Jungkook burnu çekmiş tüm vücudundaki ağrı yüzünden oturduğu sırada rahatsızca kıpırdanmıştı. Jimin arkadaşının bu acı çeken haline karşı güldü , sırf Taehyung'u görmek için bu halde okula gelmişti.
"Beyninde sümüğünle birlikte dışarı akacak diye çok korkuyorum." Jimin'in söylediğine karşı Jungkook sadece göz devirdi. Şu an onunla uğraşacak hali bile yoktu.
Taehyung'la nerdeyse yarım saat boyunca yağmurun altında kalmışlardı ve taksi çağırıp ikisini de azarlayarak eve bırakan Namjoon olmuştu. İlk olarak Jungkook'u eve bırakmış , daha sonrasındaysa Taehyung'u alıp gitmişti , o günden sonrada Jungkook , Teahuyng'u hiçbir şekilde görmemişti.
Yağmurda kaldıkları günün sabahında vücudundan yükselen bir ağrıyla uyanmış ve bugünle birlike üçüncü gün olmasına rağmen hala iyileşememişti.
Normalde öldürseler bu halde okula gelmezdi ama bir umut Taehyung'u görebilmek için okula gelmeye karar vermişti , şimdi ise acı içinde kıvranırken boş olan Taehyung ve Yoongi'nin sırasına bakıyordu.
"Taehyung'un numarası var mı sende?" Hızla Jimin'e dönüp sordu. Jimin olumsuz anlamda başını sallamıştı. En son tüm arkadaşları tarafından engellenmiş ve hepsi numaralarını değiştirmişti.
"Jungkook çok merak ediyorsan Taehyung'un evine git." Jimin arkadaşının haline üzülmüştü , nerdeyse bayılacakmış gibi duruyordu ama sırf Taehyung'u görebilmek için dayanıyordu.
"Olmaz." Jungkook net bir sesle söylemişti. Taehyung'un duygu durumunu bilmiyordu , belki yalnız kalmak istiyordu ya da arkadaşları yanınıdaydı hatta belki Yoongi'nin evinde bile olabilirdi en iyisi beklemekti.
Neyse ki korktuğu olmamış birkaç saniye sonra beklediği beden kapıdan içeri girmişti. Gördüğü yüzle kalbi deli gibi atmaya başlarken ikilinin gözleri birbirini bulmuş bir kaç saniyelik kısa bakışmadan sonra hemen gözlerini birbirlerinden kaçırmışlardı.
Teahyung derin bir iç çekti , Jungkook'un omzunda ağladığı günden beri hissetiği duygular
daha farklılaşmıştı , isim veremese bile Jungkook'un kendisi için daha özel olduğunu anlayabiliyordu , artık öylesine dalga geçtiği ya da cinsel çekim hissetiği biri değildi , oysa daha bir kaç gün önce öpüştüğü bu çocuğa farklı duygulara kapılmanı istemiyorum demişti , şimdi ise kabul etmek istemesede asıl farklı duygulara kapılan kendisiydi ve tam olarak korktuğu şeyde buydu.
Taehyung çok kez güven problemi yaşamıştı ve bunun en büyük örneği de Jimin'di kalbinde hep ya kandırılıyorsam düşüncesiyle yaşayan biri olarak birine farklı duygular beslemek onun için kabul edilmesi zor bir gerçekti.
"Jungkook kötü gözüküyor." Taehyung Yoongi'nin sesiyle daldığı yerden çıkmış bakışlarını arkadaşına çevirmişti.
"Nasıl kötü gözüküyor?" Jungkook'a bakmamaya çalıştığı için nasıl göründüğünü farkedememişti. Meraklı sesi Yoongi'nin sırıtmasına sebep olmuştu.
"Hasta gibi. Baksana yüzünden belli?" Yoongi son sözlerini kaşlarını çatarak söylemişti. Tanıdığı Taehyung'un şu an göz kırpmadan Jungkook'a bakıyor olması gerekiyordu.
"Çok mu hasta?" Taehyung huzursuzca yerinde harketlenmişti , kendisi yüzünden yarım saat boyunca Jungkook'la yağmurun altında kalmışlardı ve şimdi genç çocuk sırf bu yüzden hasta olmuştu.
"Baya hasta belli. Jimin'de çok tatlı duruyor." Taehyung aniden Yoongi'nin , Jimin'e kaymasıyla kaşlarını çattı konu şu an Jungkook'tu.
"Şimdi napıyor , nasıl gözüküyor?" Kendini aptal gibi hissetmişti , tek yapması gereken dönüp bi kerelik cam kenarındaki genç çocuğa bakmaktı ama cesaret edemiyordu. Bakıp napacaktı ki , en zayıf halini göstermişti ona ya Jungkook'ta Jimin gibi onu kandırıp ihanet ederse diye düşünüyordu.
"Biri yanına geldi alt sınflardan sanırım , Jungkook'a bir şey uzattı." Taehyung kaşlarını çattı.
