@luvswebr
|
Gözlerimi açtığımda kafam ateşin bacağındaydı ve saçımla oynuyordu. Hava neredeyse kararmak üzereydi ve ben acaba kaç saatir uyuyordum.
Doğruldumda ilk eylüle baktım o da bana gülümseyerek baktı ve öpücük attı. Gülümseyip oturur pozisiyonuna geçtim.
Ethan ve remy yoktu. Acaba nereye gittmişlerdi. Ateşin yanına oturduğum ve beni belimden tutup kendisine çekti.
Kaan. Bunlar neden hala gelmedi?
Ateş. Gelirler birazdan başlarına bir şey gelseydi uğuldarlardı.
Eylül. Ama ya uğuldayamazlarsa?
Kaan. Neden uğuldayamasınlar.
Eylül. Kötü bir şey geldiyse bayıldırlarsa ya da kaçırıldılarsa.
Ateş. Onları kaçırmak ve bayıltmak zordur iki dakika yerlerinde durmuyorlar ve çok hızlıdırlar.
Neva. Nereye gittiler ki?
Dediğimde ateş bana döndü ve alnımdan öptü. Bu beni öpmelere doyamıyordu ya.
Ateş. Gezmeye çıktılar.
Eylül. Sen uyuduktan bir kaç dakika sonra.
Neva. Ben ne zaman uyudum ki?
Eylül. Bilmiyorum.
Kendi aramızda sohbet etmeye başladık. Su içmek için ayağa kalkıp mutfağa gidicektim ki ayağa kalkmamla ateşin kolumdan tutması bir oldu.
Ona döndüğümde bakışları ile nereye gidiyorsun dercesine baktı.
Neva. Su içip gelicem.
Dediğimde kolumu bıraktı ve bende mutfağa girip kendime bir bardak çıkardım. Sıcak su sevmezdim ılıkta sevmezdim bu yüzden direk buzdolabına ilerlerdim.
Soğuk bir tane su çıkartıp bardağıma doldurdum. Suyu yerine koyduktan sonra suyumdan içip geri salona gittim.
Ateşin yanına oturduğumda ateş kolunu omzuma atıp beni kendisine çekti. Kokusu burnuma gelmişti ve çok güzel kokuyordu.
Kokusu kadar yakışıklıydı da ama işte çok fazla sinirli ve kuralcı biriydi. Kuralcı olmasaydı acaba nasıl olurdu?
Bana baktığında düşünmeyi bıraktım ve hemen önüme döndüm.
Akşam yemeyi için hepimiz masaya geçtik ve yemeyimizi yemeye başladık. Ethan ile remy geri dönmüştü. Remy kitap almak için eve geri gitmişlerdi bu yüzden geç gelmişlerdi.
Yemekten sonra ateş beni bir yatak odasına çıkartı. Sanırım burası bizim kalacağımız odaydı. Yatağa oturduğum ve ateşe baktığımda bana baktığını gördüm.
Tek hamlede t-shirtnı çıkartıp koltuğa attı. Oda baya büyüktü. Sol tarafta kocaman bir pencere vardı ve pencerenin önünde koltuk vardı.
Yatağın karşısında dolap ve dolabın yanında da banyo vardı. Sağ tarafta da makyaj masası ve boy aynası ile odanın kapısı vardı. Aslında sade ve şirin bir odaydı.
Gözlerimi odada gezdirmeyi bıraktım ve çantamdan bir tane pijama çıkartıp koşark banyoya giriceken ateş önüme geçti. Bana sırıtarak bakıyordu acaba gene neyin peşindeydi?
Ateş. Burada giyi!
Neva. Ne hayır olmaz asla!
Ateş. Sana seçenek sunmadım giyi dedim!
Neva. İstemiyorum.
Ateş. Bana karşı gelme bebeğim en son nasıl bir ceza vermiştim hatırlatırım.
Yutkundum ve dolu gözlerle ona bakmaya başladım. Her zaman ki gibi sert bakıyordu. Hiç bir zaman sert bakmaktan vazgeçmemişti ve vazgeçmeyecekti de bundan emindim.
Yatağa ilerleyip yatağ uzandığında beni izliyeceğini anladım. Arkamı ona döndüm ve hızlıca giyinmeye başladım.
