Bazen gece yattığımda kendimi sorgulardım. Neden böyle yaptım?, keşke onu kırmasaydım gibi bir ton soru olurdu aklımda. Benim de sorunum buydu tüm suçları kendimde bulmuştum hiç etrafıma dahi bakmamıştım. Ancak şimdi suçlu gerçekten benken aynadaki simayla bakışıyordum.

Koray

"Noldu Ekim niye yüzün düştü? Yeni adın da eskisi gibi havalıymış " Diyerek kahkaha atınca bir ses duydum.

"Vera"

"Hadi güzelim uyan"

Gözlerini açtığımda karavanda başımda Ege dikilmiş başımı okşuyordu.

"O nerde? "Dedim soluk soluğa

"Kim? "

"Koray o geldi gördüm onu ben. " Dedim

"Kabustu onlar Vera makyaj masasının orda bayılmışsın doktorlar geldi tansiyonun düşmüş sadece o yok merak etme. " Dedi

Oysaki emindim. Onu görmüştüm. Ama onun bana yalan söyleyecek hali yoktu ya.

"Cemil nerde ? "Dedim

" Buralarda senin makyajın için bekliyor "dedi ve bana küçük bir hap verdi.

" Bu hapı onun termosuna koy 5 dakikaya kalbini durduracaktır "dedi

" Tamam"

"Kendine dikkat et güzelim birde al şunu" Dedi ve bir yüzük verdi

"Tamam dikkat ederim de bune evlenme mi teklif ediyosun bana" Dedim yapmacık bir gülümsemeyle.

"Benim evlenme teklifim daha başka olucak ama şuan konumuz bu değil " Dedi

"Bu yüzükle sizin konuşmanızı duyucam" Dedi

"Tamam"

Ege çıkınca cemil denen makyöz termosuyla beraber içeri girdi .

"Merhaba Ekim hanım sizin makyajınızla ilgilenicem ben Cemil" Dedi.

Bu yapmacık nazikliği NEREDE görsem tanırdım.

"Memnun oldum" Dedim yapmacık gülümsememle.

Elindeki paletle fırçayı aldı. Tam yüzüme uygulayacakken diğer fırçalara kolu çarptı.

"Bu günlerde de ne sakarım" Dedi

"Oluyo öyle arada" Dedim gülerek

O tam yere eğilince zaten kapağı açık olan termosuna hapı salladım.

O sırada saçlarıma bir el asıldı ve "ne yapmak istediğini biliyorum sürtük" Dedi.

Cemil bana oyun oynamıştı. Aptal kafam nasıl fark etmemiştim. Bilerek düşürmüştü o fırçaları. Önceden bize getirilen bıçağı alıp onun boynuna dayadım. Bir anda kapım kırılacak gibi açılınca karşımda Ege'yi gördüm ve biraz olsun rahatladım. Ege adamı boynundan tutup duvara yapıştırdı ve hızlıca termosu alıp ona zorla içirdi. Adamın hızla ayaklarının bağı çözülürken ağzından tek bir kelime çıktı.

"29 Aralık'daki kazada Koray'ın eli var. "

29 Aralık annem ve babamın öldüğü kaza...