@madrabazbiryazar
|
Levent: Günaydın arkadaşlar. Alya: Günaydın herkese. Esin: Günaydın hava çok güzel. Bugün yürüyerek gideceğim işe. Kaan: Günaydın işinin başında olanlar ve diğerleri. Leyla: Ben şu an niye yerde uyandım? Alya: Ahahah düştün mü yoksa yataktan? Leyla: Galiba evet. Kaan: Yerini yadırgamamışsındır sjsjs Leyla: Düştüğümü bile görmedin niye gülüyorsun pardon? Kaan: Görmem gerekmez hayal etmem yeterli oldu. Leyla: Sana da günaydın! Levent: Şu an çok ciddi bir ortamdayım gülmemem gerek. Acil taktik verin. Erdem: Niye durduk yere gülüyorsun ki? Seni güldürecek bir şey söylemedik. Alya: Ciddi ortam derken Levent, yine nerdesin sen? Levent: Dedemin yanındayım knk, bana bir şeyler anlatıyor. Erdem: O zaman dedeni dinle lan, ne diye telefonla uğraşıyorsun? Kaan: Bana bak sakın gülme sonra adamcağız yanlış anlar. Levent: Hiçbir şey komik değil ama gülesim geliyor. Mesela geçen gün izlediğim bir video aklıma geldi bir an. Dedemle alakası yok yani. Kaan: Sakın içtim deme lan. Levent: İçmedim ama ayık da sayılmam. Biraz başım ağırıyor. Uykusuzum. Kaan: İnşallah bir şey anlamazlar. Sen konuşma sadece onu dinle. Levent: Kahvaltı yapıyor şu an bitince yine nasihatlerine başlayacak. Esin: Biraz dedenin sözünü dinlesen zarar etmezsin Levent. Levent: Şu an dedemin söylediklerini kafam hiç almıyor. Erdem: Kafan güzel çünkü, ama sadece kafan, beyinin için aynı şey söz konusu değil. Ceren: Şimdi buna da gülüyordur kesin. Yıldız: Ben ayıkken zor anladım. Sinan: Levent'i bıraksak bir kaşık suda boğacaksın Erdem. Nedir ona karşı bu bitmez tükenmez nefretin? Erdem: Bana yaptıklarını daha unutmadım Levent. Levent: Ne yapmışım hiç hatırlamıyorum. Ceren: Boş ver söylesen bile yarın hatırlamayacak, boşuna uğraşıyoruz. Sinan: Olsun, öyle daha eğlenceli olur. Yıldız: Buradaki mesajlar kalacak ve Levent daha sonra görecek mesajlarınızı. O zaman ne yapacaksınız? Sinan: Yöneticilerden biri benim istersem mesajları silebilirim. Yarın sabah ayılınca bir şey görmez. Erdem: Aynen yönetici tarafından mesaj silindi yazacak. Evet başlayalım! Levent: Neye başlıyoruz anlamadım? Leyla: Beni seviyor musun Levent? Doğruyu söyle lütfen. Levent: Bilmem knk, sen sevildiğini hissetmiyorsan seni sevmiyorumdur. Bunu anlamamak zor olmamalı. Alya: Bunun sarhoş olduğuna emin miyiz? Nasıl cevaplar bunlar? Leyla: Aslında ayıkken mala bağlayan Levent, içince zıkkımı, içine ulemâlar kaçıyor herhalde! Ceren: Ulemâ kim, Levent kim! Levent: Ceren, Kaan'ın başka kızla olan fotoğraflarını gösterdiğim için kızgın mısın hâlâ? Ceren: Ne alakası var Levent! Benim kimseyle işim yok. Levent: Aynı cümleyi Kaan'da söylüyordu. Yıldız: Levent, huzursuzluk çıkartma durduk yere. Levent: Bence Ceren itiraf etse rahatlayacak. Sonuçta ucunda ölüm yok. Kaan: Neyi itiraf edecekmiş Ceren? Levent: Ohoo, bu safımın hiçbir şeyden haberi yok. Söylemedi mi sana Ceren? Ceren: Eğer söylersen gelir seni boğarım Levent! Levent: Tamam söylemiyorum vazgeçtim. Sinan: Söyle Levent. Levent: Knk eğer söylersem Ceren boğacak beni. Olmaz söyleyemem. Bunu istemeyin benden. Sinan: Oyunbozanlık etme. Hem sen ne kadar saklamaya çalışırsan çalış, biz öğreniriz Levent. Rüzgar: Ceren sana bir şey yapamaz biz varız burada korkma söyle hadi! Levent: Kapımda nöbet tutacaksanız söyleyeyim ama, yok nöbetimi tutmayacaksanız söylemem. Can güvenliğim yok çünkü, kim vurduya gitmek istemiyorum. Alya: Ceren onu şakasına dedi Levent, bunu bu kadar ciddiye alman gerçekten komik! Levent: Tehditi siz almadınız tabii ki, sizler rahatsınız! Öldürmese bile kesin döver beni o. Rüzgar: Söylemezsen eğer gelip ben seni döveceğim bizzat. Söyle artık Levent. Levent: Lan her iki ihtimalde de bana zarar gelecek. İki arada bir derede kaldım. Ceren: Söylediğin ân, kendini yaşıyor bilme Levent. ;) Levent: Bunları söylemen de ayrı bir cesaret gösterisi. Koskoca savcı var bu grupta, Ceren'in beni öldürmesine izin vermezsin değil mi savcım? Ceren: Sen öldükten sonra ne yapacaksın savcıyı Levent Efendi? Göremeyeceksin bile benim hapse girdiğimi. Mezarı boyladıktan sonra senin için adalet ha sağlanmış, ha sağlanmamış anlamı ne? Levent: En azından içim rahatlardı. Ceren: Çok komiksin gerçekten. Erdem: Ne oluyor lan bu gurpta, ne öldürmesi? Kim kimi öldürüyor? Alya: Ceren, Levent'e bir şey söylemiş ya da Levent Ceren'i duymuş mevzu bundan ibaret. Erdem: Ee yani ne olmuş? Alya: Ceren'de eğer söylerse onu öldüreceğini söylüyor. Levent korkuyor söylemeye. Esin: Ceren birini gerçekten öldürdün de Levent mi gördü? Ne bu ısrar, korkmaya başladım abicim. Ceren: Saçmalamayın arkadaşlar, ben eğer birini öldürseydim görgü tanığı olarak Levent'i sağ bırakır mıydım, Allah aşkına akıl mantık biraz! Leyla: Hazır bir tanesini öldürmüşken Levent'i sağ bırakması salaklık olur zaten. Kız haklı. Levent: Oha koynumda anaconda beslemişim resmen. Kaan: Yeni mi anladın lan. Sinan: Tebrikler Leyla, yılanlıktan Anacondalığa terfi eden ilk insansın. Rüzgar: Başarıların devamını dilerim Leyla. Esin: Ortaokul karnelerine yazacak bir şey bulamayıp, "Başarılarının devamını dilerim" diyen hocalara döndünüz iyice. Leyla: Sevimsiz. Levent: Rehberden adını 'Anaconda Leyla' olarak değiştirdim. Leyla: Ben senin 'koynunda beslediğin' herhangi bir varlık değilim. Hele yılan ve türevleri hiç değilim! Alya: Arkadaşlar yılan mevzusunu kapatalım yoksa gece uyurken rüyama girecekler. Levent: Bir şey olmaz. Esin: Levent, iyi laf söylüyor ayık olmasının aksine. Rüzgar: Sen devrik cümle kuramadan cevap veremiyor musun? Esin: Değilim farkında. Rüzgar: Farkında değilim olacak o. Esin: Ne cehennemin dibiyse artık! Yıldız: Tek derdimiz devrik cümleler olsun. Sinan: Ne derdiniz var ki başka? Yıldız: Nasıl, ne derdiniz var Sinan! Derdi olmayan insan mı var? Sinan: Var, ben. Esin: Emin misiniz savcım derdinizin olmadığından? Sinan: Savcım diyerek görevimi hatırlatmaya çalıyorsan, onlar benim derdim değil, işim! Yıldız: Bir savcı olarak tehdit alıyorsundur mutlaka. Onları da mı dert etmiyorsun be! Sinan: Sorma ya, öyle bir dert ediyorum ki. Yıldız: Ee o zaman? Sinan: Derdimden mışıl mışıl uyuyorum. Yıldız: Ne demek şimdi bu? Sinan: Diyorum ki beni her tehdit eden için uykularım kaçması gerekseydi o zaman hiç uyumamam gerekirdi. Levent: Yargıyı hakimler dağıtır diye biliyordum. Sinan: Öyle zaten. Benim kimseye yargı falan dağıttığım yok. Kimseden korkum da yok. Yıldız: Çok düşündün mü bu mesleği merak ediyorum? Sinan: Düşündüm tabii ki. Düşünmeden karar vermek, sonradan pişmanlık getirir. Levent: Niye öyle diyorsun kanka? Ben pilotluğu seçerken hiç düşünmemiştim. Erdem: Şaşırtmadın Levent! Levent: Eyvallah knk çok sağ ol. Ayılınca senden bunun hesabını fena soracağım. Erdem: Hatırlarsan sorarsın! Manyak. Levent: Ulan, benim de zamanında yemediğim halt kalmamış. Valla şu an kendimle gurur duyuyorum! Alya: Kendinden utanacağın yerde bir de bu yaptıklarından ötürü gurur mu duyuyorsun? Bunları sarhoşken söylüyorsun uyandığında pişman olacaksın. Esin: Kara çalı gibisin ya, herkesin arasına girdin Levent. Alya: O yüzden kendin de mutlu olmayacaksın Levent. Başkalarının mutluluğuna engel olma. Levent: Rüzgar'la sen daha olmadınız ki Esinciğim, zaten aranızı açamadım diye içimde kaldı. Siz sevgili olunca sizi ayıracağım ama hiç merak etmeyin. Esin: Rüzgar ve ben mi bir araya geleceğiz! Güldürme beni Levent. Levent: Bırak bu sevmiyorum ayaklarını sen dünden razısın zaten! Teklif etse reddemezsin bile o kadar çok seviyorsun Rüzgar'ı. Bunu kendin de biliyorsun ama itiraf edemiyorsun. Esin: Rüzgar teklif etmiyor ama zorla mı ettireyim! Rüzgar: Edersem kabul edecek misin Esin? |
0% |