Yeni Üyelik
30.
Bölüm

~A.Y~ 27. BÖLÜM

@marsmelegi

 

" Seni öpmek, gökyüzünü öpmek gibi mavi bir şeydi."

 

Hikaye'den

Geldiğimiz kocaman malikane karşısında ağzım açık kalmıştı . Burası Ankara'daki evden bile daha büyüktü . Bizim ev bile bunu yanında küçücük kalıyordu .

Öylesine göz kamaştırıcıydı ki kocaman bir servet değerinde olduğu belliydi .

Her tarafını saran rengarenk çiçek güzel bir hava katmıştı . Evin önünde bulunan heykelli su fıskiyesi saraylardakini aratmayacak kadar büyük ve güzeldi .Evin her bir tarafını saran duvarlar biraz korkutucu görünse de üzerindeki şirin sarmaşıklar bunu örtüyor , gizliyordu .

Tek kelime ile muhteşemdi ...

Ben böyle şaşkın bir haldeyken Ateş arabanın kapısını açarak indi . Benim tarafıma gelerek kapımı açıp inmeme yardımcı oldu . Sadece bir kaç saat önce çorba içerken söylediğim cümleyi hatırlamıyor gibiydi .

Veya öyle davranmaya çalışıyordu .

Yüzünü incelemeye başladım . Sadece bir duygu belirtisi arıyordum . Üzüldüğüne dair bir belirti . Fakat o hiç bana bakmadı bile. Yavaşça kapıyı kapatarak beni geride bırakıp öndeki arabaya doğru yürüdü .

Eski Ateş'in daha sakin ve sinirli olmayan bir hali gibiydi . İlk cümlelerimde böyle olacaksa yakında eskisini aratacak bir karaktere bürünürdü zaten .

Makbule Ninenin arabadan inmesine yardım ederek hepsi birlikte eve doğru yürümeye başladı . Ada bile beni unutmuştu . Evine geldiğine seviniyor olmalıydı .

Normaldi yani kim böyle bir evi özlemezdi ki dimi ama ?

Ben ise öylece arabanın yanında dikiliyordum . Bu mükemmellik içinde kayboluş gibiydim.

Buralara yabancıydım .

Rahat değildim .

Endişeliydim .

Ya Ateş'in annesi Zerrin Hanım da onun gibi birisiyse ne yapardım . Ama bana kolye hediye etmişti öyle değil mi ? Beni sevmeyen biri neden kolye hediye etsin bana ?

Veya buraya geleceğimizi duyunca sevinsin tabi ben bunu Hamdi babadan duymuş onun ağzından duymak daha nasip olmamıştı . Hem naif birisine de benziyordu . Kolyeden belliydi bu.

Ellerimi boynuma götürerek kolyeyi hissetmek istedim . Fakat kolye boynumda değildi . İçimdeki endişe daha da büyümüştü . Ben kolyeyi nereye koymuştum ki ?

Oysaki bu zamana kadar hiç çıkartmamıştım . Duş alırken bile boynumda takılı durumdaydı .

-" Orkide . " Hemen yanı başımdan gelen Ateş'in sesi ile ellerim boynumda ona baktım . Sanki ne aradığımı biliyor gibiydi . Ona konuyu biraz da olsun anlatmak için ağzımı açmıştım ki yanımdan geçerek arabanın kapısını açarak torpido gözünden bir şey aldı .

Arkama geçtiğinde ne yaptığını görmek için bende dönecekken beni durdurmuştu . Ne yapıyordu arkamda ? Ilık ellerini boynumda hissetmemle tüylerim diken diken olmuştu . Hızlanan kalbimin sesini duyuyordum .

Bir adım atarak ondan uzaklaşmaya çalıştım sırf kalbimin sesini duymasın diye . Ama hala kolyenin uçlarını tutan Ateş buna engel olmuştu . Ben öylece duruverirken o bir adım bana yaklaşmıştı .