Pijamanın alt kısmını giyimiştim ve tam üst kısmını da giyiyeceken ateşini kolunu belimde his ettim ve çıplak vücudu sırtıma deyiyordu.
Nefesimin kesildiğini his ediyordum. Üstünde hiç bir şey yoktu her gece olsuğu gibi ve sadece altında eşorfman vardı.
Boynuma nefesini verdiğinde istemsizce boynummu yana yatırdım. Huylanmıştım. Tam geri çekilip pijamanın üst kısmını giyiyeceken izin vermedi ve belimden sıkıca tutu.
Neva. Ateş bırak lütfen.
Ateş. Sus güzelim.
Dedi ve boynuma küçük öpücükler kondurmaya başladı. Hareketsizce orada duruyordum çünkü biliyordum onu ittmeye gücüm yetmezdi.
Son bir kez omzuma öpücük kondurup geri çekildi. Bende fırsatan yararlanıp pijamanın üstünü giyidim. Ona döndüğümde çoktan yatağa geçmiş ve uzanmıştı.
Bende yavaş adımlarla onun yanına uzandım ve ona sırtığımı döneceğim zaman belimden tutup beni sıkıca tutmuştu.
Ateş. Herkes bana sırtınu döne bilir ama sen asla dönme!
Diye uyarıp dudağıma buse kondurdu. Geri çekilemezdim o da geri çekilmeyecekti bundan yüzde yüz emindim.
Belimi okşamaya başladığında istemsizce bir anda kendimi ona ittmiştim. Bu hareketime sırıtmıştı ve bu onun hoşuma gitmişti bundan emindim.
Kafasını boynuma koydu ve kokumu içine çekmeye başladı. Bir süre o şekilde kaldıktan sonra uyuya kaldığını anlaım ve bende kendimi uykunun kollarına bıraktım.
☆☆☆
Sabah uyandığımda ateş yanımda değildi. Yataktan kalkıp çantadan kıyafet çıkartıp banyoya girdim ve üstümü değiştirdim.
Üstüme lacivert bir t-shirt giyimiştim ve altıma da beyaz mini ve fırfırlı bir etek giyip banyodan çıktım. Saçlarımı açık bıraktım ve merdivenlerden koşarak aşa indim.
Kahvaltı masası hazırdı ve hepsi buradaydı. Ateşin yanında ki sandalyeye geçtim ve ateş bana baktı ve yanağıma öpücük kondurup tabağımı doldurmaya başladı.
Çok aç his ediyordum ve hemen kahvaltıya başlamıştım. Meyve suyumdan bir yudum alıp geri masaya koydum. Doymuştum ama hala tabağımda bir kaç şey kalmıştı.
Ateşe baktığımda bana bakıyordu. Umarım ye diye zorlamazdı çünkü gerçekten doymuştum.
Ateş. Ye güzelim.
Neva. Doydum.
Ateş. Emin misin?
Başımı olumlu anlamda sağladım. İnanmamış gözlerle bana bakmaya başladı. Gerçekten doymuştum ve bir yudum meyve suyu alacak yerim yoktu.
Ateş. Tamam o halde.
Dedi. Oturduğum yerden kalkıp koltuğa oturdum. Defterden harfleri tekrarlamaya başladım. Aslında ezberlemiş tim çünkü benim ezberim iyiydi ve ezberlemem gereken A4 kağıdını 2 günde ezberleye bilirdim.
Remynin okumam için verdiği kitabı elime aldım ve ilk bölümü açıp okumaya başladım. Yavaş yavaş okuyordum. Harfleri ezberlemiştim ama alışmam biraz uzun sürerdi.
Yanıma biri oturunca oturan kişiye baktım. Ateşti. Bacağımı kaldırıp kendi bacağının üstüne koyup okşamaya başladı. Bir şey demedim ve kitaba devam ettim.
Kaan. Nevayı da kendine benzetin remy.
Remy. Yengem zaten okumayı seviyor.
Eylül.Sıkıldım bir şeyler yapalım.
Ethan. Ne yapalım.
Kaan ayağa kalktı ve eylülü kucağına alıp koşarak uzaklaştılar. Kafamı ateşin omzuna yaslayıp kitabı okumaya başladım.
Kitap çok güzeledi ve bir kurt ile insanın aşkını anlatıyordu ama bu aşk üçgeniydi ve kız çok kararsız kalıyordu. Seçim yapamıyordu.
Ateş bir yandan ethanlarla konuşurken bacağımı okşuyordu.
10 sayfa okuduktan sonra gözlerim yoruldu ve kitabı kapatıp yana koydum.
Remy. Beğendin mi yenge?
Neva. Daha yeni başladım ama güzel bir konusu var.
Remy. Abimin en sevdiği kitap.
Dediğinde istemsizce ateşe bakmıştım. Bana bakıyordu ve çok güzel bakıyordu. Gözleri parlıyordu ve nedenini bilmiyordum.
Acaba hiç başkasına da bu şekilde bakmışmıydı?
Ateş kafasını kullağıma yaklaştırdı ve fısıldayark konuşmaya başaldı.
Ateş. Hayır bakmadım.
Dedi ve saçımdan öptü. Gene düşüncelerimi okumuştu. Düşüncelerime hakim çıkmalıydım.
Ateş güldü ve bana inanmayan gözlerle baktı. Neden böyle baktı diye düşünürken aklımı okduğunu anladım ve gözlerimi devirdim.
Remy ile ethan dışarıya çıkmıştı ben ve ateşte odaya çıkmıştık. Odaya çıkınca ateş beni duvarla arasına aldı. Ona bakıyordum ve o da bana bakıyordu.
Gözünü kırpıp dudağını dudaklarıma yaklaştırdı ve saniyeler içinde dudakları dudaklarımla birleşti.
İlk başta yavaş öpüyordu ama karşılık veriyim diye bir anda sert öpmeye başaldı.O kadar çok sert öpüyordu ki karşılık vermeden edemedim ve karşılık verdim.
Kollarını belime dolayıp kendisini bana bastırdı ve geri çekiliceken izin vermeyip daha fazla kendisini bastırdı.
Dişlerini dudaklarıma geçirince onun dudaklarının arasına inlemiştim ve bu ateşin daha çok hoşuna gitmiş olacak ki dah çok öpmeye başladı.
Nefessiz kaldığımı his ettiğimde geriye çekildim ve ateşte dudaklarımı serbest bırakmıştı.
Ona baktığımda bana bakıyordu. Nefesizlikten kalbim çok hızlı atıyordu ve ateşin gözleri kalbimin üzerine geçti. Acaba kalp atışlarımı duyuyormuydu?
Ateş. Evet duyuyorum ve çok hızlı atıyor.
Diyip sırıtı. Düşüncelerimi asla okumaktan vazgeçmeyecekti bundan emindim. Çekilmek istediğimde izin vermedi ve kafasını boynuma koyup kokumu içine çekmeye başladı.
Boynuma öpücükler kondurmaya başladı. Çok yumuşak ve sakin öpüyordu. Öpmesi çok hoşuma gitmişti saçma bir şekilde.
Elimi omzuna koydum ve itmeye çalıştığımda kımıldamamıştı bile. Ona gücüm yetemezdi bunu unuttmuştum.
Ellerimi aşa indirdiğm ve elim tam kalbinde durdu. Kalbi çok hızlı atıyordu. Acaba neden bu kadar fazla hızlı atıyordu.
Sebebi neydi?
Bir anda boynumu ısırınca çığılık atacaktım ki eli ile ağızımı kapatmıştı. Isırmayı bıraktı ve boynumu emmeye başlamıştı. Bir süre sonra geri çekildi ve yüzümü avuçlarının arasına alıp dudaklarıma yapıştı.
Ateş. Ben evden çıkıcam bir şey olursa dışarda koruma var evde de kaan var onu çağırırsın.
Neva. Nereye gidiceksin?
Ateş. Bana hesap soramazsın bebeğim.
Neva. Sadece merak ettim ateş.
Ateş. Fark etmez gene hesap soruyorsun!
Diyip odadan çıktı. Kaba ya. Banyoya girmeye karar verdim ve soğuk bir düş aldıktan sonra üzerimi değiştirdim ve odaya geçtim. Çantamdan saç tarağımı alıp aynanın karşısına geçtim. Saçlarımı tararken boynum dikkatimi çekmişti.
Morarmıştı ve bunu ateş yapmıştı. Daha dikkatlice bakınca diş izleri vardı. O kadar çok mu sert ısırmıştı?
