Askeriyede sıradan bir gündü onur için . Timin yanına doğru ilerledi ve boş bir sandalyeye oturdu , ilk başta ortada dönen muhabbeti dinledi . Yusuf Umay' ın her konuşmasına atlıyordu , Umay ona kızıyordu . Timde onur gibi onları izliyordu .

Derken telefonu çaldı , arayan eşi güldü . ayağa kalktı ve hazır ola geçi. sanki karşısında bir albay varmış gibi . Telefonu açmadan boğazını temizledi. bunu gören timde onura bakarak güldü .

" onur abi karından bu kadar korkuyor musun sen ya gül abladan " diyerek gülmeye devam etti poyraz.

"Betdelek düz gün konuş , yada konuşma sen sus " dedi

" Betlelek mi o ne be ? " derken onur telefonu açtığı için poyrazın omuzuna bir tane vurdu be eliyle sus işareti yapıp ilerlemeye başladı .

time baktı "o ne ? " diye sordu tim doğru herkes ' ne bilelim ' der gibi bakarken ses asilden çıktı.

" betlelek değil betdelek " dedi asil " yani Münasebetsiz demek" dedi ve arkasına yaslanıp çayından bir yudum aldı . onur da işler bir az karışıktı

" karıcım , sultanım , evimin neşesi gözümün bebeği söyle " dedi onur kimseye göstermediği naif bir ses ile .

" Kocamm da kocam kızma ama bir şey söylemek istiyorum sana " dedi gül.

" kızacağım bir şey mi gülüm ? " diye sordu meraklı bir ses ile .

" şeyy Mete .." dedi sesi bir an kısıldı sonra devam etti "öğretmenine 'öğretmenim siz yorulmayın bana 50 tl verirseniz dersi ben anlatırım ' demiş . bizi okula çağırıyor ... konuşmak için ". dediğinde onur gözlerini kapadı sinirden .

" tamam geliriz kara ile hadi sen hazırlan hayatım " dedi ve telefonu kapadı , timin yanına yürüdü başka konuya dalan time doğru " bora hadi gidiyoruz " dedi onur

" nereye abi " diye haklı bir soru sordu bora.

" bu kofikler'in yanında anlatamam anahtarı al gel işte oğlum " dedi arkasın döndü .

izin aldılar ve gülü de alıp okula gittiler , sınıfı buldular daha dersten çıkmamış oldukları için beklemeye başladılar .Bir süre sonra " çok kızma çocuğa " dedi gül .

" tamam gülüm kaç oldu bu " dedi sinirli sakin bir sesle . kara hayla kendisinin neden orada bulunduğunu bilmez bir şekilde bakarken zil çaldı ve öğrenciler çıkmaya başladı .

Bir kaç dakika sonra tüm öğrenciler çıkmıştı . Mete yanımıza geldi "bora abi" dedi i yi uzatarak ve boynuna sarıldı.

" vay aslan parçası nasılsın ?" dedi ve kucağına aldı .

" iyiyim abi siz niye geldiniz?" dedi . mete bir şeyler olduğunu anlamıştı çünkü servis ile gidip gelirdi.

" sence oğlum " dedi onur " öğretmenine söylediğin şeyden dolayı olabilir mi?" dedi onur.

" ne demişim baba" dedi ve düşünmeye başladı . "hee " dedi hatırlamış bir şekilde .

" heee" dedi gül abla sonrasında Aden hoca sınıftan çıktı. uzun kıvırcık kahve rengi saçlı , kehribar gözlü. bir 1.50 boylarında çok güzel bir kızdı . biz gördüğünde "gül hanım onur bey buyurun içeri " dedi sonrasında poyraza döndü "siz? " .

" ben poyraz Mete'nin amcası sayılırım "

"hım peki dilerseniz içeriye girin " dedi Aden

"yok ben Mete'nin yanında kalayım iyi günler " dedi ve Mete'nin elini tutu ve kantine doğru yürüdüler. Aden arkalarından bir süreliğine bakı sonrasında sınıfa girdi ve öğretmenler masasına oturdu.

" merhaba nasıl başlasam bilmiyorum ." dedi Aden

" sizi nasıl dolandırmaya çalıştığı ile başlaya bilirsiniz hocam " dedi onur.

" aslın da sizi şikayet için çağırmadım onu telefondan da söyleye bilirdim ." dedi ve susup bir az düşündü. " ben size Mete'nin çok zeki bir çocuk olduğunu söylemek için çağırdım bir de bir sınav var bilsem diye bence o sınava da girmeli."

" o tam olarak nasıl bir sınav hocam " diye sordu gül

"Bilim ve Sanat Merkezleri'nde eğitim almaya aday gösterilen yetenekli öğrencilerin yeterliliğini test eden aşamalı sınav Mete bu sınavdan geçer . hem daha bir yıldan daha fazla var sınava ." dedi Aden .

gül ve onur birbirlerine baktılar . sonrasında Gül ,Aden'e dönüp " hazırlanalım o zaman."

...

EVET YENİ BÖLÜM GELDİ ...

BİR SÜRE BÖYLE 500 / 600 KELİMELİK BÖLÜMLER PAYLAŞICAM

ÖPTÜM BAYY MİNOŞ KELEBEKLERİM ♥♥