
Gözlerini üstümden çektiğini hisetiğim an ona bakmaya başladım. Bebeksi bir yüzü vardı ama bu onun 23 yaşında olduğunu saklamıyordu.
Uzun uzun onu inceledim. Bilmediğim bir his vardı içimde. Belki de olmayan abimin o olmasını istiyordum. Her zaman bir abimin olmasını istiyordum. Veya daha farklı...
Onu fazla bir zaman boyunca incelediğimi biliyordum. Ama gözlerimi alamıyordum. Sınıf defterini dolduruyordu bu yüzden beni fark edemezdi. Ve tabii arkada oturuyordum.
"Bana soru sormayı mi düşünüyorsun Erva?" dedi. Biranda ismimi duymam ile şaşırmiştim. Ama üzerimden şaşkınlığı atmam kısa sürmüştu. İçimde bir ateş yanıyordu.
"y-yok hocam" dedim.
"peki, o zaman size bir kaç şey duyuracagim" diyerek ayağa kalktı.
Ezgi bana baktı ve kulağıma ışıltılı bir ses ile, "elindeki alyansa bak. Evlimiymiş?"
'Bilmiyorum' anlamında başımı iki yana salladım. Ama ders boyu parmağına bakacaktım.
Sonrasında hoca devam etti. "ilk olarak yarın görsel sanatlar dersinize ben gireceğim, nedeni ise öğretmen eksiği. Şimdi soruyorum görsel sanatlarda, resim falan çizelimi yoksa boş durmayı veya edebiyat işlemek istiyenler" dedi.
Sınıfın hepsi ilk seçeneği seçti. Böylelikle sonuç ilk seçenek oldu.
"ve son olarak sınıfımıza yeni öğrenci geldi. Yani boş olan varmı?"
Ezgi yanımdan çekilip arkamızda olan fazla samimi olmadığımız. Ama arada takıldığımız berfinin yanına geçti.
"var hocam Erva. Sadece bir ders geçmiştim yanına"
"pekala ervanin yanına oturmasını rica edin" dedi. "yarın derslere katılacaktır"
Hoca bir kaç şey anlattıktan sonra ders sonlanmişti.
"Erva çıkışta yanıma gel" dedi. Çoğu kişi çıkmadığı için meraklı gözler uzerimdeydi. Ne bakiyonuz yrrm.
"tamam hocam" dedim. Ezgi bana döndü, "kızım noldu? Ne bok yedin yine?"
"vallahi olm geçen sene gibi değilim, görende çocuklara sataşıyorum falan diyecek" dedim.
Bana 'ee sen zaten satasiyordun ki' bakışı atıyordu.
"ne var ya" dedim. Bakmaya son verdi.
"bu akşam senin evinde buluşalım ve herşeyim anlat" dedi. Bundan kaçış yok gibiydi.
Bir kaç ders sonra sonunda çıkış zili çalmış bulunmaktaydı.
Acaba geçen gün konuştuklarımız hakkındamiydi. Yoksa...
Öğretmenler odasına doğru yürürken bir yandan ellerim terliyor dizim ile siliyordum.
Kapıyı açmam ile açılması bir oldu.
"geldin mi? Ah bende tam senin yanına geliyordum" dedi. Ve hafif tebessüm etti. Adam, adam ben burda oluyorum stresten.
"e-evet" dedim.
"endişeli gibisin, korkmana gerek yok. Endişelenecek bir şey yok."
"şey... Tam olarak Ne konusacagiz hocam" dedim.
"önce boş bir sınıfa gidelim orada konuşalım,"hoşt ulan! namus elden gidiyor...
Onun yürümesi ile bende yürümeye başladım.
##
helooo
sezon finalı falan
sıkıldım kitaptan amaa. Yeni kitap yazdım ona gelin..
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |