@marsmelegi
|
" Çünkü her bir zerrem aşık her bir zerrene. "
Yazar 'dan Genç adam oldukça şaşırmıştı . Kesinlikle böyle bir şey beklemiyordu sevdiği kadından . Düğün istiyordu ondan . Haklıydı da biraz. Çünkü onların düğünü hiçte güzel hatıralarla dolu değildi . Tam tersi kabus gibiydi . Her kadın rüya gibi bir düğün isterdi . Bu onların hakkıydı . Hem şöyle bir düşündüğünde hiçte kötü bir fikir olmadığını fark etti . O da sevdiği , hayran olduğu karısını gelinlikte görmek istiyordu . Ne demişti sevdiği " Yeni başlangıcımıza yakışır şekilde " . Bundan ne çıkarması gerekiyordu . Onu affetmiş miydi ? Karşısında ona beklenti içinde olan Hikaye' ye sormak istiyordu ama alacağı cevaptan korkuyordu . Ya affetmediyse hala . -" Yani sen beni affettin mi Orkidem ? " titreyen sesi ile heyecanı daha da arttı . Kalbi sanki raydan çıkmış tren gibiydi . Öylesine hızlı atıyordu ki sesi kulaklarında yankılanıyordu . Ortamda ki sessizlik çığ gibi büyürken yelkovan hareket etmeye devam ediyordu . Ve her hareket edişinde hala cevap vermeyen sevdiği ile omuzları düşüyor , umutsuzluk dört bir yanını sarıyordu . -" Ben , ilk seninle evleneceğimi öğrendiğim de korkmuştum . Babamın yaşattığını şeyleri senden de görürsem dayanamazdım . Ama sonra dedim ki daha fazla ne olabilir ki ? Ne yapabilir bana ? Seni umudum olarak gördüm o düşüncelerden sonra . " sevdiği kadının gözleri dolmuştu , dudakları titriyordu . Sanki o an onun karşısında küçüldüğünü hissetti . Ne demişti ömrü " Seni umudum olarak gördüm ! " bu öylesine anlamlı , öylesine kalbi feveran eden bir cümleydi ki kendinden utandı . -" 19 yıllık cehennem gibi olan hayatımın umudu olarak gördüm . Sonra o eve ilk adım attıktan sonra gördüğüm muamele ile o umut söndü , yok oldu . " genç adam boğazındaki yumruyu derince yutkunmaya çalıştı . Bu konuşmanın varacağı yer onu çok korkutuyordu . -" Umutsuz bir şekilde senin bana olan nefretinin bitmesini beklemeye başladım . İlk başta o ev bana çekilmez gibi geliyordu nefretin yüzünden . Hümeyra Abla sayesinde umudum geri geldi . Onun bana gösterdiği anne , abla şefkati ne bileyim hoşuma gitmişti . " -" Orkidem ben - " sevdiği kadının titreyen elleri ile ona mani oluşu susturmuştu onu . Zaten susturmasa ne diyeceğini bile bilmiyordu ki . -" Ve bir darbe daha aldım . Hümeyra Ablanın geçmişinin intikamı için beni koz olarak kullandığını öğrendim . İkimizde onun tarafından yaralar aldık . Ve ben o yaraların arasında sana olan sevgimi fark ettim . Ben bildiğin kendi celladıma aşık olmuştum . " Genç adam sadece bir lafta takılı kalmıştı . Yaralar aldık ! O Hümeyra dan ne gibi bir yara almıştı ki ? O kadın sevdiği ne yapmış olabilirdi ? İşte o an gözünün önünde merdivenden düştüğü görüntü geldi . Çok sevdiği , hatta hayran olduğu kızıl saçlarının kırmızıya boyandığı o an ... Hikaye tabi ki de onun bakışlarından anlamıştı bilmediğini . Bilerek bu konuya da değinmişti zaten . -" Evet beni merdivenlerden iten oydu . Beni öldürmek istiyor . Böyle yaparak seni canını yakacak , senin canın yandığında da Zerrin Hanım kahrolacak . Aslında Hümeyra yani asıl adı Sevgi bir yerde yanlış düşündü . Sadece ben koz değilim , sen de kozsun . " Ateş neye şaşıracağını bilmiyordu . Bu kadar gerçekler ağır olmak zorunda mıydı ? Hikaye Sevgi hakkında ne bildiği varsa o odada hiçbir şey atlatmadan tek tek söyledi ona . Bu kadar gizlilik fazlaydı . Taşıyamazdı omuzları . Hem Hüseyin'de ne