Yeni Üyelik
13.
Bölüm

~A.Y~ 10.BÖLÜM

@marsmelegi

 

Ve son sözü hep ALIN YAZISI söyler ... "

 

Hikaye'den

-" Balayı mı ? " benim düşüncelerimi dile getiren Ateş büyük bir şaşkınlıkla babaannesine bakarak söylemişti.

Makbule nine ise derin bir nefes alarak yerdeki bakışlarını Ateş'e çevirmiş, sözlerini sıralamıştı.

-" Evet gelin kızımı balayına götürmelisin ." otoriter ses tonu ile salon sessizleşmişti .

Herkes buna bende dahil bir makbule nineye bir de Ateş'e bakıyorduk. Ateş sıkıntılı bir ses çıkararak eli ile alnını ovuşturmaya başladı .

-" Babaaane bu sıralar Otelde büyük sıkıntılar var. Balayına falan gidemeyiz . "

-" Ee Hamdi ne güne duruyor . Sen yokken baban Otelin sıkıntılarını çözebilir ." diyip kimsenin konuşmasına izin vermeden oturduğu yerden hafifçe eğilerek ten rengi tül çorabından orta boy bir cüzdan çıkardı.

O cüzdanın orada ne işi vardı ? Nasıl sığdırmıştı onu oraya ?

Şok olmuş bir şekilde ona bakakaldım.

Cüzdanın fermuarını açıp içinden kağıtlar çıkartarak Ateş'in kucağına attı.

-" Senin çok işinin olacağını düşündüğüm için sizin adınıza bilet aldım. 3 saat sonra uçağınız kalkıyor . Fransa'da iyi eğlenceler. Hikaye kızım buyur bu senin pasaportun birkaç gün önce ayarlamıştım ." bana dönerek hafifçe bir gülümseme bahşedip , elindekini verdi .

İlk defa başka bir ülkeye ait pasaportum vardı . Ve bunu da sadece balayı için çıkartmıştı . Oturduğu yerden kalktı .

-" Çok yoruldum ben , dinlenmeye gidiyorum . Siz ikinizde gidin eşyalarınızı hazırlayın canım. Balayına gidiyorsunuz . " eğlenircesine konuşarak oturma odasından çıktı . Ben şimdi Ateş ile balayına Fransa'ya mı gidicektim.

Hem de tek başıma. Tedirgin olmuştum açıkçası .Daha önce bırak yurt dışını , başka şehire bile gitmemiştim.

Koltukta her an patlayacak volkan gibi oturan Ateş' e baktığımda onun da bakışları bendeydi .

Sanki suçlu benmişim gibi bakıyordu. Ben dememiştim ki Makbule nineye bizi balayına gönder diye .

-" Oğlum kıza şöyle bakmayı kes artık ." Hamdi Baba kızgın ve yüksek ses ile bağırarak oturduğu yerden kalkmış Ateş'e bakıyordu.

Ama o bakışlarını çekmeden bana bakmaya devam ediyordu. Oturduğu yerden kalkarak babasının suratına bile bakmadan

-" Seni ilgilendirmeyen şeylere karışma. Sana o gün dediklerimi hatırlıyormusun ? Olacakların tek suçlusu sensin. Ben değil ." Hamdi babanın duyduğu sözler ile omuzları çökmüş , bakışları hüzünlenmişti.

Gözleri hafif hafif dolmaya başlamıştı. Babasına bu şekilde davranmamalıydı.

Onun üzülmesine dayanamayarak yanına gidicekken bileğimin sertçe tutulmasıyla yüzümü buruşturarak tutan kişiye baktım .

Ateş alnındaki damarlar görünür bir şekilde sinirle bana bakıyordu.

-" Balayına gidiyoruz öyle değil mi ? Eşyalarımızı toplamalıyız . " bileğimi ondan kurtarmaya çaldığımda daha sıkı tutarak oturma odasından çıkarak merdivenlere ilerlemesiyle zorda olsa olduğum yerde durarak

-" Yukarı çıkmamı yasaklamıştın . En iyisi ben kendi odama gidip eşyalarımı toplayayım ."

