@linda_
|
İşte gelmişti o gün , bugün ilk iş günümdü hem heyecanlı hem stresliydim umarım anlaşabileceğim kişiler olurdu . Yataktan kalkıp günlük rutinlerimi yaptıktan sonra hazırlanmaya geçtim , şık bir takım giyip saçlarımı da at kuyruğu yaptim hafif bir makyaj ve takılarla da hazırlanmamı tamamladım . Gene küçük bir atıştırıp evden çıktım , metroya gene son saniye yetişmiştim asla metro saatini tutturamıyorum. Benim için çok uzun geçen metrodan sonra gelmiştik durağa , inip şirkete yürümeye başladım yolda giderken ilk defa dikkatimi çeken bir kafe gördüm, kafeye girip bir kahve aldıktan sonra şirkete geçtim lobide hangi kata çıkmam gerektiğini öğrenip asansöre gittim, ineceğim kata geldiğimde yeni çalışan olduğum için bölüm başkanının yanına gittim . " merhaba ben Lale Aydın yeni çalışanım" dedim karşımda ki bölüm başkanına " hoş geldiniz ben Emre bölüm başkanıyım arkada sağdaki masa senin arkadaşlar ne yapman gerektiğini gösterecekler sana " gayet kibar bir şekilde karşılamıştı Emre bey gerçi buraya geldiğim sürece Uraz bey dışında kibar olmayanla karşılaşmamıştım. Emre bey 'in dediği yere geçip yanıma ne yapmam gerektiğini söylemek için tatlı ve güzel bir kız gelmişti " merhaba hoş geldin ben Eylül senin hemen yan masandayım , sana yardımcı olmak için beni görevlendirdiler. " biraz daha kaynaştıktan sonra bana işim hakkında bilgi verip yerine geçmişti. İşime hemen adapte olmuştum bile hatta öyle odaklanmışım ki saatin öğlene geldiğini fark etmemişim, Eylül yanıma gelip öğle yemeğine inelim demişti bende kabul ettim yemeğe inmek için asansöre gittik " buranın yemekleri güzeldir sende seversin bence " dedi Eylül bende öyle umuyorum yemekhane katına geldiğimizde karşımda bir çift ela gözle karşılaştım , anlaşılan bizim serüven başlamış bulunmaktaydı. Bir baş selamı verip Eylüle döndüm o da çanta örmeyle ilgileniyordu bu ortak noktamıza çok sevindim, sıra bize geldiğinde yemeğimizi alıp boş bir masaya geçtik ve ne göreyim beğenirsini çaprazımızda Uraz bey ," yöneticiler şirkette yemek yiyorlar mi?" Diye sordum merakla " hafta da bir gün kontrol amacıyla yiyorlar gelecekleri günü de kimse bilmez sürpriz bir şekilde gelirler " buna şaşırmıştım ve mantıklı da bulmuştum çalışanlarına önem veriyor olmalılar. Biraz sohbet edip yemeğimizi bitirdikten sonra kalktık o sıra da adımın seslendiğini duydum, arkamı döndüğümde Uraz bey bu tarafa geliyordu " buyurun Uraz bey ?" Dedim kibar olmaya çalişarak " demek başladın işe hayırlı olsun ve sana dediğim şeyi unutmadın değil mi?" Dedi bende sorar gözlerle " neyi Uraz bey?" Dedim " dikkatli ol bunu da aklından çıkarma " Gene şifreli konuşuyordu tam gidecekken " ne için dikkatli olmam gerekiyor tam olarak ?" Dedim sinirle sinsi bir şekilde sırıtıp bana cevap vermeden gitmişti bu adam sinirlerimi bozuyordu ikidir umarım sinir hastası olmadan bu şirkette kalacaktım. Eylüle baktığımda meraklı bir şekilde bizi izliyordu " uraz bey niye sana öyle dedi?" Bir bilsem diye bağırasım geldi ama sakin olmalıyız demi iş önemli " bende bilmiyorum " dedim sakince o da anladım der gibi kafasını salladı ama kafası karışmış görünüyordu, ki karışması da normal yeni bir çalışanla yöneticinin arasında ki bu konuşmaya bende şahit olsam benimde kafam karıştırdı. Bu olanları orada bırakıp biraz hava almaya ve kahve içmeye bahçeye gittik , vakit geçirip bolca sohbet ettikten sonra işe geri döndük . Zaman çok hızlıydı gerçekten zamanın hızına yetişmek imkansızdı ne geçtiğini anlamadığımız zamanın, çıkış saatine geldiğini gördük buna en çok ben sevinmiş olabilirim çünkü yeni aldığım topuklu çok feci vurmuştu ayaklarıma hemen eve gidip bunlardan kurtulmak istiyordum . Eylüle toparlanıp çıkışa gittik orada vedalaşıp ayrıldık , iyi anlaşmıştık Eylülle bir çok ortak noktamız vardı . Metroya doğru yola koyuldum acı çekerek ve topallıyarak yürüyordum , bir yerde durup biraz dinlendim gerçekten zor yürüyordum, ben dinlenirken önümde bir araba durdu arka camı açıldı ve görüş açıma gözlerinden bile gıcıklığı belli olan Uraz bey girdi . " iyi misin neden kaldırımda oturuyorsun?" Bu da neydi şimdi ne ara beni gördü de geldi " iyiyim Uraz bey biraz ayakkabım vurdu dinleniyordum" anladım der gibi kafasını salladı ben gidecek zannederken " gel seni bırakalım evine " dedi ağzım açık şok bir şekilde Uraz beye bakıyordum ciddi olup olmadığını anlamak için suratına bön bön bakıyordum " teşekkür ederim Uraz bey ama gerek yok " dedim "itiraz istemiyorum hadi bin arabaya ağzını da kapat sinek girecek " gıcıklığı gene üstündeydi daha fazla yürüyemeceğim için kabul edip arabaya bindim bu resmen bir hediye gibi bir şeydi. " teşekkür ederim Uraz bey sizi de uğraştırdım " dedim acıdan ağlamaklı çıkan sesimle Uraz beyinde dikkatini çekmiş olacak ki iyi misin der gibi bakıyordu bana hafifçe kafamı sallayıp onayladım. Yol boyunca konuşmamıştık biraz süre sonra eve yetistigimizde " bugün iyice dinlen " dedi sessizliği bozarak kafamı sallayıp teşekkür edip arabadan indim gerçekten bu hareketine şaşırmıştım Uraz beyin ama çok iyi olmuştu benim için. Hemen eve girip topuklulardan kurtulup kendimi duşa attım ılık bir duş alıp rahatladım , kendime hafif bir şeyler hazırlayıp salona geçtim hem hazırladığım şeyleri yiyor hemde çanta örüyordum . Bir saat sonunda iyicene yorgunluk çökünce uyumaya gittim gerçekten yorulmuştum bugün , telefonu son kez baktıktan sonra kendimi uykuya verdim . Yarına iyice dinlenmiş olmalıydım. |
0% |