Cadılar, tarih boyunca insanların hayal gücünü ve korkularını besleyen, gizemli ve büyülü varlıklar olarak görülmüşlerdir. Birçok kültürde farklı şekillerde tasvir edilmişlerdir; bazen iyilik melekleri gibi, bazen de korkunç ve kötülüğün sembolü olarak. Ortaçağ Avrupa'sında cadı avlarıyla bilinçaltımızda derin izler bırakan bu figürler, genellikle kadınlarla ilişkilendirilmiştir. Çoğu zaman toplumun dışına itilmiş, bilinmeyen güçlerle ilişkilendirilmiş ve bu nedenle tehlikeli olarak görülmüşlerdir.
Cadılar, mitoloji ve folklorun yanı sıra edebiyat ve sanat dünyasında da geniş bir yere sahiptirler. Birçok masal, cadıların büyüleyici güçlerini ve genellikle kahramanlarımızı zorlayan engellerini konu alır. Cadılar, genç okuyucular için özellikle ilgi çekici olabilir, çünkü gençlik dönemindeki keşif ve macera arzusu, cadıların gizemli dünyasıyla örtüşebilir.
Modern kültürde, cadılar genellikle Cadılar Bayramı gibi festivallerde ve popüler kurgularda önemli bir rol oynarlar. Cadı kostümleri, cadılarla ilişkilendirilen büyülü semboller ve hatta cadılarla ilgili şakalar, gençler arasında yaygın bir ilgi konusudur.
Cadılar hakkındaki inançlar ve kavramlar zamanla değişmiş olsa da, onlar hala insan hayal gücünün ve merakının bir parçasıdır. Geçmişten günümüze, cadılar hakkındaki hikayeler ve mitler, insanlığın kolektif bilinçaltını şekillendirmeye devam eder.

Kasabadaki okuluna geç kalan Katherine, güne erken başlamak için alarmını erkenden kurmuştu ancak ne yazık ki alarmı çalmadı ve uyandığında saatler geçmişti bile. Hızla yataktan fırlayıp hazırlıklarını tamamlamaya çalıştı ama bir türlü istediği hızı yakalayamadı. Kahvaltı masasında, normalde hızlı yediği kahvaltısını bile yavaşça yemek zorunda kaldı ve bu da ona daha fazla zaman kaybettirdi. Sonunda çantasını alıp, okula gitmek için otobüs durağına doğru koştu ancak otobüs gelmiş ve gitmişti bile. Panikledi ve eve geri dönmek zorunda kaldı, bu sefer ailesinden arabayı almak için anahtarı aradı. Anahtar bir yerde kaybolmuştu ve bu aramaları da zaman aldı. Nihayetinde anahtarı buldu ve arabayı alarak okula doğru yola çıktı.

Ancak işler onun umduğu gibi gitmedi. Yol çalışması vardı. Her engelle karşılaştığında içindeki endişe ve stres biraz daha arttı. Ancak kararlılıkla devam etti ve sonunda okula ulaşmayı başardı. Tam da zil çalarken sınıfa girdi, derin bir nefes aldı ve özür diledi. Yüzünde hala telaşlı bir ifade olsa da en azından başardığına sevindi. Ve sırasına oturdu.
"Günaydın." Dedi Clara.
"Günaydın. Bayan Fiona daha gelmemiş?"
"Eve geç geleceğini ve bizim sayfa kırkı okuyup özet çıkarmamızı istedi."
Kafamı tamam anlamında sallayıp, çantamdan kitabımı çıkardım ve masaya koydum. Ardından defteri mi çıkarıp, açtım ve masaya koydum. Bayan Fiona'nın söylediği sayfayı okumaya başladım. Metin ilgi çekici ve güzeldi. Hayattaki sorumluluklarımızdan bahsediyordu.
Hayattaki amacımız be olursa olsun, hep iyi yönde olmalı bence.
"Katherine. Okudun mu?"
Bana seslenen Clara'ya dönüp gülümsedim.
"Evet bitirdim. Ve özeti yazmaya başlıyorum, istersen özet konusunda yardım ederim."
Samimi bir ses tonuyla söylemiştim bunu.
"Teşekkür ederim. Ama kendim yaparım. Ama zorlanırsam, söylerim."
Diyip gülümsemişti.