"Biri çilekli süt göndermiş , vay Jungkook'a bak sen baya sevindi." Taehyung hızla bakışlarını Jungkook'un olduğu tarafa çevirdi. Jungkook elindeki çilekli süte bakıp gülümsüyor içeceği getiren çocuğa bir şeyler soruyordu.
Çocuktan aldığı cevapla kaşları havalanmış Jimin'le şaşkınca birbirlerine bakmışlardı. Taehyung'ta onların tepkisine karşı kaşlarını çattı.
"Yoongi çocuk sınıftan çıkınca peşine takıl ve neden Jungkook'a çilekli süt verdiğini öğren."
Hala Jungkook'a bakarken söylemişti. Yoongi alayla sırıttı , eğer şu an Teahyung'la dalga geçerse onu döveceğini bildiği için daha sonraya sakladı. Alt sınıflardan olan öğrenci birkaç dakikalık bekleyişten sonra Jimin ve Jungkook'un yanından ayrılmış sınıfın çıkışına doğru ilerlemişti. Yoongi'de peşine takıldı.
Jungkook elindeki çilekli süte bakarken , Jimin onun omuzlarına vurup bir şeyler söylüyor ikiside alayla gülüyordu , Taehyung ise kaşlarını çatmış ikisini izliyordu. Ne olmuştu da bu kadar eğlenmişlerdi anlam veremiyordu altı üstü bir çilekli süttü.
Yoongi kısacık bir süre sonra sınıfa girmiş Taehyung'a hiç memnun kalmayacağı şeyler söyleyeceği için önce derin bir iç çekmişti. Taehyung merakla içeri giren arkadaşına baktı.
"Kim göndermiş?"
"Doyoung." Teahyung'un duyduğu isimle kaşları çatılırken boynunu önce sağa sonra sola kütletti , kaslarının çekildiğini hissediyordu elinin ortası kaşınıyordu.
"Bir de mesaj bırakmış."
"Ne mesajı?" Yoongi iç çekti kesinlikle arkadaşı birazdan kötü olayların yaşanmasına sebep olacaktı.
"Jungkook-ahh çabuk iyileşmeye bak , yoksa benim gelip seni bir bebek gibi iyileştirmem gerekecek. Demiş."
Taehyung'un gözleri kocaman açılırken hızla yerinden fırlandı , içinden binlerce küfür ederken Jungkook'a doğru ilerlemiş tam genç çocuk çilekli süte pipeti takacakken hızla içeceği ellerinin arasından alıp yere fırlatmıştı.
"İçme sakın!" Jungkook şokla kala kalmıştı.
Kaşlarını çatıp ayakta dikilen Taehyung'a baktı. Genç çocuğun sinirli ifadesine karşı kendisi de sinirlenmişti , geldiği andan beri yüzüne bakmayan Taehyung şimdi de sebepsizce elindeki içeceği fırlatmıştı. Hızla ayağı kalktı.
"Amacın ne senin , ne yaptığını sanıyorsun!" Jungkook'ta Teahyung gibi bağırmıştı. Taehyung sinirle ellerini saçından geçirdi. Nasıl Doyoung'un verdiği içeceği kabul edebilirdi anlam veremiyordu. Hele de böyle bir mesaj göndermişken.
"Asıl senin amacın ne?" sert bir sesle söylemişti , Jungkook iç çekti. Taehyung'un neye yükseldiğini bile anlamamıştı.
"Taehyung durup dururken gelip içeceğimi elimden alıp fırlattın , neyin amacından bahsediyorsun?"
"Senin içeceğin ha , ne çabuk sahiplenmişsin." Jungkook anlamsızca Teahyung'un yüzüne bakıyordu ne saçmaladığını bile bilmiyordu. Sadece oda değil Jimin'de Taehyung'un bu tavrına anlam verememişti.
"Ne diyorsun cidden?" Taehyung yüzüne anlamsızca bakan Jungkook'a karşı daha çok sinirleniyordu.
"Diyorum ki Doyoung'un notu hoşuna gitti herhalde hımm bebek gibi seni iyileştiririm diyor ya içeceği aldığına göre teklifini kabul edeceksin herhalde." Jungkook duyduğu şeyle kaşlarını çattı sırf Doyoung içeceği gönderdi diye mi bu kadar kıyamet koparmıştı ayrıca içeceği kendisi bile içmeyecekti açıp Jimin'e verecekti.
"Siktir git cidden bunun için mi elimden fırlattın içeceği." Sinirle söylemişti Taehyung'un Doyoung'a olan öfksini anlayabiliyordu ama sırf bu yüzden gelip ona çatması çok saçmaydı. Jungkook'un aklına Taehyung'un onu kıskanma ihtimalli minicik bile olsa gelmemişti.
"O siktiğimin çocuğu sana neden içecek yolluyor?"
Jungkook karşısındaki öfkeli yüz yüzünden derin bir soluk aldı. Neden bunu sorguladığını anlamıyordu yolamışsa yollamıştı neden umrundaydı ki?
