Yeni Üyelik
17.
Bölüm

Bölüm 17

@linda_

Hastaneden çıkalı 2 hafta olmuştu bu süre zarfında herkes benimle çok iyi ilgilenmişti o yüzden de çabucak toparlandım artik rahat rahat oturabiliyor yürüyüp eğilip kalkabiliyordum bu benim için büyük bir nimetti.

Saat öglen biri gösteriyordu mertin okuldan gelmesine 2 saat kalmıştı, merti bir anaokuluna vermisti uraz sabah 9 da gidiyor öğlen 3te geliyordu mert hem eğitim görüp hem eğleniyordu o yüzden mert adına çok mutluydum, mert için kek yapmaya karar verdim bugün çok tembellik yapmıştım ve mutfağa gidip bir şeyler yapmak istiyordum tarçınlı havuçlu kek yapmaya karar verip malzemeleri çıkarmaya başladım dolaplardan ben her şeyi hazırlamaya başlamışken Nurcan abla geldi mutfağa " Lale kızım ne yapıyorsun " dedi sakince " mert için kek yapıyorum " dedim " yardım edeyim sana " dedi Nurcan abla tezgaha yaklaşıp bana yardım etmeye başladı biz hem sohbet edip hemde kek yapıyorduk Nurcan ablayla mutfakta bir şeyler yapmayı seviyordum.

Biz Nurcan ablayla bir kaç bir şey yapmış sonrasında ikimize de kahve yapıp bahçeye çıkmıştık hava çok güzeldi bugün , biz kahveleri yudumlarken yanımıza bir koruma geldi " Lale hanım Uraz bey size ulaşamadığını ve hemen onu aramanız gerektiğini söyledi" dedi " tamam gidebilirsin " dememle koruma gitti bende içeri geçip koltukta unuttuğum telefonumu aldım telefonu açtığımda 10 cevapsız arama ve bir sürü de mesaj vardı ben gene ne oldu da aradı diye düşünürken daha fazla urazı sinirlendirmeden aradım onu " Lale niye bakmıyorsun bu telefona ben sana bunu boşuna mı verdim niye yanında taşımıyorsun beni delirtmeye mi çalışıyorsun kızım!" Açar açmaz bir dizi şey söylemeye baslamisti bile " uraz sakin olur musun dalmışım bir şeyler yapmaya duymadım hem ne oldu da aradın bu kadar " dedim sakin olmaya çalışarak " dalmayacaksin Lale açılacak o telefon " diye bağırmaya devam ediyordu " ne olduğunu söyleyecek misin artık " dedim bıkkın bir şekilde " hemen üçümüz için bir valiz hazirla bir saatte gidiyoruz merti alıp geliyorum " dedi ben hala ne olduğunu anlamaya çalışıyordum " nereye gidiyoruz " diye sordum uraza " gidince görürsün Lale hadi hazırlan " dedi ve benim bir şey dememe izin vermeden telefonu suratıma kapattı bahçeye Nurcan ablanın yanına geri döndüm kahvemi bitirmeye " ne olmuş kızım " dedi Nurcan abla " valla bende anlamadım ki valiz hazirla dedi geliyorum dedi kapattı " dedim " allah Allah ne oldu acaba neyse gelince öğreniriz gidip valiz hazırlayalım " dedi Nurcan abla uraz geldiğinde hiçbir şeyin hazır olmadığını görürse sinirlenecegini biliyordu o yüzden ikimizde yukarı çıkıp valiz hazırlamaya başladık.

Yaklaşık yarım saat sonra uraz ve mert gelmişti ikisi de yukarı çıktığında uraz kısa bir duşa girerken bende merte duş aldırmıştım merti giydirirken " canım okulun nasıl geçti bugün " diye sordum gülümseyerek " sıkıldım biraz anne " dedi " aa neden sıkıldın bakalım " dedim " öğretmenimiz oyun oynamamıza izin verdi ama kimse benimle oynamadı " dedi üzgün bir şekilde ben başta ne diyeceğimi bilemeyerek " hmm demek öyle o zaman biz seninle oyun oynayalım olur mu " dedim onu mutlu etmeye çalışarak " evett" diye bağırdı ve bana sarıldı bir süre sarıldıktan sonra mertin saçlarını kuruttum ve aşağıya gönderdim bende hızlıca hazırlanmaya gittim ben hazırlanırken odanın kapısı açıldı içeri uraz girdi yanıma geldi gözlerini dikmiş bana bakarken sessizliği bozan ben oldum " nereye gidiyoruz " dedim sakince " dağ evine bir kaç gün orda kalacaz " dedi " peki neden gidiyoruz " dedim uraz derin bir nefes verip bana daha da yaklaştı " çok soru soruyorsun Lale gidince öğrenirsin " dedi ve saçıma öpücük kondurdu " hadi hazırsan gidelim " dedi " hazırım " dedikten sonra uraz elimi tuttu ve odadan çıktık umarım gitmemizi sebebi kötü değildir diye geçiriyordum içimden.

Yola çıkalı iki saat olmuştu ve hala biraz yolumuz vardı " baba ne zaman yetişecez" dedi bıkkınca mert " daha yolumuz var oğlum hadi uyu sen " dedi Uraz merte baktığımda babasının sözünü dinleyip hemen uykuya daldı " ev bu kadar uzakta değildi sanki " dedim " evet başka bir eve gidiyoruz " dedi Uraz ben saskinca ona bakarken " ağzını kapat sinek kaçacak " dedi birden uraz " çok komik " diyip önüme dönerken urazda kahkaha atmaya başlamıştı " tamam küsme küsme az kaldı hem yetişmemize " dedi ben kollarimi birleştirip sadece "hı" demekle yetindim .

