en yakın odayı seçtim.Çalışma odasına girdim ve kapıyı kilitledim. Babamda anahtar yoktu yani kapıyı açamazdı. Ama çilingir çağırabilirdi. En azından yarım saat güvendeydim. 5 dakika sonra kendime geldim ve bu odada yarım kalan işim olan kendi adıma yazılmış olan "söz mü? " kitabını okuycaktım sonra ise raflardaki kitapları. Masanın başına oturdum. Kitaba bastım son bölüm olan "final" bölümü önüme çıkmıştı.

Final bölümü yarım kalmış gibiydi. Gözlerimi kısa bir süre kapattım. Derin bir nefes aldım başlamak için. Veya kitabı okumak yerien Az sonra belkide bu kapı kırılıcaktı.

Gözlerimi açtım ve nefesimi verdim masadaydım. Ama yemek masasında ve önümde yemekler vardı. "Matamatikten bugun 98 aldığın için,bugun fazladan patates kızartması vereceğim sana! "Dedi tanımadığım ses. Gözlerimi tekrar kaptım ve derin nefes aldım hayal görüyor olmalıydım. Tekrar aynı şekilde nefesimi verdim ve gözlerimi açtım.

"Aferim benim başarılı kızıma" dedi bir diğer ses. Yüzlerine baktım. Bana bakarak gülümseyen iki surat gördüm.

"Ee yesene yoksa beğenmedin mi? " dedi yüzüne baktım kadının.

"Ben ben nerdeyim? " dedim. Burası neresiydi? Neden yemek masasındaydım bunlarda kimdi?

"Evindesin nerede olacaksın kızım" dedi kadın. Bana şaşırarak tatlı tatlı bakıyordu.

Etrafıma bakınmaya başladım. 35-38 yaşlarında bir kadın ve yanında aynı yaşlarda bir adam duruyordu. Onlara bakmayı bıraktım. Etrafa baktım. Dolapta benim küçüklüğüm ve onlar ile fotoğrafım vardı. Ve daha fazlası, nerdeydim ben?

Bahane bulup buradan ayrılmalıydım. "Tamam o zaman bir tuvalete gideyim" dedim. Oradan ayrıldım. Rüyada olmalıydım bunları idrak edemiyordum. Kendimi cimcikledim ve tokatladım. Bunalar bir hayaldi. Her insan gibi kötü gerçekliğimden kaçmak için kurduğum bir hayal. Hiç bir zaman ailem 98 aldığımda beni tebrik etmezdi ve sorun şu ki yaz tatilindeydik!

Mutfaktan biraz daha uzaklaştım ünümde bir vazo gördüm hayal veya gerçek(?) bunların kim olduğunu öğrenmeliydim. Hiç düşünmeden masanın üzerindeki küçük vazoyu kafama geçirdim.

"Ah, b-bu? " çok acımıştı. Yere çömeldim. Canım çok yanıyordu. Kafamı kontrol ettim, kan yoktu. Gerçek gibi görünmesede senaryo kurmuştum.

"Kızım iyimisin? " dedi adam. Beklemediğimden hızlı gelmişlerdi.

"Neden kafanda cam kırıkları var? " dedi kadın. Gözlerinde endişe vardı neden? Kafayı yemek üzereydim bunlarda kimdi?

"Kafana vazo mu düştü kızım? " dedi adam. Çok saf ve iyi bir kalbi olduğunu anladım.

"Salakmısın kadir? Nasıl ve nerden kafasına düşsün? " dedi kadın bana bakmya devam ediyordu.

"18 yaşında ki kız kendisi mi vazoyu kafasında kırıcak Allah aşkına şevval" dedi. Adam haklıydı. Şimdi kafamın gidip geldiğinin taklıdini yapabilirdim.

Tam konuşucakken merekalı gözler ile, "nasıl oldu kızım? " dedi kadın. Önceden düşündüğüm güzel yalanımı söyledim.

"Ayağım kaydı başım masaya çarpınca vazo üzerime düştü" dedim. Galiba inanmiycaklardı.

"Anladım... Gel kalk bakayım" dedi kolumdan tutup beni kaldırdı. Kolum girdi ve beni salona götürdü. "Hemen buz getireyim"

Adam yanıma oturdu. Biraz diğer tarafa kaydım. "Benim kızma hiçbir şey olmaz gel bakayım sarıl babana" dedi adam.

Anlamaz gözler ile kendisine bakmaya devam ediyordum. "Sizde kimsiniz burası neresi? " dedim.

"Kızım şaka mı bu? " dedi adam. "O zaman şakanı devam etiriceğim, ben kadir atakan. Kardelen atakanın ilk aşkı, babası. "

Düşmandan ilk aşk galiba gerçekten uzayda kaybolmuştum veya paralel evrendeydim. "Şaka... Şaka baba tabi kii" dedim.

Hemen kendisine yaklaştım ve sarıldım birine sarılmayalı uzun zaman olmuştu-teyzem dışında- bu garip hissi özlemiştim.

"Kıskandım şuan! " dedi odaya giren kadın yani annem diye bildiğim kadın. Neyi kıskanıyordu? Kocasını mı kızı diyebildiğim beni mi?

"Benim kızım! " dedi adam. Bana biraz daha sıkı sarıldı.

Kadın oturduğumuz koltuğa oturdu başıma buz koydu. Eli ile tutuyordu buzu, diğer elli ile ikimize birden sarıldı.

"Bak şimdi böyle oldu" dedi. Tanımadığım iki insan ama bitmeyecek bir şefkatleri var gibiydi ve bu bana karşıydı.

Biraz geri çekilidim adamda geri çekildi kadın aynı şekilde buzu tutuyordu. "Peki anne ve baba size bir şey sorabilir miyim? "

"Sor kızım? " dedi adam.

İkisine baktım ve, "matematikten nasıl 98 aldım? " dedim. Ne matematiği ne 98?

"Basbaya 98 aldın hala buna şaşırıyormusun? Kendi ağzınla söyledin bize" dedi kadın.

"Anladım peki biz neredeyiz? " dedim. Asıl sorum buydu neler oluyordu?

"Evindesin kızım. Kadir bu başını kötü çarptı, doktora gidelim. " dedi kadın.

🦩

bölüm hakında düşünceleriniz neler?