demişti ona . Ateş vardı değil mi ? Bu kadar şeyi ile tek başına savaşmak zorunda değildi . Yeni bir başlangıç yapacaklarsa bu tamamen beyaz olmalıydı . Siyaha yer olmamalıydı . Sadece beyaz , beyaz ... Ayaklarında derman kalmayan Ateş öylece arkasında ki yatağa oturdu . Evet hastaneden çıktığı günden beri kaçak olan Hümeyra hakkında bir bilgi sahibi olmaya çalışıyordu. Çünkü merak ediyordu Hikaye' yi neden bıçaklamaya çalıştığını . Onların ikisinin iyi anlaştığını biliyordu . Bıçaklanma olayından sonra onu tüm ülkede aramış, her seliğin altına bakmıştı. Hala da arıyordu. Ama sanki yer yarılmış içine girmiş gibiydi. Bulamıyordu onu. Ama bu öğrendiği ile o girdiği deliği daha hızlı bulmalıydı . Ama en çok şaşırdığı annesi olmuştu . Onun iki kişinin hayatına mal olan kazada yer alması onu kahretmişti . Böyle bir şeyi kendisinin bile bilmemesi kötüydü . En azından haberleri olsaydı bir önlem alınabilirdi . -" Annem bizden nasıl böyle bir şey saklar ? Ya o gül ve not olayı . Bildiğin her şeye sessiz kalmış ve engel olamayışını o hastalığına yüklemiş . Bu yaptığı affedilir değil .O Hümeyra veya gerçek adı Sevgi olan kadını doğduğuna pişman edicem . Resmen seni benden alıyordu . " Hikaye kendince isyan eden adamın yanına oturarak başını omzuna yasladı . En azından kısa bir süre huzurlu hissetmek istiyordu . Onun isyanına vereceği cevabı güzelce düşünerek cevap verdi . Emindi ki sevdiği adam hem şaşıracak hem de sevinecekti . -" Onunda kendince sebepleri vardı Ateş . Hem ben bile bunca şeyden sonra seni affettiysem sen de onu affedebilirsin . " Kısa süren bir sessizlikten sonra başını yasladığı omuz birden ayağa kalktı . Başının boşluğa düşmesi ile kendini düzelten genç kadın ayakta kendisine gülümseyen adam doğru baktı . Bu adamın gülümsemesi bile muhteşemdi . Onun mutlu olmasını seviyordu . Bir an da bağırarak gülen sevdiği ile kahkaha attı . Beline sarılan kollar ile havaya kaldırılışı bu kahkahalara yenisini ekliyordu . Yüzüne konan sulu öpücüklerden biraz rahatsız oluyordu ama şimdilik ses etmeyebilirdi değil mi ? En sonunda ayaklarının yere değmesi ile o da sevdiğine sımsıkı sarıldı . -" Seni affettim çünkü her bir zerrem aşık her bir zerrene. " -" Bak kalbim bu söylediklerine dayanmaz Orkidem . Şimdiden hızlı atıyor . " sesi boğuk boğuk gelen adam zaten bu dediklerini kanıtlıyordu . Sevdiği kadının kendisine olan sevgisini dile getirişi onu heyecanlandırıyordu . Zaten dile getirişine bile gerek yoktu ki . Gözlerinden belli oluyordu aşkı . En çok onda sevdiği de buydu . Gözleri tıpkı açık deniz gibiydi kadının . Her bir duygu belli oluyordu ve orada gördüğü aşk hiç eksik olmasın istiyordu . Ateş kolları arasındaki karısına sımsıkı sarılmaya devam ederken bacağında hissettiği acı ile haykırmıştı . Öyle ki kolları arasında ki sevdiğini bile bırakmıştı . O acının sebebine baktığında ise işte o an sanki bir korku sezmişti içinde . Babaannesi sinirli bir şekilde elinde bastonu ile ona bakıyordu ve her an saldıracakmış gibi bir duruşu vardı . -" Vay ırz düşmanı . Ne işin var bu odada ya da evde mi demeliyim ? Bak ben kafanı kırayım da bir daha girebiliyor musun ? " genç adamın üzerine yürüyor bir taraftan da elindeki bastonu ona doğru sallıyordu . Ateş öylesine çevik hareketlerle oradan oraya kaçıyordu ki Hikaye bile ikili arasında gidip gelmekten başı dönmüştü . Ama çoğu darbeden kaçamıyordu . Acıtıyordu yaşlı cadının bastonu . -" Babaanne ne