Saatler Sonra
Okuldan çıkmıştım. Clara ile yürüyorduk. İkimizede mesaj gelmişti. Aynı anda durup mesaja baktık;

HOŞ GELDİN BAHAR!
Hoş geldin bahar tatili.
Mekan: Aura Göl
Saat:21.00
Gün: Cumartesi
Bu mesajı alan herkes davetli

"Anlaşılan bu partiye gidiyoruz?"
Clara kafasını evet anlamında salladı.
İkimizde yolun sonunda ayrılmıştık. Eve geldiğimde annem salonda kardeşimle televizyon izliyordu.
"Selam. Ben odadayım, akşamki partiye hazırlanacağım."
Annem bir şey demeyince odama çıktım.
Odama geçtiğimde dolabı açıp parti için ne giyeceğime karar vermeye çalıştım. Kararımı verdiğimde siyah bir elbiseyi çıkardım ve onu giymeye başladım. Saçımı düzleştirdim ve hafif makyaj yaparak hazırlıklarımı tamamladım.
Partiye hazır olduğumda aşağı indim ve annemle karşılaştım. Gözleri parlıyordu.
Bir an duraksadım, sonra gülümsedim.
O sırada kapı çaldı ve karşımda Claray'ı gördüm. Ona gülümsedim ve yanına doğru yürüdüm. İkimiz de bu geceye hazırdık.
"Çok şık olmuşsun Clara."
"Sende çok güzel olmuşsun Katherine,"
Dedi gülümseyerek.
Aura gölüne doğru yürüyorduk. Yanımızda bir araba durmuştu. Cam açıldığında bize bakan kişileri gördük.
Lucas Blackwood ve Ethan Blackwood kardeşler bize gülümseyerek bakıyorlardı.
"Selam." Diye söze girdi, Lucas.
"Selam, sizde mi göle gidiyorsunuz?"
Kafasını evet anlamında salladı.
"Hadi binin birlikte gidelim."
Teklifini kabul edip, arabaya doğru ilerledik. Arka kapıyı açıp sırayla bindik. Araba harekete geçince kemerimi takıp camdan dışarıya bakmaya başladım.

Aura Göl
Saat:21.00

Göle gelmiştik. Müziğin olduğu yere gelene kadar, şık aydınlatmalar yolu göstermişti. Tabii, işte bir diğer seçenek:
Blackwood'lar yanımızdan ayrılmıştı. Bizde Clara ile masalardan içecek alıp, oturabileceğimiz bir yere geçmiştik.
"Blackwood erkekleri çok yakışıklı..."
Dedi Clara. Sanırım ikisinde aşık olmuştu.
"Hangisini beğendin?"
"İkisini de..." dediğinde ufak çaplı bir şok yaşamıştım.

Clara'nın cevabı beni şaşırtmıştı. Onun da ikisi arasında tercih yapamadığını öğrenmek ilginçti. Blackwood kardeşler gerçekten de dikkat çekiciydi.
"Mhm, evet ikisi de oldukça çekici." dedim, Clara'ya gülümseyerek. "Belki bu gece biriyle sohbet edebilirsin."
Clara gülümsedi ve hafifçe omuz silkti. "Belki de."
Masamıza oturduğumuzda, etrafı gözlemlemeye başladık. Müzik, kalabalık ve neşeli bir ortam oluşturuyordu. İnsanlar dans ediyor, sohbet ediyor ve eğleniyordu. Clara'yla birlikte keyifli bir gece geçireceğimizden emindim.
Clara'yla sohbet ederken, içeceğimizi yudumlayarak etrafı gözlemlemeye devam ettik. Partinin enerjisi yüksekti ve herkes eğlenmeye odaklanmıştı. Clara'nın gözleri ara sıra Blackwood kardeşlerin bulunduğu yöne kayıyordu.
"Onlarla tanışmak ister misin?" diye sordum, Clara'nın ilgisini fark ederek.
Bir an tereddüt etti, sonra gülümsedi. "Neden olmasın? Belki biraz sohbet etmek iyi olur."
Kısa bir süre sonra, Clara'nın Blackwood kardeşlerle sohbet ettiğini gördüm. Onun cesaretine hayran kaldım ve onun yanına katıldım. İkimiz de gecenin keyfini çıkarmak için doğru kararı verdiğimizi düşündük.
Blackwood kardeşlerle sohbet ederken, onların samimiyeti ve neşesi bizi de etkilemeye başladı.
"Burası gerçekten harika." dedi Lucas, gülümseyerek etrafına bakındı.
“Evet, gerçekten çok eğlenceli." diye katıldı Ethan, bir yudum içkisini alarak.
Clara ve ben de bu samimi sohbetten keyif alıyorduk. Zamanın nasıl geçtiğini anlamadan, gece ilerlemişti bile. Parti sona erdiğinde, Clara'yla birlikte eve dönmek üzere ayrıldık.