"sanane Taehyung? Yollamışsa yolamış seni ne alakdar eder!" Hafif sinirli bir tonla söylemişti aynı zamanda bakışlarını Taehyung'tan çekmişti zaten hiç hali yoktu bide Taehyung'un saçma sapan hırsıyla uğraşıyordu. Oysa kendisi Taehyung'un yanına gelip geçmiş olsun demesini ve hatta birazcık sohpet etmek isteyebileceğini düşünmüştü fakat kendisi içeceği elinden fırlatıp bağırmayı tercih etmişti.
"Yollayamaz!" Taehyung sinirle bağırmıştı içten içe bunu yapmaya hakkı olmadığını biliyordu ama o kadar sinirlenmişti ki duygularını kontrol etmekte zorlanıyordu.
Jungkook anlamsızca karşsındaki yüze baktı.
"Neden yollayamazmış?" Hem merak hemde sinirle sormuştu Taehyung'un hiçbir şeyi değildi ve kimin ona ne yollayıp yollamayacağına kendisi karar veremezdi.
"Çünkü ben öyle istiyorum." Jungkook'un dibine girerek söylemişti bakışlarını genç çocuğun yüzünde gezdirken yutkunmuştu cidden hasta duruyordu. Jungkook alayla sırıttı yine Kim Taehyung ve egosuyla karşı karşıyaydı.
"Her istediğin olacak diye bir şey yok Taehyung." bir adım geri giderken konuşmuştu Taehyung'la dip dibe girdiğinde odaklanmakta sorun yaşıyordu. Taehyung alayla güldü.
"Ben istiyorsam olur Jungkook." herkes onları merakla izliyor kimse gözünü bile kırpmıyordu.
Jungkook alayla güldü şu ana kadar Taehyung'tan duyduğu en komik şeydi. Taehyung ise genç çocuğu tepkisine karşı hafifçe kaşlarını çatmıştı.
"Neden gülüyorsun?" Hafif sinirli ve meraklı bir sesle söylemişti. Normalde başkası olsa çoktan döverdi ama Jungkook'un onunla alay etmek için bile olsa gülümsüyor oluşu hoşuna gitmişti.
"Neden soruyorsun yoksa gülmemi istemiyor musun? durdursana beni Taehyung bakalım her istediğin oluyor mu?" Yüzündeki gülümseme silinmezken Taehyung'a hadi durdur benide gör belanı bakışı atmıştı.
Taehyung Jungkook'un meydan okuyan bakışlarına karşı hafif bir sırıtış göndermiş Jungkook daha ne olduğunu anlamadan genç çocuğa doğru bir adım atıp elini ince beline dolayarak kendi bedenine doğru çekmişti , ikilinin bedenleri sertçe birbirine çarparken Jungkook'un gözleri kocaman açılmış eliyle Taehyung'un iki omzuna tutunmuştu. Kasıkları birbirine değiyor , Taehyung'un elleri Jungkook'un ince belini sıkıca sarıyordu.
Sınıftakiler şaşkınca ikiliye bakarken Taehyung genç çocuğun gülümseyen ifadesinin silinmesine karşı sırıttı , yüzünü şaşkın olan genç çocuğun yüzüne yaklaştırmış herkes öpeceğini zannederken Jungkook'un dudaklarını es geçip kulağına yaklaşmıştı.
"Gülümsemeni sildim o güzel dudaklarından Jungkook." kıkırdadı Jungkook yutkunmuş , Taehyung'un omuzundaki elleri tutuğu ceketi daha çok sıkmıştı. Kalbi deli gibi atarken Taehyung tekrar konuştu.
"Kollarımın altında titreyen bedenini istersem oda benim olur Jeon." Gülümsemiş genç çocuktan ayrılmadan önce burnunu hafifçe yanaklarına sürtüp kokusunu içine çekmişti tabi bunu sadece Jungkook hissetmişti. Tamamen Jungkook'tan ayrıldığında genç çocuğun dağılmış olan ifadesine bakıp sonrasında sınıftan çıkmıştı.
Yoongi de peşinden giderken Jungkook az önce yaşadığı şeylerin etkisiyle yerine oturmuş ona bakan sınıf arkadaşlarını görmezden gelmişti.
"Taehung ne dedi kullağına?" Jimin merakla sormuştu Jungkook'un şok olmuş ifadesi nedeniyle kötü bir şey söylemiş olmasından korkuyordu. Jungkook yutkunup Jimin'e doğru döndü , kalbi deli gibi atıyordu elini istemsizce kalbine götürmüştü.
"Jimin." diyebildi sadece. Arkadaşının meraklı ve endişeli yüzünü bir kaç saniye incelemiş daha sonrasında acıyla konuşmuştu.
"Jimin ben bittim , ben çok fena bittim."
okunmalarım düşmüş biraz üzülmedim değilll hikayenin akışı hakkında bilgi verirmisinizzz umarım sıkılmıyorsunuzdur…
Okur Yorumları | Yorum Ekle |