Ben bunu neden fark etmemiştim. Bunları düşünürken boynumda bir sıcaklık his ettim. Aynaya baktığımda kimse yoktu.
Bir anda aynada bir adam belirsi. Yüzü solgundu ve çok beyazdı. Üstünde siyah ve bordo renginde kıyafetler vardı.
Elinde ki yüzük dikkatimi çekmişti. Kırmızı rengindeydi ve yüzüğün üstünde kan ve vampir dişleri vardı. Şuan da anlamıştım o bir vampirdi.
Arkamı dönüğümde o beni tek bir adımı ile beni makyaj masası ile arasına aldı. Korkudan nefes alışverişim değişmişti.
Elini saçlarımda gezdirmeye başladı. Kaçmak istiyordum ama sanki olduğum yere yapıştırılmıştım. Kımıldayamıyordum ve ağızımı açıp yardım isteyemiyordum.
Lord. Yazık konuşamıyor musun alfanın mühürlüsü?
Dedi ve kahkaha atmaya başladı. Pislik herif bu kimdi ki neden gelmişti ayrıca alfa kimdi? Ateş miydi?
Lord. Mühürlün seni yanlız bırakmamlıydı değil mi neva?
Bide sırıtıyordu. Pislik herif. Bana ne yapmıştı ben yerimden kımıldayamıyordum ve konuşamıyordum da.
Lord. Ateş bildiğin gibi biri değil o benim kız kardeşimi öldürdü hemde hiç acımadan da yaktı. Kız kardeşim benim en değerlim ve bende ateşin en değerlisine zarar verip canını yakıcam.
Ateşin en değerlisi kimdi ki?
Remy ve ethan değil miydi?
Evet.
Peki neden benim yanıma gelmişti. Remy ve ethanın yanına gitmemişti.
Lord. Yani sevgili mühürlüsünün canını yakıcam.
Dedi ve elini boynumda gezdirmeye başladı.
Lord. Ateş sanırım kendine hakim olamamış.
Dedi ve güldü. Boynumdan bahıs ediyordu. Bu onu hiç ilgilendirmiyordu ama nedense utanmıştım.
Lord. Korkma acıtmayacam.
Dedi ve kafasını boynuma doğru yaklaştırmaya başladı. Korkudan deliye dönecek gibiydim. Bir anda sivrli dişlerini çıkarınca çığılık atmak istedim ama atamamıştım ve korkudan gözlerimden yaşlar akmaya başlamıştı.
Lord. Eminim ki kanında senin kadar güzeldir.
Dedi ve boynumda his ettiğim ağırı ile daha da şiddetli bir şekilde ağlamaya başladım. Kanımın çekilmesini ve emmilmesini his ediyordum ve gözlerin yavaş yavaş kaymaya başladı. Tam bayılacaktım ki geri çekildi ve boynumu yalayıp uzaklaştı.
Lord. Ateşe onun için geleceğimi söylersin!
Diyip ortadan kayboldu. Onun gitmesi ile yere düştüm. Elimi kaldırıp boynuma götürdüm. Boynum çok ağırıyordu. Kalkmak istiyordum ama buna gücüm yokmuş gibi his ediyordum. Bağırıp yardım çağırmak istiyordum ama boynumun ağırısından bunu yapamıyordum.
Ağızımı açıp yardım istedim ama kendi sesimi zar zor duymuştum.
Neva. Yardım edin.
Ağlamam daha da şiddetlendi. Ayağa kalkmaya çalıştım başarmıştım ama başım çok fazla dönüyordu. Elimi boynumdan çektiğimde elime baktım.
Boynum hala kanıyordu ve kanamayı nasıl durduracaktım bilmiyordum.
Kapının setçe açılması ile o tarada baktım. Ateş gelmişti ve arkasında da kaanlar vardı. Tam bir adım gidiceken gözlerim karardı ve yere yığıldım.
Ateş.
Boynumda his ettiğimde ağırı ile nevanın başına bir şey geldiğini anlamıştım. Remy ve ethanı da çağırıp hemen eve doğru gitmeye başladık. Eve gelince içeriye girdik. Kaan ve eylülde buradaydı ama neva yoktu. Onu en son odada bırakmıştım ve sanırım hala oradaydı.
