır mısınız " dedi hepimiz buna gülerken lalenin de gülmesi içimi ısıtmıştı ben kaanı çağırmaya dışarı çıktım diğerleri ise lalenin başına toplanmıştı.

Kaan gelip bütün kontrolleri tekrardan yaptı" geçmiş olsun yenge nasıl hissediyorsun " dedi " iyiyim sadece biraz başım ağrıyor " dedi Lale " yenge sana bir serum takacaz su içebilirsin bir süre katı şeyler yememelisin çorbalar da çok ağır ve Yağlı olmayacak " dedi bir kaç uyarı ve yapıp yapmamasi gerekenleri söyledikten sonra " geçmiş olsun tekrardan " diyip gitti iki gün daha burdaydık tektikler için " eve gitmek istiyorum " dedi Lale " sabret güzelim iki gün sonra gidecez evimize " dedim saçlarını okşarken " kaan evde baksa olmaz mı ?" Diye sordu masumca " lütfen urazz" diye de devam etti ben kararsız kalsam da " tamam güzelim tamam kaanla konuşup geliyorum " dedim " tamam " diyip kocaman gülümsedi bende gülumserken kaanla konuşmaya gittim .

Kaanın odasına girdiğimde " hayırdır abi yengeye bir şey mi oldu " dedi telaşla " yok koçum yok Lale bugün eve gitmek istiyor bizim şu çıkış işlemlerini hallet diye geldim " dedim kaan ilk kararsız kalsa da " abi normalde izin vermemem gerekiyor ama mecbur verecez bir şey olduğu zaman aradığında hemen gelirim " dedi ve çıkış için izin kağıdını hazırladı " sağol koçum kolay gelsin " diyip çıktım odadan lalenin odasına giderken simsiyah giyinmiş maskeli biri dikkatimi çekti o da lalenin odasına doğru giderken beni görmesiyle kaçtı arasından sinirle seslenirken adamın peşinden gidemeyecegim için çağrıyı aradım " simsiyah giyinmiş maskeli bir adam var onu bulup depoya götürüyorsunuz hemen güvenliği de arttırın " dedim " tamam abi o iş bizde " dedi Çağrı ve kapattık telefonu Lale acilen eve götürmem gerekiyordu artık burası güvenli değildi . Lalenin kaldığı odaya geldim " hazırsan gidelim eve hadi " dedim Lale sevinçle " hazırım hazırım gidebiliriz " dedi melis lalenin kalkmasına yardım ederken " enişte bizde gelebilir miyiz " dedi " gelin " dedim sadece ki şu an onların lalenin yanında olması daha iyiydi . Hızlıca hastaneden çıkıp arabaya bindik herkesi bizim eve götürüp geri hastaneye dönmem gerekiyordu bulmam gereken bir şerefsiz vardı ben arabanin hızını iyice arttırmış gidiyorken telefon çaldı..

 

Lalenin ağzından

Sonunda hastaneden çıkmış eve gidiyorduk ama urazda bir gariplik vardı sanki bir şey olmuştu uraz arabanin hızını iyice arttırken kimseden çıt çıkmıyordu bu sessizliği bozan urazin çalan telefonu olmuştu uraz telefonu açtı sinirlendi daha da gaza bastı kimle konusuyorsa her kelimesinden sonra daha da sinirleniyor daha da hızlanıyordu 40 dakikalık yolu 15 dakika da gelmiştik bu hızla uraz arabayı bahçeye geçirdi hepimiz inip eve doğru giderken uraz korumalarla konuşmaya gitti kesinlikle bir sey olmuştu , eve girdiğimizde kocaman gülümsemesiyle Nurcan abla karşıladı bizi " Lale , hoş geldiniz " dedi hepimiz gülümseyerek içeri geçtik Nurcan abla " odani hazırladım sana kızım çorba da hazır " dedi " teşekkür ederim Nurcan abla " dedim " ne demek kızım sizler içinde çok güzel şeyler hazırladım elinizi yüzünüzü yıkayın gelin hadi " dedi Nurcan abla kesin bir sürü şey döktürmüştür şimdi .

Yavaşça merdivenden çıkıp odama gittim ve kendimi hemen duşa attım kaç günden beri hastanedeydik ve yıkanmak istiyordum artik kısa ve güzel bir duşun ardından banyodan çıktım , çıkar çıkmaz da ela gözlerle karşılaştım " uraz " dedim sadece seslenmeme hiç aldırış etmeden bana doğru geldi ve tam önümde durdu saçıma öpücük kondurdu sonra anlımı öptü ve sarıldı bana " seni kaybedecem diye çok korktum bir daha böyle bir şey yaşanmayacak " dedi ve tekrardan saçımı öptü biz bir süre sarılı bir şekilde kaldıktan sonra ilk ayrılan uraz oldu " üşüyeceksin giyin hadi saçını da kurutmayı unutma ben bir kaç saatte gelirim tamam mı " dedi " nereye gidiyorsun " dedim bana cevap vermeden dudağıma öpücük kondurup gitti geldiğinde darlarım onu diyip üstümü giyindim saçımı kuruttum ve aşağıya indim.

Mis gibi kokular geliyordu salondan hemen oraya gidip bir tane poğaça aldım tam yiyecekken nilüfer annenin çığlığı duydum " Lale ne yapıyorsun bırak onu hemen " dedi ben daha ne olduğunu anlamaya çalışırken yanıma gelip elimdeki pogacayi aldı " ya bir tane yesem ne olur ki " dedim dudağımı büzerek " hiç öyle masum masum bakma olmaz yiyemezsin " dedi ben yüzümü asarak koltuğa uzandım oturma pozisyonunda karnım çok acıyordu dikislerden dolayıydı büyük ihtimalle Nurcan abla elinde tepsiyle gelip " mis gibi çorba yaptım al bakalım " dedi ve kucağıma koydu herkes bir şeyler yerken bir yandan da sohbet ediyorduk ama benim aklım urazda takılı kalmıştı umarım çok kötü bir şey değildir..

 

 

Biraz geç geldi bölüm kusura bakmayın derslerim çok yoğun o yüzden artık hafta da bir atmayı düşünüyorum ama tabii bu değişebilir.

Umarım beğenirsiniz canlarım 🫶

Loading...
0%