 

Yazar'dan

Genç adam arkasındaki genç kadının söyledikleri ile olduğu yerde kalakalmıştı. Hikaye 'nin dediği gibi yukarı katlara çıkmasını yasaklamıştı .

Ateş bunu unutmuştu . Bileğini tuttuğu kıza baktı. Kız acı çeker bir halde ona değil de tuttuğu bileğe bakıyordu . Elini ateşe değmişçesine çekip bileği bıraktı.

O anki sinirle bileğini sıktığını farketmemişti. Hikaye bileğinin bırakılması ile kızarmış yerleri ovalamaya başladı.

Ateş o an görmüştü eserini. Pişman olur gibi olmuştu fakat hemen bu duyguyu kestirip attı.

-" Sen hemen kıyafetlerini hazırla , seni asla beklemem. " cümlesini söyler söylemez kızın suratına bile bakmayarak merdivenleri çıkmaya başladı.

Arkasında ki Hikaye merdivenleri inecekken elinde el çantası ile yukarı çıkan Hümeyra ablasını gördü.

-" Senin için kıyafetlerini topladım. " Hikaye minnet dolu bakışlarla karşısındaki kadına gülümsedi.

-" Teşekkürler Hümeyra abla . Bu yaptıklarını nasıl ödeyeceğim bilmiyorum. " elindeki çantayı alarak kapı eşiğine koydu.

-" Önemli değil , Şeyy az önceki , hani odada olan olay için kusura bakma . " Hikaye karşısındaki ezilip büzülerek konuşan kadın ile mahçup olmuştu .

-" Hümeyra abla ben senin kardeşin gibi değil miyim ? Problem yok " gülümseyerek söylediği şeyler ile karşısındaki kadının mutlu olduğunu zannediyordu.

Ama hayır değildi . Hümeyra'nın içi yanıyordu .

İçindeki ateş ne yaparsa yapsın sönmüyordu. Sadece gülümsüyor ve küçük küçük yardımlar yapıyordu. Sonrasında olacaklar şeyler için koruma kalkanı misali..

-" Evet öylesin . Neyse ben mutfağa gideyim. . " arkasına bile bakmadan Hikayenin yanından gitmişti.

Yukarı katta en gerekli kıyafetlerini bavula koyan Ateş ise derin düşüncedeydi.

Bu balayı olayı nasıl gelişecekti. Orada onları neler bekliyordu bilmiyordu.

O kıza nasıl davranacağını da şaşırmıştı. Hele o kırgın bakışlarını onun gözlerine dikerek bakması ve hiç bir söz söylemeyerek düşüncelerini gözleri ile anlatması .

Kafasını allak bullak ediyordu. Bir sonraki manevrasını engelliyordu bu bakışlar.

Bir taraftan her şeyi boş verip iyi davranmak istiyor , diğer taraftan babasına olan kızgınlığı buna engel oluyor üstüne de daha fazla nefret dolmasına sebep oluyordu .

Ellerini sertçe jöle ile güzelce şekil verilmiş saçlarına daldırarak onları dağıttı.

Düşünceleri onu rahat bırakmıyordu. Üzerindeki kıyafetleri çıkararak daha sportif bir şeyler giydi.

Yatağın üzerindeki bavulunun kapağını kapatarak eline aldı ve odadan çıktı. Merdivenleri inecekken tam karşı odanın kapısı açıldı ve içeriden Babaannesi Makbule çıktı.

Makbule hanım bazı şeylerin farkındaydı.

Havuzun yanı başında ikisini de ıslak bir şekilde görünce eğlendiklerini düşünmüştü ama gelinin bakışlarındaki o kırgınlık ifadesi hoşuna gitmemişti.

Sonra ise balayı konusunu açınca torunun sevineceğini düşünmüş , aldığı tepki ile düşünceleri doğru çıkmıştı.

