Kamp

Bölüm başlıyorrr.

Yorum yapmayı ve oy atmayı unutmayın lütfennn

Sean Paul - Temperature

Bölüme geçmeden önce karakter tanıtımı yapmam gerekiyor.

Asena Sert ( Maysa’nın halası Ezgi’nin annesi)



Hatırlatma:

Kapının çalmasıyla kendimle konuşmaya ara verdim. Muhtemelen kuzu sarmam gelmiş olmalı onunla bu hafta sonu kampa mı gitsek acaba? Önceden bunun hakkında hep konuşurduk. Sanırım bu hafta sonu kesin gideceğiz. Çünkü doğum günü kızı kartımı kullanacağım ve o buna asla hayır diyemez.

Aşağı inince gözlerimi büyüttüm. Kuzu sarmam elinde kamp çantası ve malzemeleriyle oracıkta duruyordu.

Evet yanlış duymadınız. Bende yanlış görmedim. Şu an elinde kamp çantası var!

Ezgi annemle konuştuğu için beni fark etmedi. Aşağı inip yanlarına vardığımda, Ezgi bana doğru döndü. Sonrasını tam olarak hatırlamıyorum. En son hatırladığım bir gorilin üstüme uçması ve yere düşmemdi.

Ciddi ciddi bir kaç dakika hareket edemedim. Bu kız günde neler yiyor?

Bunu kesinlikle halama sormalıyım.

Ben yerde Ezgi üzerimdeyken konuşmaya başladı.

“Maysa! Can ciğerim! Kuzenlerin en en en güzeli napıyorsun bakalım. Bu arada biliyor musun? Seni doğum gününde kampa gidecekmişiz. Bir kaç gün burada kalacağız sonrasında doğum gününü kutlayıp kampa gideceğizzz! Ay çok heyecanlı sonunda kampa gidiyoruzzz!”

Cidden mi? Doğum günümde kampa mı gideceğiz? Bu sefer gözlerim şokla açıldığında sonunda konuşmayı akıl edebilmiştim.

“Cidden mi”

“Evet evet artık ikimizde 18 yaşında olacağımız için izin verdiler. İlk defa tek başımıza kampa gideceğizzz!”

Ezgiye cevap vermek için dudaklarımı aralamıştımki nefes alamadığımı farkettim.

Zorlukla konuşarak,

“Eğer üzerimden kalkmazsan hiç bir zaman 18 yaşında olamıyacağım Ezgi.”

Boğularak ölücektim çünkü!

İlk başta ne söylediğimi anlamamış olacak ki yüzüme garip garip baktı. Sonrada etrafına bakınca üstümde olduğunu anladı. Çabucak kalktı.

Sonunda yarabbim! Nefes alabiliyorum artık!

“Heyecanlanınca kendimi kaybettim kusura bakma. İyimisin?”

Konuşmaya başlayan Ezgi ile dikkatimi ona verdim. Nedense gözüme bir an çok tatlı geldi. Ben bu kıza hiç doğru düzgün kızamıyorum ki.

“ İyiyim iyiyim panduş bir şeyim yok bir dahakine ben senin üstüne atlarım, ödeşmiş oluruz. Okeyy?”

Hafif bir dalga havasında konuştuğumda Ezgi gülmeye başladı. Daha sonra dayanamayıp bende ona katıldım.

Annem konuşmaya başladığında hâlâ kapının önünde olduğumuzu farkettim.

“Hadi hadi yeter bu kadar konuşmanız daha fazla oyalanmadan eşyaları odaya taşıyın.”

Annem Asena halama dönerek,

“Gel bizde mutfakta ki işlerimizi halledelim.”

Ne mutfakmış kardeşim bir işiniz bitmedi gitti!

Neyseleyip kapının oraya gittim. Valizleri aldım. Ezgi ise kamp çantasını ve malzemelerini aldı.

Hiç konuşmadan odamın yolunu tutup merdivenlerden çıkmaya başladık.

Odama gelince valizleri ve kamp malzemelerini kenara bırakıp yatağıma oturduk.

“ Ay Maysa! Biliyor musun? Ben geçenlerde okumak için yeni bir kitap ararken, kurt adamlarla ilgili bilgiler öğrendim. Ama ondan önce nasıl öğrendiğimi anlatacağım.”

Kurt adam mı!? Kurt adam demeyin bana fena oluyorumm. Merakla ona döndüm.

“Ne öğrendin.”

“ Dur kız ilk önce nasıl öğrendiğimi anlatayım. Şimdi ben kitap ararken bu bahsettiğim kitaba rastladım. Bir zamanlar kurt adamların varlığı kanıtlanmış biliyor musun? Yıl 1970 ‘de ilk defa gerçekliği kanıtlanmış Bir mektupla kurt adam lanetinden bahsediliyormuş, ama yazı çok net olmadığı için anlaşılmamış. Eskilerin söylediğine göre kurda dönüşen kişi sesini ve insan gözlerini muhafaza eder. Ancak vahşi dört ayaklı kurdun kuvvet ve kurnazlığını taşırmış kurt adamın kim olduğunu ses ve gözlerinden tanımak mümkün olabilirmiş.”

Ezgi’nin söylediği şeyler ile dilim tutulmuştu. Sürekli kitaplarını okuyup, izlediğimiz kurt adamlar gerçek olabilir miydi? Doğum günü dileğim kesinlikle şu dakika belli oldu.

Kendi kendime düşünmem Ezgi’nin beni dürtüklemesi ile son buldu.

“Maysa kız iyimisin? Ses ver dondun kaldın.”

Kendime gelerek,

“Ha evet Şey... Kurt adamların gerçekten var olup olmadığını düşünüyordum da.”

“Değil mi değil mi kurt adamlar gerçek olsa, ne güzel olurdu.”

“Neyse unutmadan sana dikkatimi çeken kurt adam vakasını anlatayım, o zaman var mı yok mu? Diye.”

“1975’te İngiliz gazeteleri, Ecceshall köyünde yaşayan 17 yaşındaki bir gencin olağanüstü haberleriyle dolup taşıyormuş. Genç kurt adam olduğunu düşünerek çektiği zihinsel acılara dayanamayıp gümüş bir kurşunla son vermiş. Gencin yakınlarından birisiyle konuşulduğu zaman “ölmeden çok kısa bir süre önce bana telefon etti. Yüzünün ve ellerinin renk değiştirdiğini söyledi. Az sonra sesi giderek homurtuya dönüştü.”

Konuşmasından sonra direk ortaya atıldım.

“Aslında gerçekten var olabilirler biraz daha araştırma yaparsak gerçek olduklarını kanıtlayabiliriz.”

Ezgi’de ortaya atılarak,

“ Hem kanıtlamayla kalmaz birer de yakışıklısından buluruz.”

✨BÖLÜMM SONUUUU✨

Yorum ve oy atmayı unutmayın lütfen.

Sizce kurt adamlar gerçek mi yada diğer efsanevi varlıklar?

Bir sonraki bölümde görüşmek üzereee

Kendinize iyi bakın 💖

Sizi seviyoreee 💫

Yazım hatası varsa kusura bakmayın