-" Merdivenlerden düştüğünde kolye kırılmıştı . Bende onu düzeltmesi için aile takıcımıza götürdüm . Eskisinden bile dayanıklı oldu . " her kelimesinde boynuma ve saçlarıma değen nefesi ile şuraya düşüp bayılacaktım .

Kalbimin her saniye artan ritmi beni zorluyordu .

-" Kalbin hızlı atıyor . " duyduğum bu cümle ile olağan hızlı ondan uzaklaşıp bir kaç adım ileriye giderek ona doğru döndüm.

-" Ne hızlı atması . Uydurma ben sen miyim ? Hem senin kalbin hep hızlı atıyor .Benim ki hızlı atmaz . Nasıl hızlı atıyor dersin . Bak bakalım hızlı atıyor mu ? " bedenimi ona yaklaştırarak dinlemesini beklemeye başladım . Neden dinlemek için bir davranışta bulunmuyordu .

Dinlemesi gere- Ne yapıyordum ben şu an ? Saçmalamıştım bildiğin . Bulunduğum pozisyon bile rezillikti . Tüm kanımın yanaklarıma yöneldiğini hissediyordum .

Durduğum pozisyondan çıkarak kızaran yanaklarımı saklamak için kafamı önüme eğdim . Alttan alttan ona baktığımda ise karşımda tuhaf bir şekilde gülümsüyordu . Gözlerinin içindeki o bilmediğim duygu ile.

-" Oğlum !!! " duyduğum o güzel ses ile eğdiğim kafamı hafifçe kaldırarak geldiği yöne çevirdim . Evin kapı eşiğinde duran zayıf kadın beni şaşırtmıştı . Bu kadın Zerrin Hanım mıydı ?

Kısa boyu ile orantılı bedeni onu daha genç gösteriyordu . Siyah uzun saçları beline kadar uzanıyordu .

-" Annem . " Ateş'in öyle içten bir şekilde söyleyişi içimi bir tuhaf etmişti . Yanımdan hızlıca geçerek hızlı adımlarla oraya yöneldi . Bu güzel görüntünün enteresan tarafı ise Zerrin hanım hiç yürüme veya koşma girişiminde bulunmayarak kapı eşiğinde dikilmeye devam etmesiydi .

Ateş nihayet oraya vardığında annesini kucağına alarak sımsıkı sarılmış , saçlarını öpmüştü . Arada saçlarını kokluyor tekrar tekrar öpmeye devam ediyordu . Bu görüntü boğazımda yumru oluşmasına neden olmuştu .

Annem ...

Sahi kaç ay olmuştu mezarına gitmeyeli ...

Çiçeklerini sulamayalı ...

Toprağı ile sohbet etmeyeli ...

Veya toprağını koklamayalı ...

En sonunda kaçtığım Şehire İstanbul'a gelmiştim . Onu görebilirdim artık değil mi ? Eskiden babamdan dolayı sık sık gidemezdim . Gittiğimden haberi olduğun da ise yorulana kadar döverdi .

Şimdi ise korkmadan gidebilecektim . Ateş izin verir miydi acaba ? Onunda annesi vardı . Annesine olan özlemi bariz şekilde ortadaydı . O eninde sonunda kavuşup kokusunu içine çekmişti . Belki toprağının kokusunu içime çekmeme izin verirdi .

Yanağımda hissettiğim ıslaklık beni düşüncelerimden uzaklaştırmıştı . Yanağımdaki yaşı silerek ellerimi yüzüme sallayarak hava almaya çalıştım .

Bunaltmıştı düşüncelerim beni .

-" Gelinim bu güzel kız mı ? " bana doğru yönelen soru tüm bakışlar buraya yönelmişti . Hamdi Baba bana doğru el sallayarak gelmemi işaret ediyordu . Arabanın yanında öylece bekliyordum kaç dakikadır . Anca dikkatlerini çekmiştim haliyle .

Ayaklarımı harekete geçirerek küçük adımlarla yanlarına ulaştım . Hepsi kapı eşiğinde dikiliyorlardı .

-" Merhaba efendim . Ben Hikaye . " Zerrin Hanım'a bakarak söylediklerimden sonra öpmek için eline doğru eğildiğimde beklemediğim bir şey yaptı . Hızlıca elini çekti .