vuruyorsun ya ? Hem Orkidem beni affe- ah kafam , bak vurma kız oraya . " -" Ben senin kızın mıyım eşek ? " bu cümlenin ardından bir darbe daha yiyen adam acı ile bağırmıştı . Hikaye onun bu acı dolu hallerine dayanamıyordu . En sonun da bir tane daha ağır bir darbe yiyen sevdiği ile Makbule Ninenin koluna tutundu . -" Makbule Sultan daha vurmasan . Hem baksana nasıl bağırıyor acı ile . " yaşlı kadın ilk başta kabul eder gibi olsa da hemen tutulan kolunu çekmiş torunu Ateş'e doğru tekrar atılmıştı . Tam bir darbe daha indirecekti ki arkasında dikilen sevdiği gelininin dediği ile durdu . -" Ben onu affettim ." -" Ne !!! Emin misin kızım ? Bu oğlan seni tehdit falan etmiyor değil mi ? Ben seni korurum merak etme . " -" Hayır , hayır ben onu gerçekten affettim . " -" Evet , bana aşık olduğu için beni affetti . Deliler gibi hem de buraya özenle vurgu yapıyor tırnak içine alıyorum Yaşlı cadım . " Yaşlı kadın gerçekten duyduklarına şaşırmıştı . Çünkü kendisi biraz daha zaman alacağını düşünüyordu . Belki bu duruma üzülmüşte olabilirdi . Torunu ile bu şekilde oynamak komikti ve bunca hayatı boyunca hiç bu kadar eğlendiğini hatırlamıyordu . -" Affettin yani ! Ee biraz daha bekleseydin ya güzel kızım . Bu oğlan daha hiç çekmedi ki . Hem ben ona daha neler yapacaktım . " somurtarak konuşan kadın ile genç adam şaşırmış , şok içinde ona bakakalmıştı . -" Hanım , hanım ben senin torununum . Resmen bana işkence etmek için gelinini dolduruyorsun ve ben hala buradayım yani dediklerini duyuyorum . " Makbule hanım banane dercesine omzunu silkip tekrar gelinine baktı . -" Affettin ? " emin olmak istiyordu . Hiçbir zorlama olmadığını hissetmeliydi . Buna canı gönülden inanmak istiyordu . O da torunu ve gelinin mutluluğunu istiyordu ama ileride ikisinin de üzülecek olma payı büyüktü ona göre . -" Evet affettim Makbule Sultan . Onu seviyorum . Onun nasıl orkidesi isem o da benim Hercaim . " -" Allah'a şükürler olsun . Bir ömür boyu mutlu olun . Her daim senin yanındayım ve bu eşek oğlum seni üzerse ne yapacağını biliyorsun . " -" Ne yapacak ? Öyle bir şey yaparsam sana gerek yok. Alır eline sopayı vurur kafama . " torunun söyledikleri ile tatlı bir kahkaha çıkmıştı ağzından . Kendince isyanlardaydı torunu yine . ****** -" O pis lemur suratlı niye geliyor ki ? " oturduğu koltukta karşısındaki aile üyelerine söylenen Ateş ile Hamdi Bey sabır dilercesine ona bakmıştı . Oda olayından sonra Makbule Hanım tüm herkese söylemişti affetme olayını Tüm aile çok sevinmişti . Hep beraber bunu kutlamaya karar vermişlerdi ki Makbule Hanım buna engel olmuştu . Çünkü bugün çok önemli bir misafirleri vardı . Bundan dolayı bu kutlama olayını ertelemeliydiler. Ateş ilk başta buna bir şey demese de gelecek olanları öğrendiğinde şimdiki gibi söylenip duruyordu . Hikaye neden böyle davrandığını alamıyordu . Gelecek olan misafirleri Ateş neden sevmiyordu ki ? -" Oğlum insanlarla geçmiş bir tanışıklığımız var . " -" Bana ne tanışıklıktan . Hem Ali Abi gelebilir ama o lemur suratlı neden geliyor ki ? " Hamdi Bey derin nefes alıp vererek üzerindeki takım elbisenin ceketini çıkardı . Oğlunu çocuk gibi söylenmeleri sıkmıştı onu . -" Ateş sakın olur musun ? Hem söylenmeyi bırak bir an önce ! " hemen yanında oturan Hikaye bu duruma bir an önce el atmıştı .Zira koca adamı bile bunaltmıştı . Hamdi Bey teşekkür edercesine gülümsemiş oğlunun bir saniye de mum olan suratına sırıtmıştı . Gelini