Yeni evli çift daha ilk aylarında kavga etmişti.

-" Hazırlandınız mı oğlum ? Gelin kızım hala odada mı ? Ona bir şey vermek istiyorum. " Ateş babaannesinin cümlesi ile acele bir şekilde

-" O odada değil ." babaannesi aldığı cevap ile kaşlarını kaldırarak sorgular bir şekilde ona bakmaya başlamıştı.

Bu yüz ifadesini Ateş çok iyi biliyordu. İnanmadığında veya meraklı olduğundan hep bu ifade ortaya çıkardı.

Daha açıklayıcı bir cümle söylemek için ağzını açtığı anda arkasından gelen konuşma ile geri kapattı.

-" Makbule nine ben aşağıdaydım. Ateş sen benim bavulum ile kendi bavulunu arabaya yerleştir istersen. " Hikaye Ateş'e emir verircesine konuşmamak için büyük bir çaba vermişti.

Ateş ise onunla konuşurken bile tedirgin olan karısına sadece başını sallayarak onaylamış ardından da merdivenleri inerek bavulları arabaya yerleştirmişti.

Hikaye Hümeyra ablanın gidişinin ardından merdivenin yanı başında ayakta dururken üst kattan gelen konuşmalara şahit olmuş , ismini de duyunca merdivenleri çıkarak bilmeden Ateş'i kurtarmıştı.

Makbule nine Ateş'in inmesi ile Gelini Hikaye'nin elini nazikçe tutarak onu odasına getirdi.

Hikaye ise onu elinden tutarak bir odaya getiren Makbule nineye şaşkınca bakıyordu.

Makbule nine yatağın ortasında olan tahta kutuyu alarak içini açtı ve Hikaye 'ye uzattı. Ona uzatılan kutuyu alarak içindeki şeye baktı.

Bu bir kolyeydi ve çok güzeldi..

-" Ateş'in annesi Zerrin senin için yaptı bunu. " Hikaye bakışlarını Makbule nineye çevirdi. Ateş'in annesinin öldüğünü düşünmüştü.

-" Annesi mi ? Şey ben onu nikahta göremeyince " devamını getirmemişti.

-" Bazı nedenlerden dolayı nikaha ve buraya gelemedi . Özür niyetinde bunu sana vermemi söyledi."

-" Teşekkür ederim. Bu kolye çok güzel . Ona çok beğendiği mi iletin lütfen Makbule nine. "

Makbule Hikaye'nin elinden kutuyu alarak içindeki kolyeyi çıkararak gelininin boynuna taktı.

Hikaye gerçekten çok güzel bir kızdı. Bu kolyede onun güzelliğine güzellik katmıştı.

-" HİKAYE !! " aşağıdan gelen ses ile ikiside odadan çıkarak son ses bağıran Ateş'in yanına indiler. Gitme vakti gelmişti.

Kısa bir vedanın ardından ikiside arabaya yerleşmiş , havaalanına doğru ilerlemeye başlamışlardı .

Hikaye ortuğu koltukta çok rahatsızdı. Akşam yemeği bile yemeden evden çıkmışlardı. Tüm gün kitaplık temizlemiş , kahvaltıdan sonra yemek yememişti.

Kucağına bir şey bırakılması ile oturduğu yerde hafifçe sıçramıştı .

-" İçindeki kremi bileğine sür . " Sürücü koltuğunda oturan Ateş bavulları yerleştirdikten sonra mutfaktaki Hümeyra'dan krem istemişti.

Bileğinin o şekilde olması onun suçuydu. Az evvel arabaya binerken de Hikaye'nin bileğine bakmıştı , kızarıklık hala duruyordu.

Genç kız poşetin içinden kremi alarak yavaşça bileğine sürdü.

-" Teşekkürler. " yanında oturan kızın içine kaçmış , kedi mırıltısına benzeyen sesi ile söylediği şeye gülmek istedi bir an .

 

 

Herkese merhaba !

Yorum ve oy yapmayı unutmayın !!

 

Loading...
0%