Beklemediğim bu hareket beni şaşırtmıştı . Herkesin içinde öylece egili bir şekilde kalmak beni utandırmıştı . Eğildiğim yerden dik bir konuma gelerek Zerrin Hanım'dan çektim bakışlarımı . O da sevmemişti beni galiba .

-" Şey eee ben " geveleyerek bir cümle kurmaya çalıştım . Fakat ne diyecektim ki . Elim ile üzerimdeki ceketin kenarını sımsıkı tuttum . Tekrar bir şey gevelemek için ağzımı açmıştım ki beni saran kollar ile geri kapatmıştım .

Öylesine sıkı sarmalıyordu ki bu kollar bende ona sarıldım .

-" Hoş geldin güzel kızım . Ben senden el öpmek yerine sarılmanı rica ediyorum . Ne de olsa sen benim kızım sayılırsın dimi . Ayrıca efendim demene çok darıldım . Bana Zerrin Anne diyebilirsin . "

Anne kelimesi demek benim için biraz zordu ama denemek geliyordu içimden . Bana çok yakın davranmıştı .

-" Peki . " benden de aldığı onayla hepimiz içeriye girmiştik . Evin içerisi o kadar güzel dekorasyon edilmişti ki dışından daha güzeldi . Her yer de bulunan değişik antika vazolara hayran olmuştum .

****

-" Burası Ateş'in odasıydı kızım . İkiniz rahatça kalın diye hazırlattım . " Geldiğimiz oda simsiyah eşyalarla döşenmişti . Bildiğin iç karartıcıydı . Ateş odası olduğu çok belliydi .

-" Siz şimdi güzelce dinlenin . İki , üç saate yemek hazır olur . " odadan çıkmadan önce söyleyeceklerini söylemiş hemen çıkmıştı . Şimdi ise Ateş ile odada tek başımıza kalmıştık .

Ona bakmadan ikinci kapıyı açarak içeri girdim . Banyoydu burası . Burası bile siyahlarla döşenmişti . Klozet bile siyahtı o derece yani . Musluğu açarak suyun soğuk olmasını aldırmadan yüzümü yıkadım .

Defalarca yüzüme çarptım suyu ...

Öyle ki soğuktan beynim uyuşmuş , burnum kıpkırmızı olmuştu . Su kendime getiriyordu beni . İçimi temizlemese de bedenimi temizliyordu . Tam karşımdaki aynada olan yansımam kötü görünüyordu .

Ne zaman iyiydim ki zaten . Her kendime baktığımda anılar geliyordu . Kaçamıyordum onlardan . Kaçsam bile hep peşimdelerdi .

Garip garip rüyalar , ablam yerine koyduğum insanın ihaneti en önemlisi ise odada bulunan Ateş'ti . Ona nasıl yaklaşmam gerektiğimi bilmiyordum . Eminim o da bilmiyordu . Ondandı dengesiz tavırları , bakışları , davranışları veya söylediğim şeylere olan suskunlukları.

Son kez yüzüme su çarpıp yanda bulunan havlu ile her yerimi kuruladım . Son kez aynadaki görünümümle göz göze geldim .

-" Geçecek . " öylesine mi çıkmıştı bu kelime ağzımdan yoksa inanarak mı bilmiyorum . Banyoda fazla kaldığımı fark etmemle son kez göz gezdirerek oradan ayrıldım . Klozet bile siyahtı yanlız . Bunu bir ömür unutmazdım .

Odaya geldiğimde ilk gördüğüm tekli koltukta gözleri kapalı bir şekilde oturan Ateş olmuştu . Uyumuş muydu ? hem de bu kadar kısa sürede . Üzerinde bulunan kısa kollu t-shirt ne zaman giymişti de orada uyuyakalmıştı .

Üşürdü bu şekilde kalmaya devam ederse . Yatağın üzerinde duran pikeyi alarak sessiz adımlarla yanına yaklaştım . Tam üzerine doğru pikeyi yaklaştırmıştım ki sertçe bileğimden tutup kendine çekmişti .

