@mahperi09
|
Selam enerjim aşırı düşük baya kısa bir bölüm atıyprum iyi okumalar Eftelya'nın Anlatımıyla Bok gibi hissediyordum. Kelimenin tek anlamı ile öyle. Her şey o kadar üst üste gelmişti ki daha toparlanamadan başka bir şey ile karşı karşıya kalıyordum. Biliyorum belki de bazılarının derdinin yanında küçük kalıyordu ama bedenim bu kadar stresi bu kadar acımasız bir dünyayı kaldırabilecek bir bünyeye sahip değildi. Düşüncelerimi bölen o ses bu zamanlarda en yakınım olanlardan Naz'ın sesiydi. "Eftelya biz çıkıyoruz." gelmişti sanırım vakit şu kötü zamanlarımın biraz düzelmesine sebep olan 2 kişi gidiyordu. "Geliyorum." diyerek artık her yeri yatmaktan uyuşmuş olan bir vaziyette kalktım ve salona gittim. "Biz gidiyoruz istediğin bir şey var mı?" "Hayır teşekkür ederim o kadar zamandır çilemi çektiniz size de yük oldum." "O nasıl söz öyle. Yük olsan kalır mıydık?" "Teşekkür ederim tekrardan." "Ne demek kuzum. Her zaman yazabilirsin zaten numaramız var biz de yazarız merak etme." "Tamam." dedim dolan gözlerimi saklayabilmek için gidip Naz'a sarıldım ayrılınca Batu'ya döndüm. "Batu Naz sana emanet. Ayrıca sizden güzel haberler bekliyorum." "Ayrılık konuşması gibi o ne kız. Ayrılmıyoruz. Ayrıca ne güzel haberi?" "Naz anladı." "Naz ne diyor bu kız?" "Yok bir şey Batu yok bir şey. Sen de sus Eftelya." "Ayıp yani kaç gün sonra doğru düzgün konuşmuşum hıh küstüm." "Bu da ne tripçi çıktı." "Banane." "Tamam ya susma ne istiyorsan de." "Heh iyi bari. Batu Nazı'ı seviyor musun?" o sırada su içmekte olan gariban içtiği suyu da püskürdü ve tahmin edin kime geldi? "Ya Batu!" diye çemkirdi Naz. "Ya kuzura bakma bu salak kız yüzünden oldu." "Eftelya senin kulağının çekilme zamanı gelmiş." Ya ne alaka ne alakaa "Ayıp." "Değil." "Ok." "Bok." "Çocuklar geç kalıyorsunuz." "Sanırım artık veda zamanı." dedim. "Ya Eftelya konuşacağız hem yine geliriz hatta belki siz gelirsiniz bu sefer." "Olur." dedim. "Sarılalım mı?" dedi Naz o an çok tatlı gelmişti gözüme. "Tabiki." dedim ve gidip sıkıca sarıldım. Uzun bir sarılma ardından gidip Batu'ya sarıldım. "Kendine iyi bak küçük kız. Atak geçirme dikkat et." "Tamammm." dedim. "Sizi Efser mi götürecek çocuklar?" "Evet." dediler aynı anda. "Tamam kuzularım hadi inin o zaman." "Hala ya niye kovar gibi davranıyorsun?" "Uçaklarını kaçırmasınlar diye şey ettim." "Tamam." "Biz artık inelim görüşürüz." "Görüşürüz." Evet gitmişlerdi... Ama yazışacaktık hemen karamsar modu açmayayım. "Eftelya." "Efendim hala?" "Tatlı yer misin en sevdiğin tatlıdan yaptım." "Yerim." "Kahve?" "Olurr." "Tamam getiriyorum kuzum." "Saol hala." odama geçtim ve mesajları okumaya başladım. Efser'den mesaj vardı. Efser: iyi misin? (şimdi) Eftelya: evet Efser: Kriz geçirmişsin sanırım o yüzden sordum Eftelya: evet öyle oldu Efser: anladım Eftelya: Bir şey mi diyeceksin bunun için sadece yazmazsın bence Efser: ya yarın dışarı çıkalım mı diyecektim sana da iyi olur. Eftelya: olabilir yarın duruma göre bakarım Efser: tamam o zaman yarın konuşuruz görüşürüz Eftelya: görüşürüz
Grup Batu: biz uçağa biniyoruz Efser: iyi yolculuklar kardeşim Eftelya: iyi yolculuklar yazdım ve telefonu sehpaya koydum. Umarım beğenmişsinizdir görüşmek üzere seviliyorsunuz
|
0% |