Yeni Üyelik
20.
Bölüm

B¹⁶

@liva_iste

Selamm bugün shifting yapmayı denerken uyuyakalmışım🤦‍♀️ O yüzden bölüm biraz gecikti. Oy atmayı ve yorum yapmayı unutmayınn

 

On beş dakikanın sonunda eve geldik. İçeri girdim ve doğrudan odama çıktım. Üstümü değiştirip yatağa oturdum. Telefonumun çalmasıyla elime aldım. Bilinmeyen numaraydı. Tereddütle telefonu açtım.

 

"Dalya?"

 

"Polat abi!"

 

Odanın kapısının sinirle açılması ile telefonun elimden çekilmesi bir oldu. Alaz abimin gözlerinden neredeyse ateş çıkıyordu. Telefonu kulağına götürdü.

 

"Yanlış numara"

 

Dedi ve telefonu kapattı. Sinirle gözlerini açmış bana bakıyordu.

 

"Sen ne yapmaya çalışıyorsun!"

"Kim olduğunu bilmiyordum"

"Bunun bir önemi yok Dalya! Sen korunmak için buradasın tamam mı?! Ya Ateş olsaydı Dalya ne yapacaktın. Ayrıca ya yerini bulurlarsa"

"Özür dileri-"

'ÖZÜR DİLEME DALYA SADECE BİR DAHA YAPMA"

 

Başımı önüme eğdim ve yeri izlemeye başladım. Abim Sinirle odanın kapısını çarpıp çıkarken gözümden bir damla yaş düşmüştü. Sinirle yatağa yattım ve uyumaya karar verdim. Gözlerimi kapatmamla birlikte uyumam bir oldu.

 

🩰

 

Gelen kavga sesleriyle yerimden fırlayarak uyandım. Ne olduğuna bakmak için hızla odamdan çıktım ve aşağıya aşağıya indim. İlk ne olduğunu anlamak için Kavgayı dinlemeye başladım. İki ses de tanıdıktı.

 

"SEN KİMSİN GERÇEKTE! NELER SAÇMALIYORSUN, ABİM YILLAR ÖNCE ÖLDÜ BENİM!"

"İSTER İNAN İSTER İNANMA ALAZ BENİM POLAT"

 

Gözlerim kocaman açıldı. Onların görüş alanlarına girdim. İkisinin de yüzü bana döndü. Polat abimi görünce kalbim hızlı hızlı atmaya başladı.

 

"Dalya?"

 

Cevap veremiyordum. Yere düşmüştüm ve gözlerim ilk simsiyah oldu. Polat abim omuzlarımdan tutup beni sallamaya başladı.

 

"Dalya. Dalya uyan"

 

Yavaşça gözlerimi araladığımda görüşüm bulanıktı. Görüşüm düzeldiğinde karşımda beni uyandırmaya çalışan abimi gördüm.

 

"Dalya geç kalacaksın"

 

Rüyanın etkisinden hala çıkmamıştım. İlk biraz gözlerimi kırpıştırdım ama hala rüyamı düşünüyordum.

 

"Abi, rüyamda Polat abimi gördüm. Beni bulmuştu. Kavga ediyordunuz ona Alaz olduğunu söylüyordun"

"Adı üstünde Dalya rü-ya. Hadi kalk giyin seni bekliyor olacağım."

 

Demesiyle odadan çıktı. İki yanağıma hafifçe vurup ayağa kalktım. Üstüme bir kargı pantolon ve siyah bşr sporcu sğtteni giydim. Ardından aşağı indim ve abimin yanına gittim.

 

"Hazırım abi"

"Tamam gel"

 

Ayağa kalktı ve belimden tutup beni evin çıkışına getirdi. Beni kendine döndürüp omuzlarımı tuttu.

 

"Dalya, dün için özür dilerim ama daha dikkatli olmalıydın. Sana sesimi yükselttim ama isteyerek olmadı"

 

Başımı salladım. Öfke problemleri vardı ve kendini kontrol edemiyordu, bunun için sinirlendiğinde bağırır çağırır, kırıp dökerdi. Dövedebilirdi değilmi, önceki babam gibi.

Evden çıktık ve arabaya bindik. Yolculuğun yarısı sessiz geçti. Aklıma dün söyleyemediklerim gelince şimdi söylemeye karar verdim.

 

"Abi"

"Efendim"

"Ben dün ilk maçı kazandım ve 50 puan aldım."

"Çok güzel ilerliyorsun Dalya. Bazen seni yardımcım olarak almayı Bile düşünüyorum"

"Biraz gelişinde neden olmasın..."

 

Diye mırıldandı. Ona göz ucuyla baktığımda gülümsediğini gördüm. Abim olmasaydı yavşardım büyük ihtimalle.

Kursun önüme geldiğimde arabadan inip abime el salladım. Ben giderken onunda gittiğini duydum. Kurstan içeri girdim ve doğrudan bahçeye ilerledim. Acemi sınıfına girince bahçede değil bir odada ders görecektik. Eşyalarımı bankın üzerine bıraktım ve ben de oturdum. Bu sefer en son ben gelmiştim.

Benden yaklaşık beş dakika sonra hoca da gelmişti. Aynı sırayla dizildik ve hocanın konuşmasını bekledik. Elinde bşr kutu ile gelmişti. Acaba içinde ne vardı. Elindeki kutuyla tam karşımızda durdu.

 

"Günaydın gençler. Bugün silah kullanmayı öğreteceğim size"

"Silah mı? Tehlikeli değil mi?"

"Kendinize karşı değil hedef tahtasına atış yapacaksınız"

 

Az sonra sekiz kişi elinde sekiz hedef tahtası ile geldi ve bahçenin diğer ucuna yerleştirdi. Hepimiz hedef tahtalarına bakıyorduk. Hoca konuşmaya başlayınca ona döndük.

 

"Şimdi size silahlarının vereceğim şaka yapmak yok bu çok tehlikeli. Şaka yaparsanız eksi puan veririrm"

 

Herkes başını salladı. Hoca elindeki kutunun kapağını açtı ve sırayla herkese birer silah verdi. Silah biraz ağırdı. Hoca düdük çaldı.

 

"Hedef tahtalarının önüne geçin"

 

Hepimiz birer tahtanın önüne geçmiştik. Hocanın dediklerini yaparak biraz da olsa öğrenmiştik. Mehmet gerçekten tam ortaya yakın atışlar yaptığı için 50 puan almıştı. Dünden beri onunla her göz göze geldiğimizde kalbim deli gibi çarpıyordu ve utanıyordum.

Yine göz göze gelmiştik. Hemen gözlerimi kaçırdım ve başka bir tarafa bakmaya başladım. Banklara doğru ilerlerken Arel konuşmaya başladı.

 

"Birbirimizi daha iyi tanımak için bugün çıkışta bir yere gidelim mi?"

"Olur bana uyar"

"Bece de eğlenceli olur"

"Ben de gelirim"

 

Herkes onaylanmıştı. Ben daldığım için çok duymamıştım. Birinin omzuma dokunmasıyla yerimden sıçradım.

 

"Dalya sen gelecek misin?"

"Şey abime sormam lazım"

"Tamam ara bir sor"

 

Telefonumu cebimden çıkarıp abimi aradım. İkinci çalışta açtı.

 

"Efendim"

"Abi arkadaşlarım çıkışta bir yerlere gidebilir miyim?"

"Gidebilirsin ama dikkatli ol"

"Tamam abi teşekkür ederim"

 

Telefonu kapattım ve onlara döndüm.

 

"İzin verdi"

 

Hiiiiiii! Oy atarsanız ve bol bol yorum yaparsanız mutlu olurum. Yeni kurguma başladım. En yakın zamanda birinci bölüm gelecek. Okursanız sevinirim🥲🥲

 

 

                                                                 

 

 

 

Loading...
0%