Üzerine düşmemek için bir elim ile koltuğun köşesine tutunmuştum . Ne o gözlerini gözlerimden çekebiliyordu ne de ben . Arada bir yüzümün her zerresine kayan gözleri ile bu durumda olmak pek iyi değildi .

Kalkmak istiyordum fakat bileğimi tutan elleri yumuşak değildi , acıda vermiyordu . Sanki bıraksa gideceğim gibi tutuyordu .

-" Bileğimi bırakır mısın ? " sanki duymuyor gibiydi . Hala bana bakmaya devam ediyordu . Sonra yavaşça bana yaklaşmaya başladı . Niye yaklaşıyordu ?

O yaklaştıkça ben kafamı uzaklaştıyordum ama bileğimi tuttuğu için bu çok zordu .

-" Ne yapıyorsun Ateş ? " sesim yok olmuş gibiydi . Ben bile zar zor duymuştum . Ama yaklaştıkça yaklaşıyordu . Dudaklarımız arasında milimler kalmıştı ki olağanca bir çığlık atarak bileğimi elinden kurtarmaya çalıştım .

Benim çığlığım onu da kendine getirmişti galiba anında bileğimi bırakmıştı .

-" Nasıl bu kadar yaklaşırsın bana ? "

-" Bana ne oldu hiçbir fikrim yok . "

-" Lütfen bir daha bana bu kadar yaklaşma . "

-" Kusura bakma . Bir daha olmaz .Seni de anlıyorum sana yakın olmam mideni bulandırıyor unutmuşum . " gocunmuş bir şekilde trip atarcasına bana bakmadan odadan çıkmıştı . Hem o ellerini beline koyup söyleyişi . Aslında şunun da farkına varmıştım .

Söylediklerim onu üzüyordu . Kelimelerim onun için değerli olduğu gibi kalp kırıcıydılar . Ama çok komikti az önce ki hali . Küçük bir çocuğa istediği oyuncağı almadıktan sonra bunu sürekli dile getirişi gibiydi .

İçimden gelen gülme isteğini daha fazla tutamamıştım . Koca bebek Ateş isim bile tam uymuştu ona.

Arkamda bulunan yatağa hafifçe oturdum . Yumuşacık ve rahat olduğu öylesine belliydi ki yorulduğumu yeni yeni fark ediyordum .Araba yolculuğu benim yormuştu . Bu rahatlığa daha fazla dayanamayarak uzandım .

Göz kapaklarım ağırlaşmış , zihnim karanlığa çekilmişti ....

*****

-" Hikaye kızım .Yemek hazır ." hemen kulağımın dibinde yüksek sesle kurulan cümle ile karanlıkta olan zihnim açılmış , aydınlığa kavuşmuştu . Zerrin Hanım yemek için beni uyandırmaya çalışıyordu .

Kapalı gözleri açarak yattığım yerden doğruldum . Hala uykum vardı ama çokta acıkmıştım . Buğulu gözlerimi hafifçe ovaladım . Etraf bu yaptığım ile daha da netleşmişti . Hemen burnumun dibinde gözünü kırpmadan bana bakan Zerrin Hanım'ı hiç beklemiyordum .

Hafifçe geri çekilerek ona gülümsedim .

-" Nihayet kalktın kızım . Yemek hazır . Diğerleri aşağıda bizi bekliyor . "

-" Tamam siz aşağı inin ben yüzümü yıkayıp geliyorum . " kafasını sallayarak oturduğu yatakta kalktı . Onunla beraber bende üzerimdeki pikeyi çekerek kalktım . Adımlarımı banyoya çevirmiştim ki omuzuma konan eller buna mani oldu .

-" Aslında seninle bir şey konuşmak istiyorum güzel kızım . " Zerrin Hanım cama yaklaşarak konuşmuş ardından bir müddet dışarıyı seyretmişti . Sonra bana dönerek o can alıcı sözleri sıraladı .

-" Seni merdivenlerden iten kişiyi biliyorum . " nasıl biliyordu ? Gözlerim şaşkınlıktan kocaman olmuş , yaşla dolmuştu .

-" Onu yıllardır tanıyoruz . Ama Hümeyra'nın o kadın olduğunu bilmiyordum . Dahası o ailemize kadar sızmış durumda . Çok değişmiş . O gün ki gibi değil ve intikam ateşi ile yanıyor ."

-" Onun o kadın olduğunu sadece ben biliyorum . Şimdi bir de sen . Neler planlıyor hiçbir fikrim yok fakat benim canımı yakmak için dolaylı yolu kullanacak . "

-" Ateş'i . " Kafam çok karışmıştı . O kadın yani Hümeyra abla neden intikam istiyordu . Veya neden Zerrin Hanım'ın canını yakmak istiyordu . Hem de Ateş'i kullanarak . En son ki konuşmamızda Ateş'i yakmak için beni kullandığını açık açık ilan etmişti .

-" Ne olur kızım . Çok dikkatli ol . O kadın hiç tekin biri değil . Şimdi ben aşağı iniyorum sen de hızlıca gel . Aşağıdakiler şüphelenmesin ." cümlesini tamamlar tamamlamaz camın önünden uzaklaşarak odadan çıkmıştı .

Beni kafamdaki sorular ile yalnız bırakmıştı .

*****

Masada ki yerimi alır almaz Makbule Nine herkese afiyet olsun demiş , servis başlamıştı .Önüme konan mercimek çorbası çok hoş kokuyordu . Yüzüme vuran dumanı ile derince bir kokladım .

-" Sultanım yine döktürmüşsün . Eline sağlık .Tadı mükemmel . "

-" Afiyet olsun oğlum . " gerçekten mükemmeldi tadı . Arada içine ekmek doğrayarak büyük bir iştahla çorbamı bitirdim . Öyle ki bütün herkes de benimle beraber bitirmişti .

Servisler yenilendiği sırada çatalımla ilk lokmayı alacaktım ki Hamdi Babanın hafifçe öksürüp dikkatleri üzerine çekmesiyle bakışlarım ona yöneldi .

-" Ateş , Hikaye kızım . Yemekten sonra Şevket Bey'in yanına gidin . İstanbul'a kadar gelmişken onun yanına gitmezseniz ayıp olur . " elimdeki çatal tabağımın içine düşmüştü . Babamın ismini duymam korkutmuştu .

Ateş'in endişeli bakışlarının üzerimde olduğunu hissediyordum . Tıpkı diğerlerinin olduğu gibi .

-" Tamam baba . Haklısın Hikaye ile gideriz yemekten sonra . " ben gitmek istemiyordum . Şimdi masada bunu dile getirseydim herkes nedenini soracaktı . Onlara bunca yıl uğradığım şiddeti hiç dile getirmek istemiyordum .

Hem Ateş'in benim adıma karar vermesi çok yanlıştı .

*****

-" Çabuk gelin çocuklar . Daha tatlıları yemedik . Hem akşam kahvesini de içmemiştik . Acaba siz yarın mı gitseniz ? "

-" Zerrin . Bırak çocuklar gitsin . Başka ülkeye gitmiyorlar ya . Yarım saatlik bir mesafe var sadece ." Makbule Ninenin hafif uyarır tonda konuşmasıyla Zerrin Hanım susmuştu .Arabanın motorunun çalışmasıyla açık olan camı kapatmıştı Ateş.

Hızla bahçeden çıkarak ana yola gelmiştik . Su gibi akıp giden yol rahatlatıyor zihnimi . Ama içimdeki korkuya bir etkisi yoktu .

-" Benim yerime karar vermen hiç hoş değil . " bakışlarım yola odaklı konuşmuştum . İçimdeki korku sesime de yansımıştı .

-" Babanı özlediğini düşündüm . Öyle elinden çatal düşünce . " bu düşüncesinin gerçek olması için neler vermezdim. Annem yaşasaydı belki gerçek olurdu . Hatta belki şu an okuyor olurdum . Ateş hayatımda hiç olmazdı .

-" Bu düşüncen çok yanlış ve doğru olması imkansız . Ne ben onu özlerim ne de o beni ." oturduğum yere daha da gömülerek başımı cama yasladım . Soru sormasını hiç istemiyordum bu konu ile ilgili .Ardından aklıma gelen soru ile yaslandığım yerde kalkarak

 

-" Beni müsait olduğun bir gün Annemin mezarına götürür müsün ? " bu soruyu hiç beklemiyordu . Bu gözlerinden belliydi .

 

-" Götürürüm . " Derince yutkunuyordu . Onun için böylesi bir soru sorulmak zorken bir de soran kişiyi düşünmek gerek .Aldığım cevap ile içim rahat bir şekilde geri eski halime döndüm .

Zaman çok çabuk akmış , nihayet evin önüne gelmiştik . Ateş'in açtığı kapıdan inerek bahçe kapısını açtım . İşte karşımdaydı kabuslarım , yalvarış dolu yuvam . Şu an babamın vurduğu her yer sızım sızım sızlıyordu .

Belki kabuk bağlamışlardı ama ruhuma bir kere işlemişti acıları ...

Derin bir nefes alarak daha fazla ayakta dikilmeyerek bahçe kapısından içeriye adımladım .

-" Hikaye . Ah bahtsız yavrum benim. " uzaktan gelen bu ses öylesine tanıdıktı ki daha fazla yaşlarımı tutamamıştım .

-" Seliha Annem. " işte tam karşımdaydı . Annem gibi sevdiğim kadın . Kokusuna hasret olduğum . Önümde dikilerek bir bana bir de o kadına bakan Ateş'i köşeye iterek hızlıca ona koşarak sımsıkı sarıldım .

-" Melek yüzlüm . Canım yavrum benim nasıl da burnum da tütüyordun yavrum ." saçlarımı okşayıp , öpüyordu .

-" Seliha anne . Çok özledim seni . " hıçkıra hıçkıra ağlamam nefesimi kesiyordu .

-" Bende özledim kızım . Yaraların iyileşti değil mi ? " Bir an da beni kendinden ayırarak endişeli endişeli sorduğu soru daha ağlamama neden olmuştu .

-" Hangileri Seliha annem . Söyle hangi yaralarım . Ruhumdakileri soruyorsan hayır iyileşmedi . Bedenimdekiler ise sadece kabuk bağladı o kadar . Onların acıları ise hala ruhumda bir yerde varlığını koruyor." Benim bu yakarışım mahalleyi inletmişti . Ateş'in duyması şu an umrumda bile değildi .

Eninde sonunda öğrenecekti varsın şimdi öğrensin .

-" Ben buraya bir nevi hesap sormak için geldim aslında. Babam ile konuşmak istiyorum Seliha anne ." bunu yapmak için cesarete ihtiyacım vardı . Onu da Ateş'ten alıyordum şu an .

-" Hikaye baban evde değil . " Seliha annemin dediği ile bakışlarım tekrar eve döndü. Tüm ışıklar kapalıydı . Oysa babam karanlıktan korkardı .

-" Kahvede mi babam ? "

*****

-" Şevket Demirel ."

-" Bir saniye efendim . Kendisi şu an yoğun bakım ünitesinde . 1 hafta önce yatırılmış kalp yetmezliğinden ." duyduklarım ile daha da çok yaslanmıştım Ateş'e . Sadece dakikalar önce Seliha annemden babamın hastaneye kaldırıldığını öğrenmiştim .

Onunla hesaplaşmadan önce ölemezdi , ölmemeliydi . Daha kardeşimi bile sormamıştım ona . Her ne kadar rüya olsa da sormak istiyordum herşeyi.

-" Peki teşekkürler . Hastane Müdür'ü ile de iletişime geçebilir misiniz ? Ateş Güçlü diyin benimle iletişime geçsin . "

-" Peki efendim ." Ateş belimden daha da sıkı tutarak beni asansöre yöneltti . Çıkacağımız kata bastığında kapılar kapanmış , içerisini ölüm sessizliği kaplamıştı .Sadece nefeslerimiz duyuluyordu .

Kısa süren asansör yolculuğunu ardından yoğun bakım ünitesinin önündeydik . Sürekli hemşireler girip çıkıyordu . Ardından Ateş'in telefonu çaldı . Yanımdan kalkarak biraz ötede konuşmaya başladı .

Uzun bir konuşmanın ardından telefonu kapatarak yanıma gelip oturdu ve

-" Babanla konuşmak istediğini söylemiştin . Birazdan tabi sende istersen hemşireler seni hazırlayacak . "

-" Evet isterim . Bu arada teşekkürler . Ama sen beni burada bekle . Onunla konuşmam bittiğinde sana ihtiyacım olacak . "

-" Burada seni bekliyor olacağım ." bu cümlesinin ardından hemşireler gelmiş bir odada beni hazırlamışlardı . Üzerimdeki hastane kıyafeti hiç rahat değildi . Bilmiyorum belki de onunla yüzleşecek olmam düşüncesiydi bu .

Şu an babamın karşısında onu izliyordum . Vücudunun her yeri kablolarla bağlıydı . Ağzında kocaman bir hava makinesi bulunuyordu . Göz altları çökmüş , morarmıştı .

Bedeni ise o eski heybetinden eser yoktu . Çaresiz görünüyordu . Tıpkı beni dövdüğü gecelerde çaresiz bir şekilde bitmesini beklediğim gibi . Karma tam da bu olsa gerek . Tek bir farkla ben onun bu haline üzülürken o bundan gram üzüntü duymaması .

-" Merhaba Baba ."

-" Seni bu halde gördüğüm zaman belki içim soğur diye düşünmüştüm fakat hiç düşündüğüm gibi olmadı . Seninle bu şekilde hesaplaşmak istemiyorum . Şu an eşit değiliz Baba . Tıpkı beni dövdüğün zamanlar olduğu gibi ." tam konuşmama devam edecektim ki beklemediğim bir şey oldu . Babamın gözleri açıldı .

-" Hikaye . " sesi hava makinesinden dolayı boğuk ve anlaşılmaz gelse de ben anlamıştım . Hala bana kızım demiyordu .

-" Evet benim Baba . Hikaye . Ben geldim hem de hesaplaşmak için . İlk defa senden korkmuyorum biliyor musun ? Ben galiba büyüdüm . "

-" Oysa ki büyümekten çok korkardım . Çünkü büyük ben seni sevmeyi kesicekti ." çeneme doğru yol alan gözyaşımı silerek konuşmaya devam ettim .

-" Bu hayatta telafisi imkansız hatalar yaptın ve bu hatalar ile beraber öleceksin . Hem seni küçükken anneme çok şikayet etmiştim . Annemde eminim sana çok kızgındır . "

-" Hikaye kız- ." devamı getireceği o kelimeyi ilk defa istememiştim

-" O kelime sana hiç yakışmıyordu eminim ki baba . Senden sadece bir şey istiyorum . Bu zamana kadar hiçbir isteğimi yerine getirmedin ama buna gerçekten ihtiyacım var ." onun lafını kesmem biraz üzmüşe benziyordu . Başını sallayarak beni onayladı

-" Benim kız kardeşim yaşıyor mu baba ? " gözlerinde gördüğüm o şaşkınlık bu dediğimi doğruluyordu .

-" Nasıl yaptın bunu ona Baba . Nerede o ? Durumu nasıl ? Cevap ver lütfen . Hepimizin hayatını mahvettin benimkini , küçük bir bebeğinkini . Senden nefret ediyorum . Sen annemin hiçbir emanetine sahip çıkamamış bir adamsın . " bağırarak söylediğim her bil kelimenin ardından makinelerden sesler gelmeye başlamıştı

İçeriye giren hemşirelerin seslerini duyuyordum . Ama tek odak noktam şu an babamdı .

-" Bul onu kızım . Özür dilerim . "

*""""""""""""*

 

Herkese merhabaa, bölüm nasıldı?

 

Loading...
0%