bu işi biliyordu . Onun kaç saattir yapamadığını bir cümle ile yapmıştı . Tüm evde yankılanan zil ile Oturma odasında oturan , Ateş hariç tüm aile ferdleri kalkmıştı ve kapıya yönelmişti . Her ne kadar gözleri ile kalkmasını söylese de bu sefer söz geçirememişti genç kadın . Açılan kapı ile karşılarındaki 5 kişi içeriye geçmişlerdi . Aslında pek öyle Ateş'in söylendiği gibi lemur suratlı kimse yoktu . Hatta 5-6 yaşlarında çok tatlı bir erkek çocuğu bile vardı içlerinde . Herkes uzun bir selamlaşmadan sonra oturma odasına geçti . Ateş içeriye geçenler ile ne kadar istemese de ayağı kalktı ve o da onlarla selamlaştı . En sonunda sıra küçük çocuğa geldiğinde sinirle bakmaya başlamıştı . Odada bulunan herkes bu durumu normal karşılarken Hikaye şok olmuştu. Zira az önce tatlı dediği çocuk bile öyle sinirli bakıyordu ki Ateş'e gören davalık olduklarını düşünürdü . -" Hoş geldin velet . -" Hoş buldum yaşlı dede ! " -" Şunu demeyi kes velet ! " -" Asıl sen bana velet demeyi kes yaşlı dede ! " -" Ahh sen önce altındaki bezden kurtul da o zaman konuşuruz velet işini ! " küçük çocuk gözlerini kocaman açmış bir şekilde ona bakıyordu . Sonra kimsenin onlara bakmadığını gördüğünde Ateş'e el hareketi çekmişti . Kendini tutamayıp kahkaha atan Hikaye ile bu seferde küçük çocuğun bakışları ona kaymıştı ve işte o an hiç beklenmeyen bir şey olmuştu . Küçük çocuk ona doğru koşup sarılmıştı . Kimse böyle bir şey beklemiyordu . Annesi bile oğlunun bu tavrına şaşırmış bir taraftan da sevinmişti . -" Sen ne güzelsin böyle ! Saçların çakmamı yoksa kendinin mi ? " sorduğu sorular öylesine yaşına uygu değildi ki bir an büyük bir adam ile konuştuğunu sandı . -" Hayır yakışıklı kendi saçım . " onun çocuğa olan hitabı ile buram buram kıskanan Ateş bunu dile getirmekten hiç geri durmamıştı . -" Neresi yakışıklı şu Lemur suratlının . Ben daha yakışıklıyım bir kere . Bu arada sana ne benim karımın saçından !! " sürekli söylendiği kişi bu küçük çocuk muydu ? Gelmesini istemediği hem de ? -" Bana lemur suratlı deme ya . Ben sana maymun suratlı diyor muyum ? " -" Oğlum !! Lütfen düzgün konuşur musun ? Karşında Ateş abin var .Lütfen kusura bakma Ateş . Bu arada ben Sinem , seninle tanışmak pek nasip olmamıştı . " oğlunu uyarıp , Hikaye' ye karşı kendini tanıtan kadın ile o da konuşmuştu . -" Ben de Hikaye . Memnun oldum . " -" Hadi artık yemek yiyelim . Kurt gibi açıktım ben Makbule Abla . " küçük çocuk Ateş'e inat yaparcasına Abla kelimesini bastırmıştı . Ona yaşlı dede deyip babaannesine abla demesi sinirlendiriyordu onu . -" Aynen , aynen . Mama saati geldi veledin . Hadi masaya geçelim . " Galiba bu cümle ile skor 1 -1 olmuştu . ***** Önünde ki mercimek çorbası ile tekrar yüzünü somurtan Ateş , ayakta dikilen Nesibe Abla ya seslenmişti . -" Nesibe abla tarhana çorbası yok mu ? " -" Ateş Bey yavrum , evde ki tüm tarhanaları sen yedin . Daha bir kaç saat önce de sordun cevabım yine aynı . Vallaha evde tarhana yok " -" Yaşlı Dede bu akşam ne yemek varsa onu yemek zorundasın . Bak ben önümdekini yiyorum . " -" Sen sus da önünde ki mamana odaklan velet . " cümlesini bitirir bitirmez yanı başında dikilen kadına tekrar baktı . -" Yani azıcıkta mı yok ? "
Merhabalar canolar <3 Eee bölüm nasıldı ? En komik sahne ? En sevdiğiniz söz ? İlerleyen bölümlerde neler olmasını istiyorsunuz ? ( Bu soruya cevap verirseniz çok sevinirim . Sizin düşünceleriniz benim için önemli <3 )
|
0% |