Kaan. Ne oluyor?
Remy. Bilmiyorum ama nevaya bir şey oldu galiba.
Eylül. Ne!
Koşarak merdivenlerden çıktım. Vampir ve kan kokusu alıyordum. Bu kan nevanın kanıydı bundan emindim.
Odanın kapısını açtığımda nevayı gördüm. Eli kandı ve boynu da kanıyordu. Bizi görünce tam bir adım atacaken gözleri karardı ve yere düşüceken onu hemen tutup kucağıma aldım. Nevayı yatağa yatırıp remyye döndüm.
Ateş. Çabuk dedemi çağır.
Dedim. Remy başı ile beni onayaldı ve gitti. Nevanın boynunu büyük ısırmıştı pislik herfi ve boynunda ki kan durmamışrı ve hala akıyordu. t-shirtımı çıkartıp nevanın boynuna bastırdım. Bastırmam ile neva acıdan dolayı haykırmıştı.
Eylül ağlıyordu kaan ise onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Ethan dedemin ihtiyaç duya biliceği şeyleri getirmişti ve dedemi bekliyorduk.
Eylül. Hani ona bir şey olmayacaktı!
Kaan. Büyü yapmış pislik herif o yüzden hiç birimiz kokusunu alamadık.
Eylül. Bırak beni.
Kaan. Hayır eylül sus.
Eylül. Bırak!
Kaan. Eylül bana bak sakin ol o iyi olacak!
Elimi nevanın saçlarında gezdirmeye başladım. O lorda yani meteye bunun bedelini ödetecektim. Benim en değer verdiğim kişiye zarar vermişti. İlk kardeşi kız kardeşimi öldürmüştü şimdi kendisi nevaya zarar vermişti.
Ethan ve remyyede zarar vere bilirdi ama remy be ethan onu hal ede bilirlerdi ve metenin onlara bulaşacağınu düşünmüyordum.
Kapı açıldığında dedem içeriye girdi. Dedem büyücüydü ve bir çok konuda bize yardım ettmişti. Yatağın önüne geçti ve bana döndü. O demeden nevanın elini tutum.
Boynumda ağırı vardı ama hiç bir şey benim için nevadan önemli olamazdı.
Dedem defterini çıkartıp önüne koydu ve ethanın elinde ki su bardağını alıp eli ile suya bir kaç büyü yaptı. Suyu ethana geri verdi. Bu sefer dedem elini üstümüzde kaldırıp bir şeyler demeye başladı.
Büyü yapması ile birlikte boynumda ki ağırı artı neva elimi sıkmaya başladı ve dişlerini sıkıyordu. Onun bu hali nedense kendimi kötü his ettirmişti.
Ona zarar gelmesinden hep korkmuştum ve ona zarar gelmemesi için elimden ne gelirse yapıyordum ama bu sefer dikkatsizlik yapmıştım.
Dedem bir kaç şey daha söyledikten sonra ethana döndü ve nevaya suyu içirmesi gerektiğini söyledi. Ethan nevaya suyu içirti ve sonra suyu bana da verdi. Ben acıya katlana biliyordum ama neva katlanamıyordu.
Suyu içtikten sonra bardağı yere atım ve kafamı yatağın başlığına yasladım. Dedem bir şeyler demişti ama dinlemediğim için anlamamıştım.
Kaan.. Tamam sağol dede.
Dedi ve dedem gitmişti. Gözlerimi açtığımda nevaya baktım. T-shirt mı boynundan çekmiştim. Kan durmuştu. Ethan boynunda ki kanı temizledikten sonra ayağa kalktı ve bana baktı..
Ethan. Abi dedem dinlenmeniz gerektiğini söyledi.
Ateş. Tamam çıkın odadan.
Eylül çıkmak istemiyordu ama kaan onu zorla çıkarmıştı. Nevaya baktım. Saçları hala ıslaktı. Diğer tarafına yatıp onu kendime çektim. Kafasını göğüs kafesime koydum ve ıslak saçlarından öptüm.
Kokusunu içime çektim. Çok güzel kokuyordu. Metenin kokusu dedemin yaptığı büyü ile gitmişti.
Kolumu beline dolayıp kendime çekmiştim. Gözlerimi kapatıp kendimi uykunun kollarına bıraktım.
|
0% |