40 dakikanın ardından sonunda yetişmistik dağ evine burası diğerine göre daha küçüktü ama çok şirin görünüyordu uraz merti uyandırıp yanıma getirdi ben mertin elinden tutup eve doğru giderken uraz valizleri alıp arkamizdan geldi kapının önüne geldiğimizde uraz cebinden anahtarı çıkartıp kapıyı açtı " geçin bakalım " dedi ve ikimizin geçmesi için yol verdi içeri geçtiğimde salona da buldum kendimi sağ tarafta ise mutfak vardı karşıda ise banyo vardı büyük ihtimalle ev sade ama şık bir dizayn edilmişti ben içeriyi incelerken " beğendiniz mu burayı " dedi Uraz " evet güzel ev " dedim trip atar şekilde Uraz derin bir nefes verip merte döndü " aslanım hadi yukarı çık odanda bir sürü oyuncak var " dedi ve merti yukarı gönderdi " bizde bunları yerlestirelim mutfağa " dedi Uraz ne ara getirdini bilmediğim poşetleri göstererek ben sadece kafamı sallamakla yetinip mutfağa doğru gittim ve eşyaları yerleştirmeye başladık ben buzdolabını düzeltirken uraz arkamdan sarıldı birden " ne kadar korktum bugün biliyor musun " dedi " neden " dedim hala işime devam ediyordum ki Uraz beni kendine doğru döndürdü " gene biri sana zarar vermeye çalışıyor sandım sen telefonu açmayınca sakın bir daha yanından ayırma sana bir şey olursa dayanamam " dedi itirafta bulunarak " merak etme bir daha ayırmam " dedim " bu tepki duygusuzca oldu " dedi Uraz ben bu dediğine gülmeye başlayınca o da bana katıldı biz sarılı halde gülerken urazin yanağından öpüp ayrıldım ondan onu öpmemi beklemiyor olacak ki şaşkınca olduğu yerde kalmıştı şu an çok tatlı duruyordu kendi kendime sırıttığımı anlayınca hemen kendimi toplayıp mutfağı düzenlemeye devam ettim .

Sonunda mutfak işi bitmişti ikimize de bitki çayı yapıp salona geçtik oturmaya ve gene şu soruyu sormaya karar verdim " neden geldik buraya " dedim uraz sıkılmış bir şekilde tepki verirken " size zarar vermek isteyen birileri var ortam sakinleşinceye kadar burda kalacaz tehlike biraz olsun geçsin geri dönecez" dedi Uraz " sıkıldım ben bu düşmanlardan hepsine el bombası atıp kaçalım " dedim heyecanlı bir şekilde Uraz bu tepkime şaşırırken gülmeye de başladı " Hee olur istersen füze de atalım tam olsun " dedi dalga geçerek " ay o da mantıklıymış " dedim uraz bana ciddi misin der gibi bakıyordu biz böyle konuşmaya devam ederken mert yanımıza geldi " anne yanımda uyur musun " dedi huzursuz bir şekilde " uyurum tabi canım " dedim " babamda gelsin " dedi sonrasında " tamam oğlum " dedi Uraz sevecen bir şekilde "e hadi gidelim yatmaya " dedi Uraz konuşmaya devam ederek " tamam su alayım çıkalım " dedim ve mutfağa hepimiz için şişe sulardan alıp yukarı çıktım bende mertin ve kendi üstümü değiştirdikten sonra yatağa girdik arkamizdan gelmişti merti ortamiza almıştık " anne masal anlatır mısın " dedi mert " anlatirim canım " dedim ve hemen masala başladım " bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde bir prenses varmış prenses çok güzelmiş o yüzden de annesi ona hep kötü davranırmış günlerden bir gün prenses daha fazla dayanamayıp başka yere kaçmış ama orada başına geleceklerden habersizmiş prenses kaçtığı yerde sığınacak yer ararken bir krala denk gelmiş kral " ne arasın prenses " demiş prenses başta korkmuş tabii ama sonra " kalacak yer arıyorum " demiş kral da prensesin o haline acıyıp onu kendi sarayına davet etmiş prenses bunu duyunca çok sevinip hemen kabul etmiş aradan bir zaman geçmiş kralla prenses yakınlaşmaya başlamışlar kral ne kadar bu durumdan memnun olsa da prenses bu durumdan memnun değilmiş o yüzdende saraydan ayrılmak istedigini krala söylemeye karar vermiş prenses bütün cesaretini toplayıp kralın önüne çıkmış ve " kralım beni burada misafir ettiğiniz için teşekkür ederim ama benim artık gitmem gerekiyor izninizle ben saraydan ayrılayım.. " demiş kral bunu duyduğuna çok sinirlenmiş ve hemen karşı çıkmış buna prenses bu haberi duyunca çok üzülmüş ve başka yollar düşünmeye başlamış" ben masalı anlatmaya devam ederken mert çoktan uyumustu ama Uraz beni pür dikkat dinliyordu anlamışmıydı baranla olan hikayemi ben masala devam etmeden uraza hafifçe gülümseyip merti de optukten sonra uyumaya koyuldum bugünlük bu kadar masal yeterdi..

 

 

Umarım beğenirsiniz canlarım